Enflasyon ile mücadele başarısız olunca günah keçisi bulundu ve sunak taşına kondu. Ekonomi sosyal medyada laf sokmak mantığı ile yönetilemez. Bugün itibariyle süpermarket rafları ve meyve sebze reyonları küçük bakkal ve pazarlardan ucuzdur.

Asıl sorun doları 7 lirada gören üretici ve distribütörlerin pozisyonlarını buna göre alıp dolar 5 liraya geri dönünce fiyatlarını ayarlamamalarından kaynaklanmaktır.

Süpermarketlerde kâr oranları çok düşüktür, kârlılık raf devir hızındadır. Yani ne kadar çok satarsa o kadar çok kazanır. Bunun için de ucuz satıp müşteri tekil giriş sayısını artırması gerekir.

Marketler zam yaptı da; oto lastikçiler, akücüler, lokantalar, otoyollar, köprüler, inşaatçıların 37 sektörü zam yapmadı mı? Hepsi yaptı!

Hatta ilaç sanayicileri, hastaneler bile yaptı!

Makro ekonominin ateşi mutfakta çıkan yangından ölçülmez. Mutfaktaki ateş bir sonuçtur.

Mutluluğun yolu Osmangazi'den geçti Mutluluğun yolu Osmangazi'den geçti

Biz de gazete olarak Cumhurbaşkanı’nın yerel yönetimlere verdiği talimatı manşet yapıp marketlere ayar verdik.

Çalışmadan, üretmeden, katma değer fakiri ürünleri bile dışarıya satamadan yaşanan son 6 yılın faturasını ödüyoruz.

Cari açık hesapsızlıktır biz öyle yaşıyoruz. Dış ticaret açığı kitapsızlıktır biz öyle yapıyoruz. İhracat arttıkça dış ticaret açığı artan tek ülkeyiz. Yani üretim için yüksek katma değerle aldığımız bir ara malı çöpe çevirip satarken, ara malı değerini bile geri alamıyoruz.

İnşaatlara harcanan lüks ıslak hacim elemanlarını, yer döşeme ürünlerini bile ithal edecek kadar şımardık.

Hayat bize güzeldi ama artık aynaya bakma ve kendimiz ile yüzleşme zamanı geldi.

Ekonomiyi market üzerinden okumak, popülist ama geçersiz bir seçim propagandasıdır.

Sekiz büyük ilde operasyon yapan ve başkanlarını görevden alan AK Parti’nin özellikle yerel seçimlerde yeni şeyler söylemesi şarttır.