Vücuttaki tüm organlarda olduğu gibi, beyinde de kanser gelişebiliyor. Uzmanlar, beyin tümörünün erkeklerde, kadınlara oranla daha sık görüldüğünü söyledi.
Haber Giriş Tarihi: 24.05.2019 18:05
Haber Güncellenme Tarihi: 24.05.2019 18:05
Kaynak:
Haber Merkezi
Haberyazilimi.com
Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Doç Dr. Selçuk Göçmen, beyinde günümüzde Dünya Sağlık Örgütü (WHO) tarafından tanımlanmış 130’dan fazla tümör olduğunu, bu tümörlerin ise iyi ve kötü huylu olarak ayrıldığını söyledi. Vücuttaki tüm organlarda olduğu gibi, beyinde de kanser gelişebiliyor. PR ajansının aktardığı habere göre, Anadolu Sağlık Merkezi Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Selçuk Göçmen, beyin tümörünün erkeklerde, kadınlara oranla daha sık görüldüğünü söyledi. Dr. Selçuk Göçmen, “Baş ağrısı, kusma, bulantı, görme bozukluğu, bilinç bozulması, nöbet (epilepsi-sara krizi) geçirme, kol ve bacaklarda güçsüzlük, sinirlilik, iştahsızlık, işitmede azalma, unutkanlık, konuşma ve anlamada yetersizlik, yazamama, dengesizlik, el ve ayaklarda büyüme gibi yakınmalardan biri ya da birkaçının görülmesi durumunda doktora başvurulmalı” dedi.
İYİ HUYLUYA DA GÜVENİLMEMELİ
İyi huylu tümörlerin de zaman zaman hayatı tehdit edecek durumlara neden olabildiğini söyleyen Uzman Doç. Dr. Selçuk Göçmen, “Bazen çevresindeki önemli beyin damar ve sinir yapısına yapışarak ameliyatla tam çıkarılması mümkün olmayabilir ve yeniden ortaya çıkabilirler. Bazıları nadir de olsa kötü huylu tümöre dönüşebilir. Çevrelerindeki beyin dokusuna yayılım göstermedikleri için ameliyatla tam çıkarılabilme şansları yüksektir” şeklinde konuştu.
DİĞER ORGANLARA YAYILIYOR
Beyin kanserlerinin çoğunu kontrolsüz anormal çoğalma özelliği olan glial tümörlerin oluşturduğunu belirten Dr. Selçuk Göçmen, “Bu hücreler hızla büyüyüp çevrelerindeki sağlıklı dokuya uzanır, nadir de olsa omuriliğe, hatta vücudun diğer organlarına da yayılabilirler. Yaşam süreleri, tümörün patolojisi, ışın tedavisi ve ilaç tedavisi (kemoterapi) alıp almama durumuna ve hastanın yaşına bağlıdır” diye konuştu. Diğer kötü huylu tümörlerin metastatik tümörler olabileceğini, yani başka bir organdan sıçramış olabileceğini dile getiren Doç. Dr. Göçmen, “Bu tümörler, vücudun başka yerindeki bir tümörün beyne yayılması sonucu oluşur. En fazla akciğer, meme, kalın bağırsak, mide, cilt ya da prostattan kaynaklanırlar. Kötü huylu beyin tümörlerinde tedavi seçenekleri; ameliyat, biyopsi, ışın tedavisi ve ilaç tedavisidir” açıklamasında bulundu.
HATALAR AZALDI
Beyin tümörü cerrahisinde nöronavigasyonla birleşen özel ameliyat mikroskobu sayesinde daha küçük bir kesi ile artık tümörün en az hatayla maksimum düzeyde çıkarılmasının sağlanabildiğini söyleyen Dr. Göçmen, “Beyin ve sinir cerrahisinde hibrit ameliyathaneler ile en zor ve sorunlu kompleks ameliyatlar daha güvenle yapılabilir bir duruma geldi. Bu da hem hasta hem doktor için daha az cerrahi travma, daha küçük kesi, daha kısa süreli operasyon, daha az kan kaybı, daha az komplikasyon, daha az yatış, daha az maliyet gibi çok önemli avantajlar anlamına geliyor” dedi. (Haber Merkezi)
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Beyin tümörü erkek seviyor
Vücuttaki tüm organlarda olduğu gibi, beyinde de kanser gelişebiliyor. Uzmanlar, beyin tümörünün erkeklerde, kadınlara oranla daha sık görüldüğünü söyledi.
Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Doç Dr. Selçuk Göçmen, beyinde günümüzde Dünya Sağlık Örgütü (WHO) tarafından tanımlanmış 130’dan fazla tümör olduğunu, bu tümörlerin ise iyi ve kötü huylu olarak ayrıldığını söyledi. Vücuttaki tüm organlarda olduğu gibi, beyinde de kanser gelişebiliyor. PR ajansının aktardığı habere göre, Anadolu Sağlık Merkezi Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Selçuk Göçmen, beyin tümörünün erkeklerde, kadınlara oranla daha sık görüldüğünü söyledi. Dr. Selçuk Göçmen, “Baş ağrısı, kusma, bulantı, görme bozukluğu, bilinç bozulması, nöbet (epilepsi-sara krizi) geçirme, kol ve bacaklarda güçsüzlük, sinirlilik, iştahsızlık, işitmede azalma, unutkanlık, konuşma ve anlamada yetersizlik, yazamama, dengesizlik, el ve ayaklarda büyüme gibi yakınmalardan biri ya da birkaçının görülmesi durumunda doktora başvurulmalı” dedi.
İYİ HUYLUYA DA GÜVENİLMEMELİ
İyi huylu tümörlerin de zaman zaman hayatı tehdit edecek durumlara neden olabildiğini söyleyen Uzman Doç. Dr. Selçuk Göçmen, “Bazen çevresindeki önemli beyin damar ve sinir yapısına yapışarak ameliyatla tam çıkarılması mümkün olmayabilir ve yeniden ortaya çıkabilirler. Bazıları nadir de olsa kötü huylu tümöre dönüşebilir. Çevrelerindeki beyin dokusuna yayılım göstermedikleri için ameliyatla tam çıkarılabilme şansları yüksektir” şeklinde konuştu.
DİĞER ORGANLARA YAYILIYOR
Beyin kanserlerinin çoğunu kontrolsüz anormal çoğalma özelliği olan glial tümörlerin oluşturduğunu belirten Dr. Selçuk Göçmen, “Bu hücreler hızla büyüyüp çevrelerindeki sağlıklı dokuya uzanır, nadir de olsa omuriliğe, hatta vücudun diğer organlarına da yayılabilirler. Yaşam süreleri, tümörün patolojisi, ışın tedavisi ve ilaç tedavisi (kemoterapi) alıp almama durumuna ve hastanın yaşına bağlıdır” diye konuştu. Diğer kötü huylu tümörlerin metastatik tümörler olabileceğini, yani başka bir organdan sıçramış olabileceğini dile getiren Doç. Dr. Göçmen, “Bu tümörler, vücudun başka yerindeki bir tümörün beyne yayılması sonucu oluşur. En fazla akciğer, meme, kalın bağırsak, mide, cilt ya da prostattan kaynaklanırlar. Kötü huylu beyin tümörlerinde tedavi seçenekleri; ameliyat, biyopsi, ışın tedavisi ve ilaç tedavisidir” açıklamasında bulundu.
HATALAR AZALDI
Beyin tümörü cerrahisinde nöronavigasyonla birleşen özel ameliyat mikroskobu sayesinde daha küçük bir kesi ile artık tümörün en az hatayla maksimum düzeyde çıkarılmasının sağlanabildiğini söyleyen Dr. Göçmen, “Beyin ve sinir cerrahisinde hibrit ameliyathaneler ile en zor ve sorunlu kompleks ameliyatlar daha güvenle yapılabilir bir duruma geldi. Bu da hem hasta hem doktor için daha az cerrahi travma, daha küçük kesi, daha kısa süreli operasyon, daha az kan kaybı, daha az komplikasyon, daha az yatış, daha az maliyet gibi çok önemli avantajlar anlamına geliyor” dedi. (Haber Merkezi)
En Çok Okunan Haberler