Bursa Teknik Üniversitesi Haberleri - Son Dakika Bursa Teknik Üniversitesi Haber Güncel Gelişmeler

Yapay zeka ile müşteri hizmetleri

Robotik ve yapay zekâyı her alana yaymaya çalışan Bursa Teknik Üniversitesi bünyesinde geliştirilen bu proje, destek almaya hak kazandı. Proje Yürütücüsü ve şirket sahibi BTÜ Bilgisayar Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Seçkin Yılmaz, Ar-Ge, Ür-Ge ve İnovasyon Destek Programına’ yönelik hazırladığımız bu proje 16 ay sürecek. Bu süreçte geliştireceğimiz yapay zekâ tabanlı müşteri hizmetleri yazılımı ile birçok yeniliğe imza atacağız. Geliştirilecek yazılım, web tabanlı olmakla birlikte Telegram, WhatsApp gibi anlık mesaj uygulamaları ile entegre bir şekilde çalışacak. Bu yazılımda müşteri hizmetlerinde manuel olarak yürütülen birçok süreç, yapay zekâ teknolojisi kullanılarak otomatik hale getirilecek. Yani yapay zekâ adeta müşteri temsilcisi gibi hareket edecek. Müşterinin talep ettiği hizmeti değerlendirecek olan bu yapay zekâ sistemi, kurumların birimlerini meşgul etmeden direkt konunun ilgilisi kimse ona yönlendirme sağlayacak. Böylece müşteri tarafından yapılan talep, öneri, şikâyet gibi başvurular en doğru ve en hızlı şekilde değerlendirilecek. Bu yazılım müşteri odaklı firmaların yanında kurum içi görüşmelerde de büyük rahatlık sağlayacak” ifadelerini kullandı. Mesaj destek hatlarının yükünü azaltacak WhatsApp gibi anlık mesaj uygulamaları üzerinden alınan başvuruların, analiz edilebilecek olmasının bu projenin öne çıkan başka bir özelliği olduğunu aktaran Yılmaz, “Destek hatlarına gelen mesajların analizi, biraz uğraş verilmesi gereken bir iş. Bu yazılım sayesinde mesajlar doğrudan analiz edilecek ve gerekli yönlendirme otomatik şekilde gerçekleştirilecek. Yani bu proje, mesaj destek hatlarının da yükünü hafifletecek. Yine anlık mesajlaşma uygulamalarında firmalar; tanıtımlarını yapabilme, çoklu anket sunarak müşteri profilinin çıktısını elde edebilme, talepleri ve geri dönüşleri analiz etme fırsatı da elde edecek” diye konuştu. Hizmet kalitesine katkı Konuyla ilgili bilimsel çalışmaların yapılarak literatüre yeni katkılar da sağlanacağını kaydeden Yılmaz, “Bu projede ayrıca müşteri ilişkileri yönetimi için farklı yeni modüller de geliştirilecek. Proje tamamlandığında ise kamu kurumları ve özel işletmelerin hizmet kalitesini arttırmasına, tanıtım faaliyetlerini güçlendirmesine ve yeni pazarlama stratejilerini geliştirmesine yönelik yeni nesil bir yazılım ortaya çıkacak. Ayrıca bu programın Türkçe altyapılı olması da önemli bir özellik olarak ön plana çıkacak” diye konuştu. Kaynak: İHA

