SON DAKİKA
Hava Durumu

#sağlık

A Gazete - sağlık haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, sağlık haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Downtown Bursa’ya yeni nesil sağlık deneyimi sunacak Haber

Downtown Bursa’ya yeni nesil sağlık deneyimi sunacak

Atış Grup projesi olan Meditown, uluslararası taleplere cevap veren bir sağlık hizmetleri yerleşimi olarak karma yaşam konsepti içinde konumlandırılmış muayenehaneleriyle bir ilk olma özelliği taşıyor. Geleceğin sağlık hizmetlerinden ilhamla yola çıkılmış 32 modern muayenehane yer alıyor. Bursa’nın en modern sağlık alanlarına ev sahipliği yapacak Meditown Sağlık Merkezi, sağlık profesyonellerinin ve hastalarının değişen ihtiyaçlarına uygun, modern ve yenilikçi çözümler sunmak için tasarlandı. Bünyesinde luxury otel, alışveriş mekanları, yeme içme ve rezidans ile birlikte birçok sosyal donatı alanını barındıran Downtown’un, en önemli noktalarından birini de Bursa’ya yeni nesil sağlık hizmeti sunacak Meditown Sağlık Merkezi oldu. 6 ülkede uluslararası sağlık turizmi acente hizmeti Meditown, Bursa’daki hekimleri sağlık turizmi ağına dahil edecek bir çalışma konseptiyle buluşturdu. Meditown’da konumlanacak hekimlerin danışma hizmetleri birden fazla yabancı dil bilen profesyoneller tarafından sağlanacak. Öte yandan bu hekimler, ilk etapta dünyanın 6 ülkesinde oluşturulan Meditown’un sağlık turizmi ofislerinden acente hizmeti de alabilecek. Türkiye’de örneği görülmemiş bir sağlık deneyimi Meditown, lüks konaklama, dünya markalarıyla alışveriş imkanı, sokak lezzetlerinden dünya mutfağına uzanan seçenekleriyle havuz başı restoranların yanında, yaşamla iç içe bir sağlık hizmeti deneyimi sunuyor. Çocuk oyun alanları, konferans salonları, alışveriş caddeleri, sanat merkezleriyle paylaşılan yaşam alanı içindeki ferah muayeneler hem hasta hem hasta yakını ekseninde hizmet alımını üst çizgiye taşıyor. AVM ve sağlık tesisini yılda 15 milyondan fazla kişinin ziyaret etmesi bekleniyor. Meditown, Downtown projesinin önemli bölümlerinden biri olduğunu ifade eden ATIŞ Grup Yönetim Kurulu Üyesi Metin Atış, "Downtown Yaşam Merkezini kurgularken sağlık gibi önemli bir alana da yer vermek istedik. Bu yüzden Meditown projesini hayata geçirdik. Bursa’ya katkı sağlamak için tıp ile alakalı teşhis ve tedavi merkezini kazandırdığımız için mutluyuz. Alanında uzman hekimleri burada farklı bir deneyimle buluşturduk. Buraya gelenler alışverişini yaparken, aynı zamanda ufak bir sağlık sorunun gidebilecek. Diş sağlığından fizik tedaviye, kadın doğumdan estetiğe kadar bir çok alanında uzman burada hizmet verecek. Birbirini destekleyen hizmetleri vatandaşlarımıza kazandırmış olduk. Burada olmak isteyen bir çok sağlık kuruluşundan talep aldık. Bu konsepti başka şehirlerde de istiyorlar. Yurt dışından gelen müşterilerimizi sağlık ve turizm alınanda burada rahatlıkla ağırlaya bileceğiz. Farklı pazarların ihtiyacına göre hitap etmemiz de önemli. Sağlık turizminde Bursa’nın Meditown ile daha iyi ivme kazanacağını düşünüyoruz" diye konuştu. Hizmet vermeye başlayan Meditown Sağlık Merkezi açılışına, Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, TÜRSAB Güney Marmara BTK Başkanı Murat Saraçoğlu, GÜMTOB Turizm Başkanı Buğra Artıç, Bursa Büyükşehir Belediyesi Dış İlişkiler Dairesi Başkanı Abdülkerim Baştürk, ATIŞ Yönetim Kurulu Başkanı Hüsamettin Atış, ATIŞ Yönetim Kurulu Üyesi Metin Atış, Pars Toprak Sanayi A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Halil İbrahim Erdönmez, Hayat Hastanesi Başhekimi Dr. Fatih Özkul, sağlık kuruluş temsilcileri ve sağlık turizm acenteleri katıldı. Edilen duanın ardından kesilen kurdeleyle davetliler, bir bir sağlık ofislerini gezdi. Kaynak: İHA

