Almanya’nın başkenti Berlin’de düzenlenen Tarım Bakanları Konferansı’nda ilk defa Türkiye’den Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, “Tarım ve kırsal bölgelerde yapısal değişiklikler” konulu oturuma başkanlık yaptı.

  1. Dünya Gıda ve Tarım Forumu kapsamında yapılan Tarım Bakanları Konferansı’na 70 ülkeden tarım bakanları katıldı.

Dünya genelinde gelecekte herkesin ana sorunlarından biri de tarım ve gıda olacak.

Herkes kendi topraklarına ve imkânlarına göre şimdiden tedbir almalı.

Tarım, ne turizmden ne de teknolojiden ayrı düşünülemez.

Gelecekte, tarımı güçlü olan ülkeler söz sahibi olacaklar.

Bakan Pakdemirli,  “Mücadele etmek için çözümler bulmak zorundayız. Tarım, her topluluk için hayati öneme sahip ve dünyanın üzerinde en çok durduğu konulardandır. Tarım teknolojilerinin sürdürülebilir tarımsal kalkınma ve gıda güvenliği için önemi gün geçtikçe artmaktadır. Küresel nüfusun, 2050 yılına kadar 10 milyar civarına ulaşması tahmin edilmekte ve artan nüfusun gıda ihtiyacını karşılamak için küresel gıda üretimi ikiye katlanmalıdır. Ancak, doğal kaynaklar kısıtlı olmakla birlikte tarım, iklim değişikliği gibi ek problemlerle karşı karşıyadır” dedi.

Pakdemirli, “Tüm ülkeler, değişen küresel ortama uyum sağlamak ve 2030 sürdürülebilir kalkınma hedeflerine ulaşabilmek için tüm düzeylerde, farklı ve kendilerine has avantajları kullanarak bu sürece dâhil olmak durumundadır. Günümüzde ve özellikle çok yakın gelecekte tarımda girdi optimizasyonu sağlayan karar destek sistemlerinin, endüstri 4.0, akıllı tarım gibi bilişim teknolojilerinden yararlanılması toprak ve su kaynaklarının sürdürülebilir kullanımında çok önemli bir yere sahiptir. Teknoloji de bu önemli sektörün entegre bir parçası olmaya devam etmektedir. Günümüzde tarımda dijitalleşmenin etkisiyle traktörlerden, ekim aletlerine kadar hemen hemen tüm tarım makinelerinin sensörlerle donatılmakta ve nesnelerin interneti tarım sektörüne de girerek tüm üretim süreci boyunca makinelerinin birbirleriyle iletişim halinde olması sağlanmaktadır” diyerek tarımdaki değişimin altını çizdi.

Pakdemirli geçmişten bu yana yapılan uygulamaların tarımda hedeflenen verim ve üretim miktarına ulaşmak için üç anahtar unsurun bilgi, teknoloji ve yönetim olduğunu ifade etti.

Türk tarımı hem bizler için hem de dünyanın geleceği için önemli.

Nüfusumuzun çoğalması tarımın da azalması ile yeniden yeni bir sayfa açmamız lazım.

Elbette birçok ülkeye göre tarım ve hayvancılık konusunda iyiyiz.

Ama daha iyi olmak için geçmişte yapılan hataların telafisi için bilgiye dayalı planlarla ve teknolojinin imkânlarından yararlanarak tarım ve hayvancılığa büyük önem vermeliyiz.

Bu sektörde yapılacak yeniliklerle doğru ve yerinde teşvik ve destekler olmalı.

Üretici yalnız bırakılmamalı. Ürettiği ürünler elinde patlamamalı.

Sadece para desteği ile değil teknik üretim ve doğru pazarlama ile destek olunmalı.

Hem istihdam açısından hem de sağlıklı beslenme için hem de dışa bağımlı olmamak için yerli tarım ve hayvancılığı şahlandırmalıyız.

Tarım ve hayvancılıkta her şehrin yeniden haritası çıkarılmalı.

Ona göre ekip biçilmeli.

Hatalara ve hastalıklara yol açmadan sağlıklı bir tarım için herkes kendine düşeni yapmalı.

Bunu başaran ülkeler nasıl başardıysa biz de başarırız.

Eğitimle, bilimle, araştırma ile, teknoloji ile enerji ile, sinerji ile, strateji ile nitelik ile, iyi bir ambalaj ve paketleme ile var olan bir çok imkanlarımızla tarımı şahlandırabiliriz.