BTÜ'den işbirliği protokolü

Bursa Teknik Üniversitesi, öğrencilere verdiği eğitimi özel sektörle de güçlendirmek adına çalışmalarına devam ediyor. Bu kapsamda; İşletmede Mesleki Eğitim Programı (İMEP), Sektör Kampüs’te Programı, BTÜ Konuşmalarının yanı sıra seminer ve konferanslar düzenleyerek özel sektörle iş birlikleri ve ortak çalışmalarını arttıran BTÜ, Mert Yazılım ve Elektronik firmasıyla da protokol imzaladı. Hazırlanan protokolü, BTÜ Rektörü Prof. Dr. Naci Çağlar ve Mert Yazılım ve Elektronik Genel Müdürü İlhan Özdemir imzaladı. İmza törenine, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Beyhan Bayhan, Prof. Dr. Barış Tamer Tonguç ve Prof. Dr. Sinan Uyanık ile Bilgisayar Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Turgay Tugay Bilgin ve firma yetkilileri katıldı. Protokol imza töreninde konuşan Rektör Naci Çağlar, firmayla İMEP protokolü de bulunduğunu hatırlattı. İMEP’i çok önemsediklerini anlatan Çağlar, bu program ile tüm öğrencilere 4. sınıfa geldiklerinde sektörün öncü kurumlarında bir yarıyıl boyunca tam zamanlı çalışma fırsatı sunduklarını belirterek mezunların bu tecrübe ile kendi alanlarında rahatlıkla üst düzey firmalarda istihdam fırsatı bulduklarını söyledi. “Teorik eğitimin yanında uygulamayı çok önemsiyoruz” Mert Yazılım ve Elektronik ile süregelen iş birliğinin bu protokolle daha da kapsamlı hale geldiğini belirten Rektör Çağlar, üniversitede verilen teorik eğitimin sektörde uygulamaya dönüşmesine yönelik çalışmaları çok önemsediğini kaydetti. Mert Yazılım ve Elektronik’in alanında öncü bir firma olduğunun altını çizen Çağlar, “Bu protokol, Ar-Ge ile bilimsel projeler üretmemize ve öğrencilerimize hem istihdam hem bilgi-birikim katma adına çok faydalı olacak. Bursa bir sanayi şehri ve biz bu şehrin tek teknik üniversitesiyiz. O nedenle bu tür iş birlikleri çok önemli. Mert Yazılım ve Elektronik ile yaptığımız protokolle de çalışmalarımızı daha ileri noktalara taşımak istiyoruz” diye konuştu. “Yapay zeka denilince akla BTÜ gelmeli” BTÜ’nün robotik ve yapay zekâ kavramları ile bütünleşmesini istediklerini de kaydeden Çağlar, “Yapay zekâ denilince akıllara BTÜ gelsin istiyoruz. Bunun için de ilk olarak tüm öğrencilerimiz için ‘yapay zekâ dersini’ zorunlu yaparak işe başladık. Yakında Bursa Ticaret ve Sanayi Odası ile ortaklaşa uluslararası kapsamda Yapay Zekâ ve Robotik sempozyumu düzenleyeceğiz. Bu alanda farklılık oluşturmak için özel sektörle iş birliğine açığız” ifadelerini kullandı. “BTÜ’lü öğrenciler yarışmalarda farkını ortaya koyuyor” BTÜ ile iş birliğine imza atmaktan dolayı mutlu olduğunu ifade eden Mert Yazılım ve Elektronik Genel Müdürü İlhan Özdemir ise ülkenin genç beyinlere ihtiyacı olduğunu kaydetti. Özdemir, Mert Yazılım ve Elektronik’in BTÜ öğrenci takımlarına sponsorluk desteği verdiğini ve öğrencilerin bünyelerindeki eğitimlerinden de faydalandığını söyledi. BTÜ akademisyenleri ve öğrencilerinin teknoloji ve yazılım konusunda çok güzel çalışmaları olduğunu kaydeden Özdemir, “Son olarak düzenlediğimiz NightWATCH Hackathonu’nda BTÜ yine farkını ortaya koydu. Yarışmaya katılan öğrencilerimiz hazırladığı projeleriyle ikinciliğe layık görüldü. Kendilerini tekrar tebrik ediyorum. Biz bu tür organizasyonlarla hem genç arkadaşlarla tanışıyoruz hem de proje yakalıyoruz” dedi. BTÜ’nün yapay zekâ konusunda da çok doğru bir yol izlediğini kaydeden İlhan Özdemir, “Bursa’da ve Türkiye’de şu an ‘yapay zekâ’ başlığıyla anılan bir kurum yok. BTÜ’nün bu idealde ilerlemesi ve buna öncülük yapması çok değerli. Biz de firma olarak burada üzerimize düşen ne varsa yapmaya hazırız. Bu vesileyle protokolümüzün hayırlı olmasını ve güzel çalışmalar ortaya çıkmasını diliyorum” şeklinde konuştu. Kaynak: İHA

