Bu Cuma günü sizlere Kur’ân-ı Kerim’in 6.suresi olan En’âm suresinin ilk sekiz âyetinin mealini aktaracağım.

En’âm süresi 165 âyettir. Sürenin bazı ayetlerinde Arapların, kurban edilen hayvanlarla ilgili birtakım gelenekleri kınandığı için sureye En’âm suresi denmiştir. En’âm; koyun,keçi,deve,sığır ve manda cinslerini bir arada ifade eden bir kelimedir.

Rahman ve Rahim olan Allah'ın adıyla

1.Hamd, gökleri ve yeri yaratan, karanlıkları ve aydınlığı var eden Allah’a mahsustur. (Bunca âyet ve delillerden) sonra kâfir olanlar (hâla putları) Rab’leri ile denk tutuyorlar.

2.Sizi bir çamurdan yaratan, sonra ölüm zamanını takdir eden ancak O’dur. Bir de O’nun katında muayyen bir ecel(kıyamet günü)vardır. Siz hâla şüphe ediyorsunuz.

3.O, göklerde ve yerde tek Allah’tır. Gizlinizi, açığınızı bilir. (Hayır ve şerden)ne kazanacağınızı da bilir.

4.Rablerinin âyetlerinden onlara (kâfirlere) bir âyet gelmeyedursun, o âyetlerden ille de yüz çevirirler.

5.Gerçekten onlar, kendilerine Hak geldiğinde onu yalanlamışlardı. Fakat yakında onlara alay ettikleri şeyin haberleri gelecektir.

6.Görmediler mi ki, onlardan önce yeryüzünde size vermediğimiz bütün imkânları kendilerine verdiğimiz, gökten üzerlerine bol bol yağmurlar indirip evlerinin altından ırmaklar akıttığımız nice nesilleri helâk ettik. Biz onları, günahları sebebiyle helâk ettik ve onların ardından başka nesiller yarattık.

7.Eğer sana kâğıt üzerine yazılmış bir kitap indirseydik de onlar elleriyle onu tutmuş olsalardı, yine de inkâr ediciler: Bu apaçık büyüden başka bir şey değildir, derlerdi.

8.Muhammed’e (görebileceğimiz) bir melek indirilseydi ya! dediler. Eğer biz öyle bir melek indirseydik elbette iş bittirilmiş olur, artık kendilerine göz bile açtırılmazdı.

Müfessirler, 5. Âyette zikredilen ‘Hak’ tan maksat Kur’an ile Peygamber (s.a.)in getirdiği diğer mucizelerdir.

6.Âyette, Yüce Allah, geçmiş kavimlere verdiği nimetleri bildirmekte ve bu nimetlere nankörlük edip Allah’a isyan edenlerin sonunda helâk olduklarını haber vermektedir.

7.Âyette, Kur’ân-ı Kerim ya Cebrail vasıtasıyla veya vasıtasız olarak Peygamberimize indirilmiştir. Hangi şekilde olursa olsun, indirilen âyetler, kitap halinde değil, sadece okunarak Peygamber (s.a.)e öğretilip ezberlettirilmiştir. İnkarcılar âyetleri gördükleri ve işittikleri halde bu şekildeki bir vahyi kabul etmeyip, vahyin yazılı belgeler halinde gelmesini istediler. Yüce Allah, bu âyette Kur’an’ın onların istediği şekilde indirilmesi halinde bile kâfirllerin yine inkâr edeceğini bildirmektedir. Zira daha önce Musa(a.s.)a Tevrat yazılı belgeler halinde indirildiği halde inanmayanlar yine inanmamışlardı.

Muhakkak ki Allah, adaleti, iyiliği, akrabaya yardım etmeyi emreder, çirkin işleri, fenalık ve azgınlığı da yasaklar. O, düşünüp tutasanız diye size öğüt veriyor.(Nahl/90)

Ey iman edenlar! Allah’tan korkun ve doğrularla beraber olun. (Tevbe/119)

Ya Rabbi! Hastalara şifa, dertlilere deva, borçlulara eda, sıkıntıda olanlara da ferahlık ver Ya Rabbi.

Ya Rabbi! Şifa zehirdir, zehir şifadır. Şifayı zehreyleyen, zehri şifa eyleyen sensin Ya Rabbi.

Ya Rabbi! Sana açılan elleri, sana yönelen gönülleri, sana yalvaran dilleri boş çevirme Ya Rabbi.

Ya Rabbi! Minareleri ezansız, camileri cemaatsız, ülkemizi bayraksız  bırakma Ya Rabbi.

Ülke olarak yeni tip koronavirüsle tanışmamızın ve mücadele etmemizin 108. günü.

Dün, yeniden camilerde beş vakit namaz cemaatle kılınmaya başlandı.

Hayırlı Cumalar diliyorum.

Selam ve dua ile...