Dün Uludağ Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Saim Kılavuz’un 2,5 yıllık görev sürecini değerlendireceği basın toplantısına katıldık. Tabi bu pek kolay olmadı. Saat 09.00’da başlayacak olan ve üniversite yerleşkesindeki toplantıya gitmek için özel aracım ile saat 08.25 de Yıldırım’dan yola çıktım. Lakin üniversiteye gitmek ne mümkün. Bursa trafiğini aşarak toplantıya katılma saatimiz 09.25 idi. 25 km yolu bir saate anca gidebildim. Trafiği gündemden çıkarmak bu olsa gerek.

Neyse geçelim Uludağ Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Saim Kılavuz’un kendi dönemini değerlendirdiği toplantıya. Hoca 2,5 yılda ekip olarak neler yaptıkların anlattı. Öyle ballandıra, ballandıra değil. Gerçek neyse, doğruları direk söyledi. Pembe tablo çizip rakamları şişirmedi. Eski rektör Prof.Dr. Kamil Dilek döneminde yapılanları anlatırken, bayrağı devraldığı önceki rektör Prof.Dr.Yusuf Ulcay dönemine neredeyse hiç değinmedi.

Hoca yatırımları anlatırken önemli bir noktaya vurguda bulundu. Tıp Fakültesinin kendi döneminde Tıp Fakültesi kökenli rektörler zamanından daha fazla yatırım aldığını ifade eden rektör Kılavuz, eğitim kalitesinin de çıtayı yükselttiklerini söyledi. Üniversite içinde yapılan devasa camiye konuşmasında hiç değinmeyen Prof. Dr. Ahmet Saim Kılavuz bir gazetecinin sorusu üzerine; “Bu cami bağışçılarımızın desteği ile yapılıyor, sanırım 2-3 seneye biter” ifadelerini kullandı.

Uludağ Üniversitesi’nde uzun yıllar öğretim görevlisi olarak onlarca öğrenciye yetiştirmiş bir dostumuz bir sohbette; “Ahmet Saim hoca üniversite açısında bir şans” değerlendirmesi yapmıştı. Üniversitelerin başına atamayla gelen rektörlerin ne kadar başarılı oldukları ortada eğitim kalitesi her geçen gün düşüyor. Bu anlamda bence Prof. Dr. Ahmet Saim Kılavuz’un Uludağ Üniversitesi’nde rektör olması gençler için şans. Rektörün notu mu? Bizden geçer not aldı…