SON DAKİKA
Hava Durumu

#rapor

A Gazete - rapor haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, rapor haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Büyükataman'dan AB'ye tepki! Haber

Büyükataman'dan AB'ye tepki!

Büyükataman yaptığı açıklamada, “Türkiye, AB’ye de AB’nin Türkiye’deki açık, gizli uzantılarına da muhtaç değildir” ifadelerini kullandı. MHP Genel Sekreteri İsmet Büyükataman sosyal medya hesaplarından yaptığı açıklamada, “Avrupa Birliği Komisyonu’nun 2023 Yılı Türkiye Raporu’nda önceki yıllarda olduğu gibi haksız eleştiriler, taraflı ve ön yargılı değerlendirmeler yer almış, raporda mesnetsiz iddialar sürdürülmüştür. İsrail’in Gazze’de işlediği savaş suçlarına ve insanlık katliamına herhangi bir yaptırım uygulamak yerine Türkiye’nin Hamas’a dair tutumuna eleştiriler yöneltilmiştir. Türkiye’nin en başından bu yana İsrail-Filistin arasında yaşanan çatışmaların durması ve bölgede istikrarın sağlanması için attığı olumlu adımlar karşısında haksız bir tutum sergilenmiştir. Türkiye’nin Filistin’de yaşanan katliama karşı aldığı doğru ve insani tutumunun bu şekilde eleştirilmesi, AB’yi insanlık vicdanında mutlaka mahkûm edecektir. Öte yandan AB’nin Filistin ile ilgili acziyeti ve bu acziyetin en somut ve acı örneği olan ‘karar alamama sarmalı’ ise gerek kurum ve üye yapısı gerekse son yıllarda iyice irtifa kaybeden itibarı bakımından da AB’nin varlığının ve işlevinin ne kadar anlamsız hâle geldiğinin son göstergesidir. Ayrıca bu raporun Doğu Akdeniz, Ege ve Kıbrıs ile ilgili kısımlarında tamamen fanatik bir yaklaşımla gayrihukuki Yunan ve Rum tezleri yansıtılmıştır. Türkiye’nin Doğu Akdeniz’deki, Ege’deki ve Kıbrıs’taki haklı politikaları karşısında AB’nin tamamen taraflı bu tezlerinin nazarımızda hiçbir kıymeti yoktur. Raporun ‘yargı ve temel haklar’ bölümündeki iddialar ise AB Komisyonu 2023 Raporu’nun çifte standartlı yaklaşımını ve samimi olmadığını, bir kez daha gözler önüne sermektedir. Haksız ve taraflı yaklaşımını sürdüren, ilişkilerini doğru zeminde yürütemeyen ve gerçeklerle örtüşmeyen sistematik tutumunu değiştirmeyen Avrupa Birliği şunu iyi bilmelidir ki Türkiye, AB’ye de AB’nin Türkiye’deki açık, gizli uzantılarına da muhtaç değildir” ifadelerine yer verdi. Kaynak:İHA

