MENGÜ TÖRÜK EDİS TERİŞ

Turan Ulusal Türk Uygarlığı Bursa İl Başkanı Halit Gökhan Gül bugün konuğumuz. Adından da anlaşılacağı üzere 'TURAN' ülküsü ve 'TURAN' hayali ve gerçeği üzerine bir söyleşe yapacağız bugünkü konuğumuzla.

 

İlk, orta ve yüksek okulu Bursa’da okudum.  Bursa Polis okulu mezunuyum. Evli ve 3 çocuk babasıyım, Kutlu Deniz İnşaat ve Galeri Korhan’ın yönetim kurulu başkanıyım ve Turan Ulusal Türk Uygarlığı Bursa İl Başkanlığı görevini yürütmekteyim. 

 

Biz siyaset üstü bir oluşumuz, seçilmişler ya da atanmışlar değil Türk Birliği’ne inanmış ve gönül vermiş kişilerle hızla büyüyen bir teşkilatız. 

 

Turan Ulusal Türk Uygarlığı kamu yararı gözeten Ankara genel merkezli 46 il, KERKÜK, MUSUL, KAFKASYA, VE BALKANLAR teşkilatlarına kuruluşlarını tamamlamış Türkiye’de 81 il de faaliyet gösteren bir teşkilattır.

 

Dünyadaki bütün Türk ve akraba toplulukları aynı kültür ve dil grubu mensubudur, bir uyum içindedir. Ve adı TURAN’dır düşüncesi ile hareket ederek bütün Türk Turan topluluklarına ortak kültür ,ortak dil ,ortak tarih olarak, yazı ortak folklor ortak edebiyat ortak sanat, sosyal ve ekonomi alanında çalışmalar yapıp binlerce yıllık köklü Türk Uygarlığını dünya da araştırmak tanıtmak Türk ve dünya topluluklarına, Türk kültürünün zenginliğini, Türk milli duygu ve düşüncesini yüksek ahlak değerlerini tanıtıp anlatmaktır. Türk Turan Birliği’nin dilde ,işte ,kültürde, birlik düşüncesi esas alınarak dünya türlerine bildirmektir. Dernek Türk milletinin milli bağımsızlığının milli egemenliğinin, milli kültürünün ve Milli varlığının  korunması amacını güder. Kuruluşumuzun  amacı yüksek milli Türk varlığıdır. Esas olarak tek dil ,tek millet, tek devlet ,tek bayrak ,tek vatan ilkesini güder. 

 

Büyük Düşünür, Kırım Türkü rahmetli İsmail Gaspıralı'ya göre Turan; 

“Dilde, fikirde, işte birlik”. 

Büyük Türkçü rahmetli Ziya Gökalp ise Turanı; 

“Vatan ne Türkiye'dir, Türklere ne Türkistan, Vatan büyük ve müebbet bir ülkedir; Turan” olarak tanımlamıştır. 

Turan'ın fikir babaları ve bu fikrin büyümesinde rolü geçen diğer Türk büyüklerinin de tanımları ortak bir payda da kesişmiştir. Turan nedir sorusunun cevabı, ortak payda olan sevmektir. Türk toplumunda sevmek aile geleneğinden gelmektedir. 

Türk sosyal yapısında aile yani toplumun çekirdeği  saygı ve sevgi gibi kavramlarla birbirine bağlı ve güçlü kalmıştır. Aile de töre hakimdir. “Hakan susar töre konuşur” bu yüzdendir ki tarihte kurulmuş her Türk devleti dağılma sürecinde aileye yani çekirdeğe kadar sürekli bölünmüş fakat bu bölünme çekirdekte durmuştur. Her yeni Türk devleti kurulurken aileler birleşerek sülaleleri, sülaleler birleşerek boyları, boylar ise birleştiğinde yeni bir Türk devletini oluşturmuştur. Dolayısıyla dünyada Türk devletinin olmadığı bir dönem yaşanmamıştır. Bu sistemin en güçlü yanı ailedir. Aileyi ayakta tutan ise sevgidir. Turan fikrini yüzyıllardır ayakta tutan da Türklerin birbirine olan sevgisidir. Türkiye boyu, Kazakistan boyu, Azerbaycan boyu, Kırgızistan boyu, Özbekistan boyu ve diğer boyların da bir araya gelerek oluşturacağı birleştirici devletin adı Turandır. 

Turanın bu tanımı içerisinde Turan neden kurulamıyor sorusunun da cevabı bulunmaktadır. Turan kurulamamaktadır. Çünkü Türk boyları hala birbirlerini yeterince sevmemektedir. Rahmetli büyüğümüz Galip Erdem'in sözüyle “Asıl noksanımız yeterince sevmesini bilmiyor olmamızdır”  Turanı gerçekleştirmek için yapılacak en öncelikli plan Turan coğrafyasındaki bireylerin birbirini yeterince sevmesini ve istemesini sağlamaktır. Bu önemli ülküyü gerçekleştirmek elbette ki bu fikrin sahibi ve savunucusu Türk milliyetçilerine yani Türkçülere düşmektedir.

Türk ülküsünü ütopya olarak görenler ise bu ülküye destek olmadıkları gibi engel de olmamaktadırlar. Onların sadece ikna olmaya ihtiyaçları vardır. Onların noksan oldukları taraf bu ihtiyacı duymalarıdır. Eğer milli mücadele yıllarına bakarsak Türkiye Cumhuriyetinin kurulmasına ütopya olarak bakanların iyi bir liderin ikna kabiliyeti ve erdemiyle cumhuriyetin kurulması için büyük mücadele verdikleri görülür.

Bugün de erdemli liderlere ve cesur yürekli Türk milliyetçilerine ihtiyaç duyulmaktadır. Türk dünyası birliğini kuracak olanlar ruhlarında özgürlük aşkını yaşayan , atalarının özgürlük aşkını ruhlarında yaşatanlar olacaktır. 

Meşru bir birlik modeli yeni dünya düzeninde ulusal hukuku ve toplumu göz ardı edemez. Prof. Dr. Sayın Nevzat Yalçıntaş'ın tespitlerinden ilerlersek iki ayrı niteliği olan hem bağımsız Türk devletlerini kapsayan hem de başka devletlerin sınırlarında yaşamını sürdüren Türk topluluklarını önemseyecek bir Turan modeli geliştirilmelidir. Yani hem Türk dünyası birliği hem de dünya Türkleri birliği modeli niteliğinde olan bir birlik tasarlanmalıdır.

Sonuç olarak, Türk tarihi erdemli liderler sayesinde bugüne kadar ihtişamını korumuş ve daha büyük hedeflere doğru yol almıştır. Türk dünyasının bugünkü sorunlarının çözümü Turan ideolojisiyle yetişmiş, milletine bağlı liderlerin inisiyatifi ellerine alarak tarihte olduğu gibi bugün de daha büyük hedeflere doğru yürümesiyle olacaktır. Eğer bugün hala aramızda bu ülküye inanmamış, iman etmemiş kişiler mevcutsa hata onlardan çok onları ikna edemeyen Türk Milliyetçilerine aittir. En büyük noksanımız hala yeterince sevmesini bilmiyor olmamızdır..Diyerek sözlerini tamamladı .