Doğduğum kent Şanlıurfa'dan geçtiğimiz yıl Bursa'ya atanan Sayın Valimiz İzzetin Küçük'ün Crowne Plaza'daki basın buluşmasına Genel Müdürümüz Erdal Şimşek ve Sorumlu Yazı İşleri Müdürümüz Kundakçı dayıyla birlikte ‘agazete’ adına icabet ettik. 2016 yılında hain darbe girişiminden bir hafta sonra buluştuğumuz Vali Küçük'le o buluşmada tanışma faslının yanı sıra darbe gecesi yaşananların özetini dinlemiştik. Önceki akşam ise Bursa üzerine icraatlarını daha genişçe konuşma fırsatı bulduk… 

Konuşmasının öncelikli bölümünü trafik, sağlık, eğitim, sanayi ve Uludağ üzerine ayıran Valimiz, Bursa'da sağlık alanında başta Şehir Hastanesi olmak üzere 7 büyük yatırım olduğunu hatırlattı.

1355 yataklı Şehir Hastanesi’nin hızlı bir şekilde yükseldiğini, 750 yataklı Ali Osman Sönmez Devlet Hastanesi'nin 3 hastaneyi içinde barındıracağını, Yüksek İhtisas Hastanesi, Gemlik Devlet Hastanesi'nin bittiğini, ilçelerdeki diğer devlet hastanelerinin ise büyük ölçüde tamamlandığını dile getirdi.

Her konunun başının sağlık olduğunu bu icraatlarla gözler önüne seren Valimiz, "Bursa sanayiye doydu" cümlesine de asla katılmadığını ısrarla vurguladı. Bu konuda Almanya örneği veren Küçük, planlı yapılaşma ve sanayileşmenin hiçbir zaman çevreye zarar vermeyeceğinin altını çizdi. Batı'nın başardığı bu durumu kendilerinin de başarmaması için bir neden bulunmadığını, bizdeki uyumsuzluğun daha çok fabrika tesislerinin eskiliğinden kaynaklandığını, şimdi çevreye uyumlu olmayan bir fabrikanın açılmasının asla mümkün olmadığını dile getirdi.

Bursa'da turizmin sanayi ve tarımın gölgesinde kalmasına asla izin vermeyeceklerini vurgulayan Vali Küçük, özellikle yeni otoban ve Osmangazi Köprüsü ile birlikte Uludağ'a müthiş bir günübirlikçi akını yaşandığını ifade etti. Uludağ'ın Keltepe, Kartepe, Erciyes'le karıştırılmaması gerektiğini ifade ederken Büyükşehir Belediyesi, Orman ve Su İşleri Bakanlığı, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı arasında pinpon topu gibi gidip gelmesine şimdilik bir şey yapılamayacağını söyledi. 

Yine de Uludağ'da yeni çalışmalar yapıldığını, dünyanın en büyük konferans salonunun inşa edildiğini, Davos'tan daha öte bir merkez olacağını iddia etti.

Fiziki olarak da yolların genişletildiğini, yeni alanlar oluşturulduğunu, böylece Uludağ'a olan ilgilinin her geçen yıl arttığını anlattı. Kış turizmine yönelik turizmcilerle yeni sezon toplantısı gerçekleştireceklerini ifade eden Vali Küçük, dağ turizminin yanı sıra sağlık turizmine yönelik tamamlayıcı bir 'Tıp Merkezi'ni Bursa'da kuracaklarını dile getirdi. Bu merkezin 14 branşta hizmet vereceğini, Sağlık Bakanlığı bünyesinde profesyonel uzmanlar tayin edildiğini, 'arı terapi, sülük terapi, hidro terapi' gibi branşlarla Bursa'nın gerçekten sağlık turizminde atağa geçmiş olacağını söyledi.

“Tamamlayıcı tıp merkezi Türkiye'de ilk kez Bursa'da kuruluyor ve 2018 yılında hizmete girecek ve yine uyuşturucu illeti ile mücadele için Türkiye’de ilk defa gerçekleşecek ‘İnsanlık Köyü’ projesi ile 3 tane büyük köy kuruyoruz. Biz zora talip olduk” dedi…

Önemli olan zoru başarmaktır. El ele, gönül gönüle vererek birlik ve beraberlik içinde başaramayacağımız hiçbir şey yok.

Herkes kendine yakışanı yapar…