Üretmek lazım.
Üreteni korumak lazım.
Üretmeye çalışanı kollamak lazım.
Üreteni koruyacaksın, kollayacaksın ki vergi sistemin çalışsın, hazinene para girişi olsun.
Yatandan, çalışmayandan vergi almıyorsun.
Kayıt dışını kayıt altına alamıyorsun.
Ama çalışanı gördüğünde, bir de hatasını yakaladığında, onun üzerine yürüyorsun!
Bakın!..
Devlet, üretene birçok destek veriyor. İyi de ediyor, bu yönü alkışlanacak durumda.
 
Ama, devlet şunu bilmeli ki; ihtiyacı olan destek alıyor, ihtiyacı olmayana zaten vermiyorsun!
Destek vermek için, vergi dairesinden "Borcu Yoktur" yazısı istiyorsun!
Bir kuruluşun devlete veya özel sektöre, vergi veya sigorta borcu yoksa, zaten senden destek almaya uğraşmaz ki!
Bu konunun acilen gündeme alınması ve üzerinde çalışılması gerekir diye düşünüyoruz.
Bursa Platformu Başkan Yardımcısı İşadamı Resul Yiğit diyor ki; "Destek ve teşvik alacak olan KOBİLERDEN 'borcu yoktur' yazısının istenmesi, teşvik ve destek vermemenin bir başka yolu olsa gerek. Bu konu acilen çözüme ulaştırılmalıdır..."

***

VERGİ İLE Mİ - ÜRETİMLE Mİ KALKINACAĞIZ
Özellikle devlete borcu olmayan KOBİ, vardır elbet, ama sayıları da çok azdır.
Elbette vergi olmalıdır, devletin gelir kalemini oluşturan vergi sistemi gözden geçirilmeli, bize göre daha da yumuşatılmalıdır.
"Vergi vermemek için mücadele eden anlayış" var, bu anlayışı "Vergi vermek için yarışan vatandaş anlayışına" dönüştürecek bir sistem geliştirilmelidir.
Kısaca, vergi sistemi gözden geçirilmelidir.
Devlet, rahmetli SAKIP SABANCI'nın şu sözünü çerçeveletip maliye koridorlarına asmalıdır.
 
Yukarıdan aşağıya değil, aşağıdan yukarıya sosyal adalet.
Çalışanı, vatandaşı zengin olmayan devlet zenginleşemez!..

***

TÜM ÜRÜNLER TSE BELGELİ OLMALIDIR
Bu başlıkta yayınlanan yazımız ile ilgili, özellikle sanayiciden gelen tepkiler karşısında memnun olduk.
Elbette bu başlığı eleştirenlerde oldu, haklı oldukları yönlerde vardı, önemli olan bu eleştirilerden ders almak!
Bu ülkede israfı engellemek istiyorsanız, TSE'yi daha güçlü hale getirmek zorundasınız.
İhracatın artması için, TSE daha aktif olmalı.
İthalatın azalması için, TSE hareket kabiliyetini daha da genişletmeli.
Tüketici bilincinin gelişmesi için, TSE okulları mesken tutmalıdır.

 
Sanayicinin karşısında ayağa kalkan, sanayiciyi ayakta karşılayan, ayakta uğurlayan bir yapı hayat bulmalıdır.
Bu ülkenin milli sanayisi için, ülkeye giren, ülkede üretilen, ülkeden çıkacak olan tüm ürünlere TSE BELGE ŞARTI, YANİ KALİTLİ OLMA ESASI getirmek gerekir.
Bu ülkenin kaliteye, kalitenin TSE'ye, TSE'nin de desteğe ihtiyacı vardır.
Tüketici, TSE belgeli ürünleri tercih edecek.
Sanayici, TSE varken başka yere ihtiyaç duymayacak.
Devlet, TSE'yi, TSE'li yapacak, kaliteyi TSE'ye bırakacak!..

***

BURSA PLATFORMU VE KENT KONSEYİ
Bursa Platformu Derneği, Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur AKTAŞ'I ziyaret ederek, "hayırlı olsun" temennilerini iletti.
Yapılan görüşmede, Bursa Platformu Yönetim Kurulu, Kent Konseyinin dinamik yapısını yeniden kazanması, 
Belediye Başkanının isteklerini yerine getiren değil, Belediye Başkanına vizyoner  projeler kazandıracak bir yapı olması gerektiği için,
"Kalite Şehri Bursa" markasının güçlenmesi için,
Birileri için, bir kesim için, siyaset için değil, sadece Bursa için çalışmalar yapan bir yapı olması gerektiği için, 


 
Turizm, Kültür, Sanat etkinlikleri yapan bir yapı değil, Turizm Şehri Bursa, Sanat Şehri Bursa, Kültür Şehri  Bursa, Kalite Şehri Bursa, vizyonuna sahip bir organizasyon olması için;
Bursa Kent Konseyine talip olduğunu, Büyükşehir belediye Başkanı Alinur AKTAŞ'A iletti...
Hem de, aracısız, siyasetsiz, ticaretsiz bir şekilde, tamamı ile "İŞİ EHLİNE VERİN" düsturu çerçevesinde...