Özkan YILDIRIM/ÖZEL RÖPORTAJ

****Başkanım öncelikle bizleri, ekibimizi uzun bir aradan sonra tekrardan konuk edip misafir ettiğiniz için teşekkür etmek istiyorum. Genel mesleki anlamda bir değerlendirme yaparak başlayalım işte biliyorsunuz sizin seçimi sürecinizde yaklaşıyor?

8 SENEDE ÇOK ŞEY DEĞİŞTİ

   ----8 senedir görev başındayız,8 sene önce geldiğimiz zaman sektörde keşmekeşlik vardı. Sektörel anlamda böylesine kurumsal bir yapı yoktu. Sadece gelene gidene satış hareketleri vardı. Ayar kontrolleri, fiyat istikrarı ve en son tüketiciye ulaşasıya kadar olması gereken neyse bunlarla ilgili herhangi bir çalışma olmamıştı. Biz geldiğimizden beri Avrupa sisteminin hem algı anlamında hem fiziki anlamında olması ile ilgili yoğun bir çaba sarf ettik. O süreçte yaklaşık 1 yılda 386 tane toplantı yaptık. Bazı günler günde 3 toplantımız oldu. Önce insanların kuyumcuların gelecek ile ilgili planları düşünceleri akıl yapıları bizim Bursa’mızdaki o zaman ki süreçte iki buçuk milyonluk nüfus vardı alım gücünün ne olduğunu aynı kültürün değişmesi gerektiğini hem müşteri hem perakendeciler ile beraber hem de imalat anlamındaki İstanbul en yoğun bir şekilde destekleyici onlarla beraber istişareler gerçekleştirerek Bursa'da vitrinlerinin ışıldadığı gelecek planlaması olan insanları doğru sözlerle doğru yatırımcılarla birlikteliği sağlayarak Türkiye'de “1” numaraya yerleştik. Eskiden bilgilendirme eksikliği vardı ürünün genel bilgileri kimsede mevcut değildi. Her önüne gelen kişinin kuyumcu olamamasını planlamıştık, işte en son bakanlıklar Ruşen Hanım gitmeden önce Kuyumculardan 500 gram altın istenecek denmişti. Bunun kalkmasını sağlayan illerin başında geliyoruz,4 ilimizle beraber. Esnafımızın birçok sıkıntısı ile ilgili girişimlerde bulunduk bu süreçte. Arastalar Bölgesi'nde yaşayan biriliz, siz sektöre 50 yılını vermiş bir kişiye sonuçta dükkanı 12 metrekare diye kapatın diyemezsiniz. Bununla ilgili çözüm noktası ustalık belgesi ile ilgili bugün için gündemimizde yer alan ve arkasında yer alan yetki belgesi yıl sonunda bitiyor. Bunların hepsinin hazırlığının yapılmasını o zamanlar konuştuk.

600 TANE USTALIK BELGESİ VEREN TEK İLİZ

Biz 8 yılda 600 tane ustalık belgesi veren tek iliz. Ustalık belgesinde sıkıntı yaşamayan bir il Bursa. Biz Bursa olarak bu sıkıntıları Bursa içerisinde 8 yılda hepsini çözdük. Güvenlik güvenli bir şehir “uluşehir” dediler. Güvenli bir liman dedik “altın” dedik. Hepsini birleştirerek Bursa'da son tüketiciye gerçek tüketiciye ulaşan bir sistem kurduk, hırsızlık olayları olsun, ürünü çalınan ya da kayıp  yaşandığı ile ilgili Emniyet ve devletimizle güzel işbirliği yaparak orada bu sektörde o konuyla  ilgili sorunlarda yaşanıyor hepsini çözdük. Bunun haricinde müşterilerin hepsini bilgilendirmeler yaptık alınan altının sizde durmasının önemli olduğunu kuyumcuya emanete bırakılmaması gerektiğini yarın öbür gün bu konularla ilgili sıkıntılar yaşandığında biz oda olarak herhangi bir bu konu ile ilgili yardımcı olamayacağımızı söyledik. Elbette istisnai durumlar oluyor mu? Oluyor ama bunlar da nasıl oluyor birebir yıllardır alışveriş yaptığı kuyumcu o ile olan ilişkileri nedeniyle. Tabii onların arasındaki mahremiyet bölgesi olduğu için biz bu konulara giremiyoruz. O bölgelere karışamıyoruz ama belirli sürelerde sorun yaşadıkları zaman bizim söylediklerimizin doğruluğunu kabul ediyorlar. Biz yaşayan bir sistem ortaya koymaya çalışıyoruz.

