Volkan Çetinkaya... Atatürk Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi’nde tiyatro okumuş ve hayatını sahneye adamış bir isim olmanın dışında, Bursa Devlet Tiyatrosu’nda 16 yılını geride bırakmış çok değerli, deyim yerindeyse “Bursa Tiyatro’sunu götüren ve ayakta tutan” oyunculardan biri. Her oyunu severek oynayan Çetinkaya, "bir kez daha bu dünyaya gelse yine sahnenin tozunu yutmak isterdim" diyor…
KONUŞMAYA DAHİ GEREK YOK…
Oyunculukla birlikte yönetmenlik de yapan ve rol aldığı başarılı yapımlarla seyircinin sevgisini kazanan Çetinkaya’nın oyunculuğunu konuşmaya gerek bile yok. Hele hele insanlığına ve mütevazililiğine sözler bile yetersiz kalır.
Daha önce kendisiyle yaptığım bir röportajda değerli sanatçının “…ülkemizde sanat, tiyatro, resim, ya da heykel fark etmez, bir ihtiyaç haline geldiği zaman iyi bir şey haline dönüşebilir” sözleri neticesinde “Bu ‘ülkemizde sanat ihtiyaç değildir” anlamına mı geliyor? sorusunu yöneltmiştim… Çetinkaya; “Evet. Ülkemizde sanat bir ihtiyaç değildir. Çünkü başka ihtiyaçlarımız var bizim. Örneğin; önce barınma, yaşama, yeme ihtiyacımız var. Ne zaman ki insanlar karınlarını doyurabilir ve ya yaşamla ilgili çok büyük kaygıları olmaz, işte o zaman sanatın içine girerler, tercih eder ya da sanat isterler. Çünkü ülkemiz sıralamasında sanat üçüncü ya da dördüncü yerde…” sözleri, sanki bugün sergileyeceği tek kişilik oyunun habercisiymiş meğer…
TİYATROYU SEVERİM
Çocuk yaşlarda başlayan bir tiyatro sevgisine sahibim vesselam. Hatta bir çok insana nazaran sinemadan bile daha çok sevdiğimi söyleyebilirim… Bu sevginin sebebi, tıpkı normal hayatta olduğu gibi belki de her zaman direk iletişimi tercih etmemden de kaynaklanıyor olabilir…
HEYECANLIYDI…
Bazen tiyatro kulisinde, bazen dışarıda karşılaştığım Çetinkaya bu kez alışmışın dışında Nilüfer Sahnesi’ndeki ‘Yeni Bir Hayat İçin’ adlı tek kişilik yepyeni oyununa davet etti… Heyecanlıydı… Tek kişilik oyunlara çok fazla sıcak bakmadığım halde bu heyecan karşısında tereddütsüz izleme sözü verdim. Oyun günü de (ne yalan söyleyeyim) biraz ‘hatıra binaen’ gittim. Dolayısıyla salona girip yerime oturduğumda izleyeceğim oyunun bu denli başarılı ve muhteşem olacağından, ağzım kulaklarında olacağından bihaberdim…
GERİYE Mİ?…
Her daim olduğu gibi o gün de, gerek insanlığıyla, gerek oyunculuğuyla, seyirciyi yine kendine hayran bıraktı Volkan Çetinkaya. Ben denizde tanımaktan onur duyduğum ve kendimi bu anlamda şanslı bulduğum, yılların değerli tiyatrocusu Volkan Çetinkaya ile siz değerli agazete okurları için çok kısa ancak o kadar da çok özel bir söyleşi daha yaptım…
VUR PATLASIN, ÇAL OYNASIN…
Kimi iyi bir evlilik yapıp yaşadığı mahalleden kurtulmak ister, kimi devrim yapıp dünyayı kurtarmak, kimi sevgilisine kavuşma hayali kurar, kimi havuzlu villada oturmak, lüks araçlarda gezmek, kimi holding sahibi olmak, kimisi şirket yönetmek vb… Kimisi de kolay yoldan parayı bulup uzaklara taşınmak ve ‘vur patlasın, çal oynasın’ gününü gün etmek ister. Sonuç itibariyle bir çok kişi işin kolayına kaçmak ister ve bunun için de elinden geleni yapar…
TÜRKİYE’NİN DURUMUNU GÖZLER ÖNÜNE SERMİŞ…
Usta oyuncu Volkan Çetinkaya da, “Yeni Bir Hayat İçin” adlı tek kişilik oyununda işte tam bu noktaya değinmiş ve Türkiye’deki durumu gözler önüne sermiş. Oynadığı tüm oyunlarda müthiş performans sergileyen ve tiyatro severlerden her zaman tam not almayı bilen Çetinkaya, oyununu özellikle de son zamanlarda ülkemizde sorun haline gelen hızlı tüketimi ve de kolay zengin olma çılgınlığı üzerine kurgulanmış…
TAVSİYEMDİR
Özetle; Bursa Devlet Tiyatrosu Sanatçısı Ali Volkan Çetinkaya’nın sahnelediği ‘Yeni Bir Hayat İçin’ adlı tek kişilik oyuna mutlaka gitmelisiniz. Çünkü başta güzel bir şekilde stres atmanızı, ayrıca düşünmenizi de sağlayacaktır. Keyif dolu 1 saat 20 dakika geçirmek isteyenlere tavsiyemdir. Ülkemizde sanat ve yetenek adına çok fazla emekçinin kalmadığını da düşünürsek kaçırılmaması gereken bir oyun.
