SON DAKİKA
Hava Durumu

#Cevdet Yılmaz

A Gazete - Cevdet Yılmaz haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Cevdet Yılmaz haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Cumhurbaşkanı Yardımcısı'ndan 'işsizlik' mesajı Haber

Cumhurbaşkanı Yardımcısı'ndan 'işsizlik' mesajı

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, “İnsani Gelişme Endeksinde ilk 20 ülke arasına girmeyi, ailenin güçlendirilmesini, gelir dağılımında adaleti sağlamayı, çalışma çağındaki her bireyin üretkenliğinden faydalanarak işsizlik oranını yüzde 5’in altına düşürmeyi hedefliyoruz” dedi. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda 2024-2028 dönemini kapsayan 12. Kalkınma Planı'nı anlattı. Yılmaz, vizyonlarının dünyadaki başlıca bilim, teknoloji, üretim, ticaret, kültür ve sanat merkezlerinden biri olarak insanlığa katkı sunan, milli ve manevi değerlerini koruyarak bölgesinin ve dünyanın barış, huzur ve refahı için küresel gelişmelere yön veren etkili, güçlü, müreffeh bir Türkiye olduğunu söyleyerek, “Bu vizyona ulaşma yolunda 2053 hedeflerimizi belirlemiş bulunmaktayız. Bu kapsamda; üst gelir grubu ülkelerinden biri olarak dünyanın 10 büyük ekonomisi ve satın alma gücü paritesine göre ilk beş ekonomisi arasında yer almayı hedefliyoruz. İmalat sanayiinin milli gelirdeki payını yüzde 30’un üzerine çıkarmayı, küresel mal ticaretinden yüzde 2’nin üzerinde pay almayı, yüksek teknolojili ürünlerin imalat sanayii ihracatından yüzde 17 pay almayı ve kalkınma önceliklerimize halel getirmeden net sıfır emisyon hedefine ulaşmayı öngörüyoruz. İnsani Gelişme Endeksinde ilk 20 ülke arasına girmeyi, ailenin güçlendirilmesini, gelir dağılımında adaleti sağlamayı, çalışma çağındaki her bireyin üretkenliğinden faydalanarak işsizlik oranını yüzde 5’in altına düşürmeyi hedefliyoruz. Bunun yanı sıra, dünyanın en değerli 100 markası arasında en az beş markamızın yer almasını, en az beş üniversitemiz dünyanın ilk 100 üniversitesi arasında olmasını, ülkemizin Küresel Yenilik Endeksinde ilk 10 ülkeden biri olmasını ve Ar-Ge harcamalarının milli gelirdeki payının yüzde 4 düzeyine çıkmasını öngörüyoruz. Ayrıca, İstanbul’un bilim, teknoloji, kültür, sanat, turizm, ticaret ve finansta küresel bir merkez olmasını, ülkemizin turizm gelirlerinde dünyada ilk üç ülkeden biri ve sağlık turizminde dünyanın merkezi konumunda olmasını da hedeflemekteyiz” dedi. "2019-2023 döneminde yıllık ortalama yüzde 2,5 oranında büyüyen dünya ekonomisinin 2023 yılında yüzde 3 oranında büyümesi öngörülmektedir" Yılmaz, dünya ekonomisinin son yıllarda yaşanan sağlık krizinin süregelen etkileri, küresel ticarette izlenen korumacılık eğilimleriyle belirginleşen ayrışma ve kutuplaşmalar, jeopolitik gerilimler, savaşlar, iklim değişikliği ve doğal afetler gibi olağanüstü koşullar altında sınandığını belirterek, “2020 yılında yaşanan ciddi daralmaya rağmen, 2019-2023 döneminde yıllık ortalama yüzde 2,5 oranında büyüyen dünya ekonomisinin 2023 yılında yüzde 3 oranında büyümesi öngörülmektedir. 