SON DAKİKA
Hava Durumu

#soğuk

A Gazete - soğuk haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, soğuk haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Soğuk havalarda derinize dikkat Haber

Soğuk havalarda derinize dikkat

Yaz aylarına göre kışın cildimizle ilgili daha çok sıkıntı yaşıyor ve tedavi için daha çok ürüne başvurulduğunu ifade eden Medicana Bursa Hastanesi Dermatoloji Uzmanı Dr. Ümit Bostancı, kış aylarında soğuk hava ve rüzgârın derinin kuruluğunu artırması, güneş ışınlarının azalması sonucu artan melankolik ruh hâli ve buna bağlı stresi ortaya çıkarabileceğini belirterek şöyle konuştu; "Kışın genellikle, deri kuruluğu ve ciltte yaygın kaşıntı, yağlı egzama, sedef hastalığı, tahriş egzaması, kurdeşen ve pernio sorunlarıyla karşılaşılabilir. Sonbahar aylarında havaların soğumasıyla beraber daha çok orta yaş ve üzeri kişilerde kollarda, bacaklarda, karın çevresi ve sırt bölgesinde deri kuruluğunda artış ve geceleri artan şiddetli kaşıntı başlar. Deri kuruluğu giderilmediği sürece verilen kaşıntı kesici ilâçlar pek işe yaramaz. Deri kuruluğunu gidermenin tek yolu kuruyan bölgeleri kremlerle düzenli olarak nemlendirmektir. Sıcak suyla banyo yapılmamalı, cilt fazla keselenmemeli ve banyodan sonra bütün vücut mutlaka kremlerle nemlendirilmelidir. Saçlı deri, yüz, dış kulak yolu, kulak arkası gibi bölgeleri tutan, ilgili bölgelerde kızarıklık, kabuklanma, kaşıntı yapabilen bir egzama türüdür. Kış aylarında soğuk hava etkisi, güneş ışınlarının azalması ve artan stres ile beraber belirgin alevlenmeler görülebilir. Soğuk rüzgârdan korunmalı, dermatologlar tarafından önerilen fazla yağlı olmayan nemlendiriciler ve tedavi kremleri düzenli kullanılmalıdır." Sedef hastalığı ömür boyu devam eden süreğen bir deri hastalığı olduğunu belirten Bostancı, "Vücudumuzun herhangi bir bölgesinde veya çok yaygın şekilde kuraklık ve üzerinde kabuklanmalarla seyreder. Yaz aylarında yoğun güneş ışınlarının etkisiyle iyileşme eğiliminde olan hastalık kış aylarında azalan güneş ışınları, artan stres seviyesi, yine artan üst solunum yolu enfeksiyonları sebebiyle alevlenmeler ve artışlar gösterebilir. Kış aylarında güneşli havalarda güneş ışınlarından mümkün olduğunca faydalanmak gerekir. Stres seviyesini azaltmak için açık güneşli havada yürüyüş, spor yapmak faydalı olacaktır. Hastalık belirtilerinin arttığı durumlarda bir dermatolog tarafından muayene edilmekte fayda vardır. Havaların soğumasıyla beraber hem soğuk rüzgârlı hava, hem soğuk sular elde tahriş egzamasını tetikleyebilir. Ellerde kuruluk, kaşıntı, kızarıklık, çatlama gibi belirtiler ortaya çıkar. Eller soğuk hava ve sudan korunmalı, soğuk suyla eller yıkanmamalı, bulaşık yıkarken pamuk astarlı eldiven takılarak deterjan ve soğuk sudan korunmalıdır. Su temasından sonra mutlaka ellere nemlendirici kremler uygulanmalıdır. Elleri yıkarken gliserinli sabunlar veya sabun içermeyen yıkama jelleri veya köpükler kullanılabilir" diye konuştu. Soğuğa bağlı kurdeşen özellikle soğuk su, soğuk hava, buz gibi maddelerle temas sonucu deride ortaya çıkan kaşıntılı kızarıklar ve kabarıklıklar ile seyrettiğini ifade eden Bostancı, "Tedavide soğuktan korunma ve bazı alerji ilaçları kullanılır. Kış aylarında soğuğa maruz kalma sonucu el, ayak, burun, kulak kepçesi gibi uç bölgelerde kaşıntılı, ağrılı kızarıklık kabarıklıklar görülür. Bilhassa kış boyunca devam eder. Kış aylarında soğuk havalarda eller, ayaklar, burun ve kulaklar soğuktan çok iyi korunmalıdır. Tedavi için mutlaka bir dermatologla temasa geçilmelidir" dedi. Kaynak: İHA

