1 Eylül 2015 tarihli köşe yazımın başlığında ‘Çin hapşırsa biz ishal oluyoruz’ demişim.

16 Nisan 2019 tarihinde köşe yazımın başlığı ise ‘Garip bir grip.’

Küresel grip salgını genelgesi 13 Nisan 2019 tarih 30744 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanmıştı.

İnfluenza (grip) virüslerinin yol açtığı bir solunum yolu hastalığı gündemimizde idi.

Virüs geçmiş asırlarda da vardı. Bugün de var. Gelecekte de olacak.

Çin’de başlayan coronavirüs dünyayı sardı.

Dünya’da en çok tedbiri önceden alan şüphesiz ülkemiz.

Sağlık bakanlığı zor ama başarılı bir sınavdan geçiyor.

Devletin yapacağı tedbirler elbette çok önemlidir ancak bizlere düşen ödevler ve görevler var.

Uzmanların ve yetkililerin uyarılarına uymalıyız.

Coronavirüs komplo teorisi midir, değil midir bilemem ama insan hatası olduğu bir gerçek.

Dünya, Coronavirüsle yatıp, Coronavirüsle kalkıyor ve maalesef bazıları ise kalkamıyor. Hayata veda ediyor...

Çin’deki vakalara uzak kalırken, İtalya ve İran’da yaşanan ölümler sonrası bir anda herkes bu hastalığın ciddiyetine vardı.

ABD Başkanı Donald Trump kendinden beklenen absürtlükte Avrupa Birliği ülkelerinden Amerika Birleşik Devletleri’ne uçuşları durdurdu.

Dünyanın en büyük endüstrisi haline gelen futbol sekteye uğradı…

Avrupa’nın göbeğindeki birçok popüler takımda forma giyen ve hatta Türk sporcuların takım arkadaşı olan birçok kulübün sporcularının virüse yakalandığı ortaya çıktı.

Yahu ellere vardı da bize yok muydu?

Dilden dile, şehir efsaneleri yayılmaya başlamıştı…

En yetkili ağız ise ‘bir gece vakti’ korkutan açıklamayı yaptı.

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, yurtdışından gelen bir Türk’te Coronavirüs testinin pozitif çıktığını belirtti.

İşte o andan itibaren ülkede dengeler tamamen değişti.

Bayram seyran haricinde kullanılmayan kolonyalar baş tacı oldu…

Hastanelerde durup duran ama kimsenin yanına uğramadığı dezenfektanlar hayrata dönüştü…

Marketlerde insanlar birbirlerini ezercesine bulgur ve bakliyata saldırdı…

Risottolar taca çıkarken, gözbebeğimiz makarna yeniden imparatorluğunu ilan etti.

Krizi fırsata çevirenler, virüs sayesinde köşeleri dönmeye başladı.

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, dünyanın yeni haber kaynağı olan Twitter’dan yeni bir açıklama yaptı.

İlk vakanın yakın çevresindeki yeni bir kişinin de Coronavirüs testinin pozitif çıktığını ifade etti…

Herhangi bir vilayet açıklanmadığı için aslında tüm ülke bir nevi kendi karantinasını kuruyor.

İlk ve orta dereceli okullar 1 hafta, üniversiteler 3 hafta kepenk kapattı. Sonrasında bir hafta uzaktan eğitim.  

Spor organizasyonlarının tamamı nisan sonuna kadar seyircisiz oynanacak.

Fuarlar iptal edildi.

Sosyal ve kültürel birçok etkinlik iptal edildi.

Gelelim ‘Yeşil’ Bursa’ya…

İddialara göre Bursa’da tanısı doğrulanmış Coronavirüs vakası çıkarsa Muradiye’de şu an kapalı bulunan devlet hastanesi karantina merkezi olarak tedavi amacıyla ayrıldı…

Görgü tanıklarına göre 9 ay önce kapatılan hastaneye yaklaşan kamyonlar içerideki tüm malzemeleri götürdü. Dolayısıyla envanter ve demirbaş anlamında son bilgi İl Sağlık Müdürlüğü’nde bulunuyor…

Sağlık Bakanlığı ise olası bir durumda referans olarak Bursa Şehir ve Yüksek İhtisas Araştırma hastanelerini göstermiş durumda…

Ancak işin uzmanlarına göre bu doğru bir yaklaşım değil…

Bursa’da Coronavirüs anlamında en yetkin kurum Bursa Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi görünüyor. Hem akademik kadrosu hem de bu alanda gerçekleştirilen çalışmalar anlamında birincil sırada gelmesi gerekirken en azından ilk 2 sırada gelmiyor.

Şehir ve Yüksek İhtisas hastanelerinin Bilim Kurulu’nun önerileri doğrultusunda güncellenen bilgiler çerçevesinde seçildiği ifade ediliyor…

Bu arada yine iddialara göre;

Bursa’da Coronavirüs tanısıyla birçok vaka gönderildi ve sonuçları negatif çıktı.

Hayat nisan sonuna kadar sekteye uğramış vaziyette…

Diliyoruz ki dengeyi zor sağlayan ekonomi virüsün kurbanı olmaz…

Umarım Umreden gelenlerin getirdiği hurmalar yiyenleri tırmalamaz.

Ne demiş Kanuni Sultan Süleyman; “Halk içinde muteber bir nesne yok devlet gibi, olmaya devlet cihanda bir nefes sıhhat gibi.