SON DAKİKA
Hava Durumu

#Nasa

A Gazete - Nasa haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Nasa haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Bennu'dan örnek alıp Dünya'ya döndü Haber

Bennu'dan örnek alıp Dünya'ya döndü

NASA'nın Osiris-Rex kapsülü, Bennu adlı asteroitten topladığı örnekler ile başarılı şekilde Dünya’ya döndü. NASA’nın 2016'da Bennu adlı asteroitten örnek toplamak için fırlattığı Osiris-Rex kapsülü, görevini başarıyla tamamladı. Bennu’dan yaklaşık 250 gram kaya ve toz örneği toplamayı başaran Osiris-Rex, Dünya atmosferine girmesinin ardından ABD’nin Utah eyaletinde Savunma Bakanlığına ait Utah Test ve Eğitim Sahası olarak bilinen çöl bölgesine paraşütle başarılı bir iniş gerçekleştirdi. Uzmanlar, Dünya'ya yakın olan karbon bakımından zengin asteroitin, güneş sisteminin en eski tarihine ait bir zaman kapsülü görevi gördüğünü ifade etti. Örnekler uluslararası bir grup tarafında da incelenecek NASA’nın bir asteroitten örnek toplamaya yönelik ilk görevinin başarıyla tamamlanmasının ardından toplana örneklerin 4’te 1’i incelemeleri için dünya çapındaki 38 kurumdan ve 200'den fazla kişiden oluşan bir gruba verilecek. Bennu’nun Dünya’ya çarpacağı öne sürülmüştü Osiris-Rex ekibindeki bilim insanları 2021’de, Bennu’nun muhtemelen Dünya'nın yörüngesine sürüklenebileceğini ve Eylül 2182'ye kadar gezegene çarpabileceğini öne sürmüştü. Söz konusu iddianın gerçekleşme ihtimali ise yüzde 0,037 olarak hesaplanmıştı. Osiris-Rex’in yeni görevi Apophis olabilir Osiris-Rex, 2016 fırlatılmasının ardından 2018’de Bennu’ya ulaşmış, 20 Ekim 2020’de örnek toplamıştı. Osiris-Rex, 10 Mayıs 2021’de ise Dünya’ya geri dönüş yolcuğuna başlamıştı. Osiris-Rex’in görevini başarıyla tamamlamasının ardından Dünya'ya yakın bir başka asteroit olan Apophis'i keşfetmek üzere yola çıkması bekleniyor. Kaynak: İHA

Kadın gücünü konu alan 7 film Haber

Kadın gücünü konu alan 7 film

ASLI YEŞİLYURT Sinema, sadece eğlence aracı olarak değil, karakterleriyle de bizlere ilham olan, hayatımızın akışını ve yönünü değiştirmekte etkili olan bir sanattır. Bazı karakterler o kadar etkilidir ki bizde derin bir iz bırakır. Son dönemlerde ise eskisinden daha fazla gördüğümüz güçlü kadın karakterler, dönemimizde büyük yankı uyandırarak isimlerinden sıklıkla bahsettiriyor. Geçmişte kadınların güçlü gösterildiği filmler bir devrim niteliği taşıyan taşıdı. Şimdi ise daha sık güçlü kadın imajı görüyoruz ancak bu karakterler tek ve yegane olmasa da etki bırakmakta hala başarısını koruyor. İşte kadın gücünü bize en iyi şekilde yansıtan 7 film… Wonder Woman (2017) Gal Gadot'un canlandırdığı Diana Prince, erkek karakterlerin hakim olduğu süper kahraman dünyasına kadın gücünü en iyi şekilde gösteriyor. Duyguların Rengi / The Help (2011) Emma Stone’un başrolde olduğu film, gizli bir yazı projesi etrafında toplanan 3 farklı kadının dostluğunu izleyiciye aktarıyor. Açlık Oyunları Serisi / The Hunger Games (2012-2015) Jennifer Lawrence'ın canlandırdığı Katniss Everdeen karakteri, hayatta kalmak ve içinde bulunduğu acımasız sistemi yok etmek için mücadele veren bir karakter olarak izleyicileri büyülüyor. Tatlı Bela / Erin Brockovich (2000) Julia Roberts, gerçek bir hikayeye dayanan bu filmde insana insan gibi davranılmasının doğru olduğunu düşünen bir kahraman olan Eric Brockovich’i canlandırıyor. Kill Bill Serisi (2003, 2004) Uma Thurman’ın oynadığı The Bride karakteri, döneme damgasını vurmuş ve herkes Bride olmak istemişti. İntikam peşinde olan bu güçlü kadın izleyicileri oldukça etkiledi. Küçük Kadınlar / Little Women (2019) Greta Gerwig'in yönettiği film, iç savaş sonrası Amerika’da yaşamlarını sürdüren dört kız kardeşin hikayesini konu alıyor. Film oldukça güçlü kadın karakterlerle dolu. Gizli Sayılar / Hidden Figures (2017) NASA'da çalışan üç siyahi kadını konu alan film, tarihsel bir başarı hikayesini aktarıyor.