BTÜ ödülle döndü

Mert Software& Electronics,düzenlediği NightWATCH Hackathonu ile veri toplama ve dağıtımına yönelik geliştirilen projeleri ödüllendirdi. Yazılım geliştiriciler, mühendisler ve veri bilimcilerden oluşan ekipler, 20-22 Ekim tarihleri arasında 48 saat süren maratonda Mert Software & Electronics tarafından kendilerine atanan mentorleri ile birlikte birbirinden farklı teknolojilerle her biri farklı alanda olan çözümler geliştirdi. Ayşe Aktağ, Eser Özvataf, Evren Tan, Ezgi Erdem Aytaş ve İlhan Özdemir’in jüri üyeliğini yaptığı NightWATCH Hackathon’da, BTÜ’yü Uzay Havacılık ve Savunma Sanayi Topluluğu öğrencilerinden Alperen Karabudak, Arif Emre Yaman, Emre Öz ve Kadir Gümüş temsil etti. BTÜ’lü 4 öğrencinin oluşturduğu Quad Ruplet R&D ekibi yarışmada, temassız otopark sistemi projesi ile ikinciliği elde etti.Enerji işletmelerinin verimliliğini artırmak için geliştirdikleri proje ile Byte Benders ekibi birinci,verimli vardiya planlaması projesi ile Backend Ormanı ekibi üçüncü oldu. Yarışmanın birincisi Byte Benders 50 bin TL, ikinci olan Quad Ruplet R& D 30 bin lira, üçüncü olan Backend Ormanı 20 bin lira ödül kazandı. Diğer takımlar 5 bin lira mansiyon ödülüne layık görüldü. Ödüle layık görülen öğrencileri tebrik eden BTÜ Rektörü Prof. Dr. Naci Çağlar, “BTÜ, teknoloji ve yapay zekâyı önceleyen yenilikçi bir üniversite. Öğrencilerimizi de bu öncelikle yetiştiriyoruz. Yeni kurduğumuz Teknoloji Yarışmaları Koordinatörlüğü (TYK) ile akademik aklı ve tecrübeyi öğrencilerimize ve yarışma takımlarımıza aktarıyoruz. Uyguladığımız eğitim modeli ve TYK desteği ile öğrencilerimiz katıldığı her yarışmadan derece alarak ayrılıyor. NightWATCH Hackathonu’ndan da ödülle dönen öğrencilerimizi tebrik ediyor, başarılarının devamını diliyorum” dedi. Kaynak: İHA

