SON DAKİKA
Hava Durumu

#cilt

A Gazete - cilt haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, cilt haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Soğuk havalarda derinize dikkat Haber

Soğuk havalarda derinize dikkat

Yaz aylarına göre kışın cildimizle ilgili daha çok sıkıntı yaşıyor ve tedavi için daha çok ürüne başvurulduğunu ifade eden Medicana Bursa Hastanesi Dermatoloji Uzmanı Dr. Ümit Bostancı, kış aylarında soğuk hava ve rüzgârın derinin kuruluğunu artırması, güneş ışınlarının azalması sonucu artan melankolik ruh hâli ve buna bağlı stresi ortaya çıkarabileceğini belirterek şöyle konuştu; "Kışın genellikle, deri kuruluğu ve ciltte yaygın kaşıntı, yağlı egzama, sedef hastalığı, tahriş egzaması, kurdeşen ve pernio sorunlarıyla karşılaşılabilir. Sonbahar aylarında havaların soğumasıyla beraber daha çok orta yaş ve üzeri kişilerde kollarda, bacaklarda, karın çevresi ve sırt bölgesinde deri kuruluğunda artış ve geceleri artan şiddetli kaşıntı başlar. Deri kuruluğu giderilmediği sürece verilen kaşıntı kesici ilâçlar pek işe yaramaz. Deri kuruluğunu gidermenin tek yolu kuruyan bölgeleri kremlerle düzenli olarak nemlendirmektir. Sıcak suyla banyo yapılmamalı, cilt fazla keselenmemeli ve banyodan sonra bütün vücut mutlaka kremlerle nemlendirilmelidir. Saçlı deri, yüz, dış kulak yolu, kulak arkası gibi bölgeleri tutan, ilgili bölgelerde kızarıklık, kabuklanma, kaşıntı yapabilen bir egzama türüdür. Kış aylarında soğuk hava etkisi, güneş ışınlarının azalması ve artan stres ile beraber belirgin alevlenmeler görülebilir. Soğuk rüzgârdan korunmalı, dermatologlar tarafından önerilen fazla yağlı olmayan nemlendiriciler ve tedavi kremleri düzenli kullanılmalıdır." Sedef hastalığı ömür boyu devam eden süreğen bir deri hastalığı olduğunu belirten Bostancı, "Vücudumuzun herhangi bir bölgesinde veya çok yaygın şekilde kuraklık ve üzerinde kabuklanmalarla seyreder. Yaz aylarında yoğun güneş ışınlarının etkisiyle iyileşme eğiliminde olan hastalık kış aylarında azalan güneş ışınları, artan stres seviyesi, yine artan üst solunum yolu enfeksiyonları sebebiyle alevlenmeler ve artışlar gösterebilir. Kış aylarında güneşli havalarda güneş ışınlarından mümkün olduğunca faydalanmak gerekir. Stres seviyesini azaltmak için açık güneşli havada yürüyüş, spor yapmak faydalı olacaktır. Hastalık belirtilerinin arttığı durumlarda bir dermatolog tarafından muayene edilmekte fayda vardır. Havaların soğumasıyla beraber hem soğuk rüzgârlı hava, hem soğuk sular elde tahriş egzamasını tetikleyebilir. Ellerde kuruluk, kaşıntı, kızarıklık, çatlama gibi belirtiler ortaya çıkar. Eller soğuk hava ve sudan korunmalı, soğuk suyla eller yıkanmamalı, bulaşık yıkarken pamuk astarlı eldiven takılarak deterjan ve soğuk sudan korunmalıdır. Su temasından sonra mutlaka ellere nemlendirici kremler uygulanmalıdır. Elleri yıkarken gliserinli sabunlar veya sabun içermeyen yıkama jelleri veya köpükler kullanılabilir" diye konuştu. Soğuğa bağlı kurdeşen özellikle soğuk su, soğuk hava, buz gibi maddelerle temas sonucu deride ortaya çıkan kaşıntılı kızarıklar ve kabarıklıklar ile seyrettiğini ifade eden Bostancı, "Tedavide soğuktan korunma ve bazı alerji ilaçları kullanılır. Kış aylarında soğuğa maruz kalma sonucu el, ayak, burun, kulak kepçesi gibi uç bölgelerde kaşıntılı, ağrılı kızarıklık kabarıklıklar görülür. Bilhassa kış boyunca devam eder. Kış aylarında soğuk havalarda eller, ayaklar, burun ve kulaklar soğuktan çok iyi korunmalıdır. Tedavi için mutlaka bir dermatologla temasa geçilmelidir" dedi. Kaynak: İHA