**** Peki Başkanım altının geleceği ile ilgili bize neler söylersiniz?

Huzurevinde yeni yıl kutlandı Huzurevinde yeni yıl kutlandı

630 OLUR DEDİĞİMDE, YANLIŞ YORUMLAYANLAR OLMUŞTU

  Ben vermiş olduğum tüm röportajlarda işte altın 500 TL iken 630’ün mantığını konuştuk, bundan haftalar önce. Bursa'da medyada bu konuyla ilgili yorum yapanlar Bursa'daki kuyumcuların işlerini hareketlendirmek için başkan böyle söyledi diyorlardı. Ama şimdi bakıyorsunuz 660 bandını dün gece gördü şimdi o yorum yapanlar başkanı takip etmemiz lazım başkan doğru söylüyor diyorlar. Ben de diyorum ki kendilerine  kesinlikle bizim bildiğimiz bir şey yok bunun için dünyaya ekonomik anlamda baktığınız zaman pandemi süreci ile beraber büyük sıkıntılar var, bu sıkıntıların olduğu yerde altın güvenli liman bununla ilgili faiz lobisi, büyük ülkelerin düşünceleri, ekonomik anlamda Türkiye'nin ekonomisini  çökertme planları ve birçok planın olduğu gibi bunları da göz önünde bulundurduğunuz zaman bununla ilgili şair  olmana bilgi sahibi olmana gerek yok. Bunları bilgilerimiz doğrultusunda hem tüketiciye hem kuyumcuya yarayabilecek şekilde ifadeler kullanıyoruz. Bu anlamda da Türkiye'de lideriz, genç başkan bir tek benim Türkiye'deki bütün başkanlar içerisinde. Bununla ilgili herkes belirli koltukta birileri işleri sadece rutin işleri yapmış hale geldi. Biz bir süreç daha devam etmemizin tek sebebi var önce ekonomide faydalı olmak zorundayız sonra da sektörümüzü geleceğe taşımak zorundayız. Bu literatürde çıkmış olduğumuz bu yolda şükürler olsun bugüne kadar sıkıntı yaşamadık.

ESER BIRAKMAK ÇOK ÖNEMLİ

Pandemi ile beraber dünyada da ons olarak hareketlenen altın şu anda da yine 1900 dolar bandında devam edebilir dünyada bu konu ile ilgili el sıkışmalar olursa ons olarak altının geri geleceğini doların da geri geleceğini düşünüyorum. Bugün işte psikolojik rakamlar vardır. Bu psikolojik rakamlar geçildi görüyorsunuz 1 baz puan  faiz düşünce altın zirveye yerleşti. Bununla ilgili zamanlar var. Sayın Cumhurbaşkanımız  Faiz lobisi ile mücadele edeceğini söylüyor. Bugün Merkez Bankası  var olan rezervlerle  dolara müdahale etmesi  çok kolay bunları çözdükleri süre zarfında bu yıllara yayılabilir. Ben şunu söylüyorum insanlarımıza altın 1000 TL'ye gelecek ama 3 sene sonra gelecek ama 5 sene sonra gelecek. Ons bazında bu çıkışlar sergilenirse 700-730 bandını görebilir ama çok kalıcı olmayabilir. Bununla ilgili minimize edilmiş aşağıda anlamındaki en dip rakam Altın Nerede oturuyor diye düşünürsek 525 bandına oturacak. Bu uzun soluklu olur mu o zaman Dünya liderlerinin sözleri ekonomik anlamdaki düşünceleri, savaş olayları, bununla ilgili Ortadoğu'nun çizeceği politikalar içinde Amerika arasındaki meseleler geçenlerde biliyorsunuz Çin ile Amerika bir görüşme yaptı, bunlar artabilir. Rahmetli Erbakan Hoca'nın bir lafı vardır. “Dünyayı 10 kişi yönetiyor” derdi. Aynı şekilde Türkiye'yi de 10 kişi yönetiyor, Bursa'yı da 10 kişi yönetiyor, Osmangazi'yi de 10 kişi yönetiyor. Biz 10 kişinin düşündüğü gibi düşünüp kendi geleceğimizi planlamaktan ziyade üreten bir yapı oluşturmamız lazım. Samimiyeti, adaleti ortaya koyan bir sistemde güçlü bir ülkeyiz. Bugünkü çıkışlarla kazancımızı, geleceğimizi planlamayalım onunla ilgili Allah'ın ayeti olan ve farz olan Zekatlarımızı konuştuğumuz zaman kazancımızın 40'ta 1'ini versek dünyada fakir kalmaz zaten. İşleyen sistem olması lazım, üretim olması lazım bunların hepsini başarırsak Bursa ve Türkiye olarak baktığımız zaman çok güzel yerlerde oluruz. Paylaşmayı bilmemiz lazım bu sisteme hizmet etmemiz lazım. Ben amaç olarak neye bakıyorum istihdam ortaya koymaya çalışıyorum, dışarıda kalanları içeriye almaya çalışıyorum. Ama bu yapı oturmadığı zarfında altın ne olursa olsun hiçbir anlamı kalmaz. Zenginler azalır fakirler çoğalır ikisinin denklemini kurmamız lazım. Ortadirek kalmadığı için zenginlerde azalır mutlaka katkı sağlayacak bir yapıya oturmamız lazım. Bugün için Sayın cumhurbaşkanımızı yalnız bırakmamız lazım ona hizmet etmeliyiz. Neden? Bizim geleceğimiz için yeni nesil geliyor arkadan biz onlar için mücadele ediyoruz. Yapılan ameller çok önemli biliyorsunuz. Biz ona bakıyoruz biz onun mücadelesini veriyoruz, yoksa bugün o varmış bu varmış onun hiçbir önemi yok. Beş dakika sonra ne olacağımızı dahi bilmiyoruz sonuç itibariyle. O yüzden bütün toplumun bu şekilde hareket etmesi lazım gelir diye düşünüyorum.

