Özlem ATAÇ
TMMOB Mimarlar Odası Bursa Şube Başkanı Şirin Rodoplu Şimşek, sektörün yaşadığı sıkıntıları gazetemize açıkladı. Geçtiğimiz hafta Çevre Ve Şehircilik Bakan Yardımcısı Fatma Varank ile bir araya gelip birçok sorunu dinle getirdiklerini belirten Şimşek, “Geçtiğimiz hafta Çevre ve Şehircilik Bakan Yardımcısı Fatma Varank ile birebir görüşme gerçekleştirdik. Bu görüşmeyi BTSO inşaat konseyi düzenledi. Biz birçok projede birlikte sektörel sorunlar konusunda çok sık bir araya geliyoruz. Dolayısıyla bu birliktelikle sektörel sorunlar hat safhaya geldi. Bütün kesimler aslında şu anda dertli” dedi.
SADECE KAĞIT ÜZERİNDE VARLAR
Başlıklarla sorunları dile getirdiklerini belirten Şimşek, şu anda yaşanan en önemli sorunun şantiye şefliği olduğunu söyleyen Şimşek, “Önemli konumuz maalesef şu an şantiye şefliği… Binaları en güvenli noktaya çekecek ve en önemli kişi şantiye şefiyken, sabahtan akşama durması gereken bir pozisyonken maalesef şantiye şefliği kağıt üzerinde ruhsat belgesi üzerinde sadece imzacılık eden tarafta. Dolayısıyla aslında birçok yapı çok güvensiz üretiliyor şu an. Yapı denetimler arada geliyor denetliyor vs. ama yapı denetimler şu anda sayıca çok fazla tam donanımlı, tam personel sayısıyla çalışan çok fazla yapı denetim var. Dolayısıyla çok her gün gidilen bir şantiye ortamı olmuyor. Kaldı ki yapı denetimin görevleri kendine göre başka ama şantiye şefi organizasyondan iş güvenliğine kadar sabahtan akşama kadar mesaisini şantiyede geçirmesi gereken kişidir. Bu da teknik bir kişi yani uzmanlığına göre teknik bir kişi olması gerekiyor” diye konuştu.
MEVZUAAT YANLIŞ YORUMLANIYOR
“Konut ve inşai projelerde mimar ve mühendisler yer alması gerekiyor” diyen Şimşek, “Şu an etrafımızda gördüğümüz birçok şantiyede şantiye şefinin mimar veya mühendis olması gerekiyor. Ama ne yazık ki şantiye şefleri imzacılık eden mimar ve mühendislerin yanı sıra otomotiv sektöründe çalışan, fabrikalarda çalışan makine mühendisleri ve elektrik mühendisleri imza ediyor haldeler. Buna mevzuatı yanlış yorumlama diyebiliriz” dedi.
15 YIL SONRA YİNE DÖNÜŞÜMÜ KONUŞUYOR OLACAĞIZ!
İmzacılık olayının kaldırılmadan güvenli yapıya ulaşmanın mümkün olmadığını söyleyen Şimşek, “Şu an kentsel dönüşümden bahsediyorken, biz 50 yıl önce yapılmış binalara aslında dönüştürmek esasken çok yakın tarihli binaları zamanında dönüştürdük. Biz hala en iyi olması gereken noktada bunu yapmıyorsak 15 sene sonra şu dönem yapılan binaların dönüşümünü konuşuyor olacağız. Çünkü şu an doğru ve güvenli binalar çok az, çok kurumsal firmalar tarafından yapılıyor. Onun dışında hepsi imzacılık düzeyinde geçiyor. Aslında maliyete baktığımızda inşaat şantiye şefinin maliyeti de bu maliyetin içindedir. Müteahhit bu işe girerken aslında maliyeti ortaya koyarken, tuğlaya, betona gidecek rakam belli ve kullanılacak personel sayısı da bellidir. Maliyet bunun içerisindeyken aslında şantiye şefini imzacı kullanmakla bu maliyetten ekstra kendine kar yapmaya çalışıyor. Doğru bir uygulama değildir” ifadelerini kullandı.
NASIL Kİ TUĞLA OLMADAN DUVAR OLMUYORSA…
“Bazen müteahhitler mecbur kaldıklarını söylüyorlar ama öyle bir mecburiyet yok” diyen Şimşek, “Nasıl ki tuğla olmadan duvar olmuyorsa, nasıl ki ruhsat olmadan inşaat başlayamıyorsa şantiye şefi olmadan da bir şantiyenin uygulama ayağı devam edemez. Böyle bir bahane olamaz. Binaların sabahtan akşama şantiye şeflerinin denetlenmesi lazım. Bursa’da dahil olmak üzere ülkede birçok kentte maalesef şantiye şeflikleri imzacılık düzeyinde devam ediyor. Biz kendi kendimizi kandırıyoruz ruhsatlı proje yapıyoruz diye. Hiçbiri denetlenmiş olmuyor aslında çok basit bir denetlenme görüyorlar yapı denetimlerce. Özellikle İMO ile bir kampanya yürütüyoruz. Her platformda, her ortamda bunu dillendiriyoruz. Bakanlığa da taşıdık bu konuyu umarım çözülecektir” dedi.
BİRÇOK MESLEKTAŞIMIZ İŞSİZ
Uygulanan imzacılıkla sektörel işsizliğinde arttığını dile getiren Şimşek, “Şu an bir İTÜ, Yıldız mezunu olan inşaat mühendisleri ve mimarlar işsiz. Çünkü imzacılık eden veya teknik insanın yüzünden birçok meslektaşımız işsiz. Aslında bu çark doğru çalışsa ne işsizimiz olur ne bu kadar sıkıntı yaşarız. Teknik anlamda güvenli yapılar üretilmeye devam eder. Biz bakana şunu önerdik; ya sigorta takiplerini yapmak lazım ya da günlük her beton dökümünde onlarında imzasının alınması lazım. Bakanlık yapı denetimde çok yol aldı ama şantiye şefliği iyileşmesi gereken çok önemli bir adımdır. Maalesef vatandaşlarımız bunları bilmiyor ama güvenli yapı yok denecek kadar az üretiliyor Bursa’da ve birçok ilde. Bakanlar ve belediyelere yazı yazdık, ciddi bir seferberlik başlattık. Mimarlık ve mühendislik olmadan ne doğru düzgün kentleşme olabilir ne güvenli yapılar olabilir ne de konforlu yaşam alanları olabilir. İnsanlar bir mobilyacıya giderek iç dekorasyonu yaparak mimarlık yaptırdıklarını zannederler. Bu mimarlık değildir mimarlık çok teknik ve çok da zorunlu bir bilim dalıdır, meslek koludur ve şarttır da” ifadelerini kullandı.
MİMARLIK GÜNÜ KUTLU OLSUN!
UIA tarafından 1985 yılından bugüne, BMM Dünya Habitat Günü’yle paralel bir şekilde her yıl Ekim ayının ilk pazartesi Dünya Mimarlık Günü olarak kutlandığını söyleyen Şimşek, tüm meslektaşlarının Dünya Mimarlık Gününü kutladı.