2019-2023 döneminde yıllık ortalama yüzde 1,4 oranında büyüyen gelişmiş ekonomiler ve yüzde 3,3 oranında büyüyen yükselen piyasalar ve gelişmekte olan ekonomilerin 2023 yılında sırasıyla, yüzde 1,5 ve yüzde 4 oranında büyümeleri beklenmektedir. Salgın sonrası dönemde toparlanma eğilimine giren ve baz etkisiyle 2021 yılında yüzde 10,9, 2022 yılında ise yüzde 5,1 artan dünya ticaret hacminin 2023 yılında yüzde 0,8 artması öngörülmektedir” şeklinde konuştu. Yılmaz, açıklamasına şöyle devam etti: “12. Kalkınma Planı genel çerçevesinde, hukukun üstünlüğünü, demokrasiyi, temel hak ve hürriyetleri güçlendirmek, iyi yönetişim anlayışını kurumsallaştırmak, beşeri ve sosyal yapımızı geliştirmek, afete dirençli yaşam alanları, akıllı ve sürdürülebilir şehirler oluşturmak, ekonomide istikrar ve sürdürülebilirliği sağlamak, her alanda yeşil ve dijital dönüşüm odaklı rekabetçiliği tesis etmek, ihracata dayalı nitelikli büyümeyi sağlamak, enerji ve gıda arz güvenliğini tesis etmek ve uluslararası işbirlikleri ile stratejik ortaklıkları güçlendirmek konularında somut adımlar atılacaktır. 12. Kalkınma Planı, 'istikrarlı büyüme, güçlü ekonomi', 'yeşil ve dijital dönüşümle rekabetçi üretim', 'nitelikli insan, güçlü aile, sağlıklı toplum', 'afetlere dirençli yaşam alanları, sürdürülebilir çevre' ve 'adaleti esas alan demokratik iyi yönetişim' olmak üzere beş ana eksenden oluşmaktadır.” "2023 yılında hedeflediğimiz büyüme artışıyla Satın Alma Gücü Paritesine göre kişi başına gelirimizin yaklaşık 41 bin dolar seviyesine çıkmasını bekliyoruz" Yılmaz, Türkiye’nin gelişmiş ülkelere yakınsama sürecini hızla devam ettirdiğini kaydederek, “2002 yılında 9 bin 279 dolar olan Satın Alma Gücü Paritesine göre kişi başı gelirimiz 2022 yılında 37 bin 445 dolara kadar yükselmiş, AB ortalamasına yakınsama oranı 2002 yılındaki yüzde 38,3 seviyesinden 2022 yılında yüzde 69’a kadar yükselmiştir. 2023 yılında hedeflediğimiz büyüme artışıyla Satın Alma Gücü Paritesine göre kişi başına gelirimizin yaklaşık 41 bin dolar seviyesine çıkmasını bekliyoruz. 2022 yılı itibarıyla Satın Alma Gücü Paritesi cinsinden GSYH büyüklüğü Türkiye’nin üne göre dünyanın en büyük 11’inci ekonomisi olarak konumlanan Türkiye ekonomisi yaklaşık 906 milyar dolar cari GSYH büyüklüğü ile dünyada 19’uncu sırada yer almakta, 2023 yılında ise IMF tahminlerine göre 17’nci sıraya yükselmesi beklenmektedir. Bu çerçevede, Plan döneminde büyüme oranının yıllık ortalama yüzde 5 oranında gerçekleşmesi ve dönem sonunda kişi başına gelirin 17 bin 554 dolara ulaşması hedeflenmektedir” diye konuştu. Dış ticareti ele alan Yılmaz, “Gümrük Birliğinin güncellenmesine yönelik Avrupa Birliği kurumları ve üye ülkeler nezdinde çalışmalara devam edilecektir. Plan döneminde uygulamaya konulacak politika ve tedbirlerle ihracatın 375,4 milyar dolara, ithalatın ise 481,4 milyar dolara ulaşması ve turizmde hedeflenen gelir artışıyla cari işlemler açığının milli gelire oranının dönem sonunda yüzde 0,2 olarak gerçekleşmesi öngörülmektedir” ifadelerini kullandı. "İşsizlik oranının dönem sonunda yüzde 7,5’e gerilemesi hedeflenmektedir” 2024-2028 yılları döneminde işgücüne katılım oranının genişleyeceğini söyleyen Yılmaz, “Dönüşen işgücü piyasasının ihtiyaçlarına yönelik olarak nitelikli ve odaklı eğitimin yaygınlaştırılması ile beceri uyumu artırılacaktır. Plan dönemi boyunca işgücüne katılım oranlarındaki artışa rağmen 5 milyon ilave istihdam sağlanarak işsizlik oranının dönem sonunda yüzde 7,5’e gerilemesi hedeflenmektedir” şeklinde konuştu. Maliye politikasının enflasyona paralel şekilde uygulanacağına dikkat çeken Yılmaz, “Harcama programları gözden geçirilerek rasyonelleştirilmeye devam edilecek, vergi tahsilatında etkinlik artırılacak, vergi adaletini güçlendirici ve vergi tabanını genişletici reformlar yapılacaktır. Kamu maliyesi, para politikasıyla uyumu da gözetilerek