7 ay gibi kısa sürede kurulan müzede yüzyıllık belgelerin yanı sıra enjeksiyondan ameliyat malzemelerine, hastane araç ve gereçlerinden eski ilaçlara, hatta 1973 model ambulansa kadar yüzlerce obje sergileniyor. Geçen yıl hastanenin 110'uncu kuruluş yıl dönümünde kurulan müze hakkında bilgi veren hastane yöneticisi Uz. Dr. Hayrettin Göçmen,İnegöl’ün sağlık açısından kronolojik gelişmesini tasvir etmeye çalıştıklarını söyledi. Osmanlı arşivlerini taradıklarını belirten Göçmen, “Evliya Çelebinin seyahatnamesinden sonra İnegöl ile ilgili sağlıkla ilgili ilk belge 1845 yılında ‘Kaza-i İnegöl’ denilen bir belge. Burada deniliyor ki: 'İnegöl’de müstakil tabip cerrah bulunmamaktadır. Olsa bile istihdamı ve geçinmesi zor olduğundan, burada istihdam olamamaktadır. İhtiyacı olanlar ya at sırtında hastalarını Bursa’ya götürmektedir ya da imkânı olanlar at sırtında cerrahı İnegöl’e getirip tedavi etmektedir'. O zaman Anadolu’nun birçok yerinde olduğu gibi kırık çıkıkçı, kupa çekenler, hacamatçılar, sülükçüler, şifacı nineler ile halk tedavi olmaya çalışıyordu. 1902 yılında seyyar frengi tabibi Ömer Efendi’nin padişahlık makamına yazmış olduğu rapor var. Bu raporda, İnegöl'ün büyük bir şehir olduğu ve burada bir hastane olması gerektiği bildiriliyor. Sultan II. Abdülhamid Han'ın it’e fermanıyla 1906 yılında Memleket Hastanesi kuruluyor. Burada onun maketini görmekteyiz. Karşımızda gördüğümüz fotoğraf Abdülhamid Han'ın arşivlerinde ilk defa rastladığımız fotoğraf. 1930 yılında İnegöl için basılan bir almanakta, İnegöl Devlet Hastanesi'nin savaş zamanında askeri hastane olarak kullanıldığı, Çanakkale ve Kurtuluş harplerinde cephede yaralanan askerlerin burada tedavi görüldüğü yazıyor" diye bilgi verdi.