16. yüzyılda 400'e yakın eser bırakan mimari deha Mimar Sinan 50 yaşından sonra hepsini tek başına yaparak, bir asırlık ömründe Osmanlı mimarisini zirve noktasına taşıdı. Bütün yaptığı eserlerin ayrıntılarını not ederek 164 ciltlik defter tutarak yazdı ama kullandığı inşaat tekniğini hiçbir zaman açıklamadı. Beş asırdır açıklanamayan bir dizi mühendislik gizemini de beraberinde götürdü. Neredeyse her yıl sekiz farklı inşaat projesi yönetti. Yetenekli baş mimari sıra dışı kılan yönü, inşa ettiği eserlerin sayısı değil, kullandığı gizemli teknikleriydi. Gizli formüller,bilinmeyen işlemler ve asırlar sonra icat edilen bir dizi inşaat tekniği. Süleymaniye Camiinde olduğu gibi görkemli yapıda saklı yeteneklerinin zirvesi. Yapıda sağlamlığın ilk şartı; doğru zemin, doğru temeldir. Süleymaniye devasa boyutlarına rağmen yapılışının üzerinden geçen 5 asırda, 15'i 5.5 şiddetinin üzerinde olan 89 depremden hiç hasar almadan çıktı ve bu güne kadar dört kez restore edildi. Bu günkü modern mimaride her binanın bir kullanım ömrü vardır ve genellikle 100 - 150 yıl arası değişir. 150 yıldan sonra bir binanın sağlamlığı garanti edilemez. Mimar Sinan’ımız ise Kanuni Sultan Süleyman’a kıyamete kadar ayakta kalacak bir Camii sözü verdi, üstelik depremleriyle ünlü bir şehirde. O günkü şartlarda kullandığı teknik, bugünkü dönemde dünyanın İlk yedi yıldızlı oteli Burcel-Arabın inşaatında kullanıldı. Sinan’ın 450 yıl önce kullandığı tekniği, Dubai’nin yumuşak kumlu zemininde kullanıldı. Mimarlık tarihinin mihenk taşı Mimar Sinan’ın eserlerinde ki ustalık, mühendislik, ince işçilik ve asırlardır çözülemeyen mimari dehasıyla hayranlık uyandırmaya devam etmekte ve etmeye de devam edecektir. Yeter ki sahip olduklarımızın kıymetini ve değerini bilmeyi unutmayalım, her daim değerlerimize sahip çıkalım. Saygılar...
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Makbule Mazı
‘Kıyamete kadar ayakta kalacak Camii’ sözü
16. yüzyılda 400'e yakın eser bırakan mimari deha Mimar Sinan 50 yaşından sonra hepsini tek başına yaparak, bir asırlık ömründe Osmanlı mimarisini zirve noktasına taşıdı. Bütün yaptığı eserlerin ayrıntılarını not ederek 164 ciltlik defter tutarak yazdı ama kullandığı inşaat tekniğini hiçbir zaman açıklamadı. Beş asırdır açıklanamayan bir dizi mühendislik gizemini de beraberinde götürdü. Neredeyse her yıl sekiz farklı inşaat projesi yönetti. Yetenekli baş mimari sıra dışı kılan yönü, inşa ettiği eserlerin sayısı değil, kullandığı gizemli teknikleriydi. Gizli formüller,bilinmeyen işlemler ve asırlar sonra icat edilen bir dizi inşaat tekniği. Süleymaniye Camiinde olduğu gibi görkemli yapıda saklı yeteneklerinin zirvesi. Yapıda sağlamlığın ilk şartı; doğru zemin, doğru temeldir. Süleymaniye devasa boyutlarına rağmen yapılışının üzerinden geçen 5 asırda, 15'i 5.5 şiddetinin üzerinde olan 89 depremden hiç hasar almadan çıktı ve bu güne kadar dört kez restore edildi. Bu günkü modern mimaride her binanın bir kullanım ömrü vardır ve genellikle 100 - 150 yıl arası değişir. 150 yıldan sonra bir binanın sağlamlığı garanti edilemez. Mimar Sinan’ımız ise Kanuni Sultan Süleyman’a kıyamete kadar ayakta kalacak bir Camii sözü verdi, üstelik depremleriyle ünlü bir şehirde. O günkü şartlarda kullandığı teknik, bugünkü dönemde dünyanın İlk yedi yıldızlı oteli Burcel-Arabın inşaatında kullanıldı. Sinan’ın 450 yıl önce kullandığı tekniği, Dubai’nin yumuşak kumlu zemininde kullanıldı. Mimarlık tarihinin mihenk taşı Mimar Sinan’ın eserlerinde ki ustalık, mühendislik, ince işçilik ve asırlardır çözülemeyen mimari dehasıyla hayranlık uyandırmaya devam etmekte ve etmeye de devam edecektir. Yeter ki sahip olduklarımızın kıymetini ve değerini bilmeyi unutmayalım, her daim değerlerimize sahip çıkalım. Saygılar...