Raporu işletmeyen memur kazandı Haber

Raporu işletmeyen memur kazandı

Devlet memurlarının kamu görevi ile ilişiğinin kesilmesine sebep olan 'müstafi sayılma' işlemi sağlık raporu alan memurların korkulu rüyası haline geldi. Sağlık raporu alan memurların, bu raporların izne çevrilip çevrilmediğini takip etmeleri gerekiyor. Bir kamu kurumunda hizmetli olarak görev yapan M.S., rahatsızlığından dolayı ilçe devlet hastanesinin kulak burun boğaz kliniğinden 20 gün rapor aldı. Kurum müdürü, 10 gün boyunca mazeretsiz işe gelmeyen M.S. hakkında işlem başlattı. 657 sayılı Kanun'un 94. maddesinde öngörülen müstafi sayılmanın şartlarının oluştuğu gerekçesiyle hizmetlinin görevden çekildiğine karar verildi. Gerekçe olarak da müstafi sayılma işleminin tesis edilebilmesi için 'memurun en az 10 gün kesintisiz şekilde göreve devam etmediği, bu 10 günün hangi günler olduğu, memurun göreve devam etmeme hususunda bir izninin ya da kurumunca kabul edilebilecek mazeretinin bulunmadığı' gösterildi. Raporlu olmasına rağmen bir anda memurluktan çıkarıldığını duyan hizmetli, hayatının şokunu yaşadı. Mağdur memur, İdare Mahkemesi'nin kapısını çaldı. Mahkeme; davacının görevine izinsiz ve mazeretsiz olarak devam etmediğinin kabul edilebilmesi için idareye sunmuş olduğu istirahat raporunun hastalık iznine çevrilmediğinin ve görevine başlaması gerektiğinin usulüne uygun yapılacak olan tebligat ile yazılı olarak bildirilmesi gerektiğine dikkat çekti. Usulüne uygun bildirim yapıldığı halde görevlerine başlamayan memurlar hakkında izinsiz ve özürsüz olarak görevlerini terk etmiş sayılarak 657 sayılı Kanun uyarınca işlem yapılabileceği hatırlatıldı. Davacının almış olduğu raporun hastalık iznine çevrilmediği ve görevine başlaması gerektiğine ilişkin 08 Şubat 2016 tarihli yazı usulüne uygun şekilde tebliğ edilmeden ve usulsüz tebligata dayanılarak mazeretsiz ve kesintisiz 10 gün göreve gelmediğinden bahisle 19 Şubat 2016 tarihinden itibaren görevden çekilmiş sayılmasına ilişkin işlemde hukuka uyarlık bulunmadığına hükmedildi. Valilik, karar sonrası istinaf müracaatında bulundu. Bölge İdare Mahkemesi, kararı yerinde bulunca valilik bu kez kararı temyiz etti. Devreye giren Danıştay 12. Dairesi, emsal nitelikte bir karara imza attı. Kararda şöyle denildi: "Dosyada yer alan bilgi ve belgeler incelendiğinde, Devlet Hastanesi KBB servisinden düzenlenen hasta yatış formuna göre, davacının 28 Ocak 2016 tarihinde hastaneye yatışının yapıldığı, 02 Şubat 2016 tarihinde düzenlenen raporda 03 Şubat 2016 tarihinden itibaren 20 gün istirahatli sayıldığı ortadadır. Dolayısıyla da davacının mazereti sebebiyle görevine gitmediği görüldüğünden, dava konusu işlemin tesisine sebep olan 10 gün süreyle kesintisiz ve mazeretsiz göreve gelmeme fiilinin gerçekleşmediği sonucuna varılmaktadır. Bu duruma göre, dava konusu işlemin iptali yönündeki İdare Mahkemesi kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun reddine ilişkin temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararının yukarıda belirtilen gerekçeyle onanması gerekmektedir. Davalı idarenin temyiz müracaatının reddine, Bölge İdare Mahkemesi kararının onanmasına hükmedildi." Kaynak: İHA

Galatasaray için rapor almıştı ama... Haber

Galatasaray için rapor almıştı ama...

Serik’te 5 yıldızlı bir otelde garson olarak çalışan Yusuf Yetiş, gönül verdiği takımının maçını izlemek için izin istedi. Arkadaşı ile çalışma saati değişikliği yapma isteği de kabul görmeyince ayaklarında ki yaşadığı rahatsızlıktan dolayı 1 gün istirahat aldı. Şampiyonlar liginde mücadele eden Galatasaray-Bayern Münih maçını izlemeyi başaran Yusuf Yetiş, ertesi gün asistan müdür tarafından aranarak maç izlemek için izin aldığı gerekçesiyle istifa etmesi istenildi. Yetiş, kendini savunmak için çaba göstermeye çalışsa da çok sevdiği takımının maçının izlenmenin bedeli ağır oldu. “Sonuçta ben bir Galatasaray taraftarıyım” Galatasaray sevgisinin hiçbir zaman bitmeyeceğini belirten Yusuf Yetiş, "Otelde çalışıyordum. Galatasaray-Bayern Münih maçından 1 gün önce izin istedim. İzin verilmedi bana. Akşam çalıştığım içim, gündüz çalışan arkadaşımla yer değişikliği yapmak için anlaştık. Bu değişikliği şefler de kabul etti. Çalışarak izin almadan maçı izleyecektim fakat olumsuz cevap verdiler daha sonra. Sonuçta ben bir Galatasaray taraftarıyım, maçını izlemek istiyordum. Kaçırmamak için elimden geleni yapmam gerekiyordu. Ayağımda rahatsızlığım vardı, raporda almıştım geçmedi. Kaşıntı ve morarmalar vardı. Maç günü sabahleyin sağlık ocağına gittim. Doktor ayaklarımı muayene ettikten sonra istirahat için rapor ve ilaç yazdı. İlaçlarımı aldım, yazılan raporu ise iş yerine gönderdim. Ertesi gün ise otelden müdür asistanı aradı beni, sivil gelmemi istedi. Otele gittim ben de görüşmeye, bana, "Galatasaray maçını izlemek için rapor aldın, Galatasaray yüzünden seni işten çıkaracağız" dedi. Beni istifaya zorladılar, ağır işlerde çalışmamı sağlayacaklardı. Mecburen istifa etmek zorunda kaldım. Sonuçta Galatasaraylı olduğum için, maçını izlediğim için işten çıkarıldım. Açıkçası yaşadığım bu olay sonrası biraz güldüm. Çünkü başıma gelen Galatasaray sevgisi yüzünden geldi. Hiçbir zaman üzülmedim. Çünkü çalışana her zaman iş var. Galatasaray sevgisi bende hiçbir zaman tükenmez. Aynı zamanda Icardi hayranıyım. Her zaman kalbimizde taşıyoruz. Hagi’den sonra Icardi geliyor benim için" şeklinde konuştu. Kaynak:İHA