8 yaşındaki kız 6 yıldır evden çıkmadı Haber

8 yaşındaki kız 6 yıldır evden çıkmadı

Gaziantep'te cilt kanseri hastalığıyla mücadele eden 8 yaşındaki Cemile Bozkurt, gün ışığı ve güneşin hastalığını daha da tetiklemesi nedeniyle 6 yıldır gün yüzü göremiyor. Yıllardır evden çıkamayan, vaktinin çoğunu karanlık odada geçiren ve okula da gidemeyen küçük Cemile ile anne-babası, hastalığa çare bulunmasını istiyor. Gaziantep'in Şahinbey ilçesinde yaşayan Serdal-Zehra Bozkurt çiftinin 8 yaşındaki kızları Cemile Bozkurt, 6 yıldır cilt kanseri hastalığıyla mücadele ediyor. İlk belirtileri 2 yaşında başlayan ve bir yıl önce yapılan son tetkiklerde cilt kanseri teşhisi konulan Cemil Bozkurt, hastalığı nedeniyle 6 yıldır neredeyse hiç gün yüzü göremiyor. Evden çıkamıyor, okula gidemiyor, gününü karanlık odada geçiriyor Hastalığının gün ışığı ve güneşte daha da artarak vücudunu yaralar kaplaması nedeniyle yıllardır evden çıkamayan, okula gidemeyen ve gündüzleri vaktini karanlık odada geçiren küçük Cemile tedavi olmak istiyor. Kızlarının gözlerinin önünde eriyip gittiğini belirten anne Zehra ve baba Serdal Bozkurt ise ülke genelinde ilgili doktorlara seslenerek kızlarının hastalığına çare bulunmasına istiyor. "Kızım gün ışığından etkilenmesin diye evdeki bir odamızı karanlık oda yaptık" Kızının 2 yaşından beri bu hastalığın pençesinde olduğunu ifade eden ve yıllardır tedavisinin bulunamadığını vurgulayan baba Serdal Bozkurt, “Kızıma hastalığı yüzünden bırak güneşi, gün ışığı dahil yasak. Kızım gün ışığından etkilenmesin diye evdeki bir odamızı karanlık oda yaptık. Gündüz dışarı çıkamıyor, gece bazen dışarı çıkarıyorum ve biraz gezdirmeye çalışıyorum ama artık havalar da soğuk. Biz, kızıma bir tedavi istiyoruz. Bu hastalıktan anlayan bir insan istiyoruz. Başka bir şey değil. Kızımın iyi olmasını istiyorum. Günden güne eriyip gidiyor” dedi. "Çocuğum her gün canlı canlı gözümüzün önünde eriyip gidiyor" Kızının gözlerinin önünde eriyip gittiğini ve söyleyen ve çare bulamadıkların ifade eden anne Zehra Bozkurt, "Çocuğum her gün canlı canlı gözümüzün önünde eriyip gidiyor. Hastalığı adım adım vücudunu tüketiyor. Yetkililerden kızıma bir çare, bir derman bulmasını istiyoruz. Kızımın hastalığına çare bulup yanıma getirin demeleri bile yeter bize. Artık yaraları vücudunu yemeye başladı. Burun kalmadı, göz kalmadı. Yani şu derdimize bir çare istiyoruz. Başka bir şey istediğimiz yok" ifadelerini kullandı. "Ben neden okula gidemiyorum, güneş neden bana düşman oldu, burnumu istiyorum" Kızının diğer kardeşleri gibi okula gitmek istediğini ve vücudundaki yaralar nedeniyle çok acı çektiğini de ifade eden anne Zehra Bozkurt, "Yani kızım sürekli bana 'Okula gitmek istiyorum, burnumu istiyorum. Ablalarım okula gidiyor, ben de gitmek istiyorum. Niye güneş bana böyle düşman oldu? Neden lambalar kapalı? Niye telefona bakamıyorum? Niye televizyona bakamıyorum? Ben de çocuğum anne' diyor. Yani yapacak bir şey yoktur. Allah'tan tek dileğimiz bir şifa, bir derman. Başka bir şey yok yani. Kızımın derdine çare olacak bir insan varsa çıksın elini ayağını öpeceğim" şeklinde konuştu. "Canım iyileşmek istiyor" Hastalığı nedeniyle yıllardır dışarı çıkamadığını ve iyileşmek istediğin söyleyen 8 yaşındaki Cemile Bozkurt ise, “Sekiz yaşındayım. Okula gidemiyorum. Sürekli evdeyim. Tek başıma canım sıkılıyor. Herkes okula gidiyor, ben evde kalıyorum. Canım iyileşmek istiyor. İyileşip okula gitmek istiyorum. Ben de dışarıda, güneşli havalarda oynamak istiyorum herkes gibi. O yüzden beni iyileştirecek doktor istiyorum. Sonrasında iyileşip okula gitmek istiyorum ve ben de doktor olup bütün böyle hastaları iyileştirmek istiyorum” ifadelerine yer verdi. Kaynak: İHA

