SON DAKİKA
Hava Durumu

#bilim

A Gazete - bilim haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, bilim haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

BUÜ ve Özbekistan Akademisi'nden işbirliği Haber

BUÜ ve Özbekistan Akademisi'nden işbirliği

Özbekistan Bilimler Akademisi Tarih Enstitüsü Başkanı Prof. AzamatZiyo, beraberindeki heyetle birlikte BUÜ Rektörü Prof. Dr. Ferudun Yılmaz'ı ziyaret etti. Üniversite yöneticilerinin de hazır bulunduğu ziyarette 2023 yaz sezonunda BUÜ’nün ev sahipliğinde Enstitü akademisyenlerine verilen seminerlerin etkisi üzerine fikir alışverişinde bulunuldu. BUÜ’nün düzenlediği seminerler için tüm yöneticilere ve emeği geçenlere teşekkür eden Özbekistan Bilimler Akademisi Tarih Enstitüsü Başkanı Prof. AzamatZiyo; “2023 yaz döneminde Enstitümüzden gelen 15 akademisyene Fen-Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Başkanlığı nezdinde iki gün boyunca seminerler verildi ve akademisyenlerimiz en iyi şekilde ağırlandı. Hocalarımızdan kıymetli geri dönüşler aldık. Üniversitenizin bizlere gösterdiği yakın ilgi nedeniyle şükranlarımızı sunuyoruz. Bu ziyaretimizde de ikili ilişkilerimizin daha da geliştirilmesi adına özel bir protokole imza atacağız. Taraflara hayırlı olmasını diliyoruz” şeklinde konuştu. BUÜ Rektörü Prof. Dr. Ferudun Yılmaz ise 2022 yılında Özbekistan'a gerçekleştirdiği ziyarette son derece olumlu gözlemler elde ettiğini söyledi. Devlet ve millet genelinde bir kardeşlik duygusunun hali hazırda mevcut olduğunun altını çizen Prof. Dr. Ferudun Yılmaz; “Bizler; tarih, kültür ve medeniyet ölçeğinde her zaman yakın ilişkiler içerisinde bulunmuş milletleriz. Özümüz bir, sözümüz bir diyebiliriz. Orta Asya’daki tüm Türk cumhuriyetleri ile kardeşlik bağımız devam ediyor. Özbekistan da bu anlamda bizler için son derece kıymetlidir. Üniversitelerimiz arasında da geçmiş yıllardan gelen bir dostluk ortamı bulunuyor. Bu dostluğu akademik ve bilimsel manada da pekiştirmek istiyoruz. İmzalayacağımız protokol de inşallah bu amaca hizmet edecektir. Hepimize hayırlı ve uğurlu olsun” açıklamasında bulundu. Özbekistan Bilimler Akademisi Tarih Enstitüsü Başkanı Prof. AzamatZiyo ve beraberindeki heyet daha sonra BUÜ Fen-Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Başkanlığını ziyaret etti. Heyeti, Tarih Bölüm Başkanı Prof. Dr. Hasan Basri Öcalan ve akademisyenler ağırladı. Kaynak:İHA