Dünyanın en soğuk bölgeleri Haber

Dünyanın en soğuk bölgeleri

Ulaş Girgin Dünyanın bazı bölgelerinde sıradan iklim döngüsünden farklı bir hayat yaşanıyor. İnsanların hayatta kalmak adına özel önlemler aldığı normal yaşamı ekstrem hale getiren soğuklar, canlı yaşamının kabiliyet sınırlarını zorluyor. İşte bu yaşamın sınırındaki 4 soğuk bölge. Yakutsk, Rusya Rusya’nın Yakutsk şehri dünyanın en soğuk şehridir. Bu bölgede kış ayları sıcaklı -40 dereceye kadar düşebilmektedir. Bu şehirde yaşayan insanlar günlük hayatlarını soğuk ile başa çıkmaya adapte etmiş olarak yaşamaktadır. Örnek olarak evlerin temelleri metrelerce derinliğe inmektedir ve su boruları donma nedeniyle yer altından geçmektedir. Vostok Araştırma Üssü, Antartika Antartika’nın Vostok Araştırma Üssü’nde kaydedilmiş en düşük sıcaklık -89,2 derecedir. Bölgede araştırma üssü dışında insan yaşam alanı bulunmamaktadır. Araştırma üssündeki bilim insanları, aşırı soğuklara dayanmak için özel ekipmanlar kullanmakta ve donanımlı araçlar ve yaşam alanlarıyla ekstrem koşullarda çalışmaktadırlar. Dome Fuji ABD Ulusal Kar ve Buz Veri Merkezi’nden araştırmacıların uydu taramasıyla elde ettikleri sonuçlara göre Dome Fuji Dağı’ndaki en soğuk noktada sıcaklık -91,2 derece. Dünya üzerindeki en soğuk noktanın Vostok Araştırma Üssü olduğu düşünülürken bu ölçüm ile Dome Fuji dünyanın en soğuk yeri olarak kayıtlara geçti. Bu soğuklukta yaşam mümkün değildir ve maruz kalan kişinin akciğer, burun ve gözleri dakikalar içinde donacaktır. Oymyakon köyü, Rusya Rusya’nın Saha Cumhuriyeti’ne bağlı Oymyakon ulusunda yer alan dünyanın en soğuk köyü Oymyakon, 2014 verilerine göre 517 kişilik nüfusa sahiptir. Bu köy dünyanın en soğuk yerleşim birimi olarak kabul edilmektedir. Köyde bir okul ve bir de sağlık kliniği bulunmaktadır. Kış aylarında elektronik cihazlar ve arabaların çalışması mümkün değildir.

Ayva ve sarımsak mucizesi! Haber

Ayva ve sarımsak mucizesi!