NASA Başkanından şok edecek UFO açıklaması Haber

NASA Başkanından şok edecek UFO açıklaması

ABD Havacılık ve Uzay Ajansı (NASA), ABD’nin başkenti Washington DC’de düzenlediği panel ile daha önce Tanımlanamayan Uçan Nesne (UFO) olarak bilinen Tanımlanamayan Hava Fenomeni’ne (UAP) dair yeni bir rapor açıkladı. Panelde, NASA Başkanı Bill Nelson, NASA Bilim Direktörü Nicola Fox, NASA Bilim Departmanı Araştırmaları Yönetici Yardımcısı Dan Evans, Simons Vakfı Kurucusu ve UAP'leri inceleyen NASA ekibinin başkanı David Spergel yer aldı. Raporda, NASA’nın uzay keşifleriyle ilgili tamamen şeffaf olduğu ve yalnızca bilimsel verilere dayanan bilgilere paylaşacağı belirtilirken, şu ana kadar bilimsel olarak açıklanabilmiş herhangi “gizemli bir gök cismi” olmadığı açıklandı. Nelson yaptığı açılış konuşmasında, "Geçmişte ve günümüzde yaşam belirtileri arıyoruz. Ve her şeyin ne şekilde var olduğunu araştırmak ve sormak DNA'mızda var" dedi. Nelson panelde yaptığı ayrı bir açıklamada ise, ‘’Henüz ne kadar büyük olduğunu bile kavrayamadığımız evrende başka bir yaşam formu olduğuna inanıyor muyum diye bana sorarsanız, kişisel cevabım ‘evet’ olacaktır. Ancak bilim adamlarımızla bunun matematiksel ihtimalini konuştuğumuzda, milyarlarca yıl galaksi ve milyarlarca yıldız hesapları arasında kayboluyoruz" ifadelerinde bulundu. VARSAYIMLARI BİLİMDEN AYIRMAK İÇİN BURADAYIZ Bir basın mensubunun geçtiğimiz günlerde Meksika hükümetinin yayınladığı ve bir uzaylıya ait olduğu iddia edilen mumya görüntüleriyle alakalı sorduğu soruya cevap veren Nelson, “Bugün burada varsayımları ve komploları, bilimden ayırmak için buradayız ve bunu bilimsel verilerle yapabiliriz. Söz konusu videoyu ben de sizler gibi sosyal medyadan izledim ve elimizde görüntüler dışında herhangi bir veri yok" dedi. Nelson ayrıca, NASA'nın, uzay ajansının konuyla ilgili çalışmalarını denetleyecek ve UAP'ler konusunda federal kurumlar arasında bir iletişim aracı olarak hizmet verecek bir UAP Araştırma Direktörü işe alacağını duyurdu. Fox ise yaptığı açıklamada, UAP araştırmalarını “gezegenimizin en büyük gizemlerinden biri” olarak tanımlarken, bu zamana kadar ki yapılan araştırmalardaki temel sorunun “veri yetersizliği” olduğunu ifade etti. YAPAY ZEKA HAMLESİ Yeni araştırma teknolojilerinin gündemde olduğunu belirten Fox, yakın gelecekte NASA’nın uzayda bulunan ve Dünya üzerinde araştırma yapan gözlem araçlarına UAP gözlem amaçlı sensör yerleştirilmesi üzerinde çalışma yapıldığını belirtti. Fox ayrıca, NASA’nın uzay ve UAP çalışmaları üzerinde “yapay zekadan” en verimli şekilde yararlanmaya çalıştığını ifade etti. KAYNAK:İHA