BTÜ'de konu: İsrail ve Filistin

BTÜ Rektörü Prof. Dr. Naci Çağlar ve Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Barış Tamer Tonguç’un da katıldığı konferansta konuşan Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. İsmail Akdoğan, olayları hukuki, siyasi ve Türkiye açısından değerlendirdi. İsrail’in Filistin topraklarında, savaş ve soykırım suçu işlediğine dair ciddi delillerin olduğunu kaydeden Akdoğan, yargılamanın söz konusu olabileceğini ancak Uluslararası Ceza Mahkemesi’nin (UCM) buna cesaret edip edemeyeceğinin soru işareti olduğunu kaydetti. Akdoğan, “UCM Başsavcısı Kerim Han’ın ‘Her iki taraf da Filistin topraklarında savaş suçu işliyor’ açıklamasını İsrail’e bir gönderme olarak algılayabiliriz. Yani yargılanacaksa her iki taraf da yargılanacak. Bölgede deliller toplanıyor. Ancak İsrail ve ABD’nin soruşturma açılmasına engel olacağını düşünüyorum. Çünkü uluslararası hukuk, güçlü devletlerin çıkarları söz konusu olduğunda geçerlidir. Zayıf devletler ise uymakla mükelleftir. Ancak uluslararası hukuk nezdinde tüm devletlerin, ‘İsrail’in bir terör devleti gibi hareket ettiğini’ söyleyerek kamuoyu oluşturması şart, aksi takdirde İsrail bu uygulamalarına devam edecek” dedi. Siyasi ve jeopolitik yönden de bölgedeki savaşı ele alan İsmail Akdoğan, “Hamas’ın İsrail’e yönelik yaptığı ani saldırıyı ve ardından gelen savaşı, Çin ve ABD arasındaki küresel güç mücadelesinin ve iki devlet arasındaki jeopolitik rekabetin bir izdüşümü olarak görüyorum. Çin’in Kuşak-Yol Projesi’nin iki koridoru Ortadoğu’dan geçiyor. Çin’in bu projeyi hayata geçirebilmesi için Ortadoğu’nun göreceli istikrar ortamına ulaşması gerekir. Çin’in böyle bir çekim merkezi oluşturmasıyla, ABD eksenindeki Ortadoğu Devletleri’nde kopuş riski görünüyor. Bu da ABD tarafından ciddi bir tehlike olarak algılanıyor. ABD’nin buna karşı aldığı tedbir ise Hindistan-Orta Doğu-Avrupa koridoru projesi. ABD menşeli bu proje, Orta Doğu’da İran’ı siyasi ve iktisadi olarak daha da yalnızlaştıran, Suudi Arabistan’ın Çin’le stratejik yakınlaşmasının önüne geçen ve İsrail’in Arap ülkeleriyle ilişkilerini normalleştirmesini sağlayan son derece stratejik bir aklın ürünüdür” ifadelerini kullandı. ABD’nin bu projesini hayata geçmesini engelleyecek en stratejik ara koridorun Suudi Arabistan-İsrail kara hattı olduğunu kaydeden Akdoğan, “Suudi Arabistan-İsrail normalleşmesinin önüne geçilmesi halinde ABD merkezli koridorun hayata geçirilmesi tehlikeye girecektir. Bu iki ülke ilişkilerinin normalleşmesinin önüne geçilmesinin en kolay yolu ise İsrail-Filistin çatışmasını yeniden alevlendirmektir. İran’ın mali ve askeri desteğini arkasına alan Hamas’ın İsrail’e yönelik büyük bir askeri harekât başlatması tam da bu nedenledir. Sonuç olarak söz konusu saldırılar, ABD ile Çin arasında yaşanan küresel güç mücadelesinin Orta Doğu sahasına ilişkin ilk somut dışa vurumu olarak görülebilir. Dolayısıyla saldırılar, durumdan vazife çıkaran İran’ın Çin lehine işgüzarlık yaparak Hamas’ı bölgede bir araç olarak kullandığı bir girişim şeklinde değerlendirilebilir” diye konuştu. İsrail’in, Hamas tarafından kendisine yapılan saldırıyı iç siyasette ve dış politikada bir fırsat olarak gördüğünü kaydeden İsmail Akdoğan, İsrail’in Siyonist emelleri hayata geçirme fırsatını da ele geçirdiğini kaydetti. İsrail’in, hastane saldırısına kadar elinin ilk kez bu kadar güçlü olduğunu da ifade eden Akdoğan, Türkiye’nin tutumuna da değindi. Akdoğan, Türkiye’ye dair görüşlerini şu sözlerle paylaştı: “Türkiye, son dönemlerde İsrail ile ilişkilerinde normalleşme aşamasına gelmişti ve bu yakınlaşmayla Türkiye, Doğu Akdeniz’de var olma mücadelesi veriyordu. Bu düşüncede değerlendirecek olursak; Türkiye ilk olarak Hamas’ın saldırısından rahatsız oldu ve genel olarak açıklamalarını arabulucu, tarafsız bir anlayışla gerçekleştirdi. Ancak saldırıdan 3 gün sonra İsrail kara harekâtını başlatıp, ibadethanelere saldırmaya başlamasıyla, Türkiye’nin tonu değişmeye başladı, kınama sesleri yükseldi. Ve son olarak hastane saldırısı ile birlikte Türkiye, İsrail’i açıkça hedef alan açıklamalar yapmaya başladı. Burada bir soykırım suçu olduğunu, böyle bir katliam varken uluslararası çıkarların arkada bırakıldığını ifade eden daha sert bir politikaya döndü.” Kaynak: İHA

