Teknik Direktör Mustafa Denizli, gelen yoğun eleştirilerden bunalıp, Euro 2000'e katılma hakkı elde ettikten sonra Bursa Atatürk Stadında maç sonu konuşmasında şunu demişti:

UEFA Türkiye’nin maçlarına 6 puan vermeli. 3 puan içerideki İrlandalılar için 3 puan rakip İrlanda’yı yendiğimiz için. Maç sonu adrenalin yüklü halde sarfettiği sözleri kimse üzerine alınmasa da o günden sonra Türkiye’de başkasının kötülüğünü isteyen her kesim ve her grup için “İçimizdeki İrlandalılar” tümcesi kullanılmaya başlandı.

Başlığa gelince. Benimkisi “İçimizdeki Hollandalılar”.

Hollanda ülkesi, ülkemizde belirli çevreler tarafından çok sık kullanılan bir “tarım sektörü karşılaştırma ülkesi”dir. Oluşturulmak istenen bu algı, genel olarak “Konya kadar …” cümlesiyle başlayıp, etraflıca düşünmeden, eleştirel bir şekilde Türkiye tarımını kötülemeye yöneliktir. Bu eleştirilerin sonunda ise genellikle bir öneriye ulaşılmaz.

O halde içimizdeki Hollandalılara benden notlar:

1)Hollanda ülkesinin pek çok tarım ülkesine tarımsal işlenmiş ürünler ticareti (peynir, krema vb) açısından bariz bir üstünlüğü bulunmaktadır. Temel tarımsal üretim değeri (buğday, arpa, mısır vb) dikkate alındığında ise Türkiye’nin bu ülkeye fark attığı görülecektir.

2)Pestisit, insektisit ve herbisit, tarımda kullanılan en önemli bitki koruma kimyasallarıdır. Hollanda’nın hektara tarım ilacı kullanımı Türkiye’den “3 kat” daha fazladır.

3)Bir diğer tarım kimyasalı gübrelerdir. Teknik olarak tarım kimyasalının fazla kullanımının yaratacağı olumsuz çevre etkileri konusunda pek çok bilimsel eser mevcuttur. Tarımda başlıca azot, fosfat ve potasyumlu gübreler kullanılır. Hollanda’nın hektara kimyasal gübre kullanımı Türkiye’den “2,42 kat” daha fazladır. Genellikle verim düzeyinin yüksek olmasının temel nedeni bu aradaki 2,42 katlık farktır.

Bu iki istatistiğe gelebilecek en önemli eleştiri, atım zamanı kullanılış şekil vb şartların Türkiye’den daha iyi değerlendirildiği ile ilgili olabilir. Ancak toprağa bırakılan kimyasalın böyle bir derdi yoktur. Daha az insanı Hollanda da, daha çok insanı Türkiye de zehirleyeyim kaygısı yoktur bu kimyasalların! Bir şekilde toprağa bırakılmıştır.

4) Enerji kullanımı, tüm sektörlerde önemli olduğu kadar tarımda da önemlidir. Gelecekte enerji darboğazını aşmak isteyen ülkeler, bugünden çareler aramaktadır. Hollanda Türkiye’den 1 hektar arazide 2605 kat daha fazla enerji kullanmaktadır. Ülkelerin hepsinin dil birliği etmişçesine küresel ısınma ve iklim değişikliğini önemsediği günümüzde, 2605 katlık fark çok ciddi ve düşündürücüdür.  

5) Son istatistik doğaya hayvancılık açısından bırakılan emisyonlar ile ilgilidir ve bu önemli bir eleştiri konusudur. Domuz çiftlikleri hariç, büyükbaş, küçükbaş ve kanatlı yetiştiriciliğinin dikkate alındığı istatistiklerde, Hollanda’nın doğaya saldığı emisyonların Karbondioksit (CO2) eşdeğer karşılıkları açısından Türkiye’den 43,6 kat daha fazla olduğu yayınlanmıştır.  

Tüm kaynak kullanım değerleriyle ilgili istatistikler dikkate alındığında Hollanda’nın tarım sektöründe kirletici olduğu açıktır. Doğayı daha çok hırpalayan ve doğaya daha fazla emisyon bırakan bir ülkenin sadece tarımsal işleme sanayisini baz alarak Türkiye ile karşılaştırılması çok büyük bir hatadır. Yumurta tavukçuluğunda aşırı kimyasal kullanımı sebebiyle Temmuz 2017’de ortaya çıkan “fipronil” sorunu, sektörde başa bela olmuş ve çıkış kaynağı Hollanda olarak tespit edilmiştir.   

Tüm bunlar ele alındığında bir kilogram domatesin değeri, kaynak ekonomisi açısından Hollanda’da 2 euro, Türkiye’de ise birim yerel para birimi (TL) açısından daha yüksek olabilir. Ancak Türkiye her yıl geleceğini koruyarak üretmekte, Hollanda ise tam tersini yapmaktadır. Yarattığı kaynak ekonomileri dikkate alındığında bu iki ülkeyi kıyaslayarak Türk tarım sektörünü eleştirmek, bir algıyı yaratmanın aracıdır. Sektörde motivasyon kaybına sebebiyet verirken, ülke gündemini de gereksiz yere meşgul etmektedir.

İçimizdeki İrlandalıları değil, Türk çiftçisini sevelim, inanalım ve destekleyelim.

Tüm istatistik bilgiler şu linktedir: (https://www.fao.org/faostat/en/#home).