fiyat istikrarının sağlanması, yeşil ve dijital dönüşümü yakalayan sürdürülebilir kalkınma ve büyüme ortamının tesisi, cari işlemler açığının kontrol altında tutulması ve gelir dağılımında adaletin sağlanmasında etkin bir araç olarak kullanılmaya devam edilecektir. Bu çerçevede; Plan dönemi sonunda, GSYH’a oranla, 2023 yılında yüzde 6,4 olarak öngördüğümüz kamu kesimi borçlanma gereğinin yüzde 1,8’e, 2023’te yüzde 6,4 olarak öngördüğümüz merkezi yönetim bütçe açığının ise yüzde 2’ye gerileyeceği öngörülmektedir” diye konuştu. "İş ve yatırım ortamının iyileştirilmesi ve rekabetçiliğin artırılmasını hedeflemekteyiz” Küresel tedarik zincirlerindeki değişimlerin ve büyük pazarlara yakınlık büyüme hedeflerine ulaşmada sanayi politikalarının önemini arttırdığının altını çizen Yılmaz, “İmalat sanayiinin pozitif dışsallıkları hem kendi alt sektörlerinde hem de hizmet ve inşaat sektörlerinde üretim ve istihdam oluşturmaya ve cari işlemler açığının azaltılmasına katkı sunmaktadır. Bu kapsamda, öncelikli sektör olarak belirlenen; kimya, ilaç ve tıbbi cihaz, elektronik, makine, elektrikli teçhizat, otomotiv ve raylı sistem araçları sektörlerinde aktif sanayi politikaları yürüteceğiz. Plan dönemi boyunca başta öncelikli sektörler olmak üzere sanayide teknoloji, yenilikçilik, ürün kalitesi, verimlilik ve ihracat kapasitesi artışı, endüstriyel kapasitenin dönüştürülmesi, iş ve yatırım ortamının iyileştirilmesi ve rekabetçiliğin artırılmasını hedeflemekteyiz” diye konuştu. Teknoloji verimliliği ve kullanımının fazla olduğu, toplumun dengeli beslenmesini sağlayacak tarım sektörünün hedeflendiğini belirten Yılmaz, “Tarımsal altyapının güçlendirilmesi amacıyla 750 bin hektar alan sulamaya açılacak ve böylece sulamaya açılan brüt tarımsal alan kümülatif olarak 7,85 milyon hektara ulaşacak, ekonomik olarak sulanabilecek alan miktarı olan 8,5 milyon hektarın yüzde 92,4’ü sulanabilecektir. Suyun tarımda etkin ve verimli kullanılması amacıyla mevcut sulama sistemlerinin modernizasyonu ve rehabilitasyonu yapılacak, suyun hacimsel olarak fiyatlandırılması çalışmaları yapılacak ve tasarruf edilen su ile ilave alanların sulamaya açılması sağlanacaktır” ifadelerini kullandı. e-ihracatın ihracat içindeki payının artırılacağını söyleyen Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, “E-ihracatın, ihracat içindeki payının 2022 yılındaki yüzde 0,86 seviyesinden yüzde 10’a çıkarılması hedeflenmektedir. Bu kapsamda, Türkiye e-ihracat platformu ve e-İhracat Konsorsiyumları hayata geçirilecek, şirketlerin, pazaryerlerinin ve perakende e-ticaret sitelerinin yurt dışında satış yapabilmeleri desteklenecek, e-ihracat gümrük işlemleri sadeleştirilecek, e-ticaret hacminin düşük olduğu illerin e-ticarete katılım oranı artırılacaktır. Ticaret hizmetlerinde iş ve işlemlerin etkin biçimde yapılabilmesi ancak tüketici haklarının gözetildiği ve korunduğu bir ortamla mümkündür. Bunun için tüketici hakem heyetleri 81 il merkezinde olacak şekilde yeniden yapılandırılacaktır “şeklinde konuştu. "Akkuyu Nükleer Güç Santrali bütün üniteleri ile devreye alınacak ve ilave nükleer santral kurulumlarına yönelik çalışmalara devam edilecektir" “Akkuyu Nükleer Güç Santrali bütün üniteleri ile devreye alınacak ve ilave nükleer santral kurulumlarına yönelik çalışmalara devam edilecektir" ifadelerini kullanan Yılmaz, "Tuz Gölü Doğal Gaz Yeraltı Depolama Tesisinin kapasitesi artırılacak ve Sakarya Doğal Gaz