SON DAKİKA
Hava Durumu

#nostalji

A Gazete - nostalji haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, nostalji haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Okulların başlamasıyla mazi gözümüzde canlandı Haber

Okulların başlamasıyla mazi gözümüzde canlandı

ASLI YEŞİLYURT 2023-2023 eğitim-öğretim yılı bugün itibariyle başladı. Kimileri çocuklarını, kimileri kardeşlerini kimileri ise yeğenlerini okula bıraktı. Bu anlar yaşanırken herkesin aklına kendi öğrencilik yılları geldi. Özellikle 90’lar 2000’lerde öğrenci olanların özlemle baktığı, keşke hala bulunsa diye söz ettiği ürünleri sizinle beraber hatırlayalım. SİLGİLER Bu silgilere şimdi gülümseyerek baksak da o zamanlar bizi sinir ederdi. Kağıdı silmekten çok kirleten silgiler, bir süre sonra sadece üzerinde stres atabileceğimiz eşyalara dönüştü. KIRMIZI KALEMLER Her kalem kutuda bulunan, sıradan sıraya dolaşan ve tüm kızların ilk ruju olan kırmızı kalemler, konu başlıklarımızı renklendirdi. Bir dönem tek renkli kalemimiz kırmızı kalem iken daha sonradan bunun bir tarafı mavi olanı da kalem kutularımızı süsledi. ASANSÖRLÜ KALEMLER Normal kalemlerden bir zaman sonra asansörlü kalemler piyasaya çıktı ve onlara sahip olmak çok havalı hale geldi. İLK DÖVME 90’ların çocuklarının ilk dövmesi bu kalpli baskılardı. Özellikle kızlarda çeşit çeşit bulunurdu. PLASTİK FASULYELER Sayı saymayı öğrenmemiz için kullanılan bu fasulyeler de bir zaman sonra oyun aracı olurdu. Ders dışında bu fasulye ve çubukları oyun oynamak için kullanmayan yoktur. ETİKETLER Sevdiğimiz kahramanlarla süslenen defter kitap etiketlerini heyecanla alırdık ve kullanırdık. ABAKÜS 90’lı yıllarda matematik öğrendiği abaküsler, ders dışında da oyun aracı olarak kullanılırdı. OKUMA FİŞLERİ 90’lı yılların çocuklarının okumayı öğrendiği bu fişlerden eser yok şimdi.

