Bu zorlu süreçte neler yaşadık. Mutlu günlerimizi bile buruk yaşadık. Ama çok şükür ki aşılarımız başladı. Bakan Fahrettin Koca ve Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan canlı yayın aşı oldu. canlı yayınları izlerken gerçekten aylardır hiç mutlu olmadığımız kadar mutlu olduk. Tabi bu bazı insanlar için geçerli değil, kimi vitamin aldılar dedi kimi insanları kandırıyorlar dedi.

Tabi insanların düşüncelerine saygılıyız böyle düşünebilirler bizim buna tepki göstermeye hakkımız yok. Ama eğer biri ‘inşallah ters teperde ölürler demesi’ gerçekten acımasız bir temenni. İnsan olanın canını fena halde acıtan bir temenni.

Neden bu kadar içimizi nefret kaplamış. Biz tek bir insanın kalbini kırmayan Hz. Muhammed (svs) ümmetiyiz. Ama gel gör ki ne hale geldik. Bırak kalp kırmayı ölsünler diye dua ediyoruz, acımasızız acımasız.

O yorumu gördüğümde üzerimden kaynar sular dökülmüş gibi oldu. İnanamıyorum bunu yazanın insan olacağına profiline baktım ki bu kişi eğitimli, hatta iyi bir kurumda çalışan saygı gören bir birey.

Demek ki neymiş okumakla adam olunmuyormuş arkadaş. Eskiden anne babalarımız oku da adam ol derlerdi şimdilerde o cümleyi kullanmaya çekiniyorlar. Çünkü ülkemizde o kadar okuyup yüksek lisanslar, doktoralar, masterlar yapan ama adam olamamış insan var ki. Gel de deki oku da adam ol.

Ne oldu da biz bu hale geldik bak ülkemiz ne badireler atlattı, kimimiz yakınımızı kaybettik, kimimiz günlerce hastanelerde yattık, kimimiz sevdiklerimize hasret kaldık ee şimdi ne güzel bir gelişme yaşandı da aşılarımız geldi. Ve en güzeli de devlet büyüklerimiz ekranda bize güven verebilmek için aşıyı oldu. Bununla gurur duyup dua edip sevineceğimize biz beddua ediyoruz ölsünler diye.

Yok yok biz bu virüsü bu salgını bu acizliği hak ediyoruz. Çünkü dünyamız o kadar kirlendi ki yıkasan bile temizlenmez izi kalır. Çünkü fena halde kirlendik ne kadar temizlemek için çitilesek de yıpranıp tazeliğini kaybeder. Bizde çöpe atar gideriz. İşte bizim de sevgimiz bu ama en kirlisinden!

Kirli sevgimizi ne kadar yıkarsak o kadar yıpranır yıprandıkça kalpte ne kirlisi kalır ne temizi…