OSB'lere bağış yapma yetkisi verildi.

Bağış yapma yetkisi yerine;

Darda kalan, zorda olan sanayiciye faizsiz destek verme yetkisi OSB'lere verilmeli.

Bizim ülkemizde "Bağış" işinin, toplumun bütün kesimlerini tatmin etmeyen bir yöntem olduğuna inanılıyor.

OSB'de bulunan kuruluşların işi üretmektir.

OSB'lerin işi, bir yere para bağışlayarak "HAYIR" yapmak değildir. OSB'lerin en büyük hayrı, (bağış olarak verilmesi planlanan paralarla) yeni istihdam sahaları oluşturmaktır.

Üretecek, istihdam sağlayacak, ihraç edecek ve ülke kazanacak.

Üretim yaparken zorda kalan sanayici olacak, işte o sanayiciye bir nebze nefes aldıracak olan da OSB olacak!

Bağış yaparak birilerini, bir yerleri bağlamak yerine, destek olarak üyelerine nefes aldıran bir yapı olmalıdır OSB'ler...

Bir OSB'de yüzlerce sanayi kuruluşu var ve OSB'lerin para kaynağı da bu sanayi kuruluşlarıdır.

OSB'ler bağış yapma yerine, AR-GE merkezlerine katkı versinler, göstermelik değil, gerçekçi ve gerçekten AR-GE yapan merkezler kursunlar, üyelerinin mevcut merkezlerine destek versinler.

Kusura bakılmasın!

Bağış dilenciliği körükler!

Ramazan ayında on bin kişiye erzak dağıtacağına, o Ramazan'da 100 kişiyi istihdam edecek yeni iş alanları için gayret sarf edecek olan OSB'ler bu ülkenin geleceğini tayin edecektir.

Bırak erzakı devlet dağıtsın, dağıtıyor da...

Spor kulübüne bu kadar milyon vermek yerine, o spor kulübünün taraftarı olan binlerce işsize istihdam sağlayacak iş sahaları planlayan OSB'ler, bu ülkenin istikametini belirleyecektir.

Bu konuya devam edeceğiz, çünkü bu meseleyi MİLLİ SES VER PROJESİNİN bir parçası olarak görüyoruz.

***

YAZIKLAR OLSUN SİZE

"Tedbir, dua, sabır ve tevekkül...

İnsanı felaha ulaştırır.

Tedbirsiz dua...

Sabırsız tevekkül...

İnsanı felakete bulaştırır." (Karamanoğlu)

Aylak aylak sokaklarda dolaşanlar, tedbirsiz olanlardır.

Sosyal mesafeye dikkat etmeyenler, tedbirsiz davrananlardır.

Bunların;

Sabırları yoktur!

Duası da kabul olmaz!

Tevekkülleri de samimi değildir.

Devlet ve uzmanlar ne diyor?

TEDBİR!

Ve bunlar, tedbirli davranmayarak;

Birçok insanın hakkına tecavüz ediyorlar ve insan hayatı ile oynuyorlar.

Yazıklar olsun bunlara!

Bu tedbirsiz, duyarsız, sabırsız ve duasızlar yüzünden birçok insan sıkıntı çekiyor.

Ve ülkenin ekonomisi zarar görüyor.

Bunlar utanmıyor!

Ama bu millet, bunlardan utanıyor!..

***

KİMDİ O BAŞKAN?

Önceki günkü yazımızda yazdık, şöyle demişti o başkan;

"Öncelikle kamu bürokrasisi, kamu alımlarında TSE markası şartını uygulasın!"

Bursa'da bir OSB, yönetim sistemleri belgesini TSE'den değil de başka bir kuruluştan alınca, başkana ve bölge müdürüne tepki gösterdik!

Başka bölgeyi bilmem!

Ama Bursa'da bu tepkiyi göstermeyi doğal hakkım olarak görür ve eleştiri hakkımı kullanırım.

Niyesini de, bizi tanıyan herkes bilir, özellikle de sanayiciler çok iyi bilir!

"TSE" deriz, "TSE'yi" savunuruz.

İşte o OSB başkanı yukarıdaki cümleyi kurdu!

Ankara'yı işaret etti...

Kendilerine talimat geldiğini söyledi.

Sustuk!

Ama konuşacağız!

Kamuda, TSE'nin önüne engel koyanları...

Bizim köyde, TSE'yi engelleyenleri...

Konuşalım mı?