Bursaspor’da son 2 sezon yaşanan kaotik durumlar sonrası bu sezon saha içinde koşan, mücadele eden takım vardı. Seyirci 17 maç sonunda alınan 4 galibiyet 9 beraberliği sorgulamadan, şükür edercesine kabulleniverdi.

Hani derler ya veremi gösterip nezleye razı etmek gibi bir şey bu!.

Sonuçta 1-1 biten müsabaka sonrası yenilmedik ya! tesellisi ile devre 21 puanla kapanmış oldu.

Futbol da mücadele olmazsa olmazdır. Koşacaksın, terleyeceksin.

17 maç 4 galibiyet, atılan 17 gol, yenilen 17 gol eşitliği ile maç başına düşen atılan ve yenilen gol ortalaması sadece 1 gol. Maç başı puan ortalaması ise alınan 21 puan içindeki yeri 1,2 puan.

Dördüncü  şampiyon Bursaspor için bu sonuçlar ne kadar iyidir kişiye göre değişir. Bence bu kadroyu iyileştirmek için gereken hamleleri yapmak lazım. Bu da yönetimin işi.Hatta Var ile yok edilen puanların hesabını sormakta  yönetimin işi.  Ama nerdeee....

Adalet her alanda adalet, Dağda, bayırda, çayırda, sokakta, futbol sahasında, kısaca her yerde adalet. Yani eşit muamele olmazsa işte o zaman problemler başlar. Bursaspor için ilk yarının özeti ise “VAR’dan çektiğimiz kadar kimseden çekmedik “ olsa gerek...

Herkese var ile puanlar var,  Bursaspor’a yok. Var’a takılmada rekor Bursaspor’da olsa gerek!

Yeni Malatyaspor’un defansları iyiydi, mücadeleciler. Orta saha ve hücumda sıradan bir takım görünümünde.Bu takım nasıl 29 puan toplamış şaşarım. Demekki ligimizin kalitesi bu!Hesapta lig ikincisi  ama her oyuncusu zaman çalmak adına kendini yere atma derdinde. Topla oynama oranları % 38. Bu oyun kalitesi ve temposuyla bu sene kümede kalmayı garantilediler! o kadar.

Malatya’nın attığı golde ki Mitchell Donald, Eren Tozlu, Adem Büyük ve Guilherme arasındaki dörtlü paslaşmayı, vizyondaki filmi seyreden  seyirci gibi seyreden takım oyuncularımızı eleştiriyorum!. 

Karambol ve serbest vuruşlara ümidini bağlamış olmamızı benim gibi çok kişi hazmedemiyor!

Ne  yazık ki  Bursaspor’da ayağına top yakışan oyuncu yok. Adam eksilten oyuncun yoksa topa % 62 sahip olsan da gol atamazsın. 

Bize eli ayağı düzgün bir 10 numara, rakipleri buruşturup arkasına takan açık oyuncu ve yürürken bile gol atan forvet! olsa ikinci yarı tadından yenmez.

Türk futbolunda zihniyet değişimi şart. Sporcular futbol ahlakını geçmişler kazanmak için herşeyin mübah olduğunu en ufak bir durumu yerlere yatarak değerlendiriyorlar!. Futbol ülkemizde yeniden tanımlanmalı.... Bu çok para dönen futbol sektörünün temel rezilliklerini konuşmak lazım. Hakemleri tartışmak, suçu üzerinden atmanın kolaycası....

Maçta hakem oynadı bizler seyrettik!.  Verdiği kararlar tansiyonu yükseltti. Bazen kafasına göre bazen Var’a göre maçı yönetti gitti.

İnsanın en zayıf anı kendini çok güçlü gördüğü andır derler. Aytaç da kendine çok güvenmenin  cezasını, hem kendi, hem Bursaspor çekti. Aytaç sahadaki takımın bence en iyisiydi. Penaltıyı atmayı da haketti. Futbolda bunlar olduğu için gizemli ve milyonlarca insanı peşinden koşturuyor.

Bursaspor transfer yasağı alırsa elimiz kolumuz bağlanacak ve eldeki kadro yeterli olmadığından büyük sıkıntı yasayacağız. Ligin ikinci yarısı ilk 6 maçımız çok zor takımlarla olacak. Bu maçlardan alınacak puan sayısı bizim  lig sonu yerimiz için önemli bir ölçü olacak.

İçerde kazanamamaya başlamış, dışarıda beraberliğe oynayan Bursaspor  için ikinci yarı alarm veriyor. 

Belki de tek kazancımız altyapıdan  oyuncuların oynaması...

Küme düşmeyelim de!