Sahasından üretilecek doğal gazın ekonomiye kazandırılmasına yönelik faaliyetler sürdürülecektir. Madencilik alanında yerli kaynaklara yönelik arama, üretim ve Ar-Ge faaliyetleri artırılacaktır" dedi. Şehirlerin iklim değişikliği ve afetlere karşı direncin arttırılmasının sağlanacağını ifade eden Yılmaz, "Kahramanmaraş ve Hatay depremlerinden etkilenen şehirlerin, şehircilik geleneklerine uygun, iklim dostu ve afete dirençli şehircilik anlayışı ile yeniden inşası gerçekleştirilecek, tüm ülkede tek koordinat sistemine geçilerek kadastro modernizasyonu tamamlanacaktır. Kentleşme, nüfus artışı, yenileme ve afetten kaynaklanan konut ihtiyacının arz talep dengesi gözetilerek karşılanmasını temel bir politika olarak benimsiyoruz. Plan döneminde dar ve orta gelirlilere yönelik en az 375 bin sosyal konut üretimi hedeflenmektedir” diye konuştu. "Bütüncül bir afet yönetimi yaklaşımı benimsenmektedir" Kahramanmaraş ve Hatay depremlerinin Cumhuriyet tarihi boyunca etkisi en fazla olan depremler olarak kayda geçtiğini hatırlatan Yılmaz, “Bu depremler, can kaybı ve ekonomik kayıplar açısından büyük bir etki oluşturmuş, afetlere karşı dirençli toplumların oluşturulması ve zarar görebilirliklerin önlenmesi için alınması gereken afet risk azaltma tedbirlerinin önemini bir kez daha göstermiştir. Bu bilinçle, On İkinci Kalkınma Planında ana eksenlerden biri olarak ele aldığımız “Afetlere Dirençli Yaşam Alanları” kapsamında afet öncesi risk azaltma, afetlere hazırlıklı olma, afet anında etkin müdahale ile kayıp ve zararları en aza indirme, ve afet sonrasında iyileştirme ve daha sağlam bir şekilde yeniden inşa faaliyetlerini içeren bütüncül bir afet yönetimi yaklaşımı benimsenmektedir. Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de her yıl can kayıplarına ve büyük ekonomik zarara yola açan taşkınlarla mücadele amacıyla 903 adet ilave taşkın kontrol tesisi yapılacak ve toplam taşkın kontrol tesisi sayısı 11 bin 600 adete ulaşacaktır” ifadelerini kullandı. Kaynak: İHA

Asgari ücret ne kadar olacak? Cevdet Yılmaz'dan  flaş açıklamalar Haber

Asgari ücret ne kadar olacak? Cevdet Yılmaz'dan flaş açıklamalar

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, CNN TÜRK ekranlarında Gece Görüşü programında gündeme dair soruları yanıtladı. Yılmaz'ın açıklamaları şöyle: Makro ekonomik büyüklüklerimiz, güncellenecek. 3 yıllık ileriye dönük yeni tahminlerimiz, hedeflerimiz ortaya konacak. Yapısal referomlar da yer alacak. Eylül ayına kadar bu çalışmalarımızı tamamlamayı öngörüyoruz. Bu döküman öngörülebilirlik sağlayan bir döküman. Ekonominin düşmanı belirsizliktir. Bir seçim yaşadık, siyasi belirsizlik ortadan kalktı. Bu ekonomi için de çok kıymetli. 5 senelik bir perspektifimiz var. Şeffaf bir şekilde toplumun önüne konmuş olacak program. Aynı zamanda bir ortak akıl sonucu ortaya çıkacak. Biz Türkiye Yüzyılı'nın ilk kabinesiyiz ve bu yüzyılı 85 milyon ile birlikte inşa edeceğiz. İlgili tüm taraflarla istişare içinde olacağız. Bizim temel düsturumuz istişare. BİZİM DE TEMEL MESELEMİZ Dünyanın da bizim de temel meselemiz. Bir taraftan da dünyada resesyon riski var. Son 3 yıla baktığımızda reel tarafta çok güçlüyüz. Şimdi enflasyon ile topyekün mücadele zamanı. Bir tarafında işin para politikaları var. Bundan ibaret değil bir taraftan maliye politikası ile uyumlu olmalı. Sektörel politikalar da enflasyonu etkiliyor.  