ESNAF KARDEŞLERİMİZİN HER DAİM YANINDA OLDUK

Yaklaşık olarak normalde 1100 tane kuyumcumuz var,17 ilçe ile beraber bize bağlı, bunların %30'u Ticaret Sanayi odasına bağlı geri kalan kısımları bize bağlı. Bunların içerisinde gümüş ve saatçiler ile birlikte boşta kalan gözlükçülerde bizim içerimizde. Bunun la iyi daha önceki bir belediye başkanımızın ifadesi var derdi ki; ”Bursa Türkiye'nin en çok göç alan ili değil, Avrupa'nın en çok göç alan ilidir. Bununla ilgili onun bu söyleminin bugünkü yansımalarını çok rahat bir şekilde görüyoruz. Biz de bununla ilgili Bursa ya bu kadar kuyumcunun herkes diyor ki; Geçtiğimiz günlerde Diyarbakır, Mardin, Midyat, Kızıltepe’ye giderek oradaki esnaf arkadaşlarımızla istişareler yapmaya gittik. Kuyumculuğun haricinde başka işlere de dönüyorlar gördüğüm kadarıyla biz bunları tasvip etmiyoruz biz yaşayan bir sistem getirmek istiyoruz. Mağazacılık sisteminde ve çalışan arkadaşların eğitimi konusunda destek oluyoruz, bunu neye göre yapmalıyız. Bursa'da kültür seviyesi ve yaşayan insanların toplumuna göre gelişim ve ürün yelpazesiyle beraber doğru entegre olmamız lazım. Biz bunları da başardık, bunlarla da hiçbir problemimiz yok. Şimdi baktığınızda Kapalıçarşı'da şurada 133 tane mağaza var 128 tanesi kuyumcu. Diyor ki insanlar burada rekabet olmuyor mu? Rekabet her yerde mevcut olmalı ama rekabet belaltı olmamalı. Doğru fiyat politikası doğru insani yaklaşımlarla beraber biz bunları da başardık. Semtlerdeki, ilçelerdeki kuyumcularımızı kesinlikle dışlamıyoruz ekran sistemi yaptık mesela bütün kuyumcuları mısın hepsinde Avrupai şekilde ekran sistemi var. Güvenliği kuyumcu politikasını çiziyoruz. Şimdi bununla ilgili başka bir niyetimiz olsaydı, bunu sadece Kapalıçarşı'daki kuyumculara verirdim. Semtlerdeki köşelere, ilçelerdeki kuyumcularımıza vermezdim.

ADALETLE ANILMAK BENİ ONURLANDIRIYOR

O zaman Bursa diye bir şey konuşamazsınız. Osman Gazi'nin bir bölümü bundan yararlanmış olur biz bunları düşünmedik hiçbir zaman. Adaletsizlik yapmış olursanız böyle olması durumunda bugün İsa Altıkardeş dediğiniz zaman “+ Adalet” diyorlar. Bu da beni onurlandırıyor, gururlandırıyor. Hepsine yapmış olduğum toplantılarda hep şu ifadeyi kullanıyorum diyorum ki arkadaşlar beni sevmek zorunda değilsiniz. Ama saygı duymak zorundasınız. Neden? Çünkü ben hepinize saygı duyuyorum, bu olayı müşterilerimizle beraber gelen insanlarla entegre bir şekilde 4 milyonluk Bursa nüfusuna yayarsak, bununla ilgili çok güzel şeyler olur. Burada bir düstur edindik. Bununla ilgili çalışma arkadaşlarımız yöneticilerimizin hepsi gayet iyi başarılı. Sonuçta bu bir ekip işi. Ben ilk geldiğim dönemde şunu söyledim. ”Evet ben bu kurumların Başkanı gibi gözüküyorum ama bu kurumun içerisinde çok bölgeler var bu kurumların bu bölgeler içerisinde hepiniz benim kadar başkansınız”. Görev bölümlerini çok güzel bir şekilde yapmış durumdayız. Sonuçta hepsi benim makamımı temsil ediyorlar.

