SON DAKİKA
Hava Durumu

#tehdit

A Gazete - tehdit haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, tehdit haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Hamas’tan İsrail’e tehdit Haber

Hamas’tan İsrail’e tehdit

İsrail’in Gazze Şeridi’ne yönelik saldırıları devam ederken, Hamas, İsrail’i esirleri infaz etmekle tehdit etti. Hamas'ın askeri kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları Sözcüsü Ebu Ubeida yaptığı açıklamada, İsrail’in evlerindeki masum sivilleri hedef almaya devam etmesi halinde bundan sonra rehineleri infaz edeceklerini belirterek, "Bu saatten itibaren, halkımıza herhangi bir uyarı yapılmaksızın hedef alınması, sivil rehinelerin infazıyla karşılık bulacak ve bu görüntülü ve sesli olarak yayınlanacak" dedi. İsrail, Gazze Şeridi’ne düzenlediği saldırılarda şu ana kadar çok sayıda sivil yerleşim yerini, hükümet binasını ve camiyi hedef aldı. Çatışmalar 3’üncü gününde devam ederken, her iki tarafta da can kaybı artıyor. İsrail tarafında 900 kişi hayatını kaybetti, 157'si ağır 2 bin 616 kişi de yaralandı. Filistin tarafından ise şu ana kadar 560 kişi hayatını kaybetti, 2 bin 900 kişi de yaralandı. İsrail, rehinelere zarar verme pahasına da olsa Hamas'ı vurmayı planlıyor İsrailli üst düzey bir hükümet kaynağı basına yaptığı açıklamada, İsrail'in Gazze Şeridi’ndeki Hamas hedeflerini esir tutulan İsraillilere zarar verme pahasına bile olsa büyük bir güçle vuracağını ifade etti. Kaynak, İsrailli esirlerin konumlarına ilişkin kesin istihbarat bilgilerine sahip olunması durumunda ise söz konusu konuma saldırmaktan kaçınılacağını aktararak, ancak böyle bir bilgi olmadığı sürece Hamas'ın tüm hedeflerinin vurulacağını belirtti. Hamas’ın elinde 100’den fazla esir var İsrail Dışişleri Bakanı Eli Cohen yaptığı açıklamada, 100’den fazla kişinin Hamas tarafından esir alınarak Gazze'ye götürüldüğüne inanıldığını aktardı. Kaynak: İHA

Ölüm tehditleri alıyor Haber

Ölüm tehditleri alıyor

Bursa'da 9 yıl önce tanıştığı erkek arkadaşının sözlü tacizlerine dayanamayan Sibel K. (33) kendisiyle 1 yıl önce görüşmeme kararı aldı. Ancak bunu kabullenmeyen İ.Ş. (49), Sibel K.'yı telefonla sürekli taciz etti. Telefon numarasını değiştiren Sibel K., İ.Ş.'den yine de kurtulamadı. Kadının çalıştığı iş yerine gelen İ.Ş. tacizlerine ve hakaretlerine devam etti. Yeni aldığı numarasına da ulaşan İ.Ş.'den ölüm tehditleri aldığını ifade eden Sibel K., birçok kez polis merkezine giderek şikayetçi olduğunu söyledi. Son yaşadığı olayda yüzü tanınmaz hale gelen Sibel K., hayatının tehlikede olduğu gerekçesiyle İ.Ş.'nin tutuklanması için darp raporu alıp yeniden şikayetçi oldu. 2014 yılında İ.Ş. ile tanıştığını ve son 1 yıldır taciz, hakaret ve şiddete maruz kaldığını belirten Sibel K., "Ben kendisiyle görüşmek istemediğimden itibaren iş yerimin ve evimin etrafında geziniyordu. Benim nerede olduğumu araştırıp bulunduğum yerlere geliyordu. İki kere kendisinden şikayetçi oldum. Fakat hiçbir sonuç alamadım. Bana sürekli cinsel içerikli mesajlar atıp tehditlerde bulunuyordu. Son yaşadığımız olayda, arkadaşlarımla oturuyorduk. Beni oradan zorla çıkartmak istedi. Dışarı çıktığımızda beni darp etti. Beni ve arkadaşlarımı öldürmekle tehdit etti. Sürekli 'infazımı senin yüzünden yakacağım' diyor. Ölmekten korkuyorum ve şahsın tutuklanmasını talep istiyorum. Daha bana neler yapması bekleniyor" dedi. Eski erkek arkadaşı tarafından darp edilen Sibel K.'ın avukatı Semih Altan ise, "Müvekkilimi sürekli taciz ediyor, cinsel içerikli mesajlar gönderiyor. Müvekkilim bu mesajlara cevap vermeyince tacizleri artmaya başlıyor ve iş fiziksel şiddet noktasına kadar ilerliyor. Bu tarz insanların dışarıda gezmemesi ve tutuklanması gerekiyor. Çünkü bu tarz olaylar kadın cinayetlerine sebebiyet veriyor. Cezaların daha caydırıcı olması gerektiği kanaatindeyim. Eğer bu şahıs tutuklanmayıp serbest bırakılırsa telafisi mümkün olmayan sonuçlar mevcut. Bugün hastanede raporumuzu aldık. Cumhuriyet başsavcılığına şikayette bulunacağız ve sanığın tutuklanmasını talep edeceğiz" şeklinde konuştu. Kaynak: İHA

