Uluslararası Hoşgörü Günü, UNESCO tarafından 16 Kasım 1945’te UNESCO Anayasası’nın kabul günü olan 16 Kasım tarihinde ilan edildi.

Sözlükte hoşgörü ‘karşısındakine, kendisinin benimsemediği düşünce ve duyguları özgürce dile getirme olanağı tanımaya dayanan ve düşüncelerine göre yaşamasını hoş gören tutum ve anlayış’ olarak tanımlanıyor. Hoşgörü, sabretmek ve katlanmaktan ziyade rahatsız olmadan kabul etme, razı olmaktır.

Dinimiz ve inancımız hoşgörüye büyük bir önem vermektedir.

Düşünce hürriyetini ve hoşgörüyü savunur.

Allah (c.c.), şefkatli ve merhametli olmamızı emreder.

Hoşgörü kavramı, İslam dinimizin temel kaidelerinden biridir.

Yunus Emre, ‘Yaratılanı hoş gör Yaratan’dan dolayı’ der.

Mevlana Hazretleri, ‘Yaşanabilir bir dünya oluşturmak için, insanlara hoşgörülü davranmalıyız’ der.

Hepimiz insanlarla uyum içinde ve birlikte yaşamak zorundayız. Birlikte yaşamanın en önemli kuralı ise karşılıklı sevgi, saygı ve hoşgörüdür.

Hoşgörüden uzak olan insanla hayat geçirmek çok zor bir sınav…

Toplumda bu sayılar çoğaldıkça insanlar birbirinden uzaklaşıyor, güven yok oluyor. İnsan ilişkileri çok sağlıksız ve sanal hale geliyor.

Toplumda değerler kaybolup yok oluyor.

Hepimizin en çok ihtiyaç duyduğu şey insanoğludur.

Arkadaşlıklar, dostluklar, akrabalar, aileler, komşular hepsinin yeri ayrıdır. Hepsi birer ihtiyaçtır.

Sevindiğimizde ya da üzüldüğümüzde günlük hayatımızda hep ihtiyaç duyarız. Onlarla güler seviniriz onlar üzülür ağlarız.

Doğduğumuzda öldüğümüzde hep insan faktörü lazım. Bunun için samimiyet, sadakat, vefa ve güven ne denli önemli bizler için.

Ancak gelişen teknoloji ile gittikçe birbirimizden uzaklaştık, uzaklaştırıldık ve uzaklaşmaya devam ediyoruz.

Hoşgörüden uzaklaşıyoruz. Değerlerimizden uzaklaşıyoruz.

Sevgiden saygıdan uzaklaşıyoruz.

Elbette her insanın kendine has bir dünyası var. Kırmızı çizgileri var. Bunları anlıyoruz.

Ani sinirlemeler, birbirinin açıklarını araştırmalar, yardımlaşmadan uzaklaşama istişare kültürünü unutmak gibi birçok güzel hasletlerimize hasret kalıyoruz.

Empati ile daha çok sempatik olabiliriz.

Bize yapılmamasını istemediğimiz bir şeyi yapmamak.

Sizin beklediğiniz ilgiyi karşı tarafın da sizden beklediğini unutmamalıyız.

Hep birlikte mutlu ve huzurlu olmak için hoşgörülü olmamız çok önemli.

Para harcamadan emek vererek hepimiz hoşgörülü olabiliriz.

Hoşgörü her yerde olmalı, yolculukta, komşulukta, işyerinde, hastanede, alıverişte, bir iş için sıra beklerken, velhasıl her an her yerde hoşgörülü olmak erdemliktir.

Biraz gayret biraz istek biraz samimiyet yeterli olacak hoşgörü için.

Unutmayalım ki hoşgörü tek taraflı değil karşılıklı olacaktır.

Günleriniz hep hoş olsun. Kalbiniz sevgiyle dolsun.

Dünyada hoşgörü ve barış hakim olsun.

Sevgi, saygı ve hoşgörü haftanız daim olsun.