Destek programlarında bilgilendirme Haber

Destek programlarında bilgilendirme

Toplantının konuşmacıları, TÜBİTAK Bilimsel Programlar Uzmanı Bahriye Özkara ve Kıdemli Uzmanı Onur Ülger oldu. Etkinliğe, Bursa Teknopark ve Bursatto Genel Müdürü Prof. Dr. Ayşe Bedeloğlu, BTÜ’lü akademisyenler, sanayi kuruluşlarından temsilciler, girişimciler, öğrenciler, Bursatto ve Bursa Teknopark uzmanları ve Bursa Teknopark firma çalışanları katıldı. Program çerçevesinde Bahriye Özkara ve Onur Ülger tarafından katılımcılara, TÜBİTAK TEYDEB Ar-Ge Destek Programları hakkında bilgi verdiler. TÜBİTAK tarafından sunulan desteklerin çeşit ve niteliklerinden bahseden konuşmacılar, programlardan elde edilmesi beklenen çıktıların da çerçevesini çizdiler. Her iki uzman da TÜBİTAK TEYDEB’in uygulamakta olduğu 1505-Üniversite-Sanayi İş Birliği Destek Programı, 1507-TÜBİTAK KOBİ Ar-Ge Başlangıç Destek Programı, 1501 Sanayi Ar-Ge Destek Programı, 1509-TÜBİTAK Uluslararası Sanayi Ar-Ge Projeleri Destekleme Programı hakkında program detaylarını katılımcılar ile paylaştı. Programda aynı zamanda teknoloji transferinde büyük öneme sahip olan 1702-Patent Tabanlı Teknoloji Transfer Çağrısı ve girişimciliğin yaygınlaştırılması amacıyla TÜBİTAK tarafından destek sağlanan 1512 - Girişimcilik Destek Programı (BiGG) hakkında da bilgiler verildi. Uzman Bahriye Özkara yeni iş birliklerinin oluşturulmasına yardımcı olmak ve tamamlanan projelerin ticarileştirilmesine katkı sağlamak amacıyla TEYDEB tarafından desteklenen tamamlanmış projelerin bilgilerinin PRODİS üzerinden erişime açıldığını bildirdi. Destek programları arasındaki etkileşimin artırılması ve öncelikli alanlardaki projelerin etkin biçimde desteklenebilmesi için ek puan uygulamalarını hayata geçirdiklerini kaydeden Özkara, TEYDEB tarafından desteklenen projelerin çıktılarını ve etkilerinin takibi, projelerin ticarileşme başarısının kayıt altına alınabilmesi amacıyla ticarileşme izleme sürecinin oluşturulduğunu da söyledi. Kıdemli Uzman Onur Ülgen ise özelikle üniversite sanayi iş birliğinin geliştirilmesinde önemli bir role sahip olan TÜBİTAK 1505 programı konusunda akademisyenlerin ve sanayicilerin projelerini sunmalarını beklediklerini belirtti. Konuşmacıların ilgi ile izlenen sunumlarının son bölümünde ise TÜBİTAK TEYDEB Ar-Ge Destek Programlarına başvuru aşamasında izlenmesi gereken yol ve işleyiş süreci hakkında katılımcılara bilgi vermesinin ardından dinleyicilerin Ar-Ge Destek Programları hakkındaki sorularının, uzmanlar tarafından yanıtlaması ile son buldu. Kaynak: İHA

BUÜ'li akademisyene TÜBİTAK bursu Haber

BUÜ'li akademisyene TÜBİTAK bursu

Doktora, tıpta uzmanlık ve sanatta yeterlik sonrası yurt dışında araştırma yapacak olan bilim insanları için TÜBİTAK tarafından hayata geçirilen 2219 Araştırma Burs Programı’nın 2023 yılı 1. dönem sonuçları açıklandı. Bursa Uludağ Üniversitesi (BUÜ) Diş Hekimliği Fakültesi Temel Bilimler Bölümü akademisyenlerinden Doç. Dr. Gülçin Tezcan, 2219 Araştırma Burs Programı çerçevesinde destek almaya hak kazandı. Projenin yürütülmesi amacıyla 6 ay süreyle Harvard Üniversitesi Forsyth Enstitüsü’ne gidecek olan Dr. Tezcan, “Oral skuamözkarsinomda NLRP3 inflamazomunun rolü ve bir anti-enflamatuvarlipidmediyatörü olarak Rezolvin E1’in etkisinin incelenmesi” konusunda çalışma yapacak. Akademik ve bilimsel katkı sağlayacak Akademik ve bilimsel anlamda kendisini daha fazla geliştirmeyi hedeflediğini kaydeden Doç. Dr. Gülçin Tezcan, Harvard’da yapacağı çalışmaların kariyerine olumlu katkılarda bulunacağının altını çizdi. Başvuru aşamasında kendisine destek olan üniversite ve fakülte yöneticilerine teşekkür eden Tezcan, “Proje çalışmaları için 6 ay süreyle Harvard Üniversitesi Forsyth Enstitüsü’nde bulunacağım. Bu sürecin bana ve projeme son derece değerli katkılar sağlayacağına inanıyorum. Döndüğümde de ülkemiz ve üniversitemiz adına çalışmaya, akademik ve bilimsel proje üretmeye devam edeceğim. Bana destek veren herkese teşekkür ediyorum” dedi. BUÜ Rektörü Prof. Dr. Ferudun Yılmaz da akademisyenlerin başarısının kendilerini her açından gururlandırdığını söyledi. Rektör Yılmaz, Doç. Dr. Gülçin Tezcan’ı tebrik ederek başarılarının devamını diledi. Kaynak: İHA

