Özlem ATAÇ/ÖZEL HABER
Gıda ürünlerinde adeta ‘zincir’leme fiyat fiyaskosuna neden olan artışlar yüzünden hanelerde tasarruf mecburi istikamet haline gelirken, sektörde iş yapanlar kara kara ellerindeki hesap makinelerinde artı ve eksi tuşlarına sırayla basmaya başladı. Kış aylarının da gelmesiyle masraf kalemleri de uçuşa geçti.
KIZARTMANIN YOL ARKADAŞI
Mutfaktaki tencereler ise tüketim toplumu unvanındaki parametreleri bir alt segment olan az tüketicilere indirmiş vaziyette. Her yaş grubunun sevgilisi olan patates kızartmasının en anlamlı yol arkadaşı olan Ayçiçek yağının fiyatları, Borsa İstanbul, kripto paralar ve akaryakıtla düello yapıyor.
YANGIN SANAYİYE SIÇRADI
Nisan 2020’de 35 liradan satılan 5 litrelik ayçiçek yağı 100 lira bandını zorlamaya başladı. Şehrin yemek sektörünün aktörlerinden BUYSAD’ın Başkanı Coşkun Dönmez, hammadde sıkıntısı yaşandığını vurguladı. Uzmanlar, evlerde yaşanılan mutfak yangının, sanayiye de sıçradığının altını çizdi.
ULAŞILAMAZ HALDE
Gıda fiyatlarına neredeyse her gün gelen zamlar vatandaşın en temel gıda ürünlerine bile ulaşamaz hale getirdi. Özellikle yapılan zamlarla benzini de sollayan ayçiçek yağı fiyatları vatandaşı çileden çıkardı. Gıda fiyatlarına gelen zamları değerlendiren BUYSAD Başkanı Coşkun Dönmez , “Üretimden tüketime kadarki tüm süreçler sıkıntılı. Tarlada ucuz, pazarda pahalı. Bu durumdan ne üretici ne de tüketici memnun değil. Gıda enflasyonu artık toplumsal bir sorun haline dönüştü" dedi. Vatandaşlar özellikle ucuza ayçiçek yağı bulmaya çalışırken, bazı zincir marketler sıvı yağ fiyatlarına zam üstüne zam yaptı. Zincir marketlerde Nisan 2020'de 35 TL'den satılan 5 litrelik ayçiçek yağı fiyatı gelen son zamlarla birlikte 89.90'a çıktı. Ayçiçek yağı fiyatının 140 TL'yi bulduğu etiketler sosyal medyada viral olarak dolaşmaya başladı. Sadece ay çiçek yağı değil, pandemi nedeniyle tüm dünyada gıda fiyatlarının aşırı yükselmesi, ambalajlamada ek maliyetlerinin ortaya çıkması ve petrol fiyatlarının artmasının yanı sıra, Türkiye’de döviz kurlarında yaşanan dalgalanma vatandaşı her geçen gün oldukça zorluyor.
KALİTELİ GIDAYA ULAŞILAMIYOR
BUYSAD Başkanı Coşkun Dönmez, dünya genelinde son 2 yılda belirgin şekilde hissedilen gıda fiyatlarındaki yükselişin, Türkiye’de döviz artışı ile daha da baskın hale geldiğini ve genel enflasyonun üzerinde seyretmeye başladığını hatırlattı. Dönmez, “Tarım ürünlerimiz, dövizin yükselmesi nedeniyle ihracata kaydı. İç piyasadaki talep karşılanmıyor. Sektörde hammadde tedarikinde büyük sıkıntı var. Dövizin yüksek olması nedeniyle talebin ithalatla karşılanması da imkânsız hale geldi. Ekmek, yoğurt ve yağ fiyatındaki artış ve yeni yılda asgari ücretle birlikte artacak olan işçilik maliyetleri sektörümüze yeni yükler bindirecek. Tarlada ucuz, pazarda pahalı. Üreticinin kazanamadığı, tüketicinin ucuz ve kaliteli gıdaya ulaşamadığı bir yapıdan söz ediyoruz” dedi.
BUYSAD Başkan Yardımcısı Erkan Erk 2019 yılının son çeyreğinde ortaya çıkan Covig19 pandemisinin birçok sektörde olduğu gibi hazır yemek sektöründe de büyük sıkıntılara yol açtığını söyledi.
BUYSAD Yönetim Kurulu Üyesi Abidin Şakir Özen de gıda maliyetlerini tahminlerin çok üzerin de arttırdığını vurguladı.