Dünya toplumlarında ve İslamiyet te " 40 " değerli bir sayı olduğundan olacak ki "40" ' ın değeri,önemi, anlamı ve sırları büyüktür.
İlk insan Hz. Adem'in hamuru çamurdan yapılırken 40 gün bekletilmiş 40 yıl sonra göklere çıkarılmıştır. Hz.Nuh'un gemisi 40 gün sonra Cudi Dağı'na oturmuştur, gemisinde 40 erkek, 40 kadın ve 40 hayvan vardı. Hz.Yunus peygamber balığın karnında 40 gün dua ederek kalmıştır. Hz. Havva Anamızın 40 evladı olmuştur. Hz. Muhammed'e peygamberlik 40 yaşında verilmiştir. Masallarda destanlarda düğünler 40 gün 40 gece sürer. Kaybedilen yakınların yası 40 gün tutulur. 40'ıncı gün mevlidi yapılır.
Doğum yapan annenin ve bebeğinin kırkının çıkması beklenir.
Kur'an-ı Kerim'de de 40 (erbain) rakamı dört yerde geçer. Bunların üçü Hz.Musa ve kavmi ile ilgili Hz.Musa'nın Tûr Dağı'nda yanlız yaşadığı 40 gün tuttuğu oruç sonrası rabbi ile konuşmasından bahsedilir. 40 yaşına giren insanların kemale ermiş oturmuş kişiliğe sahip olmasından söz edilir. Yaşın getirdiği bir olgunluk ağırlık ve otorite gelişir insanda. Yakınımızda bulunan bir cenazeyi 40 adım taşıyanın 40 büyük günahı af olur.(Asakir)
Gözleri görmeyen birinin elinden tutup 40 adım götürene cennet vacib olur.( Taberani)
Altın ve gümüşün zekatı 40'ta 1'dir.( Tirmizi)
Hz.Ali'nin başkanlık ettiği, içlerinde Hz. Fatıma ve Hz. Selma'nın da bulunduğu Kırklar Meclisi 40 kişiden oluşur. Mehdinin yeryüzüne 40 yaşında inip 40 yıl yaşayacağı bildirilir. Bedenimizin 40 gün susuzluğa dayanma gücü bulunur.
Yeryüzünde yeryüzünü sürekli koruyan 40 evliya bulunur.
40 gün ara vermeden, her gün sabah namazlarını camide cemaatle birlikte kılan kişiler Hz.Hızır Aleyhisselamı gördükleri ve konuştukları bu sırra vakıf olanlar tarafından söylenir.
Bu kadar 40 açıklamasına da '41 kere Maşallah' denilir.
Kime denilsin? Tabii ki bu yazıyı okuyanlara . Bazı sırlara vakıf olmak gönül işidir. Her gönül her sırrı kaldıramaz. Kaldıranlar da kaldıramayanların gönüllerinde saklıdır.
Saygılar...