TARIM MODASI GEÇMEYECEK BİR SEKTÖR Denetimlerden tutun, tarımdaki verimliliğe varıncaya kadar çok sayıda başlık var. Tarım sektörü stratejik ve hiçbir zaman modası geçmeyecek bir sektördür. Kalkınma denince akla sanayi geliyor ancak tarım da çok çok önemli. Gıda konusuna büyük önem veriyoruz. Seçim beyannamemizde de çok önemli politikalar koyduk ortaya. Tarım Bakanımız Ekonomi koordinasyon ekibimizin bir üyesi. Kapsamlı bir şekilde değişik bakanlıkların da katkısıyla büyük önem atfedeceğiz. Gıda ve kiralarla ilgili adımlar atılacak. OLUMSUZ BEKLENTİLERİ KIRMAMIZ GEREKİYOR Enflasyonda beklenti yönetimi çok önemli. İnsanlar bazen fiyat artacak diye, şimdiden harekete geçme eğilimi gösteriyor. Bu olumsuz beklentileri kırmamız gerekiyor. Bu bir süreç, bir gecede olabilecek bir şey değil elbette. Aşama aşama mesafe alacağız. Dünyadaki gelişmeler de bize yardımcı olacak. Dünyada büyüme hızı düşüyor. Bu da talebi aşağı çekiyor. Bu da tabii fiyatları düşürüyor. Dünyada enerji başta olmak üzere fiyatlarda bir düşüş görüyoruz. Bununla birlikte içerideki tedbirlerle aşama aşama bir yere geleceğiz. ENFLASYONU AŞAĞI ÇEKECEĞİZ Orta vadeli programla göreceğiz. Belli bir süreç bu. Tek başına enflasyona baktığınızda diğer alanları kırar dökersiniz. Bütün bu dengeler içinde enflasyonu aşağı çekeceğiz. Çalışan kesimleri enflasyona ezdirmemek için gerekli tedbirleri alacağız. Satın alma güçlerinin korunması konusunda tedbirleri almaya devam edeceğiz.  ÖNEMLİ 2 SEÇİM YAŞADIK Çok önemli 2 seçim yaşadık Mayıs ayında. Parlamento ve Cumhurbaşkanlığı arasında bir uyum var. Eski sistem olsaydı bu kadar hızlı bir şekilde belirsizlik ortadan kalkmazdı. Bakanlık pazarlıkları, tartışmalar yaşanırdı. Yeni yönetim sisteminin burada faydasını yaşayarak gördük. Cumhurbaşkanımız seçilir seçilmez yeminini etti. Hemen akşamında da kabinesini açıkladı. Gece gündüz bu sistemin avantajlarını ile hızlı hareket etmenin avantajlarını değerlendireceğiz. ENFLASYONDA DÜŞÜŞ VAR Enflasyonda belli bir düşüş oldu. Zaten başlamış bir süreç. Önümüzdeki dönemde aşama aşama daha iyi noktalara gideceğiz. Ekonomik, sosyal dengeler ile. Tek bir noktaya baktığınızda yanıltıcı olabilir. Kalkınmakta olan güçlü bir ülkeyiz. Çok güçlü artılarımız var. Bir yandan da dünya zorlu bir dönemde. Rusya-Ukrayna savaşı var. Vatandaşımıza verdiğimiz sözleri sonuna kadar takip edeceğiz. KUR TAHMİNİ SÖZ KONUSU DEĞİL Kurun farklı etkileri var. Geçişkenliği var. Enflasyona yansıma söz konusu olabiliyor. Bir yandan rekabeti artırıp turizme katkı sağlayıp cari açığa olumlu yansıyabiliyor. Önemli olan kontrolenden çıkmaması. Bizim izlediğimiz serbest kur rejimi. Oluşan arz talepleri günlük değişimleri küçük küçük absorbe edebiliyorsunuz. Çok büyük hareketlenmeler olmaz, küçük küçük hareketlerle kendi dengesini bulur. Önemli olan temellerdir. Dövizin arzı ve talebidir bu. Bizim bir kur tahminimiz söz konusu değil. Spekülasyonlarla sadece mücadele ederiz. İhracatımızı artırdıkça, döviz kazandırıcı hamleler yaptıkça kur da düzene girecektir.  TASARRUF CAZİP HALE GETİRİLECEK Cari açığı aşağı çekerken, tasarruf oranlarını artırmak gerekiyor. Bizim amacımız tasarufları cazip hale getirerek yatırımlarını sürdürmek. Bizim tercihimiz gerek insana yatırım, gerek şehirlere yatırım yapmak. Ama bunu da sağlam kaynak ve tasarruflarla ortaya koymak. Yatırımları desteklemeye devam edeceğiz. Yatırım kalkınmanın özü temeli. Cumhurbaşkanımızın da dediği gibi yatırım, istihdam, üretim ihracat. Türkiye'nin klasik sorunu nedir? AK Parti'den de geri gidin. Bu yeni değil. Cari açık.  