İyi seyirler
***
İki kişi yazdı bir kişi oynuyor
Bursa’da tek kişilik oyun oynayan ilk sanatçısın. ‘Yeni Bir Hayat İçin’ adlı tek kişilik oyunu oynamaya nasıl karar verdin?
Üniversiteden yeni mezun olduğumda bir tiyatro oyununu organize etmiştim ve organize ettiğim oyun da buydu… Oyunun yazarı çok başarılı oyuncu olan Cüneyt Yalaz’dı ve de oyunu 12 yıl boyunca bizzat kendisi oynamıştı. Henüz o gün kendime bu oyunu bir gün mutlaka oynayacağıma dair söz verdim. 10 yıl kadar sonra da olsa, (artık oyuncu olarak olgunlaştığım bir zamana geldiğimi de düşünerek) bir gün Cüneyt Yalaz’ı aradım ve yaptığımız telefon görüşmemizde artık ‘Yeni Bir Hayat İçin’ adlı oyunu oynamayı bıraktığını öğrendim…
YÖNETMENİ YOK…
Bu oyun aslında iki kişi tarafından yazılmış; Cüneyt Yalaz ve Uluç Esen. Ve yönetmeni de yok… Bu yüzden oyunu eşim Ecehan Şarman Çetinkaya, kardeşim Serkan Çetinkaya, asistanımız, kısacası bütün Tiyatro M.O.D. ekibindeki insanlarla birlikte çıkardık. Belki de bu yüzden her şey çok daha keyifli oldu.
Tiyatro M.O.D.kaç yaşında?
Tiyatro M.O.D.'taki provalara 2016 yılının sonunda başladık ve 2,5 senedir de faaliyet gösteriyoruz. 3 tane oyunumuz vardı. İlki ‘0’dan’ sonra oyunun kadrosu daha kalabalıktı, ikincisi ‘Aşk Bir Şey Değildir’ adlı oyunu vardı (biliyorsun sende yazmıştın onu…) ve bu oyun her ne kadar 96 oyun oynadıktan sonra Devlet Tiyatrosu Repertuarından kalksa da, küçük bir salonda oynadığımız için seyircisini tüketmediğini düşündük ve bütün anlaşmalarını yapıp özelde oynamaya devam ettik (hala devam ediyoruz) Ve şimdi de 3. oyunumuz ‘Yeni Bir Hayat İçin’le sahnedeyiz.
Başka projeleriniz var mı?
Seneye başka projeler düşünüyoruz evet, ancak tüm bunlar ayrıca imkan meselesi de… Çünkü özel bir tiyatro yapmak kolay bir iş değil. Şöyle ki özelde, Devlet Tiyatrosunun imkanlarının çeyreği yok!
Tek kişilik oynadığın ilk oyun mu?
Evet, ilk defa tek kişilik bir oyun oynadım. Ve yaklaşık 10 senedir hiçbir oyunda, bu oyundaki kadar heyecan duymamıştım. Bunca yıl, çok önemli rollerde oynamama rağmen bu kadar gerildiğimi, uykusuz kaldığımı ve bu kadar heyecanlandığımı hatırlamıyorum. Her oyunun heyecanı vardır ama bu ekstra ekstra heyecanlı bir durumdu.
Bu heyecanın sebebi neydi peki?
Çünkü sahnede tek başınasınız. Ortada bir top olduğunu düşünün… ve sizin de o topu hiç yere düşürmemeniz gerekiyor. Yanlış bir şey yaparsınız ya da bir yerde hata yaparsınız, yanlış oynarsınız ve o an oyun düşer ve seyirci sıkılır endişesi uykularımı kaçırmıştı…
Ve beklenen sonuç, korkuların boşa çıktıJ
Çok şükür. Bazı oyunlar vardır ki üç saat izlersiniz ve oyun çok iyi olduğu için bir saatmiş gibi gelir. Bazı oyunlar vardır 40 dakika ‘Niye bitmedi arkadaş’ dersin… İşte bende tek kişilik oyunum, bu duyguya düşmesin diye tüm iç enerjimi devreye koydum. Kısacası: Zordu yani… :))
“Yeni Bir Hayat İçin” oyun ne kadar devam edecek?
Açıkçası Allah ömür verdikçe ve fırsat buldukça bu oyuna devam ederim düşüncesindeyim. Ancak sezonun sonuna geliyoruz. Bu yüzden 17 Mayıs Nazım Hikmet Kültür Merkezi’nde, ramazan dolayısıyla saat 21:30’da, iftarlar yapılıp, dinlendikten sonra izlemek isteyen tüm tiyatro severleri “Yeni Bir Hayat İçin” oyununa bekliyoruz. Ayrıca Özel Tiyatrolara destek vermelerini istiyoruz…