Stres cildimize ne yapıyor? Haber

Stres cildimize ne yapıyor?

ASLI YEŞİLYURT Günlük hayatın içerisinde yaşadığımız stres zihinsel olmanın dışında fiziksel olarak da etki bırakıyor. Stresin yan etkileri cildimizde kendini ciddi bir şekilde gösteriyor. Peki stres cildimizi ne yapıyor? İşte cevaplar; CİLT HASTALIKLARI Stresin artması vücutta daha fazla kortizol ve adrenalin hormonu salgılanmasına neden olur. Bu durum da akne, sedef hastalığı, kurdeşen, gül hastalığı gibi pek çok cilt hastalığına yol açabilir. SAÇ DÖKÜLMESİ Stresin en bilinen etkisi de saç dökülmesidir. Saçlarda yağlanma, kuruluk oluşabilir ve buna bağlı olarak da saçlar incelir ve dökülmeye başlar. Stres, bazı insanlarda saçkıran hastalığına da neden olmaktadır. HIZLI YAŞLANMA Stresin en çok yansıdığı yüzümüzde hızlı yaşlanma belirtileri görülür. Stresin neden olduğu üzgün, mutsuz ruh hali sizi daha yaşlı gösterir. Aynı şekilde stresten kaynaklı uyku problemleri de cildinizi yorgun ve solgun göstermektedir. Bu durum gözaltı morlukları ve şişlikleri meydana getireceği için sizi olduğunuzdan daha yaşlı gösterecektir. TIRNAKLARA ETKİSİ Stresin tırnaklara etkisi ise yavaş uzama, çizgi oluşumu, kırılma ve soyulma olarak görülür. AŞIRI YAĞLANMA Stresli dönemde ciltte artan kortizol hormonu, yağ bezelerini de etkileyerek onların daha fazla yağ sentezi yapmasına neden olur. Böylece cilt daha fazla yağlanır ve gözenekler tıkanır. Bu durum da akneyi beraberinde getirir. FAZLA KURULUK Stres, hormonal dalgalanmaya neden olduğu için normalden fazla bir şekilde su kaybı yaşanmasına da yol açıyor. Eğer stresli dönemde yeterli su tüketmiyorsanız, yaşadığınız sıvı kaybı ise cildinizde normalden fazla bir kuruluk görülür. Hormonal etkile ciltteki hyaluronik asit sentezini azaltarak ciltteki kuruluğu artırır ve pul pul dökülmeler meydana gelebilir.

