Halk kültürü kavramı, nesilden nesle toplum belleğinden süzülerek aktarılan bilgi, beceri ve eserleri kapsayan zengin bir alanı ifade eder. Böylesi zengin bir birikime dair verilerin derlenmesi, incelenmesi, değerlendirilmesi ve tanıtımı disiplinler arası kapsamlı çalışmalar ve çok yönlü kurumsal faaliyetlerle mümkün olabilmektedir.

Bilecik ve Bozüyük"ün Türk Halk Müziği kültürünün tartışılmaz değeri Mehmet Uysal hocamın Kültür Bakanlığı Sanatçısı/Somut Olmayan Kültürel Tarihi Miras Aktarıcısı olarak tescilini kutlamak vesilesiyle ziyaret etmenin yanında üstatla hem meşk etme hem de hasbihal arasında mini bir röportaj yapma fırsatını da kaçırmadık.

Yaşadığımız çağda Mehmet hocam gibi değerlerin tescillenmesi araştırma ve derleme çalışmalarıyla kayıt altına alınmasını çok değerli buluyorum.

Aynı zamanda “Yaşayan Miras” olarak da adlandırılan somut olmayan kültürel miras; topluluklar tarafından kuşaktan kuşağa aktarılan uygulamaları, temsilleri, ifadeleri, bilgi ve becerileri içermektedir.

Somut olmayan kültürel miras alanlarında üretimlerin teşvik edilmesi ve geleneksel kültürün yaşatılması hedefiyle kültürel miras taşıyıcılarının tespit edilmesi, değerlendirilmesi, belirli ölçütlere sahip olanların Halk Kültürü Bilgi ve Belge Merkezine kayıt edilmesi amacıyla Kültür ve Turizm Bakanlığı Yaşayan Miras ve Kültürel Etkinlikler Genel Müdürlüğü tarafından çalışmalar yürütülmektedir.

Somut olmayan kültürel miras çalışmaları kapsamında Bakan Onayı ile yürürlüğe giren Yönerge uyarınca, "Somut Olmayan Kültürel Miras Taşıyıcısı Tespit ve Değerlendirme Kurulları" “âşık-ozan, halk şairliği ve zakirlik geleneği”, “mahalli sanatçılar ve çalgı yapımcılığı”, “geleneksel el sanatları” ve “Türk süsleme sanatları” ile “geleneksel tiyatro sanatları” alanlarında değerlendirme ve tespit yapmaktadır.

Söz konusu alanlarda sanat/zanaat icra eden ve kurullarca uygun görülen sanatçılar Halk Kültürü Bilgi ve Belge Merkezinde Somut Olmayan Kültürel Miras Taşıyıcısı olarak kayıt altına alınmakta ve Yaşayan Miras ve Kültürel Etkinlikler Genel Müdürlüğü tarafından kendilerine “Somut Olmayan Kültürel Miras Taşıyıcısı Kartı” verilmektedir

Mehmet Uysal Kimdir ? Tutkun olduğu bağlama ile 11 yaşında tanışan Uysal, TRT İstanbul Radyosu sanatçıları Orhan Dağlı'dan bağlama, Yalçın Özsoy'dan kabak kemane dersleri aldı.İstanbul'da bazı derneklerin halk müziği koro çalışmalarına katılıp sazıyla eşlik etti. 1984'te Bozüyük'e yerleşen Uysal, yöre türküleri üzerinde araştırma ve derleme çalışmalarına başladı.

2004'te emekliye ayrıldıktan sonra Türk Halk Müziğine daha çok ağırlık verdi.Şu ana kadar 46 türküyü derleyip notaya alan Uysal, çoğunlukla gençlerden oluşan öğrencilerine 19 yıldır bağlama çalmayı ve seslerini kullanmayı öğretiyor.

"15 metrekarede bine yakın öğrenci yetiştirdim" Mehmet Uysal hoca müziğin kendisi için büyük tutku olduğunu belirterek, şöyle devam etti:"2004 yılından beri 15 metrekarelik mekanda bine yakın öğrenci yetiştirdim. Konservatuvarı bitirip müzik yönünü seçenler de müzik öğretmenliği yapanlar da oldu. Yarışmalara katılan, derece alan öğrencilerim var. TRT Türk Halk Müziği programlarına çıkanlar oluyor. Farklı meslekleri seçip müziğine devam eden öğrencilerim de var.

Özümüz türküler bizim, yaşanmışlıklar var. Bir halk bilimi türkülerimiz. Halk bilimini de bilmek gerekir, türkülerimizi anlayabilmek için. Daha çok öğrenci yetiştirmek istiyorum. Sanatçı veya şöhret olma gibi bir hevesim yok. Gençliğimde, bağlama çalmaya başladığımda TRT sanatçısı olma hevesim vardı ama imkân olmadı."

Şimdi hem eğiticiliğin hem de kültürel sanatsal dejenerasyonun kültürel deformasyonun ve dijital teknolojik imkânların bu kadar hayatımızın içinde olduğu bir dönemde kültürümüzün ve tarihi miras eserlerin korunması yaşatılması yarınlar aktarılmasının ön planda olduğunu anlatan Mehmet hoca, bir öğretmen yetiştirdiği öğrenciyi üst seviyelerde gördüğünde nasıl mutluluk yaşıyorsa kendisinin de verdiği eğitimi karşılığını aldığında ayrı bir heyecan, sevinç duyduğunu ifade etti.