Özlem ATAÇ
Bursa’nın önemli sivil toplum kuruluşlarından biri olan Bursa Platformu’nun kadın hareketi olan Kadın Kolları ‘Kalite Şehri Bursa’ bilincini yaygınlaştırmayı hedefleyen, Bursalılık bilinci ve aidiyet duygusuyla ile hareket eden bir sivil toplum kuruluşu olma yolunda ilerliyor. Bursa Platformu Derneği Kadın Kolları Başkanı Suzan Yiğit, kadın kollarının kurulma amacını ve gelecek planlarını gazetemize anlattı. Yiğit 3 ay önce oluşturulan hareketi şu sözlerle anlattı: “Biz kimiz nerede doğmuş olursa olsun ‘evet… Bursalıyız’ diyenleri ve ‘biz bir aileyiz’ ilkesi ile hareket edenleri ve kendisini ‘Türk’ sayan tüm vatandaşlarımızı kucaklayan, Bursa’yı başta Bursa’da yaşayanlar olmak üzere tüm dünyaya tanıtmayı, ‘kalite şehri Bursa’ bilincini yaygınlaştırmayı hedefleyen, Bursalılık bilinci ve aidiyet duygusuyla ile hareket eden bir sivil toplum kuruluşu olan Bursa Platformu Derneği’nin kadın hareketiyiz.”
HALKA HALKA ÇOĞALIYORUZ
Yabancılaşmanın, ayrışmanın ve uzaklaşmanın bir kangren doku gibi Bursa’yı sardığını belirten Yiğit, “Bizde bu çerçevede kimimiz Bursa’da, kimimiz başka kente doğmuş, ama hepimiz Bursa’da yaşayan bir arkadaş gurubuyla ‘kentlilik bilinci, kişinin kendini kentin katılımcı bir parçası gördüğü noktadan başlar’ diyerek Bursa Platformu Derneği çatısı altında kadın kollarını oluşturduk. Ve giderek katılımsı sayımız artıyor. Başlangıçta 5 kişiyle yola çıktık, şu anda 25 kişiye ulaştık. Kalite şehri Bursa’mıza kadın eli değsin istedik. Yola çıkarken dediğimiz gibi ‘kentlilik bilinci katılımla başlar’. Henüz 25 kişiyiz ama halka halka çoğalacağımıza gönülden inanıyorum. Biz de diyoruz ki, etnik kökeniniz ya da geldiğiniz bölge fark etmez. Gelin, Bursalı olalım. Ortak paydamız ‘Bursa Sevdası’ olsun. ‘İstek, dayanışma, sistem ve çalışma bir araya gelirse başarı kaçınılmazdır’” şeklinde konuştu.
DESTEKSİZ BIRAKMADILAR
3 ay önce kurulmalarına rağmen 25 kişilik bir çalışma gurubu haline geldiklerini belirten Yiğit, “Bursa’mız için çalışacağız, kirleteni uyaracağız, şikayet edeceğiz. Kent dinamiklerinde görev alacağız, söz sahibi olacağız. Çevremizi, mahallemizi, okulumuzu temiz tutacağız. Nerede doğduğumuz önemli değil, ‘Bursalıyız’ diyeceğiz bu söylediklerimin ışığında faaliyete başladığımız tarihten bugüne kadar yaklaşık 3 ay içerisinde 25 kişilik bir çalışma gurubu oluşturduk. Bu üç ay içerisinde toplantılar yaparak kadın gözüyle Bursa’nın problemlerini tespit etmeye çalıştık. İlk konumuzu da çevre ve geri dönüşüm olarak belirledik. Kadınlarımızı geri dönüşüm konusunda nasıl bilgilendirir ve bilinçlendirebiliriz diyerek çalışmalara başladık. Konu ile ilgili ilk ziyaretimizi Osmangazi Belediyesi Temizlik İşleri Müdürlüğü’nde çevre mühendisi Rüveyşa Turan’a yaptık. Konuya çok duyarlı davrandı ve birlikte çalışmalar yapacağız. İkinci ziyaretimizi Yıldırım Belediyesi Çevre koruma müdürlüğünde Hamiyet Yıldız Baş’a yaptık. Hamiyet hanımın duyarlılığı bizi çok memnun etti. Bize güç ve moral verdi. İnşallah kendisi ile de yakında çalışmalara başlayacağız” dedi.
TOPLUMSAL DÜŞÜNECEĞİZ
“Bu kentin tarihine, kültürüne sahip çıkalım” diyen Yiğit, “Sadece siyasilere ve yerel yöneticilere bırakılamayacak kadar büyük olan Bursa’nın sorunlarını, sorunlarımızı tartışalım. Bursa Platformu kadın kolları da yapıcı, yatıcı tartışmaların, çözüm önerilerinin bir aracı olsun. Hep birlikte doğru projelerin yanında, yanlışların karşısında olalım. Hep birlikte, kentin geleceği için daha güçlü bir irade ortaya koyalım. Farklı yerlerde doğmuş olabiliriz ama yaşadığımız bu şehir için tasalanmalıyız. Şehirli olmak, korumak, kollamak, temiz tutmak ve taraf olmak demektir. Bu şehir şimdiki gibi değildi. Bizden öncekiler bu şehri şimdiki hale getirdiler. Düşündünüz mü? Çocuklarınıza siz nasıl bir şehir bırakacaksınız. Adı yeşil Bursa olan bu belde bu hale nasıl geldi. Memnun değilseniz, öyleyse düşünmeliyiz. Bu şehre borcumuzu nasıl ödeyeceğiz? Önce Bursa’yı seveceğiz, yanlışa itiraz edeceğiz, kişisel değil, toplumsal düşüneceğiz” ifadelerini kullandı.
BURSA DEĞERLERİNİ KAYBETMEMELİ
Yeni olmalarına rağmen Bursa’nın yaşanan sorunlarına hızlı bir çözüm arayışına girdiklerini dile getiren Yiğit, şöyle devam etti: “Bursa’mızın nadide parklarından olan Hüdavendigar Mihraplı parkında çevre kirliliği ile ilgili vatandaşlarımızı duyarlı olmaya davet ederek, bez çöp torbalar dağıtacağız. Bu arada bu bez torbaları bize temin eden Mustafa Karaman beye de teşekkür ederiz. Ayrıca Bursa TSE ile işbirliği yaparak öncelikle kendi üyelerimize tüketiciyi bilinçlendirme eğitimi verdirdik. Tüketiciyi bilinçlendirme organizasyonları yapacağız. Bu organizasyonlarımıza da okullarımızdan da başlayacağız. Kalite Birliği Derneği ile de yakın temastayız. Bursa’nın kaybolan değerlerini yeniden açığa çıkarmak için çalışmalar yapacağız. Bu çalışmalarımızda Bursa Büyükşehir Belediyesi ve Kültür Dairesi ile birlikte hareket edeceğiz. Bursa bıçağı, Bursa şeftalisi, termal ve kaplıcalar, (Afyon Bursa’yı geçti) kestane şekeri gibi Bursa markası olan markaları canlandırmak istiyoruz. Bursa kaplıcalar şehri olarak bilinirdi ama Afyon Bursa’yı geçti. Tahanlı pide, cantık Bursa markasıydı ama kaybolur. İpekböcekçiliği bitti. Bursa değerlerini kaybetti, bunları yeniden kazanmak lazım. Kadın ayağa kalkarsa, medeniyet ayağa kalkar.”
Bursa Platformu Derneği Kadın Kolları Başkanı Suzan Yiğit, kadın kollarının kurulma amacını ve gelecek planlarını gazetemize anlattı.