Dikkat iyileşmeyen yaralar deri kanseri belirtisi olabilir Haber

Dikkat iyileşmeyen yaralar deri kanseri belirtisi olabilir

Prof. Dr. Fatih Doğan, deri kanserlerinin tedavisi için erken teşhis çok önemlidir geciktirildiğinde hastaya yapılan cerrahi işlemlerin büyüklüğü artmakta ya da hastalık nedeniyle ciddi problemler yaşanmaktadır” diye konuştu. Her yaş grubunda görülebilir Deri kanserleri güneşin biriken etkisi ile en sık ileri yaştaki insanların yüz, el ve kol gibi vücudun güneş gören bölgelerinde görülür. Ama aynı zamanda malign melanom ismindeki türü her yaş grubunda ve vücudun herhangi bir yerinde görülebildiğini söyleyen Medicana Ataşehir Hastanesi Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Fatih Doğan, “Deri kanserinin sık görülen tipleri için genelde deride 6 aydan daha uzun süredir iyileşmeyen yaraların varlığında şüphe duyulmalıdır. İleri yaştaki hastalarda deride oluşan kahverengi-siyah ya da pembe renkli, ara ara kanayan ya da iyileşme dokusu gibi görünen, genelde ağrısız, bazen kabarık bazen deri seviyesinde iyileşmeyen yaralar deri kanseri olabilir. Ne kadar küçük olursa olsun iyileşmeyen yaralar için doktor kontrolü şarttır. Deri kanserinin en sık görülen türü Bazal hücreli kanserler bulunduğu yerde agresif davranarak harabiyete yol açarken diğer sık görülen tipleri komşu lenf bezlerini tutarak ya da kan yoluyla vücuda yayılabilirler” dedi. Benlerin değişimi en önemli uyarıcı Prof. Dr. Fatih Doğan şöyle devam etti; “Malign Melanom tipi ise vücudun herhangi bir yerinde, genelde alacalı renkleri olan, çevresi düzensiz, kenarları kabarık, büyüklüğü 6-8 mm’den büyük olan ve değişim gösteren lezyonlardan gelişebilir. Bu deri tümörü sağlam deride oluşan yeni renkli benler şeklinde gelişebildiği gibi bazen doğuştan olan benlerden de gelişebilir. Vücuttaki benlerin değişim göstermesi (büyümesi, renginin değişmesi ya da ara ara kanaması) en önemli uyarıcı işaretlerdendir. Bu şekillerde değişim gösteren ve uzun süredir iyileşmeyen yaralar geciktirilmeden hekim kontrolünden geçirilmelidir.” Erken teşhis ile tam tedavi sağlanabilir Deri kanserlerinin en sık görülen 3 tipinde de güneşin deri hücrelerine verdiği zararın deri kanseri gelişimine sebep olabildiği düşünülmektedir diye belirten Prof. Dr. Fatih Doğan, “Bazal hücreli kanserler, güneşin zararlı etkisiyle bire bir ilişkilidir. Son yıllarda bazal hücreli deri kanseri gelişimi sıklığı artış göstermektedir. Bundan ozon tabakasının incelmesi ile güneşin UV ışınlarına daha fazla maruz kalma sorumlu tutulmaktadır. İyileşmeyen yanık yaraları, sürekli akıntı olan fistül uçları, tütün kullanımı, enfiye kullanımı, maraş otu kullanımı, iyonize radyasyona maruz kalma, bazı deri hastalıkları bu tip kanser gelişimini artırabilir ” dedi. Prof. Dr. Fatih Doğan risk taşıyan kişileri şöyle sıraladı;  Açık tenli kişiler, kolay çillenenler, çok sayıda beni olanlar, benlerin boyut ve şeklinde değişiklik olanlar, ailesinde deri kanseri bulunanlar deri kanserleri açısından daha çok risk taşımaktadırlar. Deri kanserleri tedavi edilebilir mi? Deri kanserlerinin tedavi edilebilir kanserler olduğunu belirten Prof. Dr. Doğan, “Özellikle erken teşhis deri kanserlerinde tam tedavi sağlar. Ne yazık ki tedavisi geciktirilen tümörlerde tümörün yayılım hızı ve büyüme hızı katlanarak artmaktadır. Buda tedavi olanağını zorlaştırabilmektedir. Vücudumuzda oluşan her türlü yara önemsenmeli ve görünüşünde değişiklik olan, kanayan ve iyileşmeyen yaralar doktor kontrolünden geçirilmelidir. Bu şekilde deri kanserleri erken tespit edilebilir. Erken tespit edilen deri kanserleri tam olarak tedavi edilebilir. Deri kanserlerinin tedavi şekilleri kanserin tipine göre değişiklik gösterebilir. Ancak tüm deri tümörlerinin tedavisinde cerrahi yöntemler altın standart yöntemlerdir. Özellikle melanoma olmayan deri kanserlerinde tümörsüz cerrahi sınırdan yaranın tamamen alınması ve bölgenin temizlenmesi tedavi için yeterlidir. Ancak bazen yaygın tümörü olan hastalarda, cerrahi tedavinin mümkün olmadığı vakalarda kemoterapi ilaçları ve/veya radyoterapi verilmesi gerekebilir” dedi. Kaynak: İHA