Yeni yılda beklenen kar yağışı bir türlü gelmedi. Soğuk hava etkisini iyice arttırdı ancak kar yağışının olmaması nedeniyle birçok hastalık kendini göstermeye başladı. Bu hastalıkların başında ise son zamanlarda hızla yayılan grip vakaları başta gelmekte. Yüksek ateş, halsizlik ve baş ağrısı gibi semptomlara neden olan bu gripten korunmanın yolu ise çok basit. Ayva ile sarımsağı karıştırın mucizeye tanık olun. Kimse bu yöntemi bilmiyor, bağışıklık sisteminiz tavan yapacak. Evde kolayca yapabilirsiniz. İşte ayva ve sarımsak karışımının saymakla bitmeyen faydaları... BU BELİRTİLER VARSA DİKKAT! Herkesin dört gözle beklediği kar yağışı bir türlü gelemedi. Soğuk hava dalgası iyice artarken kar yağışının olmaması nedeniyle birçok salgın hastalık kendini göstermeye başladı. Özellikle son haftalarda hızla yayılan grip vakaları herkesin korkulu rüyası oldu. Yüksek ateş, halsizlik, mide bulantısı ve baş ağrısı gibi semptomlar gösteriyorsanız sizde bu gribe yakalanmışsınızdır demek. Bu gripten hem kendinizi hem de çocuğunuzu korumak istiyorsanız mutlaka bu tarifi uygulamalısınız. BAĞIŞIKLIK SİSTEMİNİZ TAVAN YAPACAK Salgın hastalıkların doğal ilacını sizler için derledik. Tek yapmanız gereken bu karışımı düzenli olarak tüketmek. Hazırsanız tarifi veriyoruz. İlk olarak bir ayva alın ve kürdan yardımı ile ayvanın alt tarafında delikler oluşturun. Ardından ayvanın üst kısmını açın ve ortasını boşaltın. Aldığınız sarımsakları ise bir güzel ezin ve ayva reçeli ile ayvanın boş kısmına yerleştirin. Bu kısımdan sonra bir kap alın ve ayvayı üstüne koyun. Sabah kadar bekleyin ve ayvanın içinden akan suyu için. Bu karışım ile bir daha hasta olmayacaksınız. AYVANIN FAYDALARI NELER? Ayvalar, hücreleri serbest radikal hasarından korurken metabolik stresi ve iltihabı azaltabilecek zengin bir antioksidan kaynağı sunar. Bazı araştırmalar, quercetin ve kaempferol gibi flavonoller de dahil olmak üzere ayvalardaki bazı antioksidanların iltihabı azalttığını ve kalp hastalığı gibi kronik hastalıklara karşı koruma sağladığını öne sürmektedir. Kilonuzu düşük tutmanın ve sisteminizin en iyi şekilde çalışmasını sağlayan hızlı bir metabolizmayı garanti etmenin en iyi yollarından biri sindirimi iyileştirmektir. Ayva, çoğu meyve gibi diyet lifi bakımından yüksektir ve önemli miktarda lif, gastrointestinal sistemin (mide-bağırsak sistemi) daha verimli ve düzenli çalıştığı anlamına gelir. Ayvada bulunan yüksek düzeydeki antioksidanlar ve vitaminler cildinizin sağlıklı ve genç kalması için çok faydalıdır. Antioksidanlar, serbest radikallerin cilt hücrelerinde neden olduğu hasarı ortadan kaldırarak kırışıklıkların görünümünü azaltır, lekeleri giderir ve cildinizi UV radyasyonunun etkilerine karşı korumaya yardımcı olur. Ayva, alerjik reaksiyonları kontrol etme yeteneği nedeniyle uzun zamandır övülmüştür. Cilde merhem veya jel olarak uygulandığında atopik dermatit ve benzeri cilt rahatsızlıklarına fayda sağlayabilir. Yüksek C vitamini seviyeleri ayrıca iltihabı kontrol etmeye ve cildinizin sağlığını ve görünümünü iyileştirmeye yardımcı olur. Ayvanın zengin mineral içeriği demir, bakır ve çinko içerir. Bu üç mineral, diğer çeşitli eser elementlerle birlikte kırmızı kan hücrelerinin üretimi için gereklidir. Kırmızı kan hücresi üretimi yüksek olduğunda, vücutta daha fazla oksijen taşındığı için vücuttaki dolaşım artar. Bu, deriye ve kafa derisine kan akışının artmasını sağlar, bu da saç folikülü sağlığını artırır ve büyümeyi uyarır. SARIMSAĞIN FAYDALARI NELER? Yutularak tüketilen sarımsak vücuda enerji verir. Bedenin dinç ve sağlıklı kalmasına yardım eder. Bu nedenle halsizlik ve kronik yorgunluğa karşı çok iyi gelir. Afrodizyak etkisi vardır. Sarımsağın yutularak tüketilmesi cinsel performansı artırır. Sarımsak yutmak saçlarda oluşan dökülmeyi azaltır. Sağlıklı ve parlak görünümlü saçlar için etkilidir. Zehirlenmelere karşı sarımsak yutmanın yararlı olduğu hakkında görüşler vardır. Kireçlenmeye karşı iyi gelir. Sarımsak yutma, vücutta oluşan iltihaplı hastalıklara karşı antibiyotik etkisi yapar. Kolesterolü düşürür ve idrar söktürücü özelliği ile yüksek tansiyona iyi gelir. Hazmı kolaylaştırır. Bağırsakların düzenli çalışmasını sağlar ve bağırsak kurtlarının düşmesine yardım eder. Sarımsağın yutularak tüketilmesi kanın kolayca sulanmasını sağlar. Gece yatmadan önce bir diş sarımsak yutulursa kabızlığa iyi gelir. Kabız olmaktan da korur. Kansere karşı koruyucu etkisi vardır. Oluşan kanser hücrelerinin yayılmasını engellediği yönünde görüşler bulunur.