HER DÖNEMİN KENDİNE GÖRE ŞARTLARI VAR Çok zor şartlarda arkadaşlarımız görev yaptı. Pandemi ve pandemi sonrası dönemlerde özellikle. Dünyanın ve Türkiye'nin şartları dinamik. Büyümek kalkınmak istiyoruz. Burada bir farklılık yok. Ama her dönemin kendine göre şartları var. Bu konuda da gerekli güncelemeleri yaparsınız. Şartlar değiştikçe politikaların güncellenmesi kadar doğal bir şey yok. Genel çerçeve değişmez. Hedeflerde bir değişme söz konusu değil. AK Parti'nin başından beri izlediği budur. Belli değişmezler ve dinamik gerçekler. Keskin dönüşler olduğunu düşünmüyorum. Hep uçlarda bakıyoruz meseleye. Öyle değil. Bu doğal bir akış aslında.  ANİ GEÇİŞ YAPAMAZSINIZ İyi bir işlem gördü. Ama başından itibaren geçici bir düzenlemeydi. Ani bir bir şekilde çıkış olmalı mı? Olmamalı. Aşamalı geçiş olmalı yoksa finansal piyasalarda istikrarsızlığa yol açabilirsiniz. Şartlarını tartışmamız lazım. Ani bir şekilde duruş bu tür politikalarda doğru değil. Bir politikadan diğerine geçerken ani geçiş yapmazsınız. Bunu takip edersiniz. Kendi haline bıraktığınız zaman bir anda durmuyor. Bugün durdurdum dediğinizde bile vadesi doluncaya kadar bir takım hesaplar buradan faydalanmaya devam edecek. Yıl sonunda bitmeyebilir.  Kur korumalı mekanizmada aşamalı olarak hareket edeceğiz. TL cinsi tasarrufu cazip hale getirererek gerekli tedbirleri alarak hareket edeceğiz. GÜÇLÜ BANKACILIK SEKTÖRÜMÜZ VAR Kur ile ilgili endişe edilecek bir durum yok. Bizim çok güçlü bir bankacılık sektörümüz var. Türkiye dışa açık bir ekonomi. Ama bu kurun gündelik olarak hareket etmeyeceği anlamına gelmez. Burada önemli olan reel kur ile nominal kur. Enflasyon ile birlikte kurdaki hareket normaldir. Reel kur üzerinden bakmak daha önemli. Çok önemli bir hareketlilik olacağını düşünmüyorum. Yılın ikinci yarısında olumlu bir perspektife sahibiz cari açık olarak. Bir düşüş görüyoruz. Bunu politikalarımızla da destekleyeceğiz. Üretimi artırıcı politikalara destek vermeye devam edeceğiz. ASGARİ ÜCRET ZAMMI Geçen yıl ücretlerde maaşlarda düzenlemeler yaptık. Asgari ücrette 2 defa ayarlama yaptık. Yüzde 54 gibi oldukça yüksek bir artış yaptık. Temmuz'da önemli gündemimiz var. Asgari ücret görüşmeleri başladı. Alım gücünü korumak için 6 ayda bir müzakere yürütüyoruz. Ujmuyoruz ki Temmuz ayında 3'lü görüşmeler ortak anlayış ve uzlaşma ile sonuçlansın. Temmuz ayının başlarında bitecek ve asgari ücrette satın alma gücünü artıracak bir yaklaşım sergileyeceğiz. Memur maaşları ve emeklilere ilişkin çalışmalarda Meclis'e gitmesi gereken düzenleme ve artışlar olacak. Onlar da çalışılıyor. Geniş toplumsal kesimlerin satın alma gücünü korumaya yönelik adımları atacağız, herhangi bir tereddüt söz konusu değil. Enflasyona çalışanları ezdirmeyeceğiz. Yeni bir hadise değil. Sayın Cumhurbaşkanımızın başbakan olduğu günden bugüne ilkesi bu olmuştur. Temel yaklaşımımız budur. 