Cilt lekeleri ciddi boyuta gelebilir Haber

Cilt lekeleri ciddi boyuta gelebilir

Özel Medicana Bursa Hastanesi Dermatoloji Uzmanı Dr. Gülbiye Güler, eğer lekeler çocukluk çağından itibaren varsa bunların çil olduğunu belirterek, "Kışın belli belirsiz olup baharla beraber renkleri koyulaşır. En sık yüz bölgesinde görülür. Sarışın ve kızıl saç yapısına sahip olanlarda görülür. Genetik özelliğe sahiptir. Melasma ise yetişkinlerde ve daha çok kadınlarda görülür, sebebi tam olarak bilinmemektedir. Yüzde yerleşir, alında, yanaklarda, üst dudakta ve burun sırtında görülür. Koyu tenli kişilerde, gebelikte, hormon ilacı alanlarda, demir eksikliği anemisi olanlarda görülme oranı daha yüksektir. Kuvvetli ışık yayan lambaların olduğu yerde çalışanlarda, bilgisayar karşısında çalışan ve uzun süre vakit geçirenlerde de olabilmekte. Lentigo ise 40 yaş üzeri yetişkinlerde görülen güneş lekelerine denir. Çilden daha büyüktürler, birkaç milimden birkaç santime kadar büyüklükte olabilirler. Keskin sınırlı olmaları ve daha koyu kahve renkli olmaları özelliğidir. Halk arasında yaşlılık lekesi de denmektedir. Bunlar her mevsimde kalıcıdır. Yaz aylarında renkleri biraz koyulaşabilir. Lentigo açık tenli insanların el sırtlarında, ön kollarda yüzde omuz ve sırtlarında olur. Uzun süre araç kullananlarda güneş alan tarafta daha bariz olur. Açık havada çalışan ve çok güneşlenen kişilerde yoğun olarak görülebilmekte" şeklinde konuştu. "Mutlaka bir uzmana başvurun" Güneş lekeleri dışında yaz aylarında benlerde sayıca artış olup renklerinde de koyulaşma olduğunu belirten Güler, "Cilt kanserlerinin de asıl sebebi UV ışınları olduğu için vücutta yeni oluşan ani büyüyen düzensiz rengi olan benlerimiz olursa mutlaka bir uzman hekime gösterilmelidir. Tedavi pigmentin derinliğine ve lekenin tipine göre farklı tedaviler uygulanabilir. Tedavi için güneşin olmadığı kış mevsimi tercih edilmelidir. Yeni oluşan lekeler kolay ve çabuk açılırken uzun süreli olan güneş lekeleri inatçı olabilmektedir. Tedavide renk açıcı kremler, kimyasal ve enzimatik peelingler, PRP, mezoterapi, dermapen ve çeşitli lazer yöntemleri uygulanabilir" dedi. Güneşten nasıl korunulur Dermatoloji Uzmanı Dr. Gülbiye Güler, güneşten korunmaya çocukluktan itibaren başlanılması gerektiğini ifade ederek, "Güneş ışınlarının yoğun olduğu saat 11.00 ile 16.00 arasında güneşlenmemelidir. Güneşe çıkılacağı zaman geniş kenarlı şapka, gözlük ve uzun kollu beyaz renkli keten kıyafetler giyilmelidir. Açık bölgelerinize cilt tipine uygun UV A-B'ye karşı 50 faktör güneş kremleri uygulanmalıdır. Bunlar 3-4 saatte bir yenilenmeli, dışarı çıkılmadan 20-30 dakika önce evde uygulanmalıdır. Güneş lekeleri tedaviden sonra dikkat edilmezse hızlı bir şekilde tekrar oluşabilmektedir" diye konuştu. Kaynak:İHA

