Kış aylarının yaklaşmasıyla birlikte corona virüs ve gribal enfeksiyonlardan korunmak isteyenler soluğu aktarlarda aldı. Bu dönemin en çok tercih edilen bitki çaylarının başında ıhlamur geliyor. Kilosu bu yıl 150 liraya kadar çıkan ıhlamurun bağışıklığı kuvvetlendirdiğini belirten Aile Hekimi ve Fitoterapi Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Serhat Koran, “Solunum yollarını rahatlatıyor, nefes açıcı, balgam sökücü bir etkisi var. Corona virüste sık rastladığımız ateş düşürücü özelliği var, eklem kırgınlıklarına iyi geliyor” dedi.
Haber Giriş Tarihi: 07.11.2020 14:32
Haber Güncellenme Tarihi: 07.11.2020 14:32
Kaynak:
Haber Merkezi
Haberyazilimi.com
Bu yıl havaların sıcak seyretmesi ıhlamur üretimini de düşürdü. Bu düşüş aktarlardaki ıhlamur fiyatlarının yükselmesine yol açtı. Faydasıyla dikkat çeken ıhlamurun bağışıklığı kuvvetlendirdiğini anlatan Medipol Mega Üniversite Hastanesi Aile Hekimi ve Fitoterapi Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Serhat Koran, “Ihlamuru günde 2 defa sıcak bir su içerisine atıp demleyerek kullanmakta fayda var. Çünkü yapraklı ve çiçekli bitkileri kaynatmamak gerekiyor. Demlenmiş bir ıhlamur çayını da tekrar kaynatmamakta fayda var. Fazla kaynatıldığında içerisinde toksin maddeler oluşuyor. Bu da mideye zararlı oluyor” uyarısında bulundu.
TANSİYONU DÜŞÜK OLANLAR DİKKAT
Ihlamur çayının strese çok iyi geldiğini anlatan Dr. Öğr. Üyesi Serhat Koran, “Bir rahatlama, dinginlik hissi sağlayarak uykuya iyi geliyor. Bağırsaklarda şişkinlik, gaz, kabızlık şikayetlerinde de ıhlamur çayı oldukça faydalı. Ihlamur çayını tüketirken biraz tansiyon düşürücü etkisi var. Bu anlamda tansiyonu düşük olanların dikkat etmesi gerekiyor. Ihlamur çayı terlettiği için tükettikten sonra ekstra 2-3 bardak su içmeyi unutmayın. Fazla tüketildiği zaman ise ishale yol açabiliyor. Bağırsakların fazla çalışmasına neden olabiliyor, tansiyonu düşürebiliyor. Kan sulandırıcı etkisi olduğundan kan sulandırıcı kullananlar çok dikkatli olmalı. Gebeliğin son 1-2 haftasında kanamalar yapabilir, lohusalık döneminde var olan kanamaları artırabilir. Tüm bitki çaylarında olduğu gibi 6 aylıktan küçük çocukların ıhlamuru tüketmemesi gerekiyor” ifadelerini kullandı.
“YÜZE MASKE OLARAK DA KULLANILABİLİR”
Ihlamurun taze yaprağını suda kaynatarak yüze maske olarak kullanılmasının da faydalı olduğunu hatırlatan Dr. Öğr. Üyesi Koran, “Bu gözenekleri açar, gençlik sağlar. Lekelerin geçmesini ve kırışıklığın giderilmesini sağlar. Ihlamur çayını kaynattığımızda açığa çıkan buharında cilde faydası var. Bu buhar solunum yollarını da açar. Astım hastaları için nefesi rahatlatıcı etkisi mümkün” dedi.
TOKSİNLER ÜREYEBİLİR!
