Önceki ay Kuzey Irak bölgesel yönetiminin yaptığı bağımsızlık referandumu sadece Irak merkezi hükümet ve bölge ülkeleri nezdinde değil, tüm dünyada değişik tepkilere sebep olmakla beraber, merkezi hükümet ve bizim de dahil olduğumuz bölge ülkeleri referandumun iptal edilmesini istedi.

Barzani, arkasındaki güçlere de güvenerek bırakın iptal etmeyi, referandumu ertelemeye bile yanaşmadı.

Bunun üzerine Irak Merkezi hükümeti tepki göstermekle kalmadı askeri operasyon başlattı.

Kısa sürede Kerkük ve petrol sahaları gibi stratejik hedefleri ele geçirdi, daha doğrusu peşmerge buraları bilerek Merkezi hükümet güçlerine bıraktı ama birileri bunların daha fazla ilerlemesine izin vermedi ve ateşkes imzalandı.

Bunun ötesinde olay güya Barzani’nin istifası ile sonuçlandı.

Barzani istifa edince referanduma karşı olan cephe hemen zafer naraları atmaya başladı.

Peki, bu gerçekten bir zafer mi, yoksa referandumu Barzani’ye yaptıran güçlerin bir oyunu mu?

Burada sonuca bakmak lazım.

Burada tepki gösterilen olay neydi?

Yapılan referandum.

İstenen neydi?

Referandumun iptal edilmesi.

Peki, bu isteklerin hangisi yerine getirildi?

Hiçbiri.

Ne referandum iptal edildi ne de bu yönde herhangi bir taahhüt yapıldı.

Barzani neden istifa etti peki?

Bu sadece yapılan referandumun üzerindeki baskıyı kaldırmak amaçlı yapılmış bir hamledir. Nitekim başarılı da olmuştur.

Herkes Barzani’nin istifasını konuşuyor.

Baskılara boyun eğmek zorunda kaldığı, ABD’nin buna sırt çevirdiği, yalnız kaldığı, Kürt gruplar arasında anlaşmazlık çıktığı gibi falan filan. 

Bunların hepsi algı operasyonundan başka bir şey değildir.

Oysa asıl referandum konusu aynen geçerliliğini koruyor. Sadece referandum kararının dondurulduğunu ilan ettiler. 

Dikkat: Donduruldu dendi, iptal edildi değil.

İstifaya gelince; Barzani hangi görevinden istifa etti?

Başkanlık görevinden.

Ama asıl önemli olan parti başkanlığı aynen devam etmekte.

Yani Başkanlık görevine kim gelirse gelsin, ki Barzani’nin onayı olmadan herhangi birinin gelmesi mümkün değil, (ki zaten yeğeni gelecek) onun himayesinde olacaktır.

Ama burada esas kişi Barzani olduğunu ve parti başkanlığında kalmasının ötesinde bu parti adeta Barzani’nin malı gibi.

Zira burada bu partiye destek veren sıradan bir seçmen kitlesi yoktur.

Partide etkili olan kitle Barzani aşiretinin ta kendisidir.

Yani Barzani’nin Başkanı olduğu KDP, bunların adeta aile şirketi gibi ve şu anda da Bölgesel Kürt yönetimi kendi ellerinde.

Yani burada ne bu işin arkasında olan ABD ve İsrail bunlara sırt çevirmiştir ne de bu bölgede Kürt devleti kurulmasından vazgeçilmiştir.

Bu istifa tamamen gündem saptırmak ve referandumun üzerindeki baskıyı ortadan kaldırmak için yapılan bir hamledir.

Kaldı ki Kerkük ve bazı bölgelerin Irak merkezi hükümetine bırakılması yine oyunun parçası.

Deyim yerindeyse sus payıdır.

Ama burada daha fazla söze gerek yok.

Nasılsa hepsi bunlar önümüzdeki süreçte net olarak ortaya çıkacaktır ve biz yine bu yazıyı hatırlatmak durumda kalacağız.

Burada kazanan Barzani ve arkasındaki güç… Onlar öyle zannediyor.