Eski zamanlar denildiğinde akla ilk gelen TV programları Haber

Eski zamanlar denildiğinde akla ilk gelen TV programları

ASLI YEŞİLYURT 90’lı ve 2000’li yıllarda gerek çocuk olun gerek yetişkin, hepimizin merakla beklediği bazı programlar vardı. İşte aklımıza geldiğinde gülümseyerek veya üzüntüyle hatırladığımız bu programlar, dönemin gündemine damgasını vurur ve günümüzü, akşamımızı doldururdu. Eski zamanları özlemişken bu özlemimizi gidermeye yardımcı olacak TV programlarını sizin için listeledik. ACUN FİRARDA 1999 yılında Acun Ilıcalı tarafından yapılmış gezi ve eğlence programı olan Acun Firarda, bizi bambaşka diyarlara götürdü. HUGO VE TOLGA ABİ 1993-2008 yılları arasında yayınlanan çocuk programı Hugo ve Tolga Abi, interaktif programları ilk gördüğümüz programlardan biri oldu ve her çocuk bu programa bağlanmak için yarıştı. TELEVOLE 1994-2005 yılları arasında Melih Gümüşbıçak tarafından sunulan program, önceleri futbol ve magazin ağırlıklıyken daha sonrasında sadece magazin programı haline geldi. İNCE İNCE YASEMİNCE Yasemin Yalçın'ın hazırlayıp sunduğu ve kılıktan kılığa girdiği program, şu dönemde bile izlediğimizde bizi güldürmeye devam ediyor. SABAH ŞEKERLERİ Eğlenceli kliplerin ekranlara geldiği programda izleyicilerden gelen fakslar da okunuyor, interaktif bir program olarak ekranlara geliyordu. GERÇEK KESİT 1993-2006 yılları arasında gerilim-korku türünde yayınlanan tv serisi, geçmişte yaşanmış ve günümüzde yaşanabilecek olayları ekranlara getirdi. ŞAHANE PAZAR Haftaya başlamadan önceki son eğlencemiz olan Şahane Pazar, pazar banyosu sonrası sıcacık evimizde harika vakit geçirmemizi sağlıyordu. HUYSUZ VİRJİN Seyfi Dursunoğlu'nun can verdiği Huysuz Virjin, keskin zekasıyla keyifli vakitler yaşattı. ADAM OLACAK ÇOCUK Şarkılarıyla bizi eğlendiren, 7'den 70'e herkesin hayran olduğu Barış Manço, çocukların hayalini yaşamasına imkan sunuyordu. ZAGA 1995-2005 yılları arasında yayınlanan, sunuculuğunu ise Okan Bayülgen'in üstlendiği talk show programı, bazen eğlenceli bazen de düşündürücü anlarla ekranlarımızı renklendirdi. OLACAK O KADAR Giriş jeneriği ve müziğiyle aklımızdan silinmeyen program, 24 yıl aralıksız devam etti ve göndermeleriyle döneme damgasını vurdu. ÇARKIFELEK Tarık Tarcan ve Yasemin Koşal ile başlayarak Mehmet Ali Erbil'in sunumuyla uzun yıllar devam eden program, ilerleyen zamanlarda da sık sık tekrar etti. BİRİ BİZİ GÖZETLİYOR (BBG) Reyting rekorları kıran, evde geçen programların atası konumunda olan BBG, tartışmaları, konukları ve aşklarıyla seyir zevki yaşatıyordu. TEKSOY GÖREVDE 2 Haziran 1994'te başlayarak 12 yıl süren program, yurt içinde veya yurt dışında ilginç mekanları ve sıra dışı kişileri ekranlarımıza getirdi. VAHŞİ BATI SERİLERİ Pazar günlerinin vazgeçilmezlerinden biri de vahşi batı filmleriydi. KOCA KAFALAR Ana Haber Bülteni'nden sonra ekranlara gelen Koca Kafalar, kötü haberlerin ardından bizi gülümsetmeyi başarıyordu. FİLM GİBİ (SİNAN ÇETİN) Sunuculuğunu ve yapmcılığını Sinan Çetin'in üstlendiği Film Gibi programı, bizi bazen ağlattı bazen sevindirdi.

