Ada da yaşayan Ermeni baş keşişin, dillere destan güzelliğe sahip Tamar adında bir kızı vardır. Günlerden bir gün adanın çevresinde çobanlık yapan bir genç bu kızı görür ve birbirlerine aşık olurlar. Her akşam gizli gizli buluşmaya başlarlar. Genç çoban sevgilisini görebilmek için her gece adaya yüzerek gelir. Güzel kız da her gece karanlıkta sevgilisinin gelmesini beklermiş. O geldiğinde elindeki feneri yakarak yerini belli edermiş. Bu aşk dillenince kızın babasını haberi olmuş. Kızını o gece zindana kapatmış. Dışarı çıkmasına engel olmuş. Daha önce kızını takip ettirdiği için nasıl buluştuklarını kızının fener tutarak çobana yol gösterdiğini bildiğinden; o gece aynı işi kendi yapar. Fırtınalı bir gecede, her şeyden habersiz sevgilisini görmeye gelen çobanı, sürekli elindeki feneri yer değiştirerek ışık tutar. Gencin tam çıkacağı zaman, fenerin ışığını adanın ters yönüne çevirir. Sabaha kadar bu oyuna devam eder. Yorgun bitkin ve gücünü yitiren çoban daha fazla dayanamayıp kendini sulara bırakır boğularak can verir. Son nefesinde "Ah Tamar!" diye haykırır. Sabah olunca ölen gencin cesedi kıyıya vurur. Sevdiğinin ölüm haberini alan genç kız bu acıya dayanamayıp kendini yüksek tepeden bırakıp gölün sularında kaybolur. Daha sonra ada halkının bu iki gencin ruhlarının bazı geceler ada da gezdiğini söylerler. El ele tutuşup gezdiklerini gören köylüler olmuş, Adanın ismini Ah Tamara koymuşlar. Zaman içinde AKDAMAR olarak değişikliğe uğramıştır. Ağ tamar ismi; Arapça isminde, kabartı tümsek anlamına gelmekteydi. Türkçeleştikten sonra Akdamar ismini almıştır. Van gölünün içinde en büyük ada olan Akdamar adasında bulunan kilise adını bu adadan almıştır. Kilise yörede hüküm süren Vaspurakan hanedanından Kral l. Gakik tarafından mimar keşiş manuele yaptırılmıştır. Kilisenin yapılış amacı; Kudüs’ten İran’a kaçırıldıktan sonra Vana getirilen hakiki Haçın bir parçasını orada muhafaza etmektir. Kilise, ortaçağ ermeni sanatını yansıtır. Merkezi Kubbeli, dört yapraklı yonca biçimli haç planında yapılmış, krallık yıkılınca manastıra dönüştürülerek Ermeni Patrikliği merkezi olmuştur. Kilise manastır olunca "Kutsal Haç Kilisesi" ismiyle anılır. Akdamar adası, Van Gölündeki en büyük ada olup uzunluğu 1,5 km. ve genişliği 500 metredir. Van Gölünde irili ufaklı dört ada vardır. *Akdamar *Çarpanak *Adır *Kuş. Van Gölündeki adalar tarihi ve turistik özelliğine sahiptir. 1990 yılında arkeolojik sit alanı ilan edilmiştir. Günümüzde ziyaretçi akınına uğrayan gezilip görülmeye değer yerlerimizden biriside burada bulunan saklı güzelliktir. Yaşam şartlarınız ne olursa olsun, mutlaka gezip görmenizi isterim. Saygılar…