BTÜ'den Filistin bildirisi

İçlerinde Kazakistan, Somali, Fas, Endonezya, Mali, Çad, Fildişi Sahili, Özbekistan, Nepal, Rusya, Burkina Faso, Mali, Lübnan ve Mısırlı öğrencilerin bulunduğu Bursa Teknik Üniversitesi Birleşmiş Milletler Simülasyonu öğrencileri yayımladıkları bildiride, Filistin ve İsrail arasındaki savaşın sivillere olan zararları, İsrail’in işlediği insanlık suçu ve Filistin’in haklı davasında yanlarında olduğunu belirttiler. Bildirileri, Uluslararası İlişkiler 2. sınıf öğrencisi, Kazakistanlı Aray Nazymova İngilizce olarak, Bilgisayar Mühendisliği 3. sınıf öğrencisi Özbekistanlı Habib Salimov Türkçe olarak okudu. Bursa Teknik Üniversitesi Birleşmiş Milletler Simülasyonu öğrencileri tarafından yayımlanan bildiride, şu ifadelere yer verildi: “Bursa Teknik Üniversitesi Birleşmiş Milletler Simülasyonu öğrencileri olarak, İsrail’in Gazze’deki sivillere karşı işlediği tüm savaş suçlarını ve onları kuşatarak, yiyeceklerinden mahrum bırakarak, su ve elektriğini keserek, evlerini, ibadethanelerini ve hatta hastanelerini hedef alarak etnik temizlik girişiminde bulunmasını kınıyoruz. İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarında ölen ve yaralanan sivillerin, çocukların, kadınların ve yaşlıların acısını yürekten hissediyor, ölen ve yaralanan kardeşlerimizin yanlarında olduğumuzu ifade etmek istiyoruz. Filistin halkının haklı davasına saygı duyuyor ve destekliyoruz. İsrail’in bu saldırıları, insan haklarına ve uluslararası hukuka aykırıdır. Gazze’de insanlık onuru ayaklar altına alınmaktadır. Filistin halkına karşı yapılan bu haksız saldırılara 'dur' denmesi için Birleşmiş Milletler'in ve uluslararası toplumun sesini yükseltmesini istiyoruz. İsrail’in bu saldırılarına son vermesi ve Filistin halkının haklarını tanıması için uluslararası toplumun acilen müdahale etmesini talep ediyoruz. Ayrıca, masum insanlara yönelik utanç verici uluslararası sessizliği de kınıyoruz. Uluslararası toplumun, Filistin halkının yanında durması ve İsrail’in saldırılarına karşı bir an önce ortak bir tavır sergilemesini talep ediyoruz. Türkiye’nin bölgede barış ve huzur için yaptığı çalışmaları destekliyoruz. Biz de farklı kıta, ülke ve kültürlerden gelen, Birleşmiş Milletler Simülasyonu'nu oluşturan Bursa Teknik Üniversitesi’nin uluslararası öğrencileri olarak, Filistin halkına her türlü destek göndermek için elimizden geleni yapacağız. İsrail’in Gazze’de sivil halka ve hastanelere yönelik gerçekleştirdiği saldırılarda hayatını kaybeden masum insanlara Allah’tan rahmet, yaralılara acil şifalar diliyoruz.” Kaynak: İHA