Soğuk havalar kalp krizi riskini artırıyor Haber

Soğuk havalar kalp krizi riskini artırıyor

Soğuk havaların kalp damar hastaları veya yüksek tansiyonu olanları olumsuz etkileyebileceğini söyleyen Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Anıl Avcı, “Kış mevsiminde tansiyon seviyelerinde yükselme meydana gelebileceği için bu durum kalp krizi riskini arttırmaktadır. Kişinin zaman zaman tansiyon değerleri ölçülmeli. Eğer bir düzensizlik varsa bu durumda hastane kontrollerini yaptırmamız gerekiyor. Yine tansiyondan korunabilmemiz için, özellikle bu dönemde çok fazla tüketilen turşu, tuzlu, salamura ve konserve gibi gıdalardan uzak durmamız gerekli. Bu sebeple yüksek riskli hastalarımız kış dönemine girmeden önce zatürre ve grip aşılarını yaptırmaları gerekmektedir” diyerek tavsiyelerde bulundu. Soğuk hava vücut ısısının düşmesine neden oluyor. Bu nedenle kalp vücut ısısının düşmemesini, vücut ısısının yüksek kalmasını sağlayabilmek daha fazla çalışmak zorunda kalıyor, böylelikle kan basıncı ve nabız sayısı artıyor. Koşuyolu Yüksek İhtisas Eğitim Araştırma Hastanesi Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Anıl Avcı, soğuk havaların kalp damar hastaları veya yüksek tansiyonu olanları olumsuz etkileyebileceğini söyleyerek kalp sağlığını korumak için önemli tavsiyelerde bulundu. “Glisemik indeksi yüksek, doymuş yağ oranı yüksek ve tuzlu gıdalardan uzak durmamız gerekiyor” Kalp sağlığını korumak için beslenme önerilerinde bulunan Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Anıl Avcı, “Kış mevsiminde kalp ve damar hastalıklarının seyrinde kötüleşme görülebilmektedir. Bunun da en önemli sebebi soğuk havanın etkisiyle kalp ve vücut damarlarımızda meydana gelen daralma etkisidir. Ayrıca aynı dönemde biyokimyasal ve hormonal değişiklikler sebebiyle damarlardaki kanda koyulaşma görülür ki bu durum kalp krizi ve inme ile ilişkili bir durumdur. Bunun dışında kış mevsiminde hava kirliliğindeki artış, beslenme düzenindeki bozulmalar, hekim kontrollerinin aksatılması, tansiyon seviyelerindeki yükselme, özellikle solunum yollarına bağlı meydana gelen enfeksiyonlar kalp sağlığını olumsuz etkilemektedir. Beslenme düzenini sağlamamız gerekiyor. Kış aylarında soğuk havanın etkisiyle artan enerji ihtiyacı yüksek kalorili beslenmeye yol açmaktadır. Bu durum istenmeyen kilo artışına, aynı zamanda kötü huylu kolesterol seviyesinde artışa sebep olmaktadır. Genel hatlarıyla yüksek glisemik indeksi yüksek, doymuş yağ oranı yüksek ve tuzlu gıdalardan uzak durmamız gerekiyor“ dedi. “Kış döneminde tansiyon seviyelerinde yükselme meydana gelebileceği için bu durum kalp krizi riskini arttırmaktadır” Kış döneminde kalp krizi riskinin arttığını belirten Doç. Dr. Avcı, “Kış mevsiminde özellikle yaşlılarımızın evde daha çok vakit geçirmesi sebebiyle, fiziksel