BTSO Yenilenebilir Enerji Kümelenmesi tarafından Yenilenebilir Enerji Kaynaklı Çoklu Üretim Sistemleri Paneli düzenlendi. Kanada Ontario Üniversitesi Teknoloji Enstitüsü Makine Mühendisliği Öğretim Üyesi ve Uluslararası Hidrojen Enerjisi Derneği Başkan Yardımcısı Prof. Dr. İbrahim Dinçer’in konuşmacısı olduğu panel, oda hizmet binasında gerçekleştirildi. BTSO Yönetim Kurulu Üyesi Alparslan Şenocak, enerjinin dünya genelinde en hızlı değişim gösteren sektörlerin başında geldiğini söyledi. Sektörde her geçen gün yeni teknolojilerin üretilerek kullanıma sunulduğunu belirten Şenocak, Türkiye enerji sektörünün de ekonomik büyüme ve nüfus artışı gibi faktörlerin etkisiyle büyük bir değişime sahne olduğunu ifade etti. BTSO olarak HİSER ve kümelenme projeleriyle özellikle yenilenebilir enerji alanında Bursa’nın gelişimine öncülük ettiklerini kaydeden Şenocak, “Yeşil Bursa ile sanayi kenti Bursa’yı birlikte geleceğe taşımak adına çalışmalarımızı sürdüreceğiz” dedi.

FOSİL YAKITLARIN  ROLÜ DEVAM EDECEK

(Özel) “Hazır giyim ve tekstilde Türkiye’nin rakibi Avrupa ülkeleridir” (Özel) “Hazır giyim ve tekstilde Türkiye’nin rakibi Avrupa ülkeleridir”

Enerjinin insanlığın en önemli meselelerinden biri olduğunu belirten Prof. Dr. İbrahim Dinçer, enerji üretimi ve tüketiminin her geçen gün daha kritik hale geldiğini vurguladı. Küresel ısınma, iklim değişiklikleri, kuraklık gibi faktörlerin insanlığı temiz yakıtlar aramaya yönelttiğini ve bu arayışın da yenilenebilir enerji kaynaklarını ön plana çıkardığını kaydeden Dinçer, “Fosil yakıtların rolü devam edecek ancak temiz teknolojiler geliştirmek zorundayız. Buna bağlı olarak mühendislik anlayışımızı da değiştirmemiz gerekiyor. Daha etkin ve verimli enerji kullanımı için çoklu üretim sistemlerine geçmemiz gerekiyor” diye konuştu. Enerji kaynakları için ihtiyaçlar doğrultusunda entegre sistemler oluşturulmasının önemine işaret eden Prof. Dr. Dinçer, “Yenilebilir enerji kaynağı olarak güneşe sahibiz. Bu kaynaktan elektrik üretebiliriz ve bu da bize yeter dersek yanlış yapmış oluruz. Başka ne üretebiliriz, neye ihtiyacımız var bunları da değerlendirmemiz gerekiyor. Dünyada artık her şey entegre forma dönüşüyor. Önümüzdeki süreç entegre sistemler ve uygulamalar sürecidir. Ülke olarak sistemlerimizi bu yaklaşımla, ihtiyaçlarımıza bağlı olarak hepsi bir arada mantığıyla geliştirmeliyiz” ifadelerini kullandı. (İHA)