BTÜ'den büyük başarı

TÜBİTAK, 2209 Üniversite Öğrencileri Araştırma Projeleri Destekleme Programı ile üniversite öğrencilerini bir akademik danışman eşliğinde araştırma yaparak araştırma ekosistemine katılmaya teşvik etmeyi amaçlıyor. 2209-A Programı ile araştırma projeleri desteklenirken, 2209-B Programı kapsamında ise öğrenciler sanayiye yönelik projeler ile araştırma yapmaya teşvik ediliyor. BTÜ öğrencileri, TÜBİTAK 2209-A Üniversite Öğrencileri Araştırma Projeleri Destekleme Programı kapsamında 39 proje ile destek almaya hak kazandı. Bursa Teknik Üniversitesi 39 proje desteği ile 2209-A kategorisinde tüm teknik üniversiteler arasında 5. sırada yer aldı. BTÜ Tüm Üniversiteler Arasında 6. 2209-B Üniversite Öğrencileri Sanayiye Yönelik Araştırma Projeleri Desteği Programı kapsamında ise BTÜ öğrencilerinin başvuruda bulunduğu 10 projeden 9 u kabul edildi. Bursa Teknik Üniversitesi, 2209-B Proje Destekleri kapsamında %90 kabul oranı ile başarılı bulunan 9 proje ile Türkiye’deki tüm üniversiteler arasında 6. sırada yer alma başarısı gösterdi. Öğrencilerin araştırma ekosistemine uyumlu yetiştirilmesini önemsediklerini ve eğitim sistemini bu doğrultuda geliştirdiklerini vurgulayan BTÜ Rektörü Prof. Dr. Naci Çağlar; “Gerek müfredatlarımızdaki güncellemeler gerekse verdiğimiz ilave eğitimler ve laboratuvar altyapımız ile öğrencilerimizi düşünen, sorgulayan, araştırma ve geliştirmeye yönelen bireyler olarak yetiştiriyoruz. TÜBİTAK 2209 Proje Destekleri kapsamında elde edilen 46 destek doğru yolda ilerlediğimizin bir göstergesi. Özellikle 2209-B Sanayiye Yönelik Araştırma Projeleri kategorisinde 9 desteklenmiş proje ile 6. sırada yer almamız endüstri şehri Bursamız için de önemli bir gösterge. Üniversitelerin öğrenci sayısı ve alınan proje desteklerini karşılaştırdığımızda Bursa Teknik Üniversitesinin Türkiye’deki Tüm üniversiteler arasında üst sıralarda olduğunu görüyoruz. Projeleri ile destek almaya hak kazanan tüm öğrencilerimizi ve danışman akademisyenlerimizi tebrik ediyorum” ifadelerini kullandı. BTÜ Ar-Ge çalışmalarından sorumlu Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Sinan Uyanık, öğrencileri elde ettikleri başarı dolayısıyla kutlayarak; “Geçtiğimiz yıla göre destek almaya hak kazanan proje sayımızı 3 kat arttırmış durumdayız Üniversitemiz bünyesindeki Proje Destek Ofisi’nde ilk faaliyetimiz öğrencilere yönelik düzenlenen TÜBİTAK 2209 A ve B proje yazma eğitimleriydi. Bu çabamızın karşılığını almış olmaktan dolayı mutluyuz.” dedi. Kaynak: Bülten

Kadın üniversiteli sayısı artıyor mu?

Ezgi Özdaş Türkiye’nin birçok şehrinde bulunan üniversitelerde eğitim alan binlerce öğrenci, kariyerine dair yatırımlar yaparak gerek 2 gerek 4 senelik eğitimlerle öğrenim hayatını sürdürüyor. Şehirlerin ekonomik ve kültürel yapısı için de önemli olan üniversiteler her yıl binlerce mezun verirken yeni gençleri de aralarına katmayı sürdürüyor. Peki ülkemizde eğitim gören kaç üniversiteli var? Bursa’da eğitim gören üniversiteli sayısı kaç oldu? Yeni kaydedilen üniversiteli öğrencilerde rakamlar nasıl? İşte detaylar… Yüksek Öğretim Kurumu’nun açıkladığı verilere göre 2022-2023 yıllarında ülkemizdeki ön lisans ve lisans düzeyinde eğitim alan öğrenci sayısı 6 milyon 401 bin 149 kişiye ulaştı. Bu rakamın 3 milyon 131 bin 390’unu erkek öğrenciler oluştururken kadın öğrenci sayısı da 3 milyon 269 bin 759’a ulaştı. Yeni kaydedilen öğrenci sayısı son verilere göre 1 milyon 670 bin 276 olurken bu rakamın 763 bin 725’ini erkek, 906 bin 551’ini ise kadın öğrenciler oluşturdu. Yeni kayıtlarda kadın öğrenci sayısının erkek öğrenci sayısından fazla seyretmesi de dikkat çekti. Verilerde Bursa Uludağ Üniversitesi ve Bursa Teknik Üniversitesi’ne ait istatistikler de yer aldı. Buna göre Bursa Uludağ Üniversitesi’nde toplam öğrenci sayısı 61 bin 49 olarak açıklanırken yeni kayıt yapılan toplam öğrenci sayısı ise 14 bin 861 olarak açıklandı. Toplam rakamın 28 bin 555’ini kadın öğrenciler oluştururken yeni kayıt yapan öğrencilerdeki kadın sayısı ise 7 bin 331 oldu. Bursa Teknik Üniversitesi’nde ise toplam öğrenci sayısı 8 bin 73’e ulaşırken yeni kayıt yapan öğrenci sayısı 2 bin 348 oldu. Toplam öğrenci sayısında 3bin 826 kadın öğrenci yer alırken yeni kayıt yaptıranlardaki kadın öğrenci sayısı ise bin 67 oldu.