6 çocuktan biri aşırı yoklukta Haber

6 çocuktan biri aşırı yoklukta

Dünyada gelir eşitsizliği ve yoksulluk krizi günden güne artıyor. Dünya Bankası ve UNICEF’in son raporuna göre 333 milyon çocuk aşırı yoksulluk içerisinde hayatta kalmaya çalışıyor. Raporda dünya genelinde her 6 çocuktan birinin aşırı yoklukta yaşadığı ifade ediliyor. Dünya Bankası ve UNICEF'in ‘Uluslararası Yoksulluk Sınırlarına Göre Çocukların Parasal Yoksulluğuna ilişkin Küresel Eğilimler’ başlıklı analizi çarpıcı gerçeği gözler önüne serdi. Rapora göre 333 milyon çocuk aşırı yoksulluk içerisinde yaşıyor. Sahra Altı Afrika, yüzde 40 ile aşırı yoksulluk içinde yaşayan çocukların en fazla olduğu yer ve 2013’te yüzde 54,8 olan oranın 2022’de yüzde 71,1’e yükselmesi, son on yıldaki en büyük pay artışını oluşturuyor. Bu keskin artışın sebepleri; hızlı nüfus artışı, sınırlı sosyal koruma tedbirleri ve COVID-19, çatışmalar ve iklimle ilgili afetler gibi zorlu küresel eğilimler oldu. Öte yandan Orta Doğu ve Kuzey Afrika hariç dünyadaki diğer tüm bölgelerde aşırı yoksulluk oranlarında düşüş görüldü. Çocuklar, küresel nüfusun yalnızca üçte birini oluşturmalarına rağmen, aşırı yoksul koşullarda yaşayanların yüzde 50’sinden fazlasını oluşturuyor. Çocukların, hayatta kalmak ve gelişmek için ihtiyaç duydukları gıda, hijyen, barınma, sağlık hizmetleri ve eğitimden yoksun, aşırı yoksulluk içindeki hanelerde yaşama ihtimali yetişkinlere göre iki kat daha fazla. Yoksulluk sınırları 2022’de güncellenen uluslararası yoksulluk sınırlarına göre 2,15 dolar aşırı yoksulluk, 3,65 dolar alt-orta gelir ve 6,85 dolar üst-orta gelir olarak kabul ediliyor. Dünya çapında yaklaşık 333 milyon çocuk günde 2,15 dolardan daha az bir gelirle hayatını devam ettirirken, 829 milyon çocuk 3,65 dolar olan yoksulluk sınırının altında ve 1,43 milyar çocuk da günde 6,85 dolardan daha az gelirle yaşıyor. Toplamda 630 milyon insan günde 2,15 dolardan daha az bir gelirle hayatlarını sürdürmeye çalışıyorlar. "Yoksullukla ve eşitsizlikle mücadelede kaybedecek zamanımız yok" Dünya Bankası Yoksulluk ve Hakkaniyet Küresel Direktörü Luis-Felipe Lopez-Calva, “333 milyon çocuğun aşırı yoksulluk içinde yaşadığı, yalnızca temel ihtiyaçlardan değil aynı zamanda onur, fırsat ve umuttan da yoksun olduğu bir dünya kesinlikle kabul edilemez. Tüm çocukların kaliteli eğitim, beslenme, sağlık, sosyal koruma, emniyet ve güvenliğe adil erişim vasıtasıyla yoksulluktan kurtulmalarını sağlayacak açık bir yolun olması, her zamankinden daha kritik. Bu rapor, yoksullukla ve eşitsizlikle mücadelede kaybedecek zamanımızın olmadığının ve bu çabalarımızda çocukların ön planda olması gerektiğinin net bir hatırlatıcısı olmalıdır” dedi. En dezavantajlı koşullardaki çocuklar, aşırı yoksulluktan kayda değer ölçüde daha fazla etkileniyor. Rapora göre, çatışmalardan etkilenen ve dezavantajlı ülkelerde tahminen her 3 çocuktan 1’i aşırı yoksul hanelerde yaşarken, kırılgan koşullarda olmayan ülkelerde bu oran 10 çocuktan 1’ini oluşturuyor. Dünya genelinde her 6 çocuktan biri aşırı yoksulluk içinde yaşıyor. Kaynak: İHA

