Bursa çok cömert bir şehirdir. Kolay değildir bir imparatorluğun başkenti olmak… Bursa eli selek bir ağadır. Ama artık Bursa çok yoruldu ve yıprandı. Hiçbir şeye tahammülü kalmadı. Tarım, sanayi, kültür, tarih, dağ, deniz, sağlık ve kaplıca turizminin velhasıl su ve huzurun başkenti diye diye Bursa’yı bitirdik. 
Alinur Başkan’ı dinlerken beynime çakılan cümle yazımın başlığı oldu, inşallah gerçek de olur.
Hiçbir bahane, kimseye fatura çıkarmadan…
“Bugün göreve başlamamızdan bu yana 400 günlük bir hizmetin bilançosunu çıkarmak için toplandık” diyen Alinur Aktaş, yeni dönem için ‘seçilen başkan’ olarak devam etmek için seçime girmesini isteyen irade olan Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’a şükran ifadesiyle sözlerine başladı. 
BŞB’nin geçmişten yükünün büyüklüğünün gözünü asla korkutmadığını ama bütçe gerçeklerine göre hareket etmenin vazgeçilmez prensibi olduğuna vurgu yaptı. Bu doğrultuda yoğun kavşaklara küçük dokunuşlarla trafiği rahatlattıklarını söyledi. Vatandaşa dokunduklarını, her fırsat ve yerde halkın sorunlarını çözüm odaklı olarak dinlediklerini ifade etti. Teleferik şehir içi hattı, deniz uçağı, helikopter gibi hizmetleri maksat hasıl olmadığı gibi maliyetlerinden dolayı iptal ettiklerini söyledi. Geçmişte yapılan yanlışları dillendirmenin ve mazeret olarak göstermenin geleceğe hiçbir faydası olmayacağına inanarak Bursa için bir çivi çakan herkese minnet duygularının altını çizdi.
Biz Bursa’yı 2026’ya hazırlamak için yola çıktık…
Bursa’nın yoğun göç alan bir kent olarak çok zorlandığını ve yıpratıldığını ifade ederken, bundan sonra gökyüzü ve yeşille barışık bir kent tasavvur ederek yola çıkılacağını ve bu değerlerden asla taviz verilmeyeceğini söylerken, 2035’lere kadar giden bir 1/100 binlik plan hazırlıklarına başladıklarının altını çizdi.
2026'da ‘Bursa Şehir Tasavvuru’nun 1326’da fethedilen ve bir cihan imparatorluğunun ilk başkenti olan Bursa’nın 700 yıl sonra mazisinin gurur duyacağı bir kent olması için bütün güçleri ile çalışacaklarını ifade etti.
Nilüfer’de kentsel çöküşüm yolda…
Yapılaşma konusunda sorduğum Nilüfer’de kentsel dönüşüm olarak başlayan ama son uygulamalar ile kentsel çöküşüme dönüşen sitelerde ortak donatı alanı oranını düşürdüklerini, bundan sonrasının müteahhit ile hak sahibi arasındaki ilişkiye kaldığını söyledi. Bu konuda kansere dönüşecek bir yaranın, aspirinle tedavi edilmeye çalışılması görüşümü koruyorum.
Bursa yabancıların gözünde gri, kirli ve gürültülü bir kent…
Bursa için bir gelecek planı hazırlamak için yola çıktıklarını ve Bursa’ya yabancıların gözünden görmek için yapılan araştırmada üzülerek ifade edelim ki; bizim yeşil cennet, huzur şehri… gibi gibi yakıştırmalarımızın aslı astarı olmadığı, kirli, gri ve gürültülü bir şehir olarak damga yediğini dinlemek bana çok acı geldi. Bursa’ya kıymayın efendiler diye yazdığımda bana Don Kişotluk yapma diyenleri Allah bildiği gibi yapsın. Yabancı gözüyle tek değerimiz Uludağ kalmış ama onu da bitirmek için elimizden geleni yapıyoruz.
“Bursa’yı yönetirken, kirlenmeyeceğiz, kirletmeyeceğiz, kirletenlere asla izin vermeyeceğiz” gibi önemli bir iddia ile yola çıktıklarını ifade eden Aktaş, “Bursa’yı kimlikli, kültür ve sanat üreten bir kent haline getireceğiz” derken geçmişte var olan bu servetin nasıl heba edildiğini de anlatıyordu.
Yine çok önemsediğim ama kimsenin dikkate almadığı yapmadığı bir şey var. Turizm ile ilgili herkes kendine göre işler yapıyor. Valilik bir yandan, BŞB bir yandan, BTSO bir yandan, Turizm İl Müdürlüğü bir yandan hepsi bir şeyler çalıyor ama ortaya müzik değil kakafoni çıkıyor. Bunu dile getirmesinden büyük mutluluk duydum.
Bursa Nilüfer’den ibaret değildir…
Çok yakın bir zamanda Ankara’da yapılacak başkanlar toplantısına İl Başkanı Ayhan Salman ile katılacaklarını ve burada ilçe belediye başkanlarının da belli olacağını, aynı zamanda AK Parti belediyecilik anlayışı manifestosunun açıklanacağını ifade eden Alinur Aktaş, Bursa’yı 17 belediyenin ortak değeri olarak yöneteceklerine vurgu yaptı. 
CHP’nin olası BŞB adayı Mustafa Bozbey’in şansını soranlara “Bursa, Nilüfer’den ibaret değildir, benim seçilememek gibi kaygım ve hesabım yoktur” dedi. Bozbey’in Eskişehir’i örneklemesine de gönderme yaparak, bir belediye başkanının Bursa üzerinden yorum yapmasının daha doğru olacağının altını çizdi.