Hep düşünmüşümdür, "Şehirlerin kurtuluş gününü neden kutluyoruz?"

Neyi kutluyoruz?

Düşmanın işgal ettiği şehri, düşmandan kurtardık, temizledik diye kutlamalar yapıyoruz.

Bursa'da ise sadece Bursa'nın değil, hemşeri dernekleri dolayısıyla tüm şehirlerin kurtuluşunun kutlandığına şahit oluyoruz.

Türkiye'de başka bir ilde olmayan bu durum, Bursa'ya özgü bir hal oldu!

Neyse, bu konuyu başka bir yazıda irdeleriz.

Şimdiki konumuz kurtuluş günü kutlama meselesi!

Bence, şehirlerin kurtuluş günlerinde kutlamalar yapmak yerine, konferanslar, paneller, oturumlar yapılmalı, özellikle orta öğretim çağındaki çocuklarımızın bu toplantılara katılmaları sağlanmalıdır.

"Şehirlerimizi düşmanlar neden ve nasıl işgal etti?"

"Biz hangi hataları yaptık da yurdumuz istila edildi?"

"Biz ne yaparsak, nasıl olursak, yurdumuz veya şehrimiz tekrar işgal edilmez?"

"Ekonomik yönden güçlü olursak ne olur?"

"Güçsüz olursak ne olur?"

"Üretmezsek, tüketim toplumu olmaya devam edersek ne olur?"

"Yerli ürünleri tercih etmezsek ne olur?"

"İşgal sadece fiziki işgal midir, kültürel işgal ne demektir?"

Bu ve buna benzer sorular uzmanlar tarafından çoğaltılmalı ve gençliğe bunlar, konunun uzmanları tarafından, özellikle de kurtuluş günlerinde anlatılmalıdır.

Kurtuluş savaşını, Çanakkale'yi, 19 Mayıs'ı, 23 Nisan'ı, 29 Ekim'i, 15 Temmuz'u anlat, öğret...

Fetih gününü kutla...

Ve gençliğe milli şuuru ver...

Yoksa...

İki çalgı, üç türkü, bir horon, getir bir iki sanatçı, onlar sahnede söylesin, vatandaş göbek atsın, protokol el çırpsın, kurtardık şehri, AFERİN BİZE!

Bir sürü masraf, bir dolu israf, ne verdik gençliğe!

Dedik ya, anlamadık... Anlayanı da tanımadık!

Ekonomik, iktisadi ve kültürel işgalin gündeme gelmesi ve bir gün bu işgallerden kurtuluşu kutlamak, MİLLİ BİLİNCİN-SESİN semada yankılanmasını alkışlamak temennisiyle!..

***

YERLİ OTOMOBİL FABRİKASI

Haberleri okuyunca "İnşallah" dedik.

Olması gereken de bu, hak eden yer de Bursa'dır.

Bazı gazetecilerin yazdığı gibi, "Bursa sessiz, Bursa suskun" bu düşüncelere katılıyoruz!

Ama "Bursa'nın sahipsiz olduğu" hususundaki düşüncelere asla katılmıyoruz.

Bu ülkede yerli otomobil fabrikası kurulacaksa, ki inşallah kurulacak, bunun kurulması gereken yer, bu yatırımı hak eden yer Bursa'dır.

Otomobil ana ve yan sanayi denildiğinde, akla ilk gelen yer Bursa'dır.

Kalite denildiğinde, akla gelen yer Bursa'dır.

TSE tarafından planlanan Otomobil Test Merkezi yatırımının Bursa'da olmasının, yerli otomobil fabrikasının da Bursa'da kurulmasına önemli bir gerekçedir diye düşünüyoruz.

Kısaca, yerli otomobil fabrikası, Bursa'da kurulmalıdır. Bursa bu yatırımı hak etmiştir.

***

BURSASPOR...

Zaman; suçlama zamanı değildir!..

Zaman; kenetlenme, birlik olma zamanıdır...

Bursaspor, bu şehrin en değerli markasıdır ve kayıtsız şartsız desteklenmelidir.

Şu an, başkan ve yöneticilerle ilgilenme zamanı değildir.
Şu an, futbolculara moral verme, takımı destekleme zamanıdır.

Şu an, hesap zamanı değildir. Yönetimin hesabı kongrede sorulmalıdır.

Şehrin tüm dinamikleri Bursaspor etrafında kenetlenerek, içine düşülen bu girdaptan çıkılması için gerekli olan moral ve motivasyon takıma verilmelidir.

Cumartesi günü SİVAS maçında stat dolmalı, BURSA AYAĞA KALKMALIDIR!..

Şampiyon Başkan rahmetli İbrahim YAZICI'NIN ŞAMPİYON TAKIMINA DESTEK OLALIM...

Rahmetlinin şu muhteşem gülüşünü soldurmayalım!

Ve Bursa'da yaşayan herkes, taraflı tarafsız, BURSASPOR'UN YANINDA YER ALMALIDIR.

Unutulmasın ki;

Bursa'da yaşayan herkesin BURSA'YA BORCU VARDIR...

VE BURSASPOR BU ŞEHRİN EN ÖNEMLİ MARKASIDIR...

***

TSE'DEN HABERLER

Avrupa Birliği ile Türkiye’nin ortak finansman sağladığı, Standardizasyon Sisteminin Geliştirilmesi ve Farkındalığın Artırılmasına Yönelik Teknik Destek Projesi’nin açılış toplantısı, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Bakan Yardımcısı Hasan Büyükdede, Türk Standardları Enstitüsü (TSE) Başkanı Prof. Dr. Adem Şahin ve Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu Büyükelçi Müsteşarı Gabriel Munuera Vinals’in katılımıyla yapıldı.  

Türk Standardları Enstitüsü tarafından geliştirilen ve Türkiye’deki standardizasyon sisteminin iyileştirilmesi ve standardizasyon faaliyetleri konusunda kamuoyunun farkındalığının artırılmasını hedefleyen proje 30 ay sürecek ve toplam 2.2 milyon Avro bütçeye sahip olacak.