Gerçeği görmek için oturduğumuz yerden ayağa kalkmak gerek!...
Gençlerimizin geleceği elden gidiyor, bunu anlayan ya da anlamak ve görmek istemeyen yetkililer görev başında. Bütün dünyanın Filistin-İsrail savaşını izleyip bir hayrı dokunmayan medeni milletlerin gelecek te bizim içimizde yaşayacağımız savaşa da seyirci kalmaktan başka bir hayırları olmayacağını biliyoruz.

Mültecileri ülkemize alma karşılığında Amerikadan aldığımız yardım paraları gelecekte ülkemizin huzur ve refahının yok olmasına sebep olacak. 13 milyon savaş kaçkını Suriyeli, Afganlı ve Pakistanlı günden güne ülkemizde çoğalıyor. Bizim gençler evlenme ve çocuk sahibi olma duygularını unutmuşken, onlar bu duygulardan yoksun olarak ne kadar çocuk, o kadar devletten yardım parası düşünceleri ile artışlarına tam gaz devam etmekteler.

Bütçe açığı ve israfın faturası zam fırtınası olarak önümüze gelmeye devam etmekteyken halen duyarsız görmezden gelenler...Güzel ülkemizin değeri itibarı ayaklar altına alınma durumunda . Türk parasının ederi hiç olmaya doğru giderken neyi görmeyi bekliyoruz? Hangi gerçeği anlamakta zorlanıyoruz?

Duyduğum bir hikaye ile yazımı bitirmek istiyorum.

Eskiden Çin'de idam edileceklerin son gecelerinde sabaha kadar eğlence yapılır mahkumların en sevdiği yemekler ikram edilir ve içilir, gün doğmadan mutlu ölmeleri sağlanırmış. Yine böyle bir olayda mahkum cellada sormuş, 'Bizi neden öldürmedin, gün doğuyor ?' Cellat da 'öldürdüm' demiş. Mahkum, 'kellelerimiz yerinde duruyor' deyince cellad da, 'size öyle geliyor, başınızı öyle ince bir kılıçla öyle hızlı kestim ki haberiniz yok. Ayağa kalktığınız anda kelleniz kucağınıza düşecek' derken ayağa kalkan her mahkumun kellesi düşmüş. Bizim de kellemiz çoktan gitmiş ya da gitmekte olabilir ve bizler henüz bunun farkına varamıyor olabiliriz. Her şeyin yerinde olduğunu sanıyor olmaya devam edebiliriz. Gerçeği anlamamız için duyarlı olup haklarımıza sahip çıkmayı, para için ülkemizi yabancılara satmayı bırakmalıyız ve bunu yapanları saygılı bir dille uyarmayı kendimize görev bilmeliyiz. Bugün için yarınımızı satmayalım. O yarınlar bizim çocuklarımızın geleceği, aklımızdan çıkarmayalım. Saygılar