Ağız ve diş sağlığının önemi Haber

Ağız ve diş sağlığının önemi

Ağız ve diş sağlığına gereken özenin gösterilmediği durumlarda diş çürükleri ve diş kayıpları kaçınılmaz olduğu hatırlatılan açıklamada, “Toplumda diş çürüğünün sık görülmesi ve genel sağlığa etkilerinden dolayı ağız ve diş sağlığı problemlerinin açığa çıkmadan önce koruyucu önlemlerle engellenmesi gerekmektedir. Sağlık “fiziksel, ruhsal ve sosyal olarak tam iyilik hali” olarak tanımlanmakta, sağlıklı olma durumu ise ancak vücuttaki tüm organ ve dokuların sağlıklı olması ile mümkün olmaktadır. Ağız ve diş sağlığı da genel sağlığın, dolayısıyla yaşamsal fonksiyonların ve yaşam kalitesinin vazgeçilmez bir unsurudur.” denildi. Dünya Sağlık Örgütü’nün diş ve diş eti rahatsızlıklarını yaygınlığı ve tekrarlama oranları nedeni ile insanların karşılaştığı en büyük sağlık sorunlarından biri olarak tanımlandığı belirtilerek, şöyle devam edildi, “ Ağız diş sağlığının korunması ve geliştirilmesi sürecinde çocuklarımızın eğitimi ve diş fırçalama alışkanlığı kazanmaları son derece önemlidir. Anne ve babalar kendi dişlerini fırçalarken çocuklarına da örnek olacaklardır. Evde anne ve babanın rol model olması, okulda öğretmenin diş fırçalamayı ya da doğru beslenmeyi özendirmesi çocukların ağız ve diş sağlığı açısından doğru tutum ve davranış edinmelerine yardımcı olacaktır. Günde en az 2 kez ve 2 dakika dişlerimizi fırçalamalıyız. En az 3 ayda bir diş fırçamızı yenilemeliyiz. 6 ayda bir diş hekimi kontrollerimizi aksatmamalıyız. Doğru ve düzenli ağız bakımını alışkanlık haline getirmeliyiz. Beslenmemizi düzenlerken çürük oluşturmayan besinleri seçmeliyiz. Ne yediğimiz kadar ne zaman yediğimizin de önemli olduğunu unutmamalıyız. Sert, kabuklu gıdaları dişlerimizle kırmamalıyız. Diş hekimimizin önerdiği koruyucu flor uygulamalarını ihmal etmemeliyiz.” Erzurum Sağlık Müdürlüğü’nün bu kapsamda tüm ilçelerde İlçe Kaymakamları, İlçe Milli Eğitim Müdür ve Müdür Yardımcıları ile diğer kurum yöneticilerimizin de katılımlarıyla okullarda eğitim etkinlikleri düzenlendiği vurgulanarak şöyle denildi “Etkinliklerde doğru diş fırçalama teknikleri çeşitli broşürlerle ve diş maketleri üzerinde gösterilerek öğrencilere ve öğretmenlere eğitim verilmiştir. Toplumda ağız ve diş sağlığı bilincinin oluşması ve ağız ve diş sağlığının korunması için özveriyle çalışan tüm diş hekimlerimizin Diş Hekimleri Gününü, tüm vatandaşlarımızın ve ağız-diş sağlığı hizmetlerinde çalışan tüm sağlık çalışanlarımızın Ağız ve Diş Sağlığı Haftasını kutluyoruz.” Kaynak: İHA