Beşiktaş Asbaşkanından gazeteciye tehdit Haber

Beşiktaş Asbaşkanından gazeteciye tehdit

Beşiktaş Kulübü’nün Kayserili Asbaşkanı Serhan Çetinsaya, gazeteci Azim Deniz’i kendisi ile ilgili ‘haber yapmayacaksın’ diyerek ağır küfürlerle tehdit etti. Beşiktaş'ın Sergio Ramos ve Anderson Talisca transferlerinden vazgeçmesini kabul etmeyerek, istifa kararı aldığını açıklayan Beşiktaş Kulübü’nün Asbaşkanı Serhan Çetinsaya, konuyu haberleştiren Gazeteci Azim Deniz’e attığı mesajında ağır hakaret ve küfür ederek, ‘bir daha haber yapmayacaksın’ diye tehdit etti. Ayrıca, gazeteci Azim Deniz, ‘20 milyona kafa tuttum’ diyerek mesajla tehditler savuran Serhan Çetinsaya’yı Cumhuriyet Savcılığı’na şikayette bulundu. Gazeteci Deniz, Serhan Çetinsaya’nın tehdidini, sosyal medya hesabından, “Biraz önce Serhan Çetinsaya mesaj atarak, bir daha haklarında haber yapmamam hususunda ahlaklı namuslu bir aile çocuğunun yapmayacağı ve ağza alınmayacak şekilde küfürlerde bulunarak beni tehdit etti. Evli midir bilmiyorum. Ancak ben o şekilde kendisine cevap vermeyeceğim. Ailesinin yetişme ortamından kaynaklanıyordur. Ayrıca mesajlı tehdidinde 20 Milyon @GalatasaraySK taraftarlarına kafa tuttuğunu söyleyerek sen kimsin ki demiş” ifadeleriyle takipçileriyle paylaştı. Gazeteci Azim Deniz’in daha önce de, Serhan Çetinsaya’nın sahibi olduğu alışveriş merkezindeki kaçak yapı ile ilgili yaptığı haberler sonrasında üç kez tehdit ve hakaret iddiasıyla Serhan Çetinsaya ile ilgili Cumhuriyet Savcılığı’na şikâyette bulunduğu öğrenildi. Kaynak: İHA

İklim değişikliği ve toplumsal cinsiyet eşitliği Haber

İklim değişikliği ve toplumsal cinsiyet eşitliği

Ulaş Girgin İklim değişikliğinin yoğun şekilde gözlendiği coğrafyalarda bu sorunu cinsiyet açısından da ele almak gerekiyor. Araştırmalara göre toplumsal cinsiyet eşitliğinin artışı doğa tahribatını da artırıyor. Bunun yanında kadınların erkeklere oranla çevreye daha duyarlı olmaları felaket alarmı veren dünyanın sesine kadınların daha fazla kulak verdiğini de gösteriyor. Dünya üzerinde yaşayan canlıların her biri iklim değişikliğinden etkileniyor olsa da türümüz göz önünde bulundurulduğunda kadınların etkilenme oranları erkeklere göre daha fazla. Yapılan araştırmalar genel olarak kadınların geçim kaynaklarının doğaya daha fazla bağımlı olduğunu gösteriyor. Gelişmekte olan ülkelerde gıda üretimini yüzde 45 ile 80 oranı arasında kadınlar gerçekleştiriyor. Toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin yoğun olarak hissedildiği toplumlarda eğitime erişimi kısıtlanan kadınlar tarıma yöneliyor. İklim değişikliğine bağlı kuraklık, aşırı hava olayları ve buzulların erime riski, dünyanın gıda güvenliği ile birlikte geçimi tarıma bağlı olan kadınları da risk altına sokuyor. Cinsiyet rolleri iklim değişikliğini etkiliyor Ayrıca toplumsal cinsiyet rollerine bağlı olarak kadınlar tarafından üstlenilmiş olan gıda ve içme suyu temini, ev işleri gibi görevler özellikle kırsal bölgelerde her geçen gün iklim değişikliğine bağlı olarak zorlaşıyor. Bu sebeplerle kız çocukları ve kadınlar ev işlerine daha fazla zaman ayırıp eğitimlerini aksatmak durumunda kalıyor. Diğer yandan eğitimini tamamlayan kadınlar iklim değişikliği konusunda daha duyarlı olduklarından karar verici konuma gelerek dünyayı kurtarıcı eylemler noktasında erkeklere oranla daha fazla harekete geçebiliyor. Bu da yaşanabilir bir dünya adına kadınların istekli olarak aldıkları rolün faydasını vurguluyor. Sonuç olarak cinsiyet eşitliğinin sağlanamadığı toplumlarda hem yeryüzü hem de kadınlar, iklim değişikliğinden daha fazla etkilenirken, bu durum tersine dönüp kadınların karar verici rolleri üstlenmeleri ile iklim değişikliğinin etkilerini yavaşlıyor ve gelecek nesillere daha yaşanılır bir dünya bırakma ihtimalimiz artıyor.

