Sevgili arkadaşlar! Sağlık Bakanı Fahrettin Koca yeni yapmış olduğu açıklamada, “Test sayımız dün 5.035’ti. Bugün 7.286 olarak gerçekleşti. 1.196 yeni tanı kondu. Hastalar ve temas çevreleri izole edildi. 16 hastamızı kaybettik. Bu sonuçlarla can kaybımız 75’e, hasta sayımız 3.629’a ulaştı. Sizi ısrarla tedbirleri uygulamaya davet ediyorum.” ..Ve sözlerine, inatla dediklerine uymayanlar için şunları da ekledi: "Bugün belki de en önemli toplantıyı yaptık. Daha ileri tedbirlere ihtiyacımız var. En önemli tedbir olan izolasyonu prensip haline getirmeliyiz. Hastalığı bulunduğu sınırlar içinde tecrit edelim. Çalışma saatleri düzenlenmeli, sokakta geçirilen zamana kısıtlama getirilmeli." Bu da demektir ki o halde OHAL’e doğru yol almaya gidiyoruz! Peki bizi bu hale getirenlere ne diyelim? Alt tarafı 3 hafta zorunlu olmadıkça ‘evden çıkmayın, evde kalın, evde hayat var...’ gibi laflar denildi! Neden mi çıkmayalım? Salgının önünü kesip, normal hayatımıza sağlıklı şekilde sevdiklerimizle beraber dönelim diye! Markette işiniz 15-20 dk sürsün en fazla, ellerinizi yıkadıktan sonra risk geçiyor tamam bunda sorun yok ama kalkıp hava alma niyetine girip gezenler! Salgın sizin yüzünüzden artıyor farkında mısınız? Hadi kendinizi düşünmeyip riske atıyorsunuz da ailenizi, eve ekmek getiren işçilerimizi de mi düşünmüyorsunuz? Bu ne bilinçsizlik! Alt tarafı 2-3 hafta dayanacaksınız... İlla korona illetine yakalanıp sabah boğazınızdan ciğerlerinize geçmiş bir hortum ile mi uyanmak istiyorsunuz? Ki yaşlılarımız sizin yüzünüzden bu illete daha çok yakalanıyor! Asıl tehlike gençler! Yani siz evde havanızı alamayan gezenler! Bana bir şey olmaz diyen akıllı gençler! Yaşlıların bağışıklığı düşük onların kurtulma olasılığı az sizin yüzünüzden onları kaybediyoruz hem de acı çekiyorlar! Bunun vebali size ağır gelmez mi? Oturun evinizde çıkmayın ölmezsiniz! Asıl gezerseniz ölürsünüz! Ciddiye alın artık. Şu zamana kadar dinleseydiniz her şey daha da kontrol altında olacaktı. İlla OHAL’e geçip ekonomimizi daha da zora sokturmayın! Sağlık sektörümüzü, ülkemizi batırmayın! Kendi OHAL’inizi ilan edin! Her şey elimizde yeter ki söz dinleyin ve anlayın artık. Özellikle İstanbul ve Bursa Hastanelerimiz doldu taştı. Yakalanırsanız tedaviniz kolay olmayacak haberiniz olsun. Çıkın hadi desek çıkmazsınız. Tersten anlıyor hâlâ insanlarımız... Sağlık çalışanlarını da düşünün biraz. Eve ekmek getiren işçileri de. Oturun evinizde!