İnegöl'de temeller atıldı Haber

İnegöl'de temeller atıldı

İnegöl’ün yeni gelişim bölgesi olan ve hızlı bir yapılaşmanın bulunduğu Akhisar bölgesinde eksiklerin giderilmesi adına çalışmalar devam ediyor. Bu kapsamda bölgenin önemli ihtiyaçlarından biri olan sağlık ocağı yapımıyla ilgili çalışmalar başladı. Bursa Büyükşehir Belediyesi ile İnegöl Belediyesi iş birliğinde Akhisar Mahallesi İlkbahar Sokak üzerinde 4 hekim hizmet vereceği bir sağlık ocağı inşa ediliyor. 3 milyon TL’lik yatırımın tamamlanmasıyla bölgede 1000 m2 yeşil alan içerisinde yanında çocuk oyun alanı ve otoparkı da bulunan bir sağlık tesisi hayata geçmiş olacak. MAHALLEMİZE HAYIRLI OLSUN Akhisar Sağlık Ocağının temel atma töreni, Salı günü gerçekleştirildi. Belediye Başkanı Alper Taban, AK Partili yöneticiler, meclis üyeleri ve Akhisar Mahalle Muhtarı Oktay Garip ile vatandaşların katıldığı törende kısa bir konuşma yapan Muhtar Oktay Garip, “Mahallemizde bir sağlık ocağı ihtiyacımız vardı. Büyükşehir Belediye Başkanımız Alinur Aktaş ve İnegöl Belediye Başkanımız Alper Taban bu ihtiyacı gidermek için çalışmalara başladılar. Bugün inşaata başlanarak temel atma töreni gerçekleştirilecek. Şimdiden mahallemize hayırlı uğurlu olsun” dedi. İHTİYAÇLAR BİR BİR GİDERİLİYOR Belediye Başkanı Alper Taban ise “Akhisar Mahallemizde uzun zamandır yer arayışları devam eden sağlık ocağıyla ilgili çalışmamızı nihayete erdiriyoruz. Burada gerek muhtarımızın gerek mahalle sakinlerimizin gerekse de teşkilat üyelerimizin bizlere ilettiği ihtiyaçlardan biri de sağlık ocağıydı. Biz de bu noktada şu an içinde bulunduğumuz lokasyonda hazır bir yeşil alanımız ve çocuk oyun alanımız vardı. Konutlara da yakın bir bölge olması nedeniyle yapılan çalışma sonucunda 178 m2’lik tek katlı bir yapıyı hayata geçirmek için çalışmalara başladık” diye konuştu. 4 HEKİM HİZMET VERECEK Çalışmanın Büyükşehir ve İnegöl Belediyesi iş birliğinde yürütüldüğünü de vurgulayan Başkan Taban, “Büyükşehir Belediye Başkanımız Alinur Aktaş’a da teşekkür ediyorum. Burada İmece usulü bir çalışma var. Bir taraftan Büyükşehir Belediyemiz bir taraftan İnegöl Belediyemiz marifetiyle çalışmayı tamamlamak istiyoruz. Vatandaşlarımız da buradan güzel bir hizmet alacaklar. Yürüme mesafesinde bir bölge burası. Erişimin kolay sağlandığı, içerisinde 4 hekimin yer aldığı, 1000 m2 yeşil alan ile hemen yanında 200 m2 çocuk oyun alanı bulunan bir sağlık tesisi olacak. Yaklaşık 3 milyonluk bir yatırım olacak burada. İnşallah hiç ihtiyaç olmasın ama rabbim bu imkanların eksikliğini de vermesin. Şimdiden hayırlı olmasını diliyorum. Arkadaşlarımız temel kazısını yaptı. İnşallah hayırlısıyla bittiği günleri de rabbim hepimize görmeyi nasip etsin” açıklamalarında bulundu. kaynak:BÜLTEN

