Bir önceki yazıda her bir şutun, her bir pasın ve serbest vuruşun çok fazla önemli olduğu bir maça çıkıyoruz, iki-üç pozisyon yakalarsak bunları iyi değerlendirelim diye belirtmiştim. Tam da beklediğim gibi bir Aksaray takımı bulduk karşımızda. Bursaspor maçına gelene kadar sadece 3 gol yemiş ve namağlup bir takım olarak çıkmıştı Bursaspor’un karşısına. Kesinlikle kaybetmemek üzerine maça iyi odaklanmışlardı. Bazı hücum setleri çalışmış olduklarını da gördük.
Bursaspor’da ise kanat ortalarıyla gol aramaya yönelik bir hücum sistemi vardı. İlhan ve Sertaç’ın bitiricilikleri sayesinde forvet oyununu gerçekleştirmeye çalışıyordu. Kafa toplarına hâkim bir pivot santrafor bulunursa bu takım gol yollarında çok rahat eder. Muhammed Demir e indirilecek toplarda o da gol kralı olur. Maçı izleyen hemen anlar ki oyunculara bir özgüven gelmiş. Golden sonra kucaklaşma ve taraftara koşular da takım ruhunun göstergesiydi. İşte bu görüntüler bize bir galibiyetten fazlası dedirtti. Galibiyetten fazlası dedirten diğer şey ise rakiplerin puan kayıplarıydı.
İkinci yarı kötü oynasa da kazanmayı bilen, şampiyon takımın oynaması gerektiği gibi aklı başında bir Bursaspor gördük. Skoru korumayı düşünen ve rakibe açık vermek istemeyen bir takıma dönüşmüştü. Defans oyununu da iyi oynamak gerekir. Bunu iyi yaptı Bursaspor ve skoru korumayı başardı.
Rakip Aksarayspor, Orta Anadolu’dan topladığı başarılı oyuncularla dişli bir takım kurmuş. Orta saha Oğuzhan (Sivasspor’dan kiralık) ve defanstaki Muhammed vasatın oldukça üzerinde futbolcular. Ara transferde akıllarda tutulmalı bence.
Ben hâlen Ziraat Türkiye Kupası sevdasından vazgeçilmesi gerektiği düşüncesindeyim. Bu kadro sezon başına iki ana hedefle çıkmıştı ama yolculukta bazen istenmeyen olaylar meydana gelebilir. Rotayı değiştirmekte fayda var.
Muşspor maçı, rakibin hırçın davranışlarına maruz kalınabilecek bir maç hüviyetinde. O nedenle rehavete kapılmadan soğukkanlılıkla maçı bitirmeliyiz.
Cefakâr taraftarlar gece yarısı takımın Özlüce tesislerine dönüşünü bekledi zira bu maçın kazanılmasının ne kadar önemli olduğunu onlar da biliyordu. Ama bilmeleri gereken bir başka şey var. İç sahada özellikle top rakipteyken topyekün ıslıklamayı bilmiyoruz. Bursaspor’lu taraftarlar oyunun her an içinde olmalı. Gol yememize ramak kalmışken şarkı-türkü seslerinin yükseldiğine şahit oluyoruz. Bence şarkı-türküler maç bitiminde olmalı.
Yorum Ekle
Yorumlar (0)
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Serkan Gürlük
Bir galibiyetten fazlası
Bir önceki yazıda her bir şutun, her bir pasın ve serbest vuruşun çok fazla önemli olduğu bir maça çıkıyoruz, iki-üç pozisyon yakalarsak bunları iyi değerlendirelim diye belirtmiştim. Tam da beklediğim gibi bir Aksaray takımı bulduk karşımızda. Bursaspor maçına gelene kadar sadece 3 gol yemiş ve namağlup bir takım olarak çıkmıştı Bursaspor’un karşısına. Kesinlikle kaybetmemek üzerine maça iyi odaklanmışlardı. Bazı hücum setleri çalışmış olduklarını da gördük.
Bursaspor’da ise kanat ortalarıyla gol aramaya yönelik bir hücum sistemi vardı. İlhan ve Sertaç’ın bitiricilikleri sayesinde forvet oyununu gerçekleştirmeye çalışıyordu. Kafa toplarına hâkim bir pivot santrafor bulunursa bu takım gol yollarında çok rahat eder. Muhammed Demir e indirilecek toplarda o da gol kralı olur. Maçı izleyen hemen anlar ki oyunculara bir özgüven gelmiş. Golden sonra kucaklaşma ve taraftara koşular da takım ruhunun göstergesiydi. İşte bu görüntüler bize bir galibiyetten fazlası dedirtti. Galibiyetten fazlası dedirten diğer şey ise rakiplerin puan kayıplarıydı.
İkinci yarı kötü oynasa da kazanmayı bilen, şampiyon takımın oynaması gerektiği gibi aklı başında bir Bursaspor gördük. Skoru korumayı düşünen ve rakibe açık vermek istemeyen bir takıma dönüşmüştü. Defans oyununu da iyi oynamak gerekir. Bunu iyi yaptı Bursaspor ve skoru korumayı başardı.
Rakip Aksarayspor, Orta Anadolu’dan topladığı başarılı oyuncularla dişli bir takım kurmuş. Orta saha Oğuzhan (Sivasspor’dan kiralık) ve defanstaki Muhammed vasatın oldukça üzerinde futbolcular. Ara transferde akıllarda tutulmalı bence.
Ben hâlen Ziraat Türkiye Kupası sevdasından vazgeçilmesi gerektiği düşüncesindeyim. Bu kadro sezon başına iki ana hedefle çıkmıştı ama yolculukta bazen istenmeyen olaylar meydana gelebilir. Rotayı değiştirmekte fayda var.
Muşspor maçı, rakibin hırçın davranışlarına maruz kalınabilecek bir maç hüviyetinde. O nedenle rehavete kapılmadan soğukkanlılıkla maçı bitirmeliyiz.
Cefakâr taraftarlar gece yarısı takımın Özlüce tesislerine dönüşünü bekledi zira bu maçın kazanılmasının ne kadar önemli olduğunu onlar da biliyordu. Ama bilmeleri gereken bir başka şey var. İç sahada özellikle top rakipteyken topyekün ıslıklamayı bilmiyoruz. Bursaspor’lu taraftarlar oyunun her an içinde olmalı. Gol yememize ramak kalmışken şarkı-türkü seslerinin yükseldiğine şahit oluyoruz. Bence şarkı-türküler maç bitiminde olmalı.