3 tarafın müzakere ettiği bir süreç bir şey söylemek doğru olmaz. Biz her zaman çalışanlardan yana olmuşuzdur ama tabi iş verenlerin de kaygılarını dikkate almak zorundayız. Kayıt dışılığa yol açmamanız lazım. Ekonomideki gelişmeler mutlaka ortaya konacaktır. EN DÜŞÜK MAAŞ 22 BİN Biz bu düzenleme talebini Meclis'e arz edeceğiz. Gerisi Meclis'te. Meclisimiz Bayram'dan sonra da bir süre çalışacak ve yasal düzenlemelerin öncelikli olarak ele alınacağını düşüyorum. SON SÖZ MECLİS'İN Çalışma Bakanlığı çalışıyor. Kademeli bir yaklaşım içinde bakılacak meseleye. Zaten 7.500 TL maaşı olanlar bu güncellemeden yararlanamadı bununla ilgili çalışma yapılacak. Son söz Meclis'in. İŞVERENLERİN DE DENGELERİ VAR Asgari ücret adı üstünde asgari. Biz diyoruz ki bunun altında verme. Bu ücret verilmeli anlamında bir ücret değil bu. İş verenlerin de bir dengeleri var buna saygı duyuyoruz. Kimsenin elini tutmuyoruz gönül ister ki daha fazla versinler. Önümüzdeki süreçlerde ekonomimizdeki sağlıklı gelişim içinde işletmelerimiz daha fazla büyür ve bu paydan çalışanları da fayda görür diyoruz.  KAMUDA TASARRUF ARTICI HAMLELER Verimli çalıştığınızda tasarruf yapmış oluyorsunuz. Kaynakları doğru kullanmak budur. Yatırımın bir adı da tasarruftur. Daha fazla getirisi olan işleri öncelikli hale getirmektir. Bunlar kamuda tasarrufu artırıcı hamleler. Aynı kaynakla daha fazla üretimi nasıl sağlayabilirim mantığı ile bakabilmek. YENİ DÖNEMDE YATIRIMLAR Son 20 yılda büyük bir yatırım hamlesi başardı Türkiye. Altyapıdan yollara. Savunma sanayinde bir devrim yaşadık. Önümüzde katma değeri yüksek bir ekonomi oluşturma noktasında kritik alanlar ortaya çıkacaktır. Savunma sanayinde daha ileri hamleler göreceğiz. Togg'a benzer projeler göreceğiz. Enerji hamleleri de çok önemli. Yeni enerji teknolojileri önemli bir alan olarak önümüzde. Sağlık sektörü de yine öyle. Bilişim kritik. Milyar dolarlık şirketler kuruldu Türkiye'de son dönemde. Bu noktada da genç girişimcilik ile birlikte yeni atılımlar göreceğiz. Tabi yine gıda ve gıdadaki yatırımlar kritik adımlar söylenebilir. YABANCI YATIRIMCI Güven ve istikrar varsa dışarıda da içeride de yatırımcılar rahatlıkla gelip yatırım yapıyor. İstikrar sağlandı. Güvene dönük en önemli değerimiz söylediğimizi yapmak, yapamayacağımız şeyi söylememek. Hesaplı kitaplı hareket ediyoruz. İyi kardolarımız var. MERKEZ BANKASI Anadolu insanı Hafize Gaye Hanım. Ekonomik kurulunun şöyle bir imkanı var hem üyelerimiz var hem de gündeme göre davet edebiliyoruz. Bugün de ben davet ettim. Tartışmayı izlemesi ve katkı sunması için. Hem genç hem de tecrübeli. Kadın olduğu için atanmadı ama kadın olduğu için mutluyum.  FAİZ POLİTİKASI Amaç ve araç meselesi önemli. Merkez Bankası hükümetin çizdiği politikayı benimsiyor. Bunun ötesinde Merkez Bankası'nın araç bağımsızlığı var. Kaynaklarını yönlendirme imkanları var. Merkez Bankası genel hedeflerle uyumlu olacak şekilde değerlendirmesini yapacaktır. Merkez Bankası'nın hükümetlerin istihdama ilişkin politikalarına destek olma misyonu var. Merkez Bankası dünyadaki ve Türkiye'deki konjonktürü değerlendirip gerekli adımları atacaktır. Cumhurbaşkanımız Sayın Şimşek ve ekibine güvenini ifade etti. Nihai amaç enflasyonu düşürmek. Buraya giderken kullanılması gereken yöntem ve araçlar biraz teknik meseleler. Amaç değişmez ama şartları değerlendirirsiniz. Amaç sürekli istikrar içinde büyümek. Enflasyon sosyal dengeleri bozucu etkileri olan da bir hadise. Enflasyon ile kararlı bir şekilde mücadele etmek durumundayız. Eninde sonunda makul seviyelere taşıyacağız. Önümüzdeki süreçte maliye politikalarımız daha netleştikçe finansal piyasalar etkili şekilde işleyecek. Önemli olan yatırımcının fiilen ödediği faiz. Bunu tabi aşağı çekmemiz lazım ki yatırımcı daha az faiz ile yatırımını gerçekleştirsin. Ben sanayide üreticilere kredilerle rahatlatıcı adımların atılması gerektiğini inanıyorum. Toplamda makro dengeleri gözetmek gerekiyor. İlgili