Milyonluk araba tutkusu şaşırttı Haber

Milyonluk araba tutkusu şaşırttı

Antalya’da yaşayan 49 yaşındaki müzik öğretmeni Gökhan Heparslan, 20 yıldır model arabaları biriktiriyor. 600 parçadan oluşan bu tutkusunun onu dünyanın sıkıntılarından uzaklaştırdığını aktaran Heparslan’ın koleksiyonun değeri ise yaklaşık 1 milyon lirayı buluyor. Heparslan, aynı zamanda ilkokuldan bu yana çaldığı nostaljik klavyeleri de biriktiriyor. Model araba tutkusunun nasıl başladığını anlatan müzik öğretmeni Gökhan Heparslan, “Benim çocukluk yaşlarımda oynadığım oyuncak arabalarımı bulmam ve onları bir vitrine dizmemle başladı her şey. Sergileme şekli hoşuma gitti ve biriktirmeye başladım. Daha sonra 20 yılı aşkın süredir biriktirerek sayıyı artırmaya devam ettim. Her şeyden daha önemlisi bu metal arabalar sayesinde çok sayıda dostluklar edindik. Bunlar çok çok daha kıymetli geliyor bana. Bununla ilgili Türkiye çapında buluşmalar yaptık. Bu dostluk olayı gerçekten de bu metal arabaların bize sağladığı çok güzel bir avantaj oluşturmuş durumda” dedi. Koleksiyonunun toplam değeri 1 milyon lira Koleksiyonunun toplam değerinin 1 milyon lira olduğunu vurgulayan Heparslan, “Bu oda eski parayla 1 trilyonu geçkin. Artık oda yetmeyecek gibi duruyor. Yani böyle bu odaya sığmaz hale geldiği için artık farklı bir mekanda yapmam gerekiyor. Müze tadında bir sergileme konusu olursa ilerleyen zamanlarda çok daha şık olur diye düşünüyorum. Herkesle paylaşmış oluruz bu şekilde” şeklinde konuştu. “Dünyanın dertlerinden uzaklaştırıyor” Öğretmenlik yaptığı okulda zaman zaman öğrencilerinin de kendisini örnek alarak koleksiyonerlik yolunda ilerlediklerini dile getiren Heparslan, “Bir şeylerle uğraşmak, oyalanmak bunlar çok önemli. Yani o zaman yaşadığınızı hissediyorsunuz. Rutin ve mecbur olduğunuz şeyler yerine bunlarla uğraşmak, bunların tozunu almak, temizliğini yapmak insanı o kadar rahatlatıyor ki, dünyanın bir takım dertlerinden uzaklaştırıyor, sizi alıp götürüyor. Böyle bir rahatlamadan sonra tekrar rutin yaşantınıza çok daha rahat dönebiliyorsunuz, deşarj oluyorsunuz” ifadelerini kullandı. İstediği parçalara yurt dışı alışverişi ve diğer koleksiyonerlerle takas yoluyla ulaştığını belirten Heparslan, önemli olanın seriyi tamamlamak olduğunu ve bunun için çaba gösterilmesi gerektiğini aktardı. “Hayallerinizi yaşıyorsunuz” Toplam 600 parçayı bulan bir koleksiyonu olduğunu vurgulayan Heparslan, “Bunların hepsinde bir anınız var. Yani gerçeğini alıp binememişsiniz, mesela Renault 12 sizin bir akrabanızın bir arabasıydı belki. Bu şekilde olunca, onu en azından burada yakından izlemek, sergilemek keyif veriyor ve gerçekten de hepsi de çocuklarımız gibi. Hayallerinizi yaşıyorsunuz. Hatta takasa gönderdiğimiz modelin halini hatırını sorarız. Modelime iyi bak, temizliyor musun, nerede sergiliyorsun? diyoruz. Fotoğrafını çekip gönderir. ‘Abi burada sergiliyorum’ der. Yani böyle aramızda bir takım paylaşımlar da oluyor” dedi. Nostaljik klavyeler de koleksiyonun bir parçası Model araba koleksiyonunun yanında nostaljik klavyeler de biriktirmeye başladığını belirten Heparslan, bunun ise 1994 yılında Ankara Devlet Tiyatroları için “Savaş Baba” isimli oyuna müzik yaptığı orgu bulmasıyla başladığını anlattı. Heparslan, “Hayatım boyunca çaldığım tüm klavyeleri toplamaya başladım. O klavyeleri gördüğünüzde aynı model araçlardaki gibi o yaşadığınız anlar o zamanlar aklınıza geliyor. Hedefim, ilkokuldan başlayıp şu yaşa kadar kullandığım bütün klavyeleri yıl yıl seri olarak dizmek. Fakat tabii ki 90'lı yılları konuştuğumuz için yani kondisyonu düzgün cihazlar bulmak benim için çok önemli. Yani üstünde benim cihazlarımda tek çizik bulamazsınız. Kondisyonun böyle olması da çok kıymetli. Onun için zor oluyor. Yani her zaman takip etmek zorundasınız. Bu seriyi tamamlayınca da bunu sergilemeyi düşünüyorum” dedi. “20 yılı 1 günde toplayamazsınız” Bunca yıllık emeğinin zarar görmesine ilişkin kaygıları sorulduğunda ise hepsinin sigortalı olduğunu aktaran Heparslan, “Allah göstermesin tabii öyle bir şey olduğunda üzülürsünüz. Bunlar yıllar yılı toplanmış, harcanmış emekler. Yani sizin cebinizde para olabilir ama 20 yılda toplanan bu şeyi 1 günde bir araya getiremezsiniz. Tekrar bir 20 yıl gerektirir. Onun için hani maddiyattan da ziyade manevi kaygı oluyor” şeklinde konuştu. Kaynak:İHA

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.