Dünya üzerinde ilk kahve ağaçlarının kökeni Etiyopyaya ülkesinin Kaffa bölgesinde Arabica adı verilen kahve ağaçlarıdır. Günümüzde de en güzel yetişen kahvelerin anavatanı da Brezilya dır. Eşsiz Türk kahvesi Efsanesinin doğuşu da Yemen'den gelen kahve çekirdeklerinin İstanbul da güyüm ve fincanlarda pişirilmesiyle asırlara meydan okuyan " Türk Kahvesi " adını Dünya ya duyurmuştur.
"40 yıl hatırı vardır " Deyiminin hikayesi de: Üsküdar Belediyesi Kültür Hizmetleri arşivinden 1895 yılına ait hikaye olarak anlatır.
Eminönü Yemiş iskelesinde balıkçı kahvesine giren Osmanlı zabiti çaycı Yusuf'a - " herkese benden okkalı bir kahve yap ama şurada oturan Rum balıkçısına yapma" der. Kahveleri ikram ettikten sonra Rum balıkçı Stelyo'’ya da ikram eder. Zabit kızınca - " Komutan o kahve benden ona hediyedir " deyince stelyonun minnet dolu bakışını görür.
1905 yılında Samos arasında Rum isyanı başlar. Damat Ferit Paşa adaya asker çıkarır. Askerler arasında yusuf da bulunur ve ilk çatışmada esir düşer. İki yıl Samos zindanlarında yatıp çıkınca Rum çeteleri tarafından esir pazarında satışa çıkarılır. 5 kuruşa bir Rum tarafından alınıp köyün dışına çıkarılarak - "serbestsin evine dön " diyerek kaçmasına yardım eder. Yusuf şaşırır yardımın nedenini sorar. - " 12 yıl önce balıkçı kahvesinde bir fincan kahve ikram ettiğin Stelyo yum ben " diyerek o gün 35 yıl devam eden dostluklarının temelini atarlar.
Savaş sonrası her yıl birbirlerini ziyaret ederler kahve eşliğinde sohbetlerini ederek çocuklarına torunlarına 40 yıl hatırı olan kahvelerinin hikayesini anlatırlar. Türk olup da Türk kahvesini sevmeyeni içmeyeni düşünemiyorum. Her zaman kendi kendime gururla bu sözü tekrarlarım. - " Has Türkler kahve içerler " !...
İçmeyen Türkümüze de saygımız sonsuz bu lezzetten mahrum kalmış olmalarına üzülürüm. Ağız lezzeti, kalp çarpıntısı, uykusuzluk yaptığı söylense de ben karşıyım, tam tersine kalp damarlarını açtığına inanıyorum. Günde en az üç tane içmezsem kendime gelemem. Yurt içi - yurt dışı gezilerine çıkarken valizime ilk önce kahve makinem, fincanım bir paket kahvem konulur.
Yatmadan önce bir keyif kahvesini içmeden uyuyamam. Benim gibi keyfine düşkün olanlara tavsiye edilir çünkü ‘hatır da sevgi de içinde saklıdır’ diyorum.
Saygılar
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Makbule Mazı
Keyfine Düşkün Olanlar İçsin
Dünya üzerinde ilk kahve ağaçlarının kökeni Etiyopyaya ülkesinin Kaffa bölgesinde Arabica adı verilen kahve ağaçlarıdır. Günümüzde de en güzel yetişen kahvelerin anavatanı da Brezilya dır. Eşsiz Türk kahvesi Efsanesinin doğuşu da Yemen'den gelen kahve çekirdeklerinin İstanbul da güyüm ve fincanlarda pişirilmesiyle asırlara meydan okuyan " Türk Kahvesi " adını Dünya ya duyurmuştur.
"40 yıl hatırı vardır " Deyiminin hikayesi de: Üsküdar Belediyesi Kültür Hizmetleri arşivinden 1895 yılına ait hikaye olarak anlatır.
Eminönü Yemiş iskelesinde balıkçı kahvesine giren Osmanlı zabiti çaycı Yusuf'a - " herkese benden okkalı bir kahve yap ama şurada oturan Rum balıkçısına yapma" der. Kahveleri ikram ettikten sonra Rum balıkçı Stelyo'’ya da ikram eder. Zabit kızınca - " Komutan o kahve benden ona hediyedir " deyince stelyonun minnet dolu bakışını görür.
1905 yılında Samos arasında Rum isyanı başlar. Damat Ferit Paşa adaya asker çıkarır. Askerler arasında yusuf da bulunur ve ilk çatışmada esir düşer. İki yıl Samos zindanlarında yatıp çıkınca Rum çeteleri tarafından esir pazarında satışa çıkarılır. 5 kuruşa bir Rum tarafından alınıp köyün dışına çıkarılarak - "serbestsin evine dön " diyerek kaçmasına yardım eder. Yusuf şaşırır yardımın nedenini sorar. - " 12 yıl önce balıkçı kahvesinde bir fincan kahve ikram ettiğin Stelyo yum ben " diyerek o gün 35 yıl devam eden dostluklarının temelini atarlar.
Savaş sonrası her yıl birbirlerini ziyaret ederler kahve eşliğinde sohbetlerini ederek çocuklarına torunlarına 40 yıl hatırı olan kahvelerinin hikayesini anlatırlar. Türk olup da Türk kahvesini sevmeyeni içmeyeni düşünemiyorum. Her zaman kendi kendime gururla bu sözü tekrarlarım. - " Has Türkler kahve içerler " !...
İçmeyen Türkümüze de saygımız sonsuz bu lezzetten mahrum kalmış olmalarına üzülürüm. Ağız lezzeti, kalp çarpıntısı, uykusuzluk yaptığı söylense de ben karşıyım, tam tersine kalp damarlarını açtığına inanıyorum. Günde en az üç tane içmezsem kendime gelemem. Yurt içi - yurt dışı gezilerine çıkarken valizime ilk önce kahve makinem, fincanım bir paket kahvem konulur.
Yatmadan önce bir keyif kahvesini içmeden uyuyamam. Benim gibi keyfine düşkün olanlara tavsiye edilir çünkü ‘hatır da sevgi de içinde saklıdır’ diyorum.
Saygılar