​Şanlıurfa'dan İnegöl’e hicret edip geldiğimde Rafiz Karataş İnegöl Belediye Başkanı idi.

Daha sonra yapılan seçimde MuhittinTanoğlu 1984-1989

Akabinde Milli Güvenlik dersimize gelen sevgili hocamız Cemal Arık 1989-1994

Sonrasında Meslek dersi merhum hocamız Allah (c.c.) rahmet eylesin Hikmet Şahin 1994–2004

Ve bu özel ve anlamlı görevi 13 yıldır sevgili okul ve iş arkadaşım İnegöl Belediye Başkanı Alinur Aktaş yapıyor.

Aslında sadece 13 yılı değil ondan önceki yıllarla kıyaslamak daha doğru olabilir.

Hani derler ya nereden nereye… İnegöl çok ciddi değişim yaşadı ve yaşamaya da devam ediyor.

Bahsetmiş olduğum başkanların dönemlerinde o günkü şartlar çerçevesinde hepsinin katkıları vardır onlara da ayrıca teşekkür etmek gerek.

13 yılın değerlendirme toplantısında ben de agazete'yi temsil eden isimler arasında yer aldım.

13 yılı değerlendirirken basının yoğun bir ilgisi vardı.

İnegöl denilince akla mobilya başkenti gelir. Ayrıca köftesi, Oylat kaplıcaları, ay çekirdeği de bu zincire eklemek gerek.

Konuşmasına Necip Fazıl Kısakürek’in ‘Anneciğim’ şiirini okuyarak başlayan Aktaş, hem duygulandı hem de duygulandırdı. Bilindiği gibi Aktaş Başkan geçtiğimiz günlerde annesi Hacı Meryem teyzeyi kaybetmişti.

2004 yılında ilk belediye başkanı seçildiği tarihten itibaren İnegöl’ün yaşadığı değişimi, dönüşümü, yakalanan ivmeyi ele alarak İnegöl’ün yükseliş hikâyesini anlattı Sevgili Başkan...Göreve başladığı o ilk günkü heyecanı halen yüreğinde taşıdığının altını çizdi. İnsan odaklı bir yerel yönetim anlayışını ortaya koyduklarını da kaydeden Aktaş, “Gece gündüz demeden hizmetlerimizi sürdürdük. 13 yıl boyunca belediyemizin kapılarını ardında kadar açık tuttuk. Seçim beyannamemizde ne söz verdiysek tek tek hayata geçirmenin mutluğunu yaşıyoruz. İki günü bir olmayan bir İnegöl var. Tüm dikkatleri üzerine çeken, tüm engelleri el birliği ile aşan İnegöl’ü ilmek ilmek dokuduk. Çıraklık, kalfalık, ustalık dönemini gördük. Bunun Ankara ayağı, Bursa ayağı vardı, bazen eleştiri ve öneriler vardı, hayırsever destekleri vardı. Ama her zaman onların yanında İnegöl Belediyesi ve Alinur Aktaş vardı” dedi.

Sadece bir Belediye Başkanı olarak değil, doğduğu, büyüdüğü şehrin bir ferdi olarak da karşımıza çıktığını belirten Aktaş, “Durmak yok yola devam, daha iyisini yapmak için, 2023, 2053 ve 2071 hedeflerine katkı sağlamak için üretenin önünü açmaya ve hizmet etmeye devam. Bugün karşınıza sadece bir Belediye Başkanı kimliği ile çıkmıyorum. Doğup büyüdüğüm, acısıyla tatlısıyla 47yılını burada geçirdiğim kadim şehir İnegöl…Türkiye 16 Nisan’dan sonra önemli bir dönemeci de atlattı Allah’a hamdolsun. Bu projeler gerçekleşirken İlçe Başkanımızın önderliğinde İnegöl’ü bu süreçte karış karış gezdik ve neden ‘evet’ olması gerektiğini hep beraber anlattık. Sorunlar iletildi. Bu sorunları aldık ve çözmeye çalıştık. Bursa merkez ve ilçelerine bakıldığında Büyükorhan ve Keles’ten sonra en çok ‘evet’ oyu çıkan yer İnegöl’dür. İnegöl bunu ilk kez yapmıyor. Nüfusu 250 binin üzerinde olan ilçe ve illeri ele aldığınızda Türkiye’de ‘evet’ oranında 11., Marmara’da yüzde 70 ile 2’nci sırada. Bu sonucu bizlere yaşatan aziz halkımıza şükranlarımı sunuyorum" dedi.

İnegöl'ün il olması konusunda kompleksleri bulunmadığını, üniversitenin 'il'den önce geldiğini vurgulayan Aktaş, sonraki sıraya turizmi koydu. İnegöllü Prof. Dr. Necdet Hacıoğlu hocamızın önderliğinde turizm çalıştayı gerçekleştirildiklerini hatırlattı.

 Doğubayazıt'taki görevlendirme hakkında da bilgi veren Aktaş, “Burası kayyuma kalmış en büyük ilçelerden biri. 50 günlük süreç zarfında 3 kez gittim Doğubayazıt’a. İş adamlarını götürüp oradan da iş adamlarını, muhtarları burada ağırladık. ‘İki şehir tek yürek’ vurgusu ile İnegöl ve Doğubayazıt’ı birbirine yaklaştırmaya çalıştık" diyerek,mayıs ayı sonunda Doğubayazıt'a gidecek kafileye Bursa basınını şimdiden davet etti.