Denizlerimizdeki Tuzun Oluşumunu ve Önemini hiç Düşündük mü? Buna benzer sorular bazen aklımıza gelebilir. Özellikle benim isteğim sonsuz görüntüye sahip deniz sularının ‘keşke’, ‘tatlı suya’ sahip olma özelliği olması dileğimdi. Hiç unutmuyorum çocukken aşırı susamış denizin suyunun tuzlu olduğunu bilmediğimden içmiştim. Tadını sormanıza lüzum yok zaten tahmin ettiniz. Bu içtiğim suyun tadı beni o yıllarda etkilemiş olacak ki bugün küçük bir araştırma yapmamı hatırlattı. Dünyada bulunan tüm akarsular, nehirler ve benzeri su kütleleri bir denize yada okyanusa dökülmekte. Bu dökülme esnasında yağmurun kayalardan topladığı mineral dolu iyonlar bulunur ve deniz canlıları tarafından tüketilir. Geri kalan iyonlarda su kütlesinin tuzlanmasına neden olurlar.*Su altı menfezleri, *su altı volkankarı okyanus ve deniz suyunu tuzlu hale getirir. Bazı okyanus ve deniz tabanlarında bulunan *tuz kubbeleri, su altı akıntılarının etkisiyle suya tuz ve mineral karıştırır. Deniz suyunun ağırlığının binde 35' ini tuz oluşturur. Bunu daha anlaşır örneklendirsek, yeryüzünün her bir noktasına tuzu ayrıştırıp yaysak, 166 metre yani 40 katlı bir bina büyüklüğünde yükseklikte tuza sahip oluruz. ‘Tuz’ diye adlandırdığımız madde ‘mineral’dir. Canlılar için gıda kadar önemlidir. Okyanus ve deniz suyu tuzlu olmasaydı bugün bilinen binlerce canlı türleri olamazdı. Belki suda yaşayan Canlılar olurdu ama bu kadar zengin bir su dünyası mümkün olamazdı. Aynı şekilde karadaki hayatımızda aynı şekilde oluşmamış olurdu. Tuz gerçekten hayattır. Dünyanın en Tuzlu Denizi; yüzde 3,8'lik tuz oranı ile Asya ile Afrika arasında bulunan ‘Kızıldeniz’dir. Sebebi de; Sayısız Akarsu ve Nehire bağlı olması ve Buharlaşma oranının Yüksek olmasıdır. Dünyanın En Tuzsuz Denizi; Baltık Denizi’dir. Nedeni de hava soğukluğundan Buharlaşmanın yok denecek kadar az olmasıdır. İçinde yaşadığımız Dünyanın yüzde 70' ini sular oluşturur. Bu suların yüzde 97'si tuzlu sudur. İnsanoğlunun yaşayabileceği kara alanı ve içebileceği tatlı su oranı son derece azdır. Bu gerçeği hepimiz bilmekteyiz fakat önlem alma zamanının geldiğine karar veremiyoruz. Biraz daha sürece ihtiyacımız var diye düşünülmekte anlaşılan. Gelecekte Barajlarımızı Deniz Suyu ile Doldurup ‘Tatlı Su’ Arıtımına geçebiliriz. Saygılar..
Yorum Ekle
Yorumlar (0)
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Makbule Mazı
Deniz tuzsuz olur mu?
Denizlerimizdeki Tuzun Oluşumunu ve Önemini hiç Düşündük mü? Buna benzer sorular bazen aklımıza gelebilir. Özellikle benim isteğim sonsuz görüntüye sahip deniz sularının ‘keşke’, ‘tatlı suya’ sahip olma özelliği olması dileğimdi. Hiç unutmuyorum çocukken aşırı susamış denizin suyunun tuzlu olduğunu bilmediğimden içmiştim. Tadını sormanıza lüzum yok zaten tahmin ettiniz. Bu içtiğim suyun tadı beni o yıllarda etkilemiş olacak ki bugün küçük bir araştırma yapmamı hatırlattı. Dünyada bulunan tüm akarsular, nehirler ve benzeri su kütleleri bir denize yada okyanusa dökülmekte. Bu dökülme esnasında yağmurun kayalardan topladığı mineral dolu iyonlar bulunur ve deniz canlıları tarafından tüketilir. Geri kalan iyonlarda su kütlesinin tuzlanmasına neden olurlar.*Su altı menfezleri, *su altı volkankarı okyanus ve deniz suyunu tuzlu hale getirir. Bazı okyanus ve deniz tabanlarında bulunan *tuz kubbeleri, su altı akıntılarının etkisiyle suya tuz ve mineral karıştırır. Deniz suyunun ağırlığının binde 35' ini tuz oluşturur. Bunu daha anlaşır örneklendirsek, yeryüzünün her bir noktasına tuzu ayrıştırıp yaysak, 166 metre yani 40 katlı bir bina büyüklüğünde yükseklikte tuza sahip oluruz. ‘Tuz’ diye adlandırdığımız madde ‘mineral’dir. Canlılar için gıda kadar önemlidir. Okyanus ve deniz suyu tuzlu olmasaydı bugün bilinen binlerce canlı türleri olamazdı. Belki suda yaşayan Canlılar olurdu ama bu kadar zengin bir su dünyası mümkün olamazdı. Aynı şekilde karadaki hayatımızda aynı şekilde oluşmamış olurdu. Tuz gerçekten hayattır. Dünyanın en Tuzlu Denizi; yüzde 3,8'lik tuz oranı ile Asya ile Afrika arasında bulunan ‘Kızıldeniz’dir. Sebebi de; Sayısız Akarsu ve Nehire bağlı olması ve Buharlaşma oranının Yüksek olmasıdır. Dünyanın En Tuzsuz Denizi; Baltık Denizi’dir. Nedeni de hava soğukluğundan Buharlaşmanın yok denecek kadar az olmasıdır. İçinde yaşadığımız Dünyanın yüzde 70' ini sular oluşturur. Bu suların yüzde 97'si tuzlu sudur. İnsanoğlunun yaşayabileceği kara alanı ve içebileceği tatlı su oranı son derece azdır. Bu gerçeği hepimiz bilmekteyiz fakat önlem alma zamanının geldiğine karar veremiyoruz. Biraz daha sürece ihtiyacımız var diye düşünülmekte anlaşılan. Gelecekte Barajlarımızı Deniz Suyu ile Doldurup ‘Tatlı Su’ Arıtımına geçebiliriz. Saygılar..