Yağışlarla beraber toprak kayması meydana geldi Haber

Yağışlarla beraber toprak kayması meydana geldi

Rize’deki şiddetli yağışlar Çayeli ilçesi ve Güneysu ilçesinde olduğu gibi merkeze bağlı Kömürcüler köyünde de toprak kaymasına neden oldu. 2 katlı binanın altında meydana gelen toprak kayması Rize AFAD yetkililerini harekete geçirdi. Kömürcüler Köyü’nde yaşanan şiddetli yağış sonrasında 2 katlı bir binanın altında toprak kayması meydana geldi. Evin altında bulunan beton yolun bir kısmının kırılmasıyla molozlar meyve ağaçlarını da önüne kattı ve toprak kayması meydana geldi. Gece saatlerinde olan toprak kaymasını uyandığında fark eden ev sakini 75 yaşındaki Fethiye Aksu, bir şiddetli yağış daha olması halinde toprak kayması nedeniyle evinin zarar göreceğinden korkuyor. Köy muhtarının ve ev sakinlerinin talebi üzerine toprak kaymasının meydana geldiği alanda inceleme yapan Rize Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) yetkilileri rapor tutarak önlem alınması için harekete geçti. Ölümün kıyısından döndü Sabah uyandığında evin altında toprak kayması olduğunu gördüğünü ifade eden Fethiye Aksu “Biz gece uyuyorken evin altında toprak kaymış. Sabah kalkıp baktım ki meyve ağaçları kopmuş, toprak kaymış, evin altı sele gitmiş. Uyumak için artık burada kalmıyorum, korkuyorum. Gece bir anda oldu, nasıl olduğunu göremedim. Eve kadar gelseydi toprak kayması, Allah korusun bizde gitmiş olacaktık. Yetkililerden bir an önce buranın yapılmasını istiyorum. Bir daha aynı şekilde yağmur yağarsa bu kez evim gider” ifadelerini kullandı. Kaynak:İHA

AB'den uyarı: Temmuz en sıcak aydı Haber

AB'den uyarı: Temmuz en sıcak aydı

Avrupa Birliği (AB) Copernicus İklim Değişikliği Servisi, geçtiğimiz Temmuz ayının şimdiye kadar küresel bazda “en sıcak ay” olarak kayıtlara geçtiğini açıkladı. Copernicus İklim Değişikliği Servisi, aylık raporunu yayımladı. Rapora göre Temmuz 2023, küresel bazda şimdiye kadar “en yüksek sıcaklığın" kaydedildiği ay oldu. Temmuz 2023’te küresel ortalama hava sıcaklığının, 16.63 santigrat derece ile bir önceki en sıcak ay olan Temmuz 2019'daki sıcaklığı 0,3 santigrat derece daha aştığı belirtildi. Güney Avrupa da dahil olmak üzere Kuzey Yarım Küre'nin birçok bölgesinde sıcak hava dalgaları yaşandığı, birkaç Güney Amerika ülkesinde ve Antarktika'nın büyük bir bölümünde de ortalamanın çok üzerinde sıcaklıklar kaydedildiği vurgulandı. “Gezegen için korkunç sonuçları var” Copernicus İklim Değişikliği Servisi Direktör Yardımcısı Samantha Burgess konuya ilişkin açıklamasında, “Temmuz ayında küresel hava sıcaklıklarının ve küresel okyanus yüzeyi sıcaklıklarının tüm zamanların rekorlarını kırdığına tanık olduk. Bu kayıtların hem insanlar hem de giderek daha sık ve yoğun şekilde aşırı hava olaylarına maruz kalan gezegen için korkunç sonuçları var. 2023 şu anda, son yılların ortalamanın 0,43 santigrat derece üzerinde. Bugüne kadarki en sıcak üçüncü yıl. Temmuz ayındaki ortalama küresel sıcaklık, sanayileşme öncesi seviyelerin 1,5 santigrat derece üzerinde” ifadelerini kullandı. Sera gazı emisyonlarının azaltılması gerektiğini vurgulayan Burgess, “Bu durum, bu kayıtların arkasındaki ana etken olan küresel sera gazı emisyonlarını azaltmak için iddialı çabaların aciliyetini gösteriyor” dedi. Kaynak: İHA

