15 Temmuz hainliği Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en büyük bölücü harekâtı idi.

Daha öncede askeri darbeler gördük ancak bu girişim onlara benzemiyordu.

Elbette yapılan hiçbir askeri darbeyi de tasvip etmiyoruz.

Maalesef her dönemde hainler oluyor. Tarih boyunca bunlar yaşanmış ancak 15 Temmuz’da ortaya çıkan hainlerin planlarını gördükçe ve okudukça nasıl bir yapı oluşturmuşlar akıl sır ermiyor.

Kendi halkına, kendi Meclis’ine, kendi polisine, kendi askerine bomba yağdıracak kadar kanı bozuk inancı bozuk hainler oluşmuş.

Demek ki bizden değilmişler.

Bizdenmiş gibi gözüküp gizlenmişler.

Başarılı olsalardı neler olurdu bile düşünmek istemiyoruz. En basiti Suriye’den Irak’tan beter olurduk.

İstenilen de ve oynanan oyunda oydu zaten.

Türlü türlü oyunlarla,her daim ülkemizin üzerinde oynadıkları oyunlarla çok şükür başarılı olamadılar ve olamayacaklar.

Her dönem farklı senaryolar yazarlar ve uygulamaya geçerler. Dışarıdan ve içerden hainler el ele veriyorlar. 

                       ***

Dün Türkiye’nin her yerinde hain darbe girişiminin 2. yılında karanlık geceden aydınlığa açılan günün anlam ve önemi bir kez daha kutlanarak yaşandı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan dün külliyede yaptığı konuşmada; “Demokrasimizi ve ekonomimizi geliştirerek, istiklalimize ve istikbalimize sıkı sıkıya sahip çıkarak konumumuzu daha da güçlendireceğiz. 15 Temmuz, işte bu inancımızın ve kararlılığımızın sembolüdür” vurgusunda bulundu. Erdoğan, bir daha 15 Temmuz’ların yaşanmaması için, çocukların bilinçlişekilde yetiştirilmesi gerektiğini söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, dinini, milliyetini, dilini, vatanını, devletini bilmeyen her çocuğun, terör örgütlerinin potansiyel hedefi olduğu uyarısını yaptı ve “Cehalet, okuma-yazma bilmemek değil, tarihini, kültürünü, medeniyetini öğrenmemektir” dedi.

15 Temmuz okumamışların değil, okumuş cahillerin ve hainlerin darbe kalkışması idi.

15 Temmuz gecesinde tarihin akışını değiştiren millettir. Birlik ve beraberliktir. Sünni, Alevi, Türk, Kürt, Laz, Arnavut,Gürcü velhasıl her vatansever Türk vatandaşın gayretiyle hainlerin hesabı bozulmuştur.

Evet, şehitlerimiz oldu, gazilerimiz oldu vatanın bütünlüğü için. Çok acılar yaşandı ve yaşanmaya da devam ediyor.

Bunun hesabı sorulmalı ve gerekli cezalar verilmeli.

Gerekli dersleri çıkarmalıyız.

Ülkemizin bölünmez bütünlüğüne, bayrağımıza ve dinimize, ezanımıza, namusumuza sahip çıkmak her asil Türk milletin vazgeçilmez görevidir.

Millet iradesi üstünde bir irade olamaz. Aksi takdirde hainlerin iradesi ile esir olur esaret içinde yaşarız. Esaret de bu milletin kanında, damarında, geninde olmayan bir şey.

Evet, unutmamamız ve unutturmamamız gerekiyor.

Millet vatan sevgisiyle gerekeni yapmıştır.

Devlet devletliğini yapmıştır.

Ancak millettin devletten beklentileri bitmemiştir.

"15 Temmuz’a nasıl geldik ve bir daha gelmemek için daha neler yapılmalı?"

Özelikle kriptocular nasıl bulunacak?

Bu hainler uzun yıllara dayanan planlarla orduya, yargıya, emniyete, sağlık kurumlarına, eğitime, Diyanet'e ve daha birçok kamu kurumuna ve de özel sektörde önemli ve stratejik öneme haiz olan her yere planlı olarak girdiler.

Bu hain yapıdan dolayı 15 Temmuz öncesi mağdur edilenler ister kamu ister özel şirketlerde olsun mutlaka incelenmeli ve onlar dinlenmeli söz hakkı verilmeli. Mağduriyetler giderilmeli.

Merhum Mehmet Akif Ersoy ne güzel özetlemiş:

‘Sahipsiz vatanın batması haktır, sen sahip çıkarsan bu vatan batmayacaktır.’

Her kes kendine düşeni ve yakışanı yaparsa ortada sorun kalmaz…

Herkesin kendine düşen dersi çıkarması dileğiyle…

Bütün şehitlerimize Allah’tan (c.c.) rahmet ve kahraman gazilerimize sağlık dilerim.