aktivitelerde bir azalma meydana gelmektedir. Fiziksel aktiviteler hastanın yaşına ve hastalığın derecesine göre değişebileceği için hekim tavsiyesiyle yapılmalıdır. Egzersiz öncesinde yeterli miktarda ısınmak ani ve ters hareketlerden kaçınmak, soğuk ortamlarda egzersiz yapmamamız gerekiyor. Kış döneminde yine tansiyon seviyelerinde yükselme meydana gelebileceği için, ki bu durum özellikle inme ve kalp krizi riskini arttırmaktadır. Zaman zaman tansiyon değerleri ölçülmeli. Eğer bir düzensizlik varsa bu durumda hastane kontrollerini yaptırmamız gerekiyor. Yine tansiyondan korunabilmemiz için, özellikle bu dönemde çok fazla tüketilen turşu, tuzlu, salamura ve konserve gibi gıdalardan uzak durmamız gerekli. Uyku düzeni de çok önemlidir. Hastalarımız 7,8 saat kaliteli ve düzenli uyku önermekteyiz. Özellikle gece horlaması olan kişilerin uyku apne sendromu açısından göğüs hastalıkları polikliniklerinde muayenelerini önermekteyiz. Kış döneminde özellikle solunum yolu enfeksiyonlarında ciddi bir artış meydana gelmektedir. Zatürre gibi, gribal yolu enfeksiyonları, vücutta enflamasyona sebep olarak, özellikle kalp damarlarının içerisindeki yağ plaklarının yumuşamasına, yırtılmasına ve pıhtılaşmasına sebep olabilir. Bu durum kalp krizine sebep olabilir. “ diye konuştu. “Yüksek riskli hastalarımız kış dönemine girmeden önce zatürre ve grip aşılarını yaptırmaları gerekmektedir” Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Anıl Avcı devamında, “Yüksek riskli hastalarımız kış dönemine girmeden önce zatürre ve grip aşılarını yaptırmaları gerekmektedir. Yine bu dönemde eğer böyle bir hastalıkla karşılaşırlarsa mutlaka hastanede doktor gözetiminde tedavi görmelerini önermekteyim. Buradaki önemli diğer bir nokta ise hastalık oluştuktan sonra mutlaka yeterli miktarda dinlenilmeli. Mevsime özgün taze sebzeler tüketilmeli ve sıvı tüketimi de yeterli miktarda olması gerekir. Soğuk havaların etkisiyle birlikte kalp damarlarımızda bir büzülme, bir daralma meydana gelmektedir. Özellikle kalp hastalığı, koroner kalp hastalığı olan kişilerde oksijen ve yetersiz olması onların göğüs ağrılarının sıklığı ve şiddetinde artışa sebep olur. Hatta normal kişilerde bile kalp krizi riski meydana gelebilmektedir. Bu sebeple özellikle ev içi ortamlarda ısı seviyesi stabil seviyede tutulmalı. Odalar arasında ısı farklı oluşturulmamalı. Sıcak bir ortamdan soğuk bir ortama geçtiğimizde göğüs bölgesini koruyucu kıyafetler kullanmalıyız. Sokağa çıktığımızda göğüs bölgemizi soğuktan ve rüzgardan koruyabilmek için göğüs kafesini koruyucu atkı, bere ve eldiven kullanımına özen göstermeliyiz. Beslenmelerine dikkat etmeleri gerekir. Özellikle burada lif oranı yüksekli kepekli tahıllar tüketilmeli. Ekmek tercihinde bulunacaksa tam buğday çavdar ekmekler tüketilebilir“ ifadelerini kullandı.