Bedelli askerliğe nasıl başvurulur? Haber

Bedelli askerliğe nasıl başvurulur?

Ulaş Girgin Türkiye’de birçok genç erkek iş veya başka sebepler ile bedelli askerliği tercih ediyor. Bedelli askerlik 1 ay sürüyor. Askerlik süresi yol ve sevk durumlarına bağlı olarak birkaç gün kısalabiliyor. 4 gün yol izni olan kişi için askerlik süresi 26 gün oluyor. Yol izninin süresi kişinin askerlik yapacağı ile olan uzaklığına göre belirleniyor. Peki bedelli askerliğin başvuru aşaması nasıl gerçekleştirilir, hangi sıra ile hangi işlemler yapılmalı? Bedelli askerlikten yararlanma şartları Askere gidecek olan kişi ilk olarak sağlık açısından askerlik yapmaya elverişli olup askerlik çağına girmiş olmalıdır. Bedelli askerlikten yararlanabilmek için kişinin askerlik çağına girilen tarihten itibaren yoklama kaçağı olmaması gerekmektedir. Kişi, bedelli askerliğe müracaat edilen tarihten itibaren iki ay içinde bedelli askerlik ücretini peşin olarak ödemelidir. Bedelli askerliğe nasıl başvurulur? Bedelli askerliği tercih edecek kişinin ilk olarak tecilini bozması gerekmektedir. Kişinin E-Devlet veya kendisine en yakın Askerlik Şubesi aracılıyla askerlik başvurusunu yapması gerekir. E-devlet üzerinden Askerliğim kısmına giriş yaparak yoklama başvuru seçeneğine tıklanıp kişisel bilgiler eksiksiz olarak girilmelidir. Yoklama başvurusu işleminin tamamlanmasının ardından kişinin askerliğe elverişli olduğuna dair sağlık raporu alması gerekmektedir. Bu rapor kayıtlı olunan sağlık ocağındaki aile hekiminin muayenesi ile alınmaktadır. Ödeme işlemi hangi bankalardan yapılabilir? Yoklamaya esas sağlık muayenesi sorunsuz olarak tamamlanıp sistem tarafından onaylanmasının ardından E-Devlet üzerinden Askerlik Hizmet Tercihi işlemleri gerçekleştirilmelidir. Bu işlemde askere gitmek istenilen ay tercihleri sıralanmaktadır. Tüm aşamalar eksiksiz şekilde tamamlandığında askerlik ücretini ödeme işlemi gerçekleştirilmelidir. Askerlik ücreti peşin olarak, Vakıfbank, Ziraat Bankası, Halkbank, Vakıf Katılım Bankası, Ziraat Katılım Bankası, Emlak Katılım Bankası, defterdarlıklar veya malmüdürlüklerine T.C. Kimlik Numarası beyan ederek yatırılmalıdır. Ödeme işleminin sorunsuz şekilde hallolmasının ardından başvuru tamamlanacaktır. Bir süre sonra E-Devlet Askerliğim bölümünün durumunuz kısmında “Sınıflandırmanız bekleniyor” yazısı görünecektir. Sınıflandırmanız yapıldığında ise askerlik hizmetinin gerçekleştirileceği şehir ve gideceği dönem belirlenmiş olacaktır. Tercihe bağlı olarak bir dilekçe ile itiraz edilip askerliğe gidilecek dönem değiştirilebilir.    Askerlik görevine başlamadan önce Başvuru işleminin ardından e-devlet üzerindeki sevk işlemleri sekmesi ile veya askerlik şubesinden sevk tarihi ile ilgili süreç takip edilebilir. Askerlik hizmetinin başlangıcından kısa bir süre önce, sistem onay verdiğinde sevk başvurusunda bulunulmalıdır. Sevk başvurusu gerçekleştiğinde işlem tamamlanacaktır.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.