Türkiye’de su tehdidine doğa temelli çözüm Haber

Türkiye’de su tehdidine doğa temelli çözüm

Ulaş Girgin Dünya genelinde etkisini gösteren küresel ısınmaya bağlı iklim değişikliği ile Türkiye’de bir yıl içindeki kuraklık periyotları sıklaştı ve süreleri uzadı. Sıcaklığın normal seyrinin üstünde olması ve bunun etkisiyle görülen yağış azalmaları ile Türkiye’nin baraj doluluk oranları da olumsuz etkilendi. Türkiye’de kişi başına düşen yıllık kullanılabilir su miktarı 2020 yılında 1346 metreküp iken 2030 yılında tahmini nüfus artışına göre bu miktar 1200 metreküpe, 2040 yılında 1166, 2050 yılında ise 1069 metreküpe kadar düşecek. Bu rakamlar Türkiye’nin çok geçmeden su kıtlığı çeken ülkeler listesine gireceğinin habercisi olarak görülüyor. Yetersiz ve kirli havza problemi Ayrıca Türkiye’de su kaynaklarına göre yerleşim planında da problemler gözleniyor. Havzaların akış miktarı ile havzadan faydalanan nüfus arasında orantısızlık mevcut. Örnek olarak Türkiye’nin toplam nüfusunun yüzde 28’i Marmara Bölgesi’nde yer alırken buradaki havzalar toplam akışın yalnızca yüzde 4’lük kısmını toplayabiliyor. Bu durum havzalar üzerindeki baskıyı artırarak doğal ekosistemleri de tehdit ediyor. Ayrıca yerleşim ve sanayinin yoğun olduğu Marmara Bölgesi havzalarında kirlilik de ön plana çıkan sorunlardan biri. Bir seçenek olarak doğa temelli çözüm yolları Türkiye’de mevcut su kaynaklarını korumak ve iyileştirmek için doğa temelli çözüm uygulamaları devreye sokulmalıdır. Tarımda ve sanayide suyu daha az kullanan yöntemleri tercih etmek, belediyeler tarafından içme suyu şebekelerinin onarılması ile su kaybının önlenmesi, mevcut suyu korumak için atılabilecek temel adımlara örnek oluşturmaktadır. Ayrıca yağmur suyu hasadı gibi yöntemlerle mevcut su miktarını artırmak, su kaynaklarını çeşitlendirip geliştirmek de mümkündür. Kentsel ortamlarda yeşil alan ve altyapının geliştirilmesi şehirlerde uygulanabilecek doğa temelli çözümlerdendir. Kent ormanları, yeşil duvarlar, çatı bahçeleri, sokak ağaçlandırma ve bitkili drenaj havzaları uygulamaları ile yağmur suyunun akışı düzenlenebilir, yağmurun toprağa karışması bir sisteme oturtularak ekolojiye katkı sağlanıp şehirlerde yaşanan sel ve taşkınlar da önlenebilir. Doğa temelli çözümler deniz suyu arıtımı gibi yüksek maliyetli uygulamalara kıyasla su kıtlığını önlemenin yanında temiz ve gelişmiş bir dünya için çok daha verimli olacaktır. Bireyden toplumlara uygulanacak ve birçok dalla çeşitlenebilecek doğa temelli çözüm bilinci ile Türkiye’de su kıtlığı önlenecek, iyileştirilmiş doğal kaynak zenginliğine doğal yollarla ulaşılmış olacaktır.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.