kurumlarımız değerlendirecektir. Önümüzdeki dönemde arzı sanayi sektöründe geliştirmeye dönük çabalarımıza devam edeceğiz. Üreticilerin yanında KOBİ'lerin yanında olmaya devam edeceğiz. KİRA ARTIŞLARI Bir sınır getirilmişti. Artılarını eksilerini tartışıyoruz. Bu piyasalarda olağanüstü bir hareketlilik oldu, normal olmayan. Kiracıdan yana bir politika izledik. Hızlı bir şekilde arzı artırmak zorundayız. Depremden etkilenen bölgelerde hızlı yapılaşma çalışmalarımız sürüyor. Yeni programlar ilan ettik İstanbul'da yarısı bizden kampanyası gibi. Konut arzına dönük çalışmalar devam edecek.  KİRA ARTIŞINDA YÜZDE 25 SINIRI 1 TEMMUZ'DAN SONRA UZATILACAK MI? Bir çalışma içindeyiz. Değerlendirmeler yapacağız. İlgili bakanlarımızla tüm yönleri ile değerlendirip karar vereceğiz. Biz her zaman kiracıdan yana bakıyoruz. Farklı dengeler var. Hepsini değerlendireceğiz.  Sadece deprem bölgesinde 600 bin konut yapılacak. Yine yurtların kapasitesini hızla artırıyoruz. Son dönemde inşaat maliyetlerinde ciddi problemler yaşadık. Zaman içinde oturacak. Belli bir düzeyde bir enflasyonun olduğu ortamda fiyatlar değişmiyorsa, makul çizgiye gidecektir. Bunlar bizim öncelikli alanlarımız gıda, konut ve enerji. Hepimiz tüm bakanlar bu alana destek olacağız. ÖNCELİK GIDA, KONUT VE ENEJİ Geçtimiz seçimde vatandaş bir seçim yaptı. Sayın Kılıçdaroğlu onu bunu şunu yapacağım dedi, akla hayale gelmedik vaatlerde bulundu. Vatandaş ona güvenmedi. Bu sözlerin yerine getirilemeyeceğini gördü. Vatandaşımız rasyonel davranıyor kimin ne yaptığını gayet iyi görüyor. Geçmiş performansına bakıyor. Örneğin belediyelerde bazı sözler verdiler, vatandaş bunları ne kadar yerine getirdi diye bakar. Seçim sürecinde de sahada çok gezdim. Vatandaşımız çok akılcı bir tercihte bulunuyor. Muhalefete dönüp aynada kendilerine baksınlar, deprem bölgesindeki kırsal bölgedeki vatandaşlara sözler sarf edeceklerine. Biz her seçimden sonra kendimizi sorgularız. Başarılı olsak bile niçin daha başarılı olmadık diye sorgularız kendimizi. 'ELEŞTİRİYE AÇIĞIZ' Bu ülke hepimizin, tüm vatandaşlarımıza hizmet etmek ile yükümlüyüz. Türkiye Yüzyılı derken bir partinin değil Türkiye'nin yüzyılından bahsediyoruz. Yeni atılımlar yapmamız gereken bir dönemdeyiz. Sıradan bir ülke değiliz, bu topraklar sıradan topraklar değil. Hakaret ve şiddet olmadığı sürece biz eleştiriye açığız bizi eleştirsinler. Bu bizi geliştirir. Yapıcı eleştiriye hazırız. Akıl akıldan üstündür. Herkesin fikrine ve eleştirisine açığız. Hakarete ve şiddete açık değiliz elbette. Bütçede bazı harcamalar oldu elbette. Bunların başında deprem var. Kaybettiğimiz canlara Allah'tan rahmet diliyoruz. Çok güçlü bir inşa çalışması yapıyoruz. Bütün bunlar bir harcama getiriyor. EYT gibi tarihi adımlar atıldı. Harcamalarda bir artış olduğu açık. Bir taraftan da biz mali disipline önem veriyoruz. Tek seferlik harcamalar yapısal bir bozulmaya yol açmıyor. Bunlar sürekli harcama kalemleri değil. Kalıcı bir bozulma olmaması önemli. Mutlaka önlemler olacak. Bu kadar büyük harcamaların olduğu ortamda belli önlemler olacak. Bununla ilgili çalışmalar olacak. Biz gerçekçi politikalar izliyoruz. Sonucunda hepimiz faydalarını göreceğiz. Vatandaşlarımızın desteğini istiyoruz. Bir taraftan da hepimiz gereksiz tartışmalarla çok çalışmak durumundayız, birlik içinde olmak zorunayız. Türkiye önümüzdeki dönemde çok farklı yerlere gelecek.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.