Küçük Nisanur hayata nakille tutundu Haber

Küçük Nisanur hayata nakille tutundu

Bursa'nın İnegöl ilçesinde geçtiğimiz sene 15 Temmuz'da Yavuz ailesi, Kurban Bayramı'nın 3'üncü günü ormandan topladıkları mantarı mangalda pişirdi. Aileden yaklaşık 15 kişinin tükettiği mantardan 3 kişi zehirlendi. 6 yaşındaki Nisanur, yaşının küçük olması ve bağışıklık sisteminin gelişmemiş olması sebebiyle durumu ağırlaştı. İlk olarak İnegöl Devlet Hastanesi'ne götürülen küçük Nisanur, sonrasında Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne, durumunun daha da ağırlaşması üzerine Bursa Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'ne sevk edildi. Yoğun bakımda tedaviye alınan Nisanur için doktorlar 'acil karaciğer' nakli arayışına girdi. Zamanın giderek azaldığı endişeli bekleyiş devam ederken, Nisanur'un hikayesindeki inanılması güç olaylar o dakikadan itibaren başladı. Yaklaşık 1,5 önce yaşanan o günü anlatan Uludağ Üniversitesi Organ Nakil Koordinatörü Kerem Selimoğlu, "Bayram tatili olduğu için bütün sağlık çalışanları izine ayrılmıştı. Ancak ben nöbete kalmıştım. Sonra Yüksek İhtisas Hastanesinden Nisanur'un zehirlendiği acil karaciğer nakli olması gerektiği haberi geldi. Ne yapacağımızı şaşırdık. Çok fazla bir umudumuz yoktu. Çünkü karaciğerin ebatlarının aynı olması, kan gurubunun uyması gerekiyordu. Ulusal koordinasyon merkezini aradık. Görevli arkadaşlara, '5 yaşındaki çocuk için karaciğer arıyoruz' dediğimde bana 'Yaşı kaç demiştiniz?' diyerek hemen kan gurubunu sordular. Bende '0' deyince, 'gerçekten mi inanamıyorum' dediler. 'Evet bizde çok üzüldük elimizden geleni yapacağız' dediğimde ise, 'Evet elimizden geleni yapacağız. Ama ben onun için söylemedim. Konya’da 2,5 yaşında bir donör var. Kalbini Ege Üniversitesi kabul etti. Böbrekleri Akdeniz Üniversitesi kabul etti. Fakat karaciğeri takacak uygun bir alıcı bulamıyorduk. Bunun üzerine siz aradınız ve zamanlamanız harika' dediler. Normalde acil çağrıyı yaparsınız ve günlerce beklersiniz. Hatta bu bekleme sırasında hastayı kaybedebilirsiniz bile. Bu sefer tam tersi bir durum oluştu. Donör sistemde alıcısını bekliyordu" dedi. Daha sonra her şeyin daha hızlı olması gerektiğini belirten Selimoğlu, Nisanur'un çok fazla vakti olmadığını dile getirerek, ", "Bizim araç ile Konya’ya kısa sürede gitmemiz çok zor, buradan ekip gidecek çıkarım yapacak ve geri dönüp nakil ameliyatına girecek. Böyle durumlarda devletimiz her zaman arkamızda. Uçak Ege Üniversitesi için hazırlanmıştı. Bizim içinde hazırlanacaktı. Fakat sabahı bulabilirler demişlerdi. Konya’dan rica ettim böbrekleri çıkartırken bizim içinde karaciğeri çıkartabilir misiniz? diye. Onlar da hocaları ile konuşup çıkartmayı kabul etti. Bize çok şanslısınız dediler. Çünkü çıkarımı yapacak genel cerrahımız aslında Malatya’da eğitimdeydi. Bayram neticesi ile buraya gelmişti, ailesinin yanında bulunuyordu. Burada da ikinci inanılmazı yaşamış olduk. O gece bu organizasyon sorunsuz bir şekilde sonuçlandı. Konya'da, alınan karaciğer, Türk Silahlı Kuvvetleri'ne bağlı uçakla Bursa'ya getirildi. Acil ameliyata alınan Nisanur'a 15 Temmuz günü nakil yapıldı. Nakil sonrası karaciğerinin uyum sağladığı Nisanur, sağlığına kavuştu. Burada en büyük pay ise 2,5 yaşında çocuğunu kaybeden ailenin o anda organlarını bağışlamasıdır" diye konuştu. Babası ve annesi ile birlikte Bursa Şehir Hastanesi'nde düzenlenen Bölge Koordinasyon Toplantısı'na katılan Nisanur 1,5 yılın ardından etrafına gülücükler saçtı. Kızının inanılmazı sor süreci yaşadığını belirten Yalçın Yavuz, "Kızım çok şükür kurtuldu, o gün yaşadıklarımız bir biz bir de Allah bilir. Bütün emeği geçen doktorlarımızdan Allah bin kere razı olsun. O gün kızımız çok kötü bir haldeydi, Şevket Yılmaz Hastanesi'ne götürdük, orada teşhis konuldu ve Uludağ Üniversitesi Hastanesi'ne getirdik. O gün doktorlarımız elinden geleni yaptılar, hepsine sonsuz teşekkür ederim. Çok kısa sürede nakil yapılacak organ bulundu ve kızımız kurtuldu. Kızım mantardan zehirlendi, hastaneye getirdiğimizde karaciğer yetmezliği teşhisi konuldu ve yüzde birlik bir kurtulma şansı olduğu söylendi. Olayın yaşandığı gün 14 Temmuz günü biz köydeydik, mantar topladık ve 15 kişi o mantarı yedik. Yeğenim, eşim ve kızım rahatsızlandı, eşim ve yeğenim ayakta atlattılar ama kızım istifra etmeye başladı ve ateşi yükseldi. Uludağ Üniversitesi Hastanesi doktorları elinden geleni yaptılar ve kızımı kurtardılar. Bize "yüzde birlik bir şansı var. Her an her şeye hazırlıklı olun" dediler. Biz o esnada ne yapacağımızı bilemedik, çok çaresiz kaldık. Allah bütün emeği geçen doktorlarımızdan razı olsun" dedi. Bursa Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Organ Nakli Merkezi Müdürü Prof. Dr. Ekrem Kaya ise, "Türkiye ve Avrupa'ya örnek olacak şekilde bir organ bağış trendi yakalamıştık. Pandeminin yok ettiği bu başarıyı tekrardan elde etmek istiyoruz. Bu süreçte herkese görev düşüyor. Eskiden bu başarıyı basının desteği ile elde etmiştik. İnşallah şimdi de devam edecek. Nisanur bize bir mantar zehirlenmesinden dolayı başvurmuştu, zamanımız çok dardı, o sırada başka bir ilde bir verici çıktı. Ekipleri toparladık ve çok kısa bir zaman içerisinde tam bir ekip çalışmasıyla, organ nakli yapıldı. Bu gibi durumlar insanı çok mutlu ediyor. İnşallah bu haberler ile insanlardaki ve sağlık çalışanlardaki duyarlılığı arttırır ve eski başarımızı elde ederiz" şeklinde konuştu. Başka bir organ nakliyle hayata tutunan 43 yaşındaki Nail Tuncer de, "Böbrek yetmezliğim vardı. Protein kaçağından kaynaklı. 4 yıldır ev diyalizi yapıyorum. Diyaliz netice veriyordu. Ama yüzde 60 - 70’lerde bir temizlik yapıyordu. Başka bir hastanede nakil başvurusunda bulundum ama çağıran kimse olmadı. Bursa Şehir Hastanesi'nde hocamızı duyduk ve kaydımızı buraya aldırdık. Bir nakil çıkmıştı. Ama kadavra için çağrıldığımda çapraz dokularımız uyuşmadı ve başka bir hastaya nakil oldu. İkinci kez çağrıldığımda çapraz dokularımız uyuştu ve nakil yapıldı. Allah'a şükürler olsun. Şu anda sağlıklı bir insan gibi hayatımı sürdürüyorum. Nakil sırası bana geldiğinde heyecanlandım. "Anlatılmaz yaşanır" diye bir kelime vardır bizzat onu yaşadım. Diğer hastanede 4 yıl sonuç çıkmasını bekledim. Ama hiçbir netice olmadı. Bursa Şehir Hastanesi'nde ise 5 ay gibi bir sürede organ bulundu. Ailemde annem ile babamı 2012 senesinde kaybettim, bu yüzden ailemden organ verebilecek hiç kimse olmadı" diye konuştu. Kaynak: İHA