Ihlamur gibi bitki çaylarının birkaç kilo alınarak saklanmasının doğru olmadığına dikkat çeken Aile Hekimi ve Fitoterapi Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Serhat Koran, “100, 200 gram gibi küçük miktarlarda kullanmak gerekiyor. Çünkü bunları uzun süre sakladığımız zaman nemden zarar görebilir. Nemin olmadığı kapalı, kuru ortamlarda saklamamız gerekiyor. Çünkü yanlış saklama sonrası toksinler üretiyor bu da karaciğere zarar verebiliyor” dedi. (ntv.com)
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
SOLUNUMU RAHATLATIYOR, NEFESİ AÇIYOR
Kış aylarının yaklaşmasıyla birlikte corona virüs ve gribal enfeksiyonlardan korunmak isteyenler soluğu aktarlarda aldı. Bu dönemin en çok tercih edilen bitki çaylarının başında ıhlamur geliyor. Kilosu bu yıl 150 liraya kadar çıkan ıhlamurun bağışıklığı kuvvetlendirdiğini belirten Aile Hekimi ve Fitoterapi Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Serhat Koran, “Solunum yollarını rahatlatıyor, nefes açıcı, balgam sökücü bir etkisi var. Corona virüste sık rastladığımız ateş düşürücü özelliği var, eklem kırgınlıklarına iyi geliyor” dedi.
Bu yıl havaların sıcak seyretmesi ıhlamur üretimini de düşürdü. Bu düşüş aktarlardaki ıhlamur fiyatlarının yükselmesine yol açtı. Faydasıyla dikkat çeken ıhlamurun bağışıklığı kuvvetlendirdiğini anlatan Medipol Mega Üniversite Hastanesi Aile Hekimi ve Fitoterapi Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Serhat Koran, “Ihlamuru günde 2 defa sıcak bir su içerisine atıp demleyerek kullanmakta fayda var. Çünkü yapraklı ve çiçekli bitkileri kaynatmamak gerekiyor. Demlenmiş bir ıhlamur çayını da tekrar kaynatmamakta fayda var. Fazla kaynatıldığında içerisinde toksin maddeler oluşuyor. Bu da mideye zararlı oluyor” uyarısında bulundu.
TANSİYONU DÜŞÜK OLANLAR DİKKAT
Ihlamur çayının strese çok iyi geldiğini anlatan Dr. Öğr. Üyesi Serhat Koran, “Bir rahatlama, dinginlik hissi sağlayarak uykuya iyi geliyor. Bağırsaklarda şişkinlik, gaz, kabızlık şikayetlerinde de ıhlamur çayı oldukça faydalı. Ihlamur çayını tüketirken biraz tansiyon düşürücü etkisi var. Bu anlamda tansiyonu düşük olanların dikkat etmesi gerekiyor. Ihlamur çayı terlettiği için tükettikten sonra ekstra 2-3 bardak su içmeyi unutmayın. Fazla tüketildiği zaman ise ishale yol açabiliyor. Bağırsakların fazla çalışmasına neden olabiliyor, tansiyonu düşürebiliyor. Kan sulandırıcı etkisi olduğundan kan sulandırıcı kullananlar çok dikkatli olmalı. Gebeliğin son 1-2 haftasında kanamalar yapabilir, lohusalık döneminde var olan kanamaları artırabilir. Tüm bitki çaylarında olduğu gibi 6 aylıktan küçük çocukların ıhlamuru tüketmemesi gerekiyor” ifadelerini kullandı.
“YÜZE MASKE OLARAK DA KULLANILABİLİR”
Ihlamurun taze yaprağını suda kaynatarak yüze maske olarak kullanılmasının da faydalı olduğunu hatırlatan Dr. Öğr. Üyesi Koran, “Bu gözenekleri açar, gençlik sağlar. Lekelerin geçmesini ve kırışıklığın giderilmesini sağlar. Ihlamur çayını kaynattığımızda açığa çıkan buharında cilde faydası var. Bu buhar solunum yollarını da açar. Astım hastaları için nefesi rahatlatıcı etkisi mümkün” dedi.
TOKSİNLER ÜREYEBİLİR!
Ihlamur gibi bitki çaylarının birkaç kilo alınarak saklanmasının doğru olmadığına dikkat çeken Aile Hekimi ve Fitoterapi Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Serhat Koran, “100, 200 gram gibi küçük miktarlarda kullanmak gerekiyor. Çünkü bunları uzun süre sakladığımız zaman nemden zarar görebilir. Nemin olmadığı kapalı, kuru ortamlarda saklamamız gerekiyor. Çünkü yanlış saklama sonrası toksinler üretiyor bu da karaciğere zarar verebiliyor” dedi. (ntv.com)
En Çok Okunan Haberler