Sıcak havalarda cildiniz için bunlara dikkat edin Haber

Sıcak havalarda cildiniz için bunlara dikkat edin

ASLI YEŞİLYURT Cildimiz de yaz ve kış aylarında etkili olan hava sıcaklıklarına göre değişiklik gösterir. Yaz aylarına göre daha canlı ve nemli olan cildimizin çok daha yağlı ve parlamaya meyilli bir hal alır. Özellikle yaz aylarında cilde direkt nüfuz eden güneş ışınları cildi tahriş de etmektedir. İşte bu durumlara maruz kalmamak için dikkat edilmesi gereken noktalar… GÜNEŞ KREMİNİ UNUTMAYIN Yaz aylarında kullanmanız gereken en önemli ürün güneş kremleridir. Sadece tatilde değil, günlük hayatınızda da güneş kremi kullanmalısınız. Güneş kremini makyaj öncesi uygulayacağınız bir rutin olarak belirleyin. Kremi 2 saatte bir yenilemeyi de unutmayın. TOZ ÜRÜNLERDEN UZAK DURUN Sıcak havalarda toz makyaj ürünleri daha fazla terlemeye neden olur. Bunun yerine hafif ve krem yapıda ürünler tercih edilmelidir. SERİN DUŞ ALIN Gün boyu güneş altında kaldıysanız serin bir duş almalısınız. Bu serin duş size iyi geleceği gibi cildinize de yararı olacaktır. FERAHLATICI ÜRÜNLER KULLANIN Cildin gün içerisinde nemini kaybetmemesi için ferahlatıcı yüz spreyleri kullanılabilir. Bunu satın alacağınız gibi evde kendiniz de yapabilirsiniz. Boş bir sprey şişesine gül suyu ve birkaç damla nane yağı ekleyin. HAFİF NEMLENDİRİCİ TERCİH EDİN Yaz aylarında sıcaklığın etkisiyle cildiniz yağlı bir yapıya dönüş yapar. Ciltte halihazırda yağ üretiminin fazla olduğu bu mevsimde yine de cildinizi nemlendirmeniz gerekmektedir. Ancak cildinizi nemlendirirken cildin yağ durumunu dengelemek için yağsız ve hafif ürünler tercih etmelisiniz.

Ayva çekirdeği jeli nasıl yapılır, nasıl kullanılır? Ayva çekirdeği jelinin faydaları nelerdir? Haber

Ayva çekirdeği jeli nasıl yapılır, nasıl kullanılır? Ayva çekirdeği jelinin faydaları nelerdir?