Bursa Şehir Hastanesi bir ilke imza attı Haber

Bursa Şehir Hastanesi bir ilke imza attı

Bünyesinde yer alan 600 şirket ve 450 sivil toplum kuruluşu ile küresel çapta bilgi teknolojileri hizmeti sunan HIMMS grubunun uluslararası yetkililerinin Bursa’ya gelerek yaptığı değerlendirme sonucunda EMRAM 22 adı verilen kriterlerin tamamını karşılayan Bursa Şehir Hastanesi, “Dijital Hastane” oldu. Hekimlerin, hastalarına ait bilgilere zaman ve mekân kısıtlaması olmadan güvenli bir şekilde erişebilmesi, konsültasyon süresinde iyileşme, elektronik sağlık kayıtlarının güvenilir bir şekilde tutulması gibi birçok fayda sağlayacak olan “Dijital Hastane” ile tıbbi ve idari hataları en aza indirecek bir bilişim altyapısının kurulması sağlandı. Dijital Hastane olma süreci ile ilgili açıklamalarda bulunan Bursa Şehir Hastanesi Başhekimi Doç. Dr. Dursun Topal, özellikle tıbbi cihazların entegrasyonunun yapılmasıyla beraber bilgiye hızlı ulaşma ve bilgi güvenliğini sağlama noktasında önemli adımlar attıklarının altını çizdi. Entegrasyon ile birlikte sağlık kayıtlarına daha güvenilir bir şekilde depolandığına dikkat çeken Doç. Dr. Topal, “Bu da performans izlememize ve bu konudaki değerlendirmemizi daha rahat yapmamıza neden oluyor. Ayrıca tıbbi ve idari hataları en aza indirmemize sebep oluyor. Sağlıkta nicelik ve nitelik olarak daha iyi bir noktaya ulaşmamızı sağlıyor” dedi. Dünyada ciddi bir network’a sahip HIMSS’in, Bursa Şehir Hastanesi’ni yerinde değerlendirdiğini vurgulayan Doç. Dr. Topal, “HIMSS dünyada bilgi teknolojisi ve sağlık yönetim sistemlerini en iyi şekilde kullanımını hedefliyor. Bu çerçevede kalite, güvenlik ve maliyet etkinliği iyileştirme yönünde seviyelendirme yapıyor. Yeni kriterlere göre HIMSS seviye 6 belgesini almaya hak kazanan ilk şehir hastanesi olduk. Bu anlamda gururluyuz. Bu süreçte desteğini esirgemeyen tüm arkadaşlarıma teşekkür ediyorum” şeklinde konuştu. Kaynak: İHA