SpaceX'in Falcon-9 roketi uzayla buluştu Haber

SpaceX'in Falcon-9 roketi uzayla buluştu

Amerikan Ulusal Havacılık ve Uzay Dairesi (NASA) ile uzay taşımacılığı şirketi SpaceX'in 4 astronotu Uluslararası Uzay İstasyonu’na (ISS) göndermeyi hedefleyen "Crew-7" görevi resmen başladı. NASA astronotu Jasmin Moghbeli, Avrupa Uzay Ajansı (ESA) astronotu Andreas Mogensen, Japonya Uzay Araştırma Ajansı (JAXA) astronotu Satoshi Furukawa ve Roscosmos kozmonotu Konstantin Borisov'u ISS'e ulaştıracak Dragon uzay aracını taşıyan Falcon-9 roketi yerel saat ile 03.27'de ABD'nin Florida eyaletindeki Kennedy Uzay Merkezi'nden başarılı bir şekilde fırlatıldı. Fırlatmanın ardından Falcon-9 roketinin yeniden kullanılabilirlik özelliğine sahip ilk aşama güçlendiricisinin Cape Canaveral Uzay Kuvvetleri İstasyonu'ndaki İniş Bölgesi 1'e (LZ-1) ineceği açıklandı. Dragon uzay aracının ise Falcon-9 roketinden ayrılarak yaklaşık 24 saat sürecek yörünge yolculuğuna devam edeceği bildirildi. 190 gün sürecek görev boyunca Crew-7 ekibinin ISS'te 80'in üzerinde bilimsel çalışma ve deney gerçekleştirmesi bekleniyor. ERTELENME NEDENİ AÇIKLANMADI Dün gerçekleştirilmesi beklenen fırlatma bugüne ertelenmiş, kararın nedeni hakkında detaylı bilgi paylaşılmamıştı. SpaceX'ten yapılan açıklamada, ertelemenin "ekibe gerekli analizleri tamamlamak için ek zaman sağlayacağı" belirtilmişti. NASA da ertelemenin astronotlara "gerekli güvenlik prosedürlerini yeniden teyit etmek için ek zaman tanıyacağını açıklamıştı. Kaynak:İHA

