Rusya ile uçak krizinden sonra soydaşlarımızı temsilen yeni bir oluşumun temelleri atılmıştı.

Başlangıçta kimsenin şans tanımadığı bu oluşum kısa sürede partiye dönüşerek soydaşlarımız tarafından inanılmaz bir teveccühle karşılandı.

Buna rağmen, bugüne kadar soydaşlarımızı temsil ettiği iddiasında olan eski parti yine de bu oluşumu çok ciddiye almadı.

Nasılsa bu oluşum da daha önceki benzer denemeler gibi saman alevi gibi parlayıp yok olacaktı.

Nasılsa eski parti yıllarca her yerde, hem orada hem burada, iki tarafın yetkililerini de içine alan ve kontrol ettiği çıkar çemberleri oluşturmuştu.

Bunun dışında bu yeni oluşumun yönetim kadrolarına kendi adamlarını da monte etmişti.

Yani bu yeni oluşumu istediği gibi kontrol altında tutup, gerektiği zaman onu da daha önceki benzer oluşumlar gibi parçalayıp yok edecekti.

Bundan dolayı geçen yıl DOST’un içindeki elemanlarının yönlendirmesiyle eski parti ile birleşme konuları gündeme geldiğinde kendinden son derece emin olarak, adeta dalga geçer gibi;

“Bize geri gelmek isteyen, sıfırdan, ilçe teşkilatlarına başvurarak başlayacak” demişlerdi.

Ama hesap edemedikleri bir şey vardı.

DOST’un sıradan bir parti olmadığı konusu.

Bu durum da bütün hesaplarının alt üst olmasına sebep olmuştur.

DOST sıradan bir parti değildi.

DOST bir isyandı.

DOST bir başkaldırıydı.

DOST bir parti değil, DOST bir harekettir.

Yıllarca soydaşımızı istismar edenlere karşı.

Yıllarca onların hayallerini yıkanlara karşı.

Onların aleyhine çalışanlara karşı.

Onların sırtından nemalanan menfaat düzenine karşı.

DOST budur.

Bundan dolayı DOST başarılı olacaktır.

Bu oluşum kişiler veya belli çevreler etrafına kurulmuş bir örgüt değildir.

DOST, soydaşımızın isteklerini, beklentilerini, arzularını ve vicdanını karşılayan bir akım, bir harekettir.

Toplumsal bilinçtir.

Bundan dolayı bu hareket durdurulamaz, yok edilemez.

Bundan dolayı bu yönde her gayret boş ve nafile gayrettir.

Ve bundan dolayı her ne kadar, herhangi yeni bir oluşumun yok olup gidecek kadar sarsıntı geçirmiş olsa da dimdik ayakta kalmıştır.

Ve son zamanlarda da bütün hatalarından arınmış, adeta küllerinden yeniden doğan Anka kuşu gibi her zamandan daha güçlü yoluna devam etmekte.

DOST’u da diğer oluşumlar gibi kolayca bertaraf edeceğini zannedenler, nihayet bu gerçeği net olarak anladılar ama artık iş işten geçti.

Bunun için panik halinde bütün enstrümanlarını, DOST’un içindeki aykırı isimleri devreye sokma gereği duydular.

Topyekûn harekete geçmeleri bundan. Bunların iplerini elinde tutanlar tek merkezden düğmeye bastıkları için.

Ama artık çok geç. Soydaşımız kararını vermiştir.

Bunu biz söylemiyoruz. Bunu söyleyen insanımızdır.

Daha önce de söylemiştik, ‘biz insanımızın arasında gezmeyi, onlarla dertleşmeye severiz’ diye. Genel kanı budur.

Bundan dolayıdır ki asimilasyon döneminde Türklüğünü ve dinini savunmak için mücadele veren ve bu uğurda sağlıklarını ve özgürlüklerini kaybeden bütün hak ve özgürlük savaşçıları da yeni partinin yanındadır.