Ev sahibi BUÜ Haber

Ev sahibi BUÜ

Özbekistan Bilimler Akademisi Tarih Enstitüsü, bu yıl 18-30 Eylül tarihleri arasında Türk Dünyası Genç Tarihçileri projesi çerçevesinde gerçekleştirdiği yaz okullarının ikincisini Türkiye’de düzenledi. Organizasyona ev sahipliği yapan Bursa Uludağ Üniversitesi (BUÜ), Özbek akademisyenler için dört ayrı seminer organize etti. BUÜ, Özbekistan’dan gelen akademisyenleri ağırladı. Yaz okulu programı çerçevesinde önce Pamukkale Üniversitesi’ne giden akademisyenler, ardından BUÜ’nün misafiri oldu. Fen-Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü başkanlığında yürütülen organizasyonda Özbek akademisyenlere farklı alanlarda dört seminer verildi. Programlara, Etkinlik Düzenleme Kurulu Başkanı ve Özbekistan Bilimler Akademisi Tarih Enstitüsü Orta Çağ Tarihi Bölümü Başkanı Doç. Dr. Sherzodhon Mahmudov, Yakın Dönem Tarihi Bölümü Başkanı Doç. Dr. Maşhurahon Darmonova ve Yeni Çağ Tarihi Bölümü Başkanı Dr. Tolkin Ahmedov ile beraber aynı enstitüde görev yapan 15 araştırmacı katıldı. BUÜ Rektörü Prof. Dr. Ferudun Yılmaz, heyette yer alan araştırmacıları kabul etti. Üniversitede yürütülen çalışmalar ve hedefler hakkında açıklamalarda bulunan Rektör Prof. Dr. Ferudun Yılmaz, dost ve kardeş ülke Özbekistan’dan gelen akademisyenleri ağırlamanın kendileri için onur olduğunu söyledi. Heyet Sözcüsü Doç. Dr. Sherzodhon Mahmudov ise bu tür çalışmaların üniversiteler ve akademisyenler arasında önemli bir köprü olduğunu vurguladı. Araştırmacılarının seminerlerden çokça istifade ettiğini belirten Mahmudov, iki üniversite arasındaki akademik ve bilimsel işbirliğinin artırılması için girişimlerde bulunulacağını kaydeden Doç. Dr. Mahmudov, destek veren herkese teşekkür etti. Özbekistan’dan gelen araştırmacılara BUÜ Fen-Edebiyat Fakültesi Dekanı ve Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Cafer Çiftçi “Tarih Teorileri ve Araştırma Yöntemleri”; Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Tezcan “İslâm Öncesi Türk Tarihi”; Prof. Dr. Hasan Basri Öcalan “İslâm Tarihinde Araştırma ve Kaynak Yöntemleri”; Dr. Öğretim Üyesi Sezai Sevim “Osmanlı Devletinin Kuruluşu ve Bursa” konularında seminer verdi. Heyet daha sonra Dr. Öğretim Üyesi Sezai Sevim’in rehberliğinde Bursa’nın tarihi yerlerini gezdi. Grupta yer alan araştırmacılar, yapılan hizmetten ve verilen seminerlerden çok büyük memnuniyet duyduklarını, bunun benzerini Özbekistan’da yapmaktan ve Türkiye’den araştırmacıları ağırlamaktan büyük memnuniyet duyacaklarını ifade etti. Kaynak: İHA