Kronik yaralara cep telefonu çözümü

Bursa Teknik Üniversitesi (BTÜ) Biyomühendislik Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Emel Tamahkar Irmak, TÜBİTAK 3501 çerçevesinde desteklenmeye hak kazanan 'Yara Takibi İçin Bakteriyel Selüloz Nanofiber Yara Örtülerinin Geliştirilmesi' projesi ile sağlık teknolojleri alanında önemli bir çalışmaya imza attı. Proje çerçevesinde geliştirilen yara örtüleri ile uzun dönem tedavi gerektiren kronik yara bakımına alternatif bir izleme yöntemi sunuluyor. Bu yöntemin en önemli avantajı ise hastaların kronik yaralarının takibini cep telefonu uygulaması ile takip edebilecek. Proje ile ilgili teknik detaylar hakkında bilgiler aktaran Doç. Dr. Emel Tamahkar Irmak, “Kronik yaralar, aylar ve hatta yıllar süren uzun tedavi süreçlerinden dolayı yüksek maliyetli olabilmekte. Klinikte yara takip işlemi, yaranın her seferinde açılıp çeşitli pH probları ile ölçümü ya da yaradan sürüntü alınması şeklinde yapılmaktadır. Bizim geliştirdiğimiz yara örtüleri ile ise yara bölgesi açılmadan, sadece renk değişimi ile yaranın durumunun takip edilmesi mümkün olacak. Bununla hem maliyetlerin düşürülmesi hem de hasta konforunun arttırılması sağlanmış olacak” ifadelerini kullandı. Yara örtülerinde yara iyileştirme potansiyeli olan bakteriyel selüloz nanofiberleri kullandıklarını belirten Tamahkar, “Nanofiber formunda ve pH duyarlı özelliğe sahip yara örtüleri geliştireceğiz. Bunun için daha önce pek çok çalışmada yara iyileştirme potansiyeli gösterilen bakteriyel selüloz nanofiberleri tercih edildi. Ayrıca piyasada bakteriyel selüloz nanofiberlerden hazırlanan yara örtüleri de mevcut. Ancak bu ürünler yaranın enfeksiyon durumunu takip edebilme kabiliyetine sahip değildir. Bu proje ile bakteriyel selüloz nanofiber temelli yara takibi yapabilen yeni yara örtüleri geliştirilecek. Bunun için de bu nanofiberlere pH duyarlılık özelliği kazandıracağız. Bakteriyel selüloz nanofiber temelli pH duyarlı yara örtülerinin cep telefonu uygulaması ile entegre edilerek geliştirilmesi ise projemizin sunduğu en önemli yenilik” şeklinde konuştu. Yürütücülüğünü Doç. Dr. Emel Tamahkar Irmak’ın yapacağı ve TÜBİTAK 3501 projeleri çerçevesinde desteklenecek proje 18 ay sürecek. Proje ekibinde Uludağ Üniversitesi Kimya bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Bilgen Osman, Bursa Teknik Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği bölümü Dr. Öğr. Üyesi Volkan Altuntaş ve iki bursiyer yer alıyor. Kaynak: İHA