Ayva Çekirdeği Jeli Nasıl Yapılır? ● Cilt üzerinde birçok olumlu etkisi bulunan ayva çekirdeği jelini evde kolay bir şekilde yapmak mümkündür. ● Kış mevsiminde kolay bir şekilde bulabileceğiniz ayvalar ile cildiniz de harika bir etki oluşturacak jel yapabilirsiniz. ● 2 kilo kadar ayvayı güzelce keserek içlerinde bulunan çekirdekleri ayıklamanız gerekecektir. ● Ayıkladığınız ayva çekirdeklerini yaklaşık yarım su bardağı ılık suyun içerisine koyarak 2 gece boyunca içinde bekletmeniz gerekecektir. ● Ilık suyun içerisinde bekleyen ayva çekirdekleri jöle kıvamına gelene kadar arada bir karıştırınız. ● Yapmanız gereken farklı bir işlem bulunmamaktadır.  yva çekirdeği jeli hazırlamak oldukça kolay bir işlemdir. ● Suyun içinde bekleyen ayva çekirdekleri jöle kıvamına geldikten sonra kullanıma hazır demektir. Ayva Çekirdeği Jeli Nasıl Kullanılır? ● Ayva çekirdeği jelini hazırladıktan sonra vücudunuzun çeşitli bölgelerinde kolaylıkla kullanabilirsiniz. ● Ayva çekirdeği jeli kullanılarak hem bakım kürleri oluşturmak hem de grip ve nezle gibi hastalıklardan korunmak mümkündür. ● Öncelikli olarak ayva çekirdeği jelini hangi amaç için kullanacağınıza karar vermeniz gerekmektedir. ● Ayva çekirdeği jelinin en yaygın kullanım alanlarından birisi de ciltte bulunan lekelerin giderilmesini sağlamaktır. ● Öncelikli olarak ciltte bulunan lekeli bölgelerin üzerine hazırlamış olduğunuz ayva çekirdeği jelini sürünüz. ● Sürdükten sonra en az 20 dakika boyunca cildiniz de bekletiniz.  ● Sonrasında ise ılık su kullanarak ve yumuşak hareketler ile cildinizi güzelce yıkayarak temizleyiniz. ● Aynı zamanda sakinleştirici bir etkiye sahip olan ayva çekirdeği jelini kullanarak sakinleştirici bir kür olarak bilinen çayı yaparak da tüketilebilirsiniz. ● Aynı zamanda zencefil ve limon ile tüketildiği takdir de ayva çekirdeği jelinin soğuk algınlığına karşı da koruyucu bir etkisi vardır. Ayva Çekirdeği Jelinin Faydaları Nelerdir? ● Vücutta birçok olumlu etkisi bulunmakta olan ayva çekirdeği jelini cildiniz de hemen hemen her bölgeye uygulamanız mümkündür.  ● Ciltte bulunan lekelerin giderilmesi için ayva çekirdeği jeli oldukça yaygın olarak kullanılmaktadır. ● Cildi sıkılaştırıcı ve toparlayıcı bir etkiye sahiptir. Ancak bu etkinin ortaya çıkması için ayva çekirdeği jelinin düzenli olarak kullanılması gerekmektedir. ● Kış aylarında oldukça fazla rastlanılan soğuk algınlığını önleyici etkiye sahiptir. Aynı zamanda da grip ve soğuk algınlığına da iyi gelen bir etkiye sahip olduğu bilinmektedir. ● Çay olarak tüketildiği takdirde ise öksürüğü azaltıcı bir etkiye sahiptir. Üstelik düzenli olarak kullanıldığında ise öksürüğü tamamen kesme ihtimali de son derece yüksektir.  İshali hem engelleyici hem de tedavi edici bir etkiye sahip olan ayva çekirdeği jeli tamamen doğal bir ürün olduğu için çocuklarda da rahatlıkla kullanılabilmektedir. ● Aynı zamanda ayva çekirdeği jelinin insanlar üzerinde oldukça sakinleştirici bir etkiye sahip olduğu da bilinmektedir. Çay olarak tüketildiği takdirde sakinleştirici etkisinden faydalanabilirsiniz. Ayva Çekirdeği Jeli Ciltte Ne Kadar Durabilir? ● Ciltteki lekeleri geçirme etkisiyle bilinen ayva çekirdeği jeli aynı zamanda cilt için birçok olumlu etkiye de sahiptir. ● Cildinize sürdüğünüz jelin gerginleştirici etkisi bulunduğu için cildiniz de en fazla 20 dakika durması önerilmektedir. ● Ancak sürdüğünüz jelin etkisini gösterebilmesi için en az 10-15 dakika cildiniz de kalması gerekmektedir. Ayva Çekirdeği Jelinin Bir Zararı Var mıdır? ● Ayva çekirdeği jeli tamamen doğal bir üründür ve hiçbir kimyasal madde içermemektedir. Bu yüzden de bilinen bir zararı bulunmamaktadır.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.