Bunun yanı sıra tarihi Bakırcılar Çarşısı ve çevresinde tarihi hanları ortaya çıkartacak proje gerçekten çok güzel bir proje ama sadece hak sahipleri yer sahipleri ile anlaşmalar değil o zaman çok uzun yıllardan beri orada çok büyük paralarla zamanın da giriş yapmış yatırımlar yapmış esnaf arkadaşlarımızla da bir orta yol bulunmalıydı diye düşünüyorum.

ADAY ÇIKMASI BENİ SEVİNDİRİR, KOŞTURUR

Sosyal projeler anlamında çok büyük projelerimiz var desteklerimiz var. Bununla ilgili sağ olsunlar devletimiz bununla ilgili arzu ettiği ne varsa, bugün valimiz olsun, bugün emniyetimiz olsun, belediyelerimiz olsun biz onlara karşı duran değil Bursa'mızın gelişimine etki edecek ne varsa onların yanında olduğumuzu ifade ediyoruz ama Bursa'nın gelişimine etki etmeyecek finansal ya da rantable bir sistem varsa onların da karşısında duracağımızı net bir şekilde ifade ediyoruz. Yaşadığını, kazandığını, bilgini paylaşmadığın süre zarfında bu ülkenin üretim anlamında sıkıntısı varsa bunların hepsi toprağa girdiğinde benim bu anlamda bir bakış açım yok, mücadelem yok, benim söylemiş olduğum doğrularla beraber İnsanlar kendilerini geliştirip bir katkı alıyorlarsa bu ülkeye bir katkıları varsa ekonomiyi güçlendirmeye faydası oluyorsa onlar toprağa girdikleri zaman yapmış oldukları hizmetlerden dolayı ebediyete kadar dualarla anılırlar. Daha önce en başında söylemiş olduğunuz gibi ben kesinlikle illaki adayım diye bir şey yok benden daha iyi projeleri ortaya koyabilecek esnaf arkadaşlarımız iyiye götürebilecek bir arkadaşımız varsa biz buna destek de oluruz ama şu anda öyle bir şey diye gözükmüyor. Ben istiyorum ki 5 tane aday çıksın biz o bölgede o mikrofonda bu konuyu bu işletmelerimizin sahipleri ile tartışmak isteriz. Ben her platformda şunu net olarak ifade ettim aday çıkması beni koşturur, bana karşı aday çıkan insanlara ben sarılırım. Düşman olarak kesinlikle görmem. Belki şunu görüyorlardır tabii bende enerji bitmiyor, söylediğim gibi geçenlerde İbrahim Burkay ile beraber doğu gezisindeydik, onun  öncesinde başka bir yerdeydim ben işletmelerden ziyade hem Sektörel hem de ulusal olarak Türkiye ile ilgili yapılabilecek ne varsa almış olduğum bilgileri ilim ışığında nasıl uygulayabilirim bunların  uğraşını veriyoruz. Kendimi düşünen bir adam değilim oda başkanlığı ya da STK Başkanlığı insanlardan daima almıştır hiçbir zaman vermemiştir. Ben kimseyi ayırmıyorum Ticaret Sanayi odasının üyeleri de benim üyem onları da bu işe entegre ettim yetki sadece oda  başkanlarında ve yönetiminde. Tabii ki insanların bazı tutumları fikirleri görüşleri olabilir arkamızdan konuşabilirler de onların da hepsine saygı duyuyorum, ben sonuçta sizlerden almış olduğum kuyumcu esnafımızdan almış olduğum bilgiler almış olduğum bilgileri sonuçta herkesle paylaşıyorum konuşmalarımda bunlara her zaman başvuruyorum.

 

   **** İsa Başkanım röportajımız da baya uzadı son olarak buradan başta kuyumcu esnafı olmak üzere Bursa'da yaşayan insanlarımıza halkımıza ne tür mesajlar vermek isterseniz neler söylemek istersiniz?

 ---Az önce 8 yıl içerisinde yapmış olduklarımızdan bahsettik gerçekten kuyumcu esnafı olarak bu 8 yılda birçok yenilik, güzellik ile karşı karşıya kaldık. Son olarak ben buradan bütün esnaf kardeşlerime, sevgilerimi, saygılarımı göndermek istiyorum. Bursa'da yaşayan hemşerilerimize 84 milyon Türk insanına Bursa'dan Kapalı Çarşı’dan esenlikler diliyorum. Diyerek sözlerini tamamladı.