Erkan ŞEN

Bursa Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü, Merinos Atatürk Kongre Kültür Merkezi’ndedüzenlediği programla 15 Temmuz gazilerini vatandaşla buluşturdu.Darbeci hainlerin saldırısı sonucu yaralanan ve yakınlarını kaybeden gazilerin anlattıkları salonda bulunanlara duygu dolu anlar yaşattı. Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürü Erkut Öneş’inmoderatörlüğünü yaptığıprograma Vali Yardımcısı Yunus Fatih Kadiroğlu, Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Abdülkadir Karlık ve siyasi partilerin temsilcileri katılım gösterdi.

HEPSİ BİRER SEYİT ONBAŞI

Vatandaşın ‘Bu millet hain kalkışmayı durduramasaydı ne olurdu?’ sorusunu sorması gerektiğini dile getirerek konuşmasına başlayan Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürü Erkut Öneş, “Çanakkale kahramanın Seyit onbaşıyı hepimiz biliriz. İşte, 15 Temmuz’da memleket için şahadete yürüyen her insan meydanlarda birer Seyit Onbaşı olarak karşımıza çıktılar” değerlendirmesinde bulundu.

GÜCÜMÜZÜ İNSANIMIZDAN ALIYORUZ

FETÖ’nün ülkeyi kargaşaya sokarak, Türkiye’nin bölgedeki lider konumunu kaybetmesi için hain kalkışmaya başvurduğunu ifade ederek konuşmasını sürdüren Öneş, “Güçlü bir ülkeyiz. Gücümüzü insanlarımızdan alıyoruz. Bunu 15 Temmuz’da daha iyi fark ettik. O gün bu ülkenin evlatları sadece Türkiye’yi değil, ümmeti de kurtardı” ifadelerini kullandı.

Memleket elden gitmesin

Darbecilerin kullandığı tankın altında ezilerek şehit olan Türkan Türkmen Tekin'in eşi Ramazan Tekin, darbe girişimini akrabalarından aldıkları bir telefonsonrasında öğrendiklerini dile getirdi. Eşinin abdest alıp namaz kıldıktan sonra sokağa çıkma kararı aldığını kaydeden Tekin, “Evladımız uyurken biz balkondan bakmayı tercih etmedik ve sokağa çıktık. Evinin balkonundan olup biteni izleyen insanları da davet ettik, çünkü vatanımız elden gidiyordu. İnsanlar ATM’lerin önünde uzun kuyruklar oluşturmuşken, biz elimizde bayrağımızla Atatürk Havalimanı’na doğru yola çıktık. Bir ara yoruldum ve eşime ‘Az oturup dinlenelim’ dedim, ancak eşimin verdiği cevap beni gerçekten çok duygulandırdı: ‘Hayır Ramazan, memleket elden gidiyor. Ne dinlenmesi?’ İşte, o an tüylerim diken diken oldu” diye konuştu.

ŞEHİT OLMUŞTU, ANCAK GÜLÜMSÜYORDU

Eşinin muazzam derecede vatansever bir insan olduğunu dile getirerek konuşmalarını sürdüren Tekin, sözlerine şöyle devam etti: “Vatandaşın parasıyla alınmış bir tank acımasızca üzerimize gelmekteydi. Tank insanları ezerek geliyordu ve tankın altında kalanların arasında eşim de vardı. Kucağıma aldım eşimi, ağır yaralanmıştı. Eşimi kucağımda hastaneye götürdüm, ancak hastanede şahadete yürüdü. Yüzüne baktım, gülümsüyordu. Onunla gurur duyuyorum. Şükürler olsun ki can verdik, fakat vatanı vermedik.”

Bir sel gibi aktık

İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ni işgal etmeye kalkan darbecilere karşı mücadele verdiği sırada gazi olduğunu anlatarak konuşmasına başlayan Gazi Mehmet Emin Ertaş ise, 15 Temmuz gecesi verilen mücadelenin tarihe geçtiğine vurgu yaparak konuşmasına başladı. “Fatih’in torunları olarak Vatan Caddesi’ne bir sel gibi aktık” diyen Ertaş,“Tekbirlerle, İstiklal Marşı’nı okuyarak yola çıktık arkadaşlarımızla. Vatandaşa saldıran bu insanlara kesinlikle asker denilemez; bunların bu topraklarda besmeleyle su içtiklerine dahi inanmıyorum” diyerek açıklamasını sürdürdü.

O TANKLAR GÜNEŞİ GÖRMEYECEK

15 Temmuz gecesi bir bedel ödemesi gerektiğine inanarak yola çıktığını kaydeden Ertaş, “Sırtımda ay yıldızlı bayrağımla ‘O tanklar sabah güneşini görmeyecek’ dedim. 3 çocuk babasıyım, ancak sonunda şahadet de olsa o tankları ve silahları ele geçirmeliydik. Tankları darbecilerin elinden geri almak için harekete geçtiğimiz vakit bir G3 mermisi sağ ayak tarağıma saplandı. Bu vatana bin kere feda olsun. Eğer vatan uğruna bir faydam olduysa ne mutlu bana” dedi.

Kurşunlar yağsa da…

15 Temmuz sabahı Fransa’dan tatil için İstanbul’a geldiğinin bilgisini vererek başından geçenleri anlatan Siirtli GaziMahfuz Göl, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ‘Sokağa çıkın’ emrinin kendisini çok etkilediğini ve vatan aşkıyla 15 Temmuz gecesi mücadelenin içinde aktif olarak görev aldığını söyledi. İlk kurşunun sağ ayağına girdiğini belirten Göl, “Ayağımdan vurulmama rağmen, inanın bana acıyı hissetmedim. Diğer ayağıma da kurşunlar yağdı, ancak son kurşundan sonra yere yığıldım. Ağır yaralı haldeyken darbeci hainin silahını almaya çalıştığımı hatırlıyorum en son. Biz bu güzel bayrak için mücadele verdik. Allah bir daha böyle bir felaketi ülkemize yaşatmasın” diyerek sözlerini noktaladı. Konuşmaların ardından gazilere plaket takdim edildi. Hatıra fotoğraflarının çekilmesi ve katılımcılara bayrak dağıtılmasından sonra program sona erdi.