TBMM'nin 27. Dönem 2. Yasama Yılı TBMM Başkanı Binali Yıldırım'ın konuşması ile açıldı. 24 Haziran seçimlerinin ardından iradesi yenilenen Türkiye Büyük Millet Meclisinin 98 yıl önceki kararlılıkla, heyecanla, inançla ve idealle çalışacağına yürekten inandığını ifade eden Yıldırım, “Necip milletimizin birliğinin, kardeşliğinin, dayanışmasının somut bir ifadesi olan Türkiye Büyük Millet Meclisi her zaman çare kapısı olmuştur. Meclisimizde fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür milletin vekilleri görev yapmaktadır. Demokrasinin kalbinin attığı bu çatı altında bütün meseleler konuşulacaktır. Burada sadece sorunlar değil, aynı zamanda, çözüm yolları da konuşulacaktır” ifadelerini kullandı. TBMM'nin Meşrutiyet'ten günümüze kadar 142 yıllık bir geleneğe sahip olduğunu hatırlatan Yıldırım, “İstiklal Savaşı'nı bizatihi yöneterek ‘Gazi'lik unvanı alan yüce Meclis, aynı zamanda, Türkiye Cumhuriyeti'nin de kurucusudur. 20'nci yüzyılın ilk çeyreği Türk milletinin en zorlu yılları olmuştur. Ecdadımız, büyük bir alev deryasını andıran o yıllarda, 1912 yılından 1922 yılına kadar on yıl boyunca ayakta kalma mücadelesi vermiştir. Ecdadımız hiçbir zaman yorgunluğu, yokluğu bahane etmemiştir. İşgal ve istila girişimine karşı bütün dünyaya kafa tutup Türk milletini yeniden tarihin öznesi yapmıştır. Kahraman Meclisimiz, İstiklal Savaşı'mızın en zor günlerinde yerinde, isabetli kararlar almıştır. Polatlı'dan atılan top güllelerinin sesi Ankara'da yankılanırken bu Meclis, milletin istiklalini, istikbalini konuşuyordu” şeklinde konuştu. "Hainlerin saldırıları karşısında Gazi Meclisimiz o gece dimdik ayakta durmuştur" 15 Temmuz tarihine de değinen Yıldırım, “Ülkeyi kaosa sürükleyip, vatanımızı işgal ettirmek isteyen FETÖ'cü hainler, o gün akşam saatlerinde tanklar, helikopterler, uçaklar ve ağır silahlarla harekete geçtiler. Devletimizin kurumlarına sinsice sızan bu hainlerin saldırıları karşısında Gazi Meclisimiz o gece dimdik ayakta durmuştur. TBMM üzerinden süpersonik patlamalar çıkartarak geçen uçaklar, attıkları bombalarla aziz milletimizin temsilcilerini hedef alırken Genel Kurul'da bulunan milletvekilleri büyük bir cesaretle aziz milletimizin egemenliğinin sesini yükseltmişlerdir. O gece, devletimiz tek vücut halinde darbeye direnmiştir. Aziz milletimiz başta olmak üzere Cumhurbaşkanımız, TBMM, şahsım ve vatanını, bayrağını herkes ülkemize ve istiklalimize sahip çıkmıştır. O gece hainlerin sıktıkları kurşunlarla 251 kardeşimiz şehit olmuştur. Binlerce kardeşimiz de yaralanmıştır. Şehitlerimizin ruhları şad olsun. Gazi kardeşlerimize Allah, sağlıklı, uzun ömürler nasip etsin. Meclisimiz, devletimizin ve milletimizin en zor yıllarında vazifesini yapmış olmanın inanç ve güveniyle demokrasimize sahip çıkmaya devam edecektir” diye konuştu. "Türkiye'nin çıkarlarını korumak ve görüşlerini anlatmak için uluslararası her platformu en etkin şekilde değerlendireceğiz" Yıldırım, şöyle konuştu: “Bildiğiniz üzere Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin hazırladığı ilk anayasa 1921 Anayasası'dır. Daha sonra 1924, 1961 ve 1982 Anayasaları hazırlanmıştır. Bu anayasalarda zaman zaman değişiklik yapmak ihtiyacı hasıl olmuştur. 1982 Anayasası'nda yapılan son ve köklü değişiklik 16 Nisan 2017 tarihinde halkımızın onayına sunulmuş kabul edilmiştir. Anayasamızın değiştirilen hükümlerini yürürlüğe koymak ve milli iradeyi yenilemek gayesiyle 24 Haziran 2018'de yapılan seçimlerle Türkiye yeni bir sisteme geçmiştir. Yeni sistemin adı Cumhurbaşkanlığı Hükûmet Sistemidir. Yeni sistemin ilk Cumhurbaşkanı Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan olmuştur. Yeni sistemin ilk milletvekilleri de bizler olarak Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde yeni sistemin ruhuna uygun olarak yasama ve denetim odaklı çalışacağız. Yeni dönemde Yasama ve Yürütme organlarının uyumlu çalışması, içeride ve dışarıda karşılaştığımız sıkıntıların çözümünü kolaylaştıracaktır.”TBMM Başkanı Yıldırım, ekonomideki dış kaynaklı zorlukların olduğuna işaret ederek, “Son zamanlarda ekonomimizde dış kaynaklı bazı zorluklar olmaktadır. Ülkemiz benzeri sıkıntılarla geçmişte de karşılaşmış ve başarıyla atlatmasını bilmiştir. Bu sefer de milli dayanışmayla kısa sürede ekonomik kaynaklı, terör kaynaklı sorunların üstesinden geleceğimize inanıyorum. Yüce Meclisimiz de bu konuda üzerine düşen görevi en iyi şekilde ifa edecek ve milletimizin hak ve menfaatleri doğrultusunda, hükümetimizin ihtiyaç duyduğu her konuda destek olmaya devam edecektir. Bu arada aziz milletimizin seçilmiş temsilcileri olarak ülkemizi en iyi şekilde temsil etme misyonumuzu da sürdüreceğiz. Türkiye'nin çıkarlarını korumak ve görüşlerini anlatmak için uluslararası her platformu en etkin şekilde değerlendireceğiz. Avrupa Parlamentosu başta olmak üzere, uluslararası kuruluşlar nezdinde ülkemizin itibarını korumak bizlerin görevidir” dedi.