Yapay böbreğe yeni malzeme Haber

Yapay böbreğe yeni malzeme

Bilim insanları yapay böbrek olarak bilinen hemodiyaliz sistemleri için yeni bir malzeme geliştirdi. Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı (TÜSEB) Acil Araştırma ve Geliştirme Projelerini Destekleme Programı çerçevesinde desteklenecek proje Türkiye’nin köklü üniversitelerinden akademisyenleri bir araya getiriyor. Yürütücülüğünü Bursa Teknik Üniversitesi (BTÜ) Gıda Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ayça Meriç Hasanoğlu’nun yaptığı “Bakteriyel Selüloz Tabanlı Metal Organik Kafes HibritMembranların Yapay Böbrek Uygulamalarında Kullanımı “ adlı proje ile hemodiyaliz işlemlerinde kanı toksinlerden ayırma performansının arttırılması hedefleniyor. Dünyada 2 milyondan fazla insanın kronik böbrek yetmezliğinden dolayı hemodiyaliz tedavisi gördüğünü bu nedenle projenin hayata geçirilmesinin özellikle önemli olduğunu belirten Prof. Dr. Ayça Meriç Hasanoğlu, “Yapay böbrek olarak da bilinen hemodiyaliz, kanın vücut dışında bir makine aracılığıyla filtre edilerek temizlenmesinin ardından tekrar dolaşım sistemine verilmesi yöntemidir. Bu filtrasyon işlemi, polimerik ince filmler olan membranlar sayesinde gerçekleşir. Hemodiyaliz işlemlerinde kullanılan membranlarınbiyouyumluluğu ve kanı toksinlerden ayırma performansı oldukça önemlidir. Biyomedikal ayırma işlemlerinde kullanılan mevcut membranlara alternatif olarak işlem kalitesini artıracak bir malzeme üzerinde çalışıyoruz.” ifadelerini kullandı. Hemodiyaliz uygulamasında kullanılanmembranmalzeme özelliklerinin istenmeyen reaksiyonlara neden olabileceğini aktaran Hasanoğlu, “Kullanılan membran malzeme biyouyumlu değilse kanın pıhtılaşmasına, kan proteinlerinin malzeme yüzeyinde toplanarak adezyonuna ve kanda istenmeyen reaksiyonlara sebep olabilir. Bu gibi sorunların çözümü için yüksek biyouyumluve toksinlere karşı üstün ayırma özellikleri gösteren selülozik bir malzeme geliştirilecek.”dedi. Hemodiyalizde bugüne kadar kullanılan malzemelerden farklı olarak geliştirilecek malzemenin daha düşük maliyetli ve işlevsel olduğunu dile getiren Hasanoğlu, “Çeşitli mikroorganizmaların fermantasyonu ile düşük maliyette, büyük ölçekte ve çevre dostu yöntemle saf olarak elde edilen bakteriyel selüloz membran, medikal ayırma uygulamaları için oldukça uygun bir biyomalzeme. Bu membranların toksin ayırma performansı ve biyouyumluluğu, polimerin çeşitli yöntemler ile modifiye edilmesi yoluyla artırılacak. Bunun için polimere çinko esaslı metal organik kafes yapıda nano parçacıklar eklenecek. Metal organik kafes yapılar, metal iyonları veya metal kümelerinin birbirine organik bağlarla bağlanması ile oluşan hibrit malzemelerdir. Bu parçacıkların ayarlanabilir gözenek boyutu, yüksek yüzey alanı gibi özellikleri, polimerlere istenen özellikleri katma ve ayırma performansını artırma kapasitesine sahiptir. Projede bu nano parçacıkların bakteriyel selüloz membran üzerinde sentezlenmesi ile elde edilen modifiye malzemelerin yapay böbrek üzerine kullanımı araştırılacaktır. Metal organik kafes yapıdaki nano parçacıkların bakteriyel selüloz membranın ayırma özelliklerini ve biyouyumluluğunu önemli ölçüde iyileştirilebileceğini öngörüyoruz.” şeklinde konuştu. Bursa Teknik Üniversitesi, Yıldız Teknik Üniversitesi ve Marmara Üniversitesi iş birliğinde yürütülecek çalışma ekibinde Prof. Dr. Oğuzhan Gündüz, Prof. Dr. Fatih Eren, Doç. Dr. İlknur Küçük ve Kimya Yüksek Mühendisi Aslıhan Çalhan yer alıyor. Kaynak: İHA

Teknolojiyle aramız iyi mi? Haber

Teknolojiyle aramız iyi mi?

Ezgi Özdaş Büyüklerimizin sıkça anlattığı ellerde yıkanan çamaşırların, oda büyüklüğünde bilgisayarın üzerinde uzun bir süre geçmemesine rağmen artık kısa programlı uzaktan kurulabilen çamaşır makinelerine, kendi kendine bulunduğu bölgeyi haritalandırarak yerleri süpüren robot süpürgelere hatta insan yardımıyla kendini tamamen programlayabilen akıllı evlere geçiş yaptık. İnsanlığın uzun yıllardır yavaş yavaş ilerleme kaydederek geliştiğini varsayarsak internet ile gelen teknoloji çağının ilerlemesine ayak uydurmak insanlık için zor. Bu uyum sürecinde insanlar bazen teknolojinin getirdiklerine güvenmeyebiliyor ve teknolojik cihazları kullanmak/tamir etmek konusunda yetersiz kalabiliyor. Kaspersky tarafından yapılan detaylı anketlerin sonucu ise insanlığın teknolojiye ne kadar güvendiğini ve ne kadar uyum sağlayabildiğini adeta gözler önüne serdi. Türkiye üzerinde yapılan araştırmaya göre Türkiye’deki internet kullanıcılarının yüzde 60’ı özel hayat konusunda kapalı kutu…. Araştırmaya katılanların yüzde 19’u ise kendisini fotoğraflarda görmekten memnun değil ve kameradaki yansımasını sevmiyor. Sosyal medyada fotoğraf paylaşmak ise insanlığın sosyal medya ile farklı bir sınavı. Vatandaşların yüzde 20’si birlikte oldukları kişiyle oldukları fotoğraflarının herkese açık olmasını istemiyor, yüzde 25’i ise ‘nazar’ çekincesi duyuyor. ERKEKLER TEKNOLOJİYLE DAHA İLGİLİ Bireylerin yeni ve akıllı teknoloji ile imtihanlarında ise erkekler öne çıkıyor. Araştırmaya göre aile içerisinde teknolojik aletlerin kurulumu, tamiri ve bakımıyla erkekler daha fazla ilgileniyor. Erkeklerin yüzde 75’i teknolojik aletlerin bakım, onarım, kurulum gibi ihtiyaçlarıyla doğrudan ilgilenirken kadınlarda ise bu oran yüzde 50 oldu. Teknoloji çağının içerisine doğan çocukların teknolojik cihazlarla ilişkisini kontrol etmek ise hem kadınlar hem erkekler tarafından gerekli görünüyor. Erkeklerin yüzde 67’si kadınların ise yüzde 54’ü çocuklarının teknolojik cihazlarda harcadığı vakti doğrudan etkileyerek kontrol ediyor.