Doğal gaz faturasından tasarruf etmenin yolları Haber

Doğal gaz faturasından tasarruf etmenin yolları

Aralık ayına girilmesiyle birlikte kış mevsimine de geçiş yapıldı. Sonbaharda havaların ılık geçmesiyle kombiyi açmaya direnen vatandaşlar, aralık ayıyla birlikte ısınma gereksinimleri için kombileri açmaya başladı. Havaların soğuması ve ısınma ihtiyacının artmasıyla birlikte doğal gaz faturaları meskenlerin önemli giderleri arasında yerini alacak. İşte doğal gaz faturalarınızı biraz olsun rahatlatacak o öneriler:   En basit önerilerin başında perdelerin açık tutulması ile gün ışından yararlanmak geliyor. Perdelerinizi açarak güneşin doğuşundan batışına kadar yaydığı ısıdan faydalanabilirsiniz.  Kanepenizi ve sandalyelerinizi radyatörü kapatmayacak şekilde ve aralık bırakarak konumlandırabilir bu sayede sıcak havanın kesilmesini önleyebilirsiniz.  Tüm gün kombinin derecesini aynı ayarda tutmak yerine, gündüz güneş ışınları evinizi geceye göre daha fazla ısıtacağı için kombiyi birkaç derece kısabilirsiniz. Aynı zamanda akşamları yatağı ısıtmak için elektrikli battaniye kullanmak, kombiyi birkaç derece kısmaya imkân tanıyabilir. Bu da doğal gazdan tasarruf yapmanıza olanak sağlar.  Kombinizin bakımını yılda bir kez, özellikle kış aylarına girmeden önce yaptırmanızda da yarar var.  Bir başka dikkat etmeniz gereken nokta ise sıcak havayı, odaya geri yansıtarak enerji tasarrufuna yardımcı olmak için radyatörünüzün arkasına metalize radyatör reflektörü (radyatör arkalığı) koyabilirsiniz.  Evi havalandırırken pencereleri minimum süre açık tutarak doğal gaz sarfiyatını önleyebilirsiniz. Enerji tasarrufunda en önemli destekçilerden biri de yalıtım. Yalıtımı kötü çatı ve duvarlar, önemli bir enerji israfına nedeni olabilir. Bu nedenle yalıtıma dikkat edilmeli. Yalıtım bandı da tasarrufa önemli katkı sağlayan tüyolardan. Isınmanın en etkili yollarından biri kapı aralıklarına yalıtım bandı çekmek.  Aynı şekilde yalıtım bandını pencereler için de kullanabilirsiniz. Pencerelerin etrafına kolayca yapıştırılan hava geçirmez şeritler, önemli ölçüde tasarruf etmenizi sağlayabilir.  Pencerelerin çift cam olması sıcak soğuk hava dengesini sağlar ve uzun vadede tasarrufa katkı sunar. Ağırlıklı olarak bulunduğunuz bir odadaki ısıtmayla gün içinde pek de girmediğiniz ya da kullanmadığınız bir odanın ısısını farklı ayarlayarak tasarruf sağlayabilirsiniz. Isıyı kontrol etmek için bir termostat kullanabilir ve sık sık kullanmadığınız odalarda ısıtmayı azaltmak için termostatik radyatör valfleri kullanabilirsiniz. Isıtmadığınız odaların kapılarını kapalı tutabilirsiniz. Kapıları kapatmak, sıcak havanın belirlenen alanda kalmasını sağlar ve soğuk havanın eve yayılmasını durdurur. Evde değilseniz kombiyi kapatabilirsiniz. Isıtmayı bütün gün düşük ısıda bırakmanın daha ucuz olduğu fikri yaygın olsa da bu doğru değil. Isıtmayı sadece ihtiyaç olduğunda kullanmak tasarruf etmenin en iyi yolu.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.