BTÜ ve TENMAK'tan işbirliği protokolü

Bursa Teknik Üniversitesi (BTÜ) ve Türkiye Enerji, Nükleer ve Maden Araştırma Kurumu (TENMAK) iş birliğinde gerçekleştirilen ve ortak proje imkânlarının ele alındığı çalıştayda TENMAK uzman heyeti, akademisyenler ve sanayinin öncü kuruluşları bir araya geldi. Bursa Teknik Üniversitesi’nde düzenlenen çalıştayda, Türkiye’nin rekabet gücünü arttıracak yenilenebilir enerji, değerli madenler ve teknoloji geliştirme alanlarında geliştirilebilecek proje konuları ele alındı. Çalıştay öncesinde TENMAK Başkanı Prof. Dr. Abdulkadir Balıkçı ve BTÜ Rektörü Prof. Dr. Naci Çağlar tarafından her iki kurum arasında yürütülecek ortak proje çalışmalarına yönelik iş birliği protokolü imzalandı. BTÜ olarak Ar-Ge yetkinliğinin arttırılması ve üniversite sanayi iş birliğinin güçlendirilmesi için çalıştıklarını dile getiren BTÜ Rektörü Prof. Dr. Naci Çağlar, “Sizlerin de bildiği gibi üniversitemiz bünyesinde bir “Proje Destek Ofisi” kurduk. Burada proje yazma ve proje yönetimine destek olmakla birlikte TENMAK ve TÜBİTAK gibi panellerin de simülasyonunu yapıyoruz. Bu şekilde hem proje başvurularımızın hem de proje kabul oranlarımızın arttırılmasını hedefliyoruz.” ifadelerini kullandı. Üniversite ve bölge bazında Ar-Ge kültürünün geliştirilmesine katkı sağlayacak çalışmalar yürüttüklerini aktaran Rektör Çağlar, “Sanayinin problemlerine çözüm sunan Ar-Ge ve doktora çalışmaları yapmak en büyük önceliğimiz. Bu anlamda üniversitemizi hem sanayii güçlendiren hem de sanayi ile güçlenen üniversite olarak tanımlayabiliriz.” şeklinde konuştu. TENMAK Başkanı Prof. Dr. Abdulkadir Balıkçı, nükleer enerji, bor, nadir torak elementleri, teknoloji geliştirme alanlarında Türkiye’nin rekabet gücünü arttıracak ürün ve teknolojilerin geliştirilmesi amacıyla bilimsel çalışmaların yapılmasını teşvik edip desteklediklerini dile getirdiği konuşmasında; “Amacımız etkin olduğumuz alanlarla ilgili Türkiye’de gerçekleştirilen Ar-Ge faaliyetlerini yürütmek ve desteklemek. Üniversitelerle yakın iş birliği yaparak bu görevimizi yerine getirmeye çalışıyoruz. Sahip olduğu sanayii ve akademik potansiyeli ile Bursa önemli bir çalışma alanı. Buradaki akademik camia ve sanayi iş birliğinde anlamlı sonuçlar çıkacağına inanıyoruz. TENMAK olarak temel hedefimiz uygulamalı Ar-Ge ile sorunların çözüme kavuşturularak ülke ekonomisine ticari bir değer olarak kazandırılmasını ve ülkemiz teknolojik bilgi birikiminin arttırılmasını sağlamak. Genç bir üniversite olan Bursa Teknik Üniversitesi de güçlü akademik kadrosuyla kentin önemli bir dinamiği. Birlikte verimli çalışmalar gerçekleştireceğimizi düşünüyoruz.” dedi. İki oturum halinde gerçekleşen çalıştay programının ilk oturumunda TENMAK Enstitü uzmanları tarafından BTÜ akademisyenlerine geliştirilebilecek proje konuları hakkında bilgilendirme sunumları gerçekleştirildi. Aralarında BOSCH, Ermaksan, KARSAN, VARAKA Kağıt, TR-BOR, ve BTSO’nun ilgili meslek komitelerinin de yer aldığı öğleden sonraki oturumda ise özel sektör temsilcileri ile akademisyenler bir araya gelerek Bursa ve Türkiye adına önem arz eden stratejik proje önerileri üzerine değerlendirmelerde bulundular. Kaynak: Bülten