BUÜ’nün başarıları devam ediyor Haber

BUÜ’nün başarıları devam ediyor

Açıklanan son listeye göre BUÜ Veteriner Fakültesi Histoloji ve Embriyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Sabire Güler’in “TGFß-İlişkili Metastatik Akciğer Kanseri Gelişiminde DUSP4 ve DUSP13'ün Rolünün Araştırılması” başlıklı projesi, Tıp Fakültesi Tıbbi Genetik Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Şehime Gülsün Temel’in “Retinitis Pigmentosa Ile İlişkilendirilen Bir Protein Fosfatazın Siliyogenezdeki Rolünün Araştırılması” projesi ile Ziraat Fakültesi Biyosistem Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. İlker Kılıç’ın “Broyler Kümesi İç Ortamında Ve Laboratuvar Ölçeğinde Farklı Kimyasal Katkı Maddelerinin Altlığa Uygulanmasının Nh3 Ve Sera Gazları (Co2,Ch4 Ve N2o) Emisyonlarının Azaltılması Üzerine Etkisinin Belirlenmesi” projesi destek almaya hak kazanan çalışmalar arasında yer aldı. Mühendislik Fakültesi Elektrik-Elektronik Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Neyir Özcan Semerci’nin “Konuşmacı Doğrulama Sistemlerine Yapılan Tekrar Oynatma Saldırılarının Tespitinde Kanal Dürtü Yanıtının Kestirimi Ve Derin Öğrenme Yöntemleri İle Sınıflandırılması” başlıklı çalışması da bir sonraki dönemi beklemeden başvuru yapılabilmesine karar verilen projeler sınıfında gösterildi. Daha fazla proje üretmeliyiz Destek almaya hak kazanan akademisyenleri tebrik eden BUÜ Rektörü Prof. Dr. Ferudun Yılmaz, çalışmaların çeşitlendirilmesi ve daha fazla projenin TÜBİTAK desteği alması için girişimlerini sürdürdüklerini söyledi. Köklü bir geçmişi bulunan Bursa Uludağ Üniversitesi’nin, akademik ve bilimsel anlamda tecrübeli kadrolara sahip olduğuna işaret eden Prof. Dr. Ferudun Yılmaz; “Türkiye’nin seçilmiş 23 Araştırma Üniversitesi arasında bulunuyoruz. Bu unvan bizlere birçokanlamda avantaj getiriyor. Araştırma Üniversiteleri liginde kalıcı olmak ve çok daha üst sıralara tırmanabilmek için bilime, projeye ve Ar-Ge’ye odaklanmalıyız. Bunu da hep birlikte başarabiliriz. Daha fazla akademisyenimizin proje üretmesi ve bunlara destek almasını istiyoruz. Bu yönde de yeni teşvik edici girişimler üzerinde çalışıyoruz. El birliğiyle üniversitemizi hak ettiği noktalara taşımaya gayret edeceğiz” diye konuştu. 2023 yılı 1. Dönem 1001 Projelerinde gösterilen başarı performanslarına göre ilk 20 üniversite arasında yer aldıklarını açıklayan Rektör Yılmaz, TÜBİTAK’ın projelere gösterdiği destek oranının yüzde 17’lerde bulunduğuna işaret etti. Yılmaz, akademisyenlerin hazırladıkları projeleri yenileyerek tekrar başvuruda bulunabileceklerini sözlerine ekledi. Kaynak: Bülten

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.