BUÜ gönüllü sağlık hizmetini sürdürüyor Haber

BUÜ gönüllü sağlık hizmetini sürdürüyor

'Herkese eşit ve ücretsiz sağlık hizmeti' ilkesiyle 1999-2000 Eğitim ve Öğretim yılında kurulan Sağlık ve Etik Düşünce Topluluğu, düzenli olarak gerçekleştirdikleri çadır projesinin 28.’sini bu yıl da İznik Çiçekli Köyü’nde yaptı. Sadece Bursa sınırları içerisindeki köylere giden Topluluk üyeleri, organizasyon öncesi belirledikleri yeri valilik, kaymakamlık, il sağlık müdürlüğü ve ilçe sağlık müdürlüğüne iletiyor ve gerekli tüm izinleri aldıktan sonra tüm hazırlıklarını 2 gün öncesinde yaparak hep birlikte yola koyuluyor. Birçok kurumdan hekim ve öğretim üyesinin katkıları ile ücretsiz muayene, tedavi, danışmanlık, eğitim seminerleri ve benzeri hizmetleri sosyo-ekonomik düzeyi düşük olan köylerde sunduklarını söyleyen Topluluk Danışmanı Prof. Dr. Sinan Çavun, “Belirlediğimiz yere vardığımızda önce köy okulunu küçük bir hastaneye çevirip bahçeye projeye adını veren hastaların ateş, nabız ve tansiyonun ölçüldüğü bir çadır kuruluyor. Ertesi gün gelecek olan hastalar için tüm hazırlıklar tamamlanıyor. Okulun girişine, gelen hastalar için bir kayıt masası kuruluyor ve hastalardan gerekli bilgiler burada alınıyor. Kayıt masasında bilgileri alınan hastaların birinci, ikinci ve üçüncü sınıf öğrencileri tarafından ateş-nabız- tansiyon çadırında ölçümleri yapıldıktan sonra bu hastalar anamnez odalarına yönlendiriliyor. Anamnez odalarında dördüncü ve beşinci sınıf öğrencileri hastaların öykülerini dinleyerek onları anlamaya yönelik sorular soruyor. Anamnez tamamlanınca hastalarımız muayene odasına yönlendiriliyor. Muayene odasında altıncı sınıf öğrencilerimiz (intern hekimler), pratisyen, asistan ve uzman hekimler ile fakültemiz öğretim görevlileri hastalarımızı muayene ediyor. İleri tetkik ve tedavisi gereken hastalara ise izlemeleri gereken yöntemler anlatılıyor ve doğru olarak yönlendirilmeleri sağlanıyor” açıklamasında bulundu. Hem mesleği hem de şartları öğreniyorlar Ayrıca Bursa Verem Savaş Derneği’nin destekleriyle gerekli görülen hastalara solunum fonksiyon testi, göz taraması ve kulak taraması uygulandığını aktaran Prof. Dr. Sinan Çavun, “B.U.Ü Sağlık Uygulama ve Araştırma Merkezi Başhekimliği desteğiyle de EKG çekimi yapıldı. Bu sayede gelen hastalara daha kapsamlı bir tarama yapılmış oldu. Toplamda 240 hastanın bakıldığı bu proje sayesinde hem sağlık hizmetlerinin yeterli olmadığı köylerimizde hastalarımız ücretsiz muayene edilerek sağlık hizmeti verilmekte hem de tıp fakültesi öğrencileri hastalar ile erkenden çalışma fırsatı bularak ilk mesleki tecrübelerini kazanmaktadır. Ayrıca bu proje, öğrencilerin tıp eğitimlerini tamamladıklarında kırsal alanda karşılaşacakları zorlukları mezuniyet öncesinde tecrübe etmelerini sağlayan bir etkinliktir” dedi. Kaynak: İHA

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.