NASA'da UFO toplantısı Haber

NASA'da UFO toplantısı

ABD Ulusal Havacılık ve Uzay Ajansı (NASA), yaklaşık yedi aydır yürüttüğü Tanımlanamayan Uçan Nesne (UFO) ve Tanımlanamayan Hava Fenomeni (UAP) ile ilgili ilk kez halka açık basın toplantısı düzenledi. Dört saatten fazla süren toplantıda, NASA tarafından Haziran 2022'de araştırmalara başlayan ve gökyüzünde, su altında veya uzayda tanımlanamayan nesneleri veya olayları kapsayan yeni bir terim olan UAP’ler ile ilgili verileri inceleyen eski bir astronot olan Scott Kelly’nin liderliğindeki 16 kişilik özel ekip, “uçak veya doğal afet olmayan hava olayları” başlıklı araştırmalar ile ilgili kamuoyunu bilgilendirdi. "Bunların çok ilfinç manevralar yaptığını görüyoruz" Toplantıda, ABD Savunma Bakanlığı tarafından geçtiğimiz sene İHA tarafından kaydedilen ve binaların üzerinde hızla hareket eden metalik bir küreyi gösteren bir görüntü paylaşılarak, nesnenin henüz ne olduğunun tespit edilemediği belirtildi. Tüm Alanlarda Anomali Çözüm Ofisi (AARO) Yöneticisi Sean Kirkpatrick, söz konusu metal objelerin tüm dünyada görüldüğünü aktararak, "Bunların çok ilginç manevralar yaptığını görüyoruz" ifadelerini kullandı. Kirkpatrick, söz konusu nesnelerin havadaki varlık güvenliğine görünür bir tehdit oluşturmadığını belirterek, ancak daha fazla veriye ihtiyaç olduğunu açıkladı. Dünya genelinde 800'ün üzerinde UAP rapor edildi Araştırma ekibi, dünya genelinde 800’ün üzerinde UAP’nin resmi kaydının yer aldığı belirtirken, bunlardan yalnızca yüzde 2 ile yüzde 5 oranındakilerin “muhtemel anormal” kategorisinde olduğunu aktardı. UAP gözlemlerinde bu yılın başlarında ABD üzerinde bir Çin balonunun tespit edilmesinin ardından "önemli bir artışın" gerçekleştiğine dikkat çekildi. “Henüz Dünya'nın ötesinde yaşam bulamadık ama bakıyoruz” NASA'nın herhangi bir uzaylı veya dünya dışı yaşamla karşılaşıp karşılaşmadığına dair gelen soruya cevap veren Spergel, "Artık dışarıda pek çok gezegen olduğunu biliyoruz, bu nedenle yaşam için pek çok potansiyel ortam var. Henüz Dünya'nın ötesinde yaşam bulamadık ama bakıyoruz" dedi. Kaynak: İHA

Uzayın görünmeyen tehlikeleri: Kara delikler Haber

Uzayın görünmeyen tehlikeleri: Kara delikler

Ezgi ÖZDAŞ Geçtiğimiz yıllarda ilk kara delik fotoğrafının yayımlanmasının ardından kara delikler ile ilgili araştırmalar da arttı. Evrendeki gözümüz Hubble Uzay Teleskobu ise kara delikleri en sıkı araştıran birimlerden biri… NASA, Hubble Uzay Teleskobu aracılığıyla keşfedilen, uzayda çok hızlı hareket eden ve 20 milyon güneş ağırlığında olduğu tespit edilen yeni bir kara delik açıkladı. ‘Görünmez Canavar’ lakabı takılan bu yeni kara delik, tesadüfen keşfedildi. Dünya’dan Ay’a 14 dakikada gidebilecek hızlara ulaştığı belirtilen kara delik, süper kütleli sınıfına alındı. ‘Görünmez Canavar’ı farklı kılan bir özellik de daha önce hiç tespit edilmeyen bir ‘iz’… 200 bin ışık yılı uzunluğunda çapı Samanyolu Galaksimizin iki katı çapı olan yeni doğmuş yıldızların oluşturduğu bir iz bırakan kara delik, bu yönüyle de ilkler arasına girdi. KARA DELİK NEDİR? Çekim alanı sayesinde hiçbir maddesel oluşumun veya ışınımın kendisinden kaçamayacağı derecede güçlü, kütlesi açısından devasa boyutlarda olan bir gök cismi olan kara delikler belirli nicelikteki maddelerin bir noktada toplanması ile oluşur. Dışarıya ışık yaymamaları sayesinde ‘kara’ tanımlaması yapılmıştır. Üç boyutlu olmadıkları ve sıfır hacimli oldukları kabul edilen bu gök cisimlerinin içerisinde zamanın yavaş aktığı veya akmadığına dair tahminler vardır.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.