Oruç ibadetinin doyma hissini sınadığını ancak bedenin kesinlikle susuz bırakılmaması gerektiğini söyleyen Estetik International Sağlık Grubu diyetisyenlerinden Hale Taşgın, ‘´Orucun amacı aslında aç kalmak değil, aç olanı anlamaktır´´ dedi. Doymanın ilkel bir istek olduğunu ancak susuzluğun mutlaka giderilmesi gerektiğini belirten Taşgın, ‘´Bu sebeple sahurda illaki susuzluğu önlemeye yönelik besinler tüketilmelidir. Sahura kalkmadan oruç tutmak, bedenin çok daha uzun süre susuz kalmasına neden olacağı için, özellikle atlanılmamasını öneriyorum” diye konuştu.

PROTEİNLİ VE SEBZELİ SAHUR MENÜSÜ
Sahurda neler yenmesi gerektiğine değinen Hale Taşgın, “Yumurta, lor peyniri ile hazırlanmış bir omlet ile tam tahıllı ekmek tüketmek acıkmamanızı sağlar. Tuzsuz besinler yemeye özellikle dikkat edilirse, susuzluğun önüne geçilir. Kahvaltılıklar, tuzu alınmış zeytin, tuzsuz peynir, bol domates, biber, salatalık da önerilebilir. Karpuz gibi su oranı yüksek meyveler bu menülere eşlik edebilir. İftarla sahur arasındaki süreçte bol bol su içerek, çay ve kahve gibi diüretik içeceklerden uzak durarak, tüketilen suyun bedene hapsolmasını sağlayabilirsiniz” dedi. Şekerli gıdaların da susuzluğu arttıracağına dikkat çeken Taşgın bu gıdaların kontrollü tüketilmesini önerdi.

ZENGİN BİR SALATA YENİLEBİLİR
Zengin ve tuzsuz bir salatanın kişinin gün boyu tok kalmasına yardımcı olacağının altını çizen Hale Taşgın, “Marul, domates, 2 adet ceviz, kinoa ya da haşlanmış buğday ve salatalıkla hazırlanan bir salatanın üzerine, yumurta ve ya ızgara tavukgöğsü